Jump to content
Necip Fazıl Kısakürek [N-F-K.com Forum]
mukarrabin

Hiç Eskimeden Yeniden Büyük Doğu Davası'na Dair...

Recommended Posts

İstişare de (ki esasen bu toplantıyı şekillendirecek olan topluluk; n-f-k-.com'un yöneticileri ile beraber meselenin ruhu noktasında onlardan da ziyade "Bu Dava"ya inanmışlardır ve bu yüzden bu olası toplantı; davaya inanmış herkese yapılan apaçık bir istişare toplantısıdır...) konuşulacak detaylar için içimizden konuştuklarımız...

 

İlk düşen şey; "Eskimeyen Yeni; Büyük Doğu Dergisi"nin (ki bizim heyecanımıza kalsa; anlık, olmadı saniyelik, olmadı dakikalık, olmadı saatlik, olmadı günlük, olmadı haftalık çıkmasını arzu ettiğimiz fakat Sadat-ı Kiram'ın bütün alemin (alemlerin) büsbütün hayrı için çıkarttığı "Semerkand Dergisi"nde olduğu gibi muhakkak bir hikmete dayalı olduğuna iman edişimiz sebebi ile) aylık olarak çıkacak her sayısında; evvelce arzedilmiş davanın hadimi Büyük Doğu Dergileri'nden "9" sayfa alınacak, aynen aktarılarak istifadeye sunulacaktır (istişare olması sebebi ile), daha doğrusu sunulması düşünülmektedir...

Share this post


Link to post
Share on other sites

Yukarıda mesaj vesilesi ile kaydetmeye, içimizden konuştuklarımızı elimize dökmeye ve düşünürken taşınmaya devam edelim...

 

Son dediğin geçerli olacak sevgili kardeşim!...

 

Eskimeyen Yeni; Büyük Doğu Dergisi'nin "101" sayfa olması düşüncelerimiz arasında!... Neden ve niçin diye soran olursa lütfen istişare toplantısına teşrif etmesin, demeyeceğiz elbet!... Zira akıl; Allah ve Allah'ın dışındakilere (yani büsbütün bir yok ve hiç olan masivaya) dair soruların durulmaz girdabına daldığında (hiç)in kırık kanadı olur!... Allah ve Rasul ve Sadat için her "nasıl" ve "niçin"; Dava'ya bir hizmettir!... Ve hizmet olduğu içindir ki; Allah için bir niyyet ve ardından gayret ama muhakkak "himmetle" böylesi sağlam temelli soruların cevapları peşinde sabahlara kadar koşulması icab eder!... Bu icab da rahmettir!... Ve rahmet de O'ndan gayrı bir şey değildir!...

Share this post


Link to post
Share on other sites

Eskimez Yeni Büyük Doğu Hareket'inin hedef kitlesine dair bir kaç cümle edecek olur isek hedef kitle; onsekizbin alemdir... Bununla beraber öncelikli hedef kitleler arasında üst sıralarda olan en mühim sınıflardan biri; doğmuş, doğacak ve doğmak üzre olan masum bebelerdir!... Onları, küçücük bedenlerindeki kocaman ruhlarına en uygun, en güzel, en tatlı potanın içinde aşk, sevgi, merhamet, rahmet, ve feda, feda, feda hisleri ile geleceğe (ama sonu olmayan geleceğe) hazırlamak öncelikli işlerimiz arasındadır!...

Share this post


Link to post
Share on other sites

geri kalan kısmı nasıl olacak açıklayabilirmisiniz.

 

bir de bence 101 sayfa fazla çünkü derginin kalınlığı okuyucunun dikkatini dağıtır.dergi çok kalın olursa okuyucu diğer yazılarıda bir an önce okuyup bitirmek için alelacele okuyacaktır.bu da istifade edilmesi açısından biraz sıkıntı olur gibime geliyor.

Share this post


Link to post
Share on other sites

Eyvallah!... İşte istişare bunun için güzeldir!... Ve daha pek çok şey için!...

 

Eskimeyen Yeni Büyük Doğu Dergisi 101 sayfa olur da 51 sayfası reklama ayrılır!... Simsiyah 51 sayfa!... İşte reklam!... Neyin reklamı?!!!... Görünür görünmez şirketin, yani nefs'in!... Bu (mal)ı herkese duyurmak pahalı bir maliyet gerektirse de biz seve seve veririz!... Derginin sahibi (zahirde) biz olduğumuz için vereceğimiz şey 101'in 51'i olur ama veririz!... Yahut sayfa sayısı 41'e çekilebilir...

Share this post


Link to post
Share on other sites

Kuran ve Sünnet, yani Dava, velhasıl Büyük Doğu!... O kadar!... Biraz dahası herkes ve her şey gibi senin de içinde olan "şey"den ibaret!...

 

İşin maddeleşmiş hali için istişareyi ve zamanı ve mekanı kolla!... Her şey daha güzel olacak!... Yeter ki biz güzelleşelim, güzel hareket edelim ve Güzel'i dileyelim!...

Share this post


Link to post
Share on other sites

kafanızdaki sistemi sorarken dergi düzeniyle ilgili fikrinizi kastetmiştim.mesela:" 9 sayfasının önceki büyük doğulara ayrılması"

bunun gibi dergi düzeniyle vesaireyle ilgili kafanızda oluşturduğunuz planı açıklayabilirmisiniz.istişare etmek için bir başlangıç noktası gerekiyor.

Share this post


Link to post
Share on other sites

"Biz de dergi ile beraber büsbütün düzen ve düzenlerden; en başta kendi iç düzenime binaen "Kur'an ve Sünnet" diyoruz!... Senin merak ettiğin bahse dair detaylar zaman zaman ama belli zamanlarda bir vesile ile aktarılır!... Sabır ve dua ile bekleyelim!...

Share this post


Link to post
Share on other sites

İçeriğe dair sabır ve dua ile beklerken "himmet ile" kaydedelim:

 

Her sayıda, Üstâd'ın kaleme aldığı ve benimdir (derken aslında O'nundur) dediği (iki mısra yahut onlarca mısralık) zamana ve mekana en münasip olarak düşünülmüş, taşınılmış; seçilmiş bir şiirini; Bu Dava'ya Büyük Doğu'ya yani İslam Davası'na inanmış, aklı ile beraber bu dava için daha çok ruhunu yormuş, yoran ve yoracak olan "7" mümin, "7" güzel, "7" yorumcu tarafından; her birinin gönül potasında eritilerek kıvama getirilmiş ve hazır edilmiş, deryadan bir damla sadedinde açıklamalar olması düşünülmektedir!...

Share this post


Link to post
Share on other sites

Bu arada sevgili "serdengeçtik" kardeşim bir hakkın kaldı bak bilesin!... Ona göre, bin düşün bir yaz, olmadı iki düşün bir yaz, o da olmadı yazma!... Yoksa kafaları, şey yani külahları değişebiliriz!...

Share this post


Link to post
Share on other sites

Bilişim ve teknoloji (ve daha ismi konulmamış) ilimler ile ilgili ve ehil olan kardeşlerimizle istişare ederek mümkünse (ki mümkündür...) dergimize yalnız görsel olarak istifade edilecek hakikatlerin dışında işitset olarak da faydalanılabilecek hizmetler aksettirilecektir... Misal; Eskimez Yeni Büyük Doğu Dergisi'nin 2012 Mayıs sayısını eline alan bir üyemiz, dergiyi okumak için kapağını açtıktan sonra kendiliğinden yahut açılan sayfadaki bir vesile yardımı ile Necip Fazıl'ın "Uyan Yarim" şiirini O'nun sesinden dinleyecek... Bu nasıl olabilir diye düşünecek olursak (ki bu iş esasen en başta saydığımız ehil kimselerin işi olacak Ama onların altında ve şu an için dışında bulunurken) diyebiliriz ki; kağıttan daha ince bir pil ve ilgili düzenek yardımı ile olabilir Ve bu sesli hizmet belli bir zaman için olmalıdır

 

Bu sesli hizmetin devamlı olmamasında ki niyyeti ( ki niyyet: Her an ve insan ve mekanın davasını; Hizmet, Büyük Doğu, İslam, Sadat-ı Kiram, Rasul-i Ekrem, Allah yani Kur'an ve Sünnet Davası'nı "himmet" ile onsekizbin aleme duyurmaktır) açık ederken düşünelim ve gerçek ötesi bir gerçeklikle sanki yaşar gibi hayal edelim ve diyelim ki:

 

2012 Mayıs sayısını alan (dergimize abone olan) üyenin (bu üyenin adı ne olsun ne olsun Herkes olamaz ki bu dergiye abone, fahri birisi olsun, fahri birisi olmalı Kim olur ki gönüllü, kendiliğinden, fahri olarak!... Ha tamam bulduk: Abonenin adı "Fahri" olsun!...) emanet olarak sakladığı "Büyük Doğu 2012 Mayıs Sayısı"nın ileride (yaşaması muhtemel) torunu Abdullah bin Adem evladımız tarafından; dedesinin hatıralarını karıştırırken ( takvimler; 15 Haziran 2033 yılını ve saatler; 15:00 sularını gösterirken) eline geçtiğini ve okumak için derginin kapağını araladıktan sonra (derginin sağ üst köşesinde; "Necip Fazıl'ın Sesinden Uyan Yarim" isimli sesli hizmetimizi dinlemek için buraya basın yahut sadece dinleyin...) notunu okuduktan sonra kulağına yaşadığını zamana dair seslerden başka hiçbir ses gelmediğini hayal edelim!...

 

Allah Allah, bu dergi bozulmuş mu ne!... demekle beraber belki de böyle bir şeyi ilk defa görmüş ve duymuş olacağını düşünelim ve onu yaşadığı zaman dilimini de hesaba katarak internetin daha gelişmiş bir şekli olan internetüstüinternet yeniliğine sevk edelim ve duvara yüzünü dönerek: "Nedir az evvel okuduğum ve fakat yabancısı olduğumu düşündüğüm sesli hizmet denilen şeyin aslı, esası?..." sualini sorar sormaz; seslerin çarptığı duvarın konuştuğunu ve cevap verdiğini düşünelim:

 

Kıymetli ev sahibim!... Sizi meşgul eden husus; günümüzden tam olarak 22 yıl evvel Ali Pütefekkir isminde Gavsı Sânî Seyyid Abdülbaki kaddesallahu sirrahul aziz ve hakim Hazretleri'nin bir garib, bir fakir, bir muhtaç kölesi tarafından (.) fikredilmiş ve; niyyet ve gayretle beraber "bir himmet" neticesi ortaya çıkmıştır"

 

Olmaz mı diyorsunuz?...

 

İnanırsak, olmazları olduran Allah ile her şey olur biiznilllah ve dua-i Rasulullah ve himmet-i Gavsullah...

Share this post


Link to post
Share on other sites

Herkese selam ederek başlayalım. Bizler site yönetimi olarak konuya gecikmeli katıldık, bu gecikmenin bazı sebebleri olmasıyla birlikte siteyle alakalı kısmı, konunun olgunlaşmasını izlemek ve sonradan dahil olmak istememizdir.

 

Diyeceğimizin özünü şimdi diyelim. Büyük Doğu davasında her harekete biz daima hazır ve nazırız. İnanç temelimize Büyük Doğu usulüne yani üstadın tabiriyle İslam'ın emirsubaylığına bağlı olanlarız. Çünkü bu anlayışta üstün fikir ve ruhun içiçe olduğunu anlayanlardanız. ..

 

Dergi ile ilgili olarak istişarenin geniş tutulmasında fayda görmekteyiz. Ayrıca sayın mukarrabin'in de belirttiği gibi Ankara'nın Sincan ilçesinde bir toplantı düşünülmekte. Orada sohbet kıvamında ve kafaları zonklatana dek çalıştırarak hem dergi bahsine el atmış olacağız hem de bundan iki yıl önce olduğu gibi yine Ankara'da buluşmuş olacağız. Durumu daha da olgunlaştırdığımızda zaten gerekli tafsilat verilecektir.

 

Saygılarımızla...

Share this post


Link to post
Share on other sites

Öncelikle şunu istiyoruz ki Ankara toplantısı yapılacağı tarihten evvelce burda haber verilsin ki bizde aramızda biraz km farkı olsa da gelebilelim. Sadece dergi değil inşallah birçok konuda istişare eder görüşür, dertleşiriz.

 

Dergi konusuna gelince dergi inşallah çıkar ve birçok insana birçok şeyler hatırlatır. Lakin öyle basit bir iş olmamalı ki ismine yakışır hale gelsin. Ayrıca dergi için beyni kanayan soylu kafalar gerekir ki herkesten önce bizi olduğumuz yerlerden çok çok uzaklara götürebilsin. Lakin her ne olursa olsun gönlümüz ve dualarımız sizinledir. Gerekirse başka bütün konularda yanınızdayız.

 

Selametle...

Share this post


Link to post
Share on other sites

İstişarelerde, her an devam eden Dava'nın (Dava ile ilgili münasebetimizin) bir neticesi olan "Dergi"nin, zamanı bahsinde; hem Üstâd'a, hem Üstâd'ın mürşidi Seyyid Abdülhakim Arvasi kaddesallahu sirrahu Hazretleri'ne, hem Üstâd'ın doğumuna, hem Üstâd'ın vefatına, hem (dün ki) Büyük Doğu Dergisi'nin rûhuna, hem Müslüman âlemine, hem de İsevî'lerle beraber büsbütün âlemlere bir atıf olarak; "2013 Mayıs" tarihi konuşulabilir!...

Share this post


Link to post
Share on other sites

Join the conversation

You can post now and register later. If you have an account, sign in now to post with your account.
Note: Your post will require moderator approval before it will be visible.

Guest
Reply to this topic...

×   Pasted as rich text.   Paste as plain text instead

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Your previous content has been restored.   Clear editor

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

Loading...

×
×
  • Create New...