Jump to content
Necip Fazıl Kısakürek [N-F-K.com Forum]
mudzahid

Üstad'ın Mehmet Akif Ersoy Hakkında Bir Görüşü..

Recommended Posts

Üstadın İhtilal kitabının Resuller ve Nebiler Boyunca adlı bölümünde İslam İnkılabının oluşumu anlatılmakta.. Bedr Savaşının anlatıldığı 42. sahifede şöyle bir bölüm var..;

 

"Bedr, İslam aksiyonunun ilk vucuda geliş hareketi olarak o kadar kıymetlidir ki, insanlığın Allah uğrunda Adem Peygamberden başlayarak İsa Peygamberin gökten inişine kadar yaptığı ve yapacağı bütün mukaddesat savaş ve şahlanmaları inbiklerden geçirilip de özü ve ruhu alınsa, herhangi bir Bedr gazisinin çarığına denk tutulamaz. Bu nükteyi anlayamayan ve Çanakkale şehitlerini Bedr kadrosiyle bir tutan, İslam şairi farzettikleri zata acımak lazımdır.."

 

Acaba üstadın İstiklal şairi Mehmet Akif ile ilgili bizim bilemediğimiz ancak kendisinin bildiği bir durum mu söz konusu? Merhum Mehmet Akif'in İslam'ın dışında yazmış olduğu şiir alanı mı mevcuttur? Merhum Mehmet Akif'i İslam şairi demeyerek sadece İstiklal Marşını yazdı diye İstiklal Şairi mi diye adlandırmalıyız yahut nasıl anmalıyız? Merhum Mehmet Akif'in "Bedr'in aslanları ancak bu kadar şanlı idi" dizesini yazarak Çanakkale şehitlerini İslami manada (ki Çanakkale savaşı bir nevi İslam adına yapılmıştır) ulvileştirme çabası acınma hisleriyle karşılanmasını mı gerektirirdi..?

 

Üstadın hem bu dize ile ilgili kanaatı hemde genel olarak Mehmet Akif ile ilgili görüşleri nelerdir..

İlgili kardeşler bilgilendirir ise memnun kalırım..

Selametle..

Share this post


Link to post
Share on other sites

Forumda bu mevzularla ilgili pek çok başlık açılmıştı. O başlıkların linklerini vereyim size. Hem Üstadın hem gönüldaşların fikirlerine ve mevzu ile ilgili yorumlara, bilgilere ulaşabilirsiniz.

 

Üstad Ve Mehmed Akif: http://www.n-f-k.com/nfkforum/index.php?sh...pic=2058&hl

Mehmed Akif Hitabesi: http://www.n-f-k.com/nfkforum/index.php?showtopic=102&hl

Akif'in Mahkemesi: http://www.n-f-k.com/nfkforum/index.php?sh...pic=2059&hl

Mehmet Akif’in Abdülhamid Karşıtlığı: http://www.n-f-k.com/nfkforum/index.php?sh...pic=7807&hl

Mehmet Akif Ve İslamiyet Anlayışı: http://www.n-f-k.com/nfkforum/index.php?sh...ic=8447&hl=

Share this post


Link to post
Share on other sites

Bu nükteyi anlayamayan ve Çanakkale şehitlerini Bedr kadrosiyle bir tutan, İslam şairi farzettikleri zata acımak lazımdır.."

 

Konu ile ilgili linkler için teşekkürler..

Lakin Üstadın -Acımak- gibi bir fiili zat-ı muhtereme kullanması garibime gitmedi değil.. Daha uygun bir dille kendince yanlış olduğu belirtilen konu ifade edilebilirdi.. Neyse Selametle..

Share this post


Link to post
Share on other sites

Ölçüler, ölçüler, ölçüler...

 

Sahabi hakkındaki ehli sünnet vel cemaatin görüşü malum...

 

Hangi savaş "Bedir" kadar önemlidir ?

 

Ve hangi savaşçı "Bedir kadrosu" kadar Allah ve Resulü' nce övgüye mazhar olmuştur ?

 

İsmin cismin ne olursa olsun,

 

"Ashab" denince akan sular durur,

 

Edebiyat yapıyorum, teşbih yapıyorum, sanat yapıyorum -yahut- hislerimi yansıtıyorum diye hoyratça bu mefhumları kullanamazsın...

 

Tozun tozunun tozunun tozu bile değilsin Allahu alem...

 

Ölçüler...

 

Vesselam.

Share this post


Link to post
Share on other sites

Ümmetçi anlayaşın, İslam'ın girdiği tünelin çıkış noktasını Türklükte görmesi bir garip..

 

Asırlardır Sancak Türkte olabilir.. Lakin, Türklüğün haklı davası her daim, İslam'ın en küçük vecibesinden sonra gelen kıymetsiz bir iş olamalıdır...

 

Ve Bedr'in aslanlarının ayak tozları, İstanbul'u fethedipte övgüye mahzar olan ordunun şerefli kumandanınında dahi üstünken...

 

nerede kaldı Çanakkale Askeri...

Share this post


Link to post
Share on other sites

Akif o mısrada bireysel faziletleri ele almıyor... Tevhidi kurtarma adına gösterilen çabadan bahsediyor.

 

Nice sahabi efendimizden kat kat defa fazla ibadet eden veliler var. Ama bu konuda onlardan üstün olmaları evliyayı sahabeden üstün yapmaz. Falanca Veli filanca sahabiden fazla ibadet etmiş demek o sahabiden üstündür demek de değil...

 

Sahebeden sonraki her hasene zaten onların da defterine yazılıyor, o yüzden sahebe efendilerimizle fazilet kıyası yapacak halimiz elbette yok...

 

Şiire bakacak olursak;

Çanakkale Bedr'e çok benzer... Ölüm kalım meselesidir, muhtemel mağlubiyet o topraklarda bir daha Allah'a kulluk edecek O'nun adını yüceltecek insan kalmaması demek olacaktır. Şair bunu ifade ediyor.

Share this post


Link to post
Share on other sites

Milli şairimiz Mehmet Akifle ilgili olarak benzeri konular sitemizde defalarca açılmış, konuşulmuş, fikirler beyan edilmişti. Yine aynı konuyla ilgili olarak yeni bir başlığın açılması vesilesiyle bu konuda yardımcı olmasını beklediğimiz bazı düşüncelerimizi ortaya koymayı yararlı görüyoruz.

 

Üstad Necip Fazıl'ın hayat görüşünü şekillendiren ulvi unsurlarda "altın silsile" diye tabir edilen ehl-i sünnet inancıyla bürülü, kainatı kuşatan her ölçünün inceliklerini etekleri altında saklayan, lüzumlu ölçüde fikir bildiren ve her daim diri bir ruhla etrafına ışık saçan mutasavvufların görüşüdür. O mutasavvuflardan birisi olan İmam-ı Rabbani Hazretlerinin buyurdukları, Peygamber nurunun ulaştığı herkes peygamber nurunun namütenahiliği ve ruhları ihata edici sıfatı dolayısıyla, o nuru görememiş herkesten üstündür. Sahabeler bu nura erenlerdir, onların içlerinde en alt derecede bulunan dahi o nura erememiş en büyük veliden derecelerce üstündür. Savaşları diğer savaşlardan, ibadetleri ibadetlerinden, imanları imanlarından ve daha ne varsa herşey. Bu yüzdendir ki Necip Fazıl Bedir Savaşı'nı erişilmez ve dokunulmaz olarak görür ve gayet haklı bir bakış getirmiş olur. En nazik ölçülerle örülü manevi esasları incitmemek gayesiyle bu görüşünü belirtir. Herhangi bir şekilde bu ölçüyü zedeleyen örseleyen birisi olursa da onu (sırf bu kutsi görüşün muhafaza edilişine yardımcı olmak için) incitmekten, ona karşı çıkmaktan ve gerekirse karşıyı rencide etmekten çekinmemiştir. En basit örneğini Çanakkale ile ilgili olan Bedir-Çanakkale münasebetinde Mehmet Akif'e karşı çıkışında görüyoruz. Üstad Necip Fazıl burada karşı çıkarken, aslında şahsa değil de görüşe karşı çıkmış fakat görüşün sahibi Mehmet Akif olunca burdan Mehmet Akif'e de gönderme olmuştur. Belki de Mehmet Akif'in dindar olmasından dolayı böyle birşey söylemesi de (zira bunu başkası söylese eyvallah ama Mehmet Akif gibi incelik sahibi bir insanın Çanakkale şehitlerini Bedrin yiğitlerine eş tutması uygun olmayan birşeydir diye düşünmüş de olabilir) üstadın Mehmet Akif'e yüklenmesine fazladan katkı sağlamıştır.

 

Milli şairimiz cephesinden bakarsak, Mehmet Akif'in dindar ve köklerine bağlı bir şahsiyet olduğunu görüyoruz. Vecd sahibi ve yüksek karakterli, döneminde, neredeyse yakıcı tesirlere sahip olacak çapta bir şahsiyet. Kendisi neyin ne olduğunu bilen, manevi değerlerimiz sıralamasını gayet iyi muhasebe edebilen ve bu işin muallimi konumunda olan yüce karakter. Çanakkale Şehitlerine yazdığı şiirindeki o kısım ise işe Necip Fazıl gibi bakmamasından kaynaklanmakla birlikte aslında Bedrin kahramanlarının mana aleminde şahika noktasında olduğunu biliyor ve Çanakkaledeki cengaverleri şahika noktasındakiyle, yani en üsttekilerle kıyaslıyor. Çünkü kıyaslanabilecek başka mertebe yok. Başka ordu ve kahramanlar yok. Bunu yaparken kendisinin vecde gelişini, çoşuşunu ve "enel hak" diyen velilerin sarhoşluk halinin bir nüshasını yaşadığını görebilir ve bu hareketini aynı zamanda şairliğine verebiliriz. Ama şunu yinelemekte fayda var, Necip Fazılda bulunan "peygambere Allah sıfatı vermemek şartıyla ne desen az, sahabeye peygamber sıfatı vermemek şartıyla ne desen az..." ölçüsü Mehmet Akif'te somut halde bir kaide olarak yer edinmiş değildir. Bu yüzden şiirindeki zorlamayı üstad cephesinden bakarak kabul edemeyiz. Ama kendisi bunu yapmış olmakla günahkar mı, hayır, değil...

 

En nihayetinde şahsi kanaatimi dile getirirken öncelikle şunu söylemek lazım. Üstad bambaşka biri iken Mehmet Akif'in de milli şairimiz olduğunu ve ikisinin de müstesna yerlere sahip olduğunu bildirmek lazım.

Üstad eleştirisinde haksız değildir, Milli şairimiz ise öyle yazması dolayısıyla bizim bakışımız ve ölçülerimiz dışına çıkmış ama yine de Çanakkaledekilerin şanını ifade edebilmek adına, şanı ondan daha yüce olabilen Bedir ile kıyaslamıştır. Yoksa Çanakkale kendi altındakilerle kıyaslanarak ölçülendirilebilir mi?.. Burada Hayy İbn-i Yakzan'ın dediklerini de unutmamak lazım.

Son hüküm olarak, üstad haksız değildir, milli şairimiz de hatalı olabilir...

 

Saygılarımızla...

Share this post


Link to post
Share on other sites

Üstad, yanlış hatırlamıyorsam Edebiyat Mahkemelerinde, Mehmed Akifin bir şiirinde geçen -asrın idrakine söyletmeliyiz islamı- mısrasını eleştiriyor ve asıl İslama asrın idrakini söyletmek gerektiğini ifade ediyor...

Share this post


Link to post
Share on other sites
Guest Bir Kereye Mahsus

Sizin bakış açınız ve ölçünüz nedir peki beyefendi? Mehmet Akif –ki adam gibi adam, adam gibi bir Müslüman ve düşünce adamı, şair- “NE büyüksün ki, kanın kurtarıyor Tevhidi. / Bedr’in Arslanları ancak bu kadar şanlı idi” diyor ve siz bu adamı eleştiriyorsunuz ha? Yahu sizin hiç mi Çanakkale Şehitlerine Mersiye’sini okurken ruhunuz titremiyor ha? Hiç mi tüyleriniz diken diken olmuyor?

Merhum Mehmet Akif, Müslüman Türk Milleti'nin şanını, “Bedrin Arslanları” (Allah şefaatlerine nail eylesin) ile bir nevi eşit gördüyse, ve bunu mübalağa sanatıyla (ki bana sorarsanız mübalağa da yoktur, doğru demiştir, zira şehitliği ve gaziliği dahi bilemeyecek konumdasınız siz. Egolarınızı gözden geçirin gençler) yaptıysa; ne oldu, zorunuza mı gitti ha? Sezarın hakkını sezara versenize arkadaş! Laf salatası laf salatası. Varsa yoksa Necip Fazıl şöyle, böyle, yanılmamıştır. Biz de seviyoruz Necip Fazıl’ı ama bu sizin yaptığınız ayıp be! Putperestliğe karşıyız dersiniz ama put gibi yüceltirsiniz Necip Fazıl’ı. Bırakın bu ayakları da, herkese hakkını, hak ettiği kadar teslim edin…

Müslümanlık, şehitlik, gazilik gibi ilahi mevhumlar; diğer Müslüman ülkelerden daha çok Türk Milleti’ne nasip olduysa; ve siz bundan rahatsızlık duyup, Necip Fazıl Kısakürek'i ve O’nun görüşlerini, -tövbe, haşa- merhum Necip Fazıl Kısakürek’i, sanki hatasız bir insanmış gibi gözümüze sokmaya çalışırsanız, işin en başında yanlışı yapmış olursunuz!

Müslümanlık da bizde, insanlık da bizde, din de bizde arkadaş! Görüyoruz, İslam’a hizmet yaptığını söyleyen faşistleri… Dinimize en güzel, en iyi hizmetleri Türk Milleti yapmışken, bu sizin yaptığınız akıntıya kürek çekmektir ve tarihteki Mehmet Akif ERSOY gerçeğini karalamaktır. Neredeyse Mehmet Akif’in (daha doğrusu, Kahraman Ordumuzun, yani Milletimizin) İstiklal Marşı değişsin diyeceksiniz be! Ayıp be!

Biraz da kendi inandığınız kişilerin yahut ideolojilerin de hata yapabileceğinden bahsedin. Bunu kabul edin yahu, çok zor değil. Başıma dört dörtlük filozof kesildiniz burada be!

Deyin ki; Mehmet Akif, Necip Fazıldan üstündü... Bunu diyemiyor musunuz? İstiklal Marşı gibi bir marş yoktur. Çanakkale Şehitleri (adı üstünde yahu) bu vatan için, bu din için, bu memlekete için toprağa düşmüş şühedayı anlatıyor deyin. Deyin babam deyin. Yahu siz adamı gerçekten kanser edersiniz. Böyle ukalaca ve kendinden başka herkesi yaftalayan ideoloji olmaz olsun be!

Türk-İslam ideolojisi diyorsunuz ama, daha siz ne Türklüğü, ne İslam’ı, ne de şehitliği ve gaziliği biliyorsunuz. Bilseydiniz böyle saçma sapan eleştiriler yapmazdınız! Arkadaş, şehitlerimizin hakkında yazılmış bu güzelim şiiri ve şairini eleştireceğinize, gidin de bu merhumların ve şühedanın arkasından bir Fatiha okuyun yahu. Hep birlikte okuyalım işte!

Bunu kabul edin arkadaş artık. Sizde zerre kadar alicenaplık, zerre kadar mütevazilik yok mu be? Hep egoist açıklamalar, hep bilmem neler. Yeter ama yahu! Neredeyse, Müslüman Türk milletinin Çanakkale zaferini küçümseyeceksiniz be! Milli Şairimiz hatalı demek ha? Ayıp be!

Biraz video izleyin de gözünüz gönlünüz açılsın. Görün bakalım, biz ne hallere düşmüşüz millet olarak? Biraz da şu kadir kıymet bilirlikten, vefadan bahsedin. Aç olan insanların hali ne olacak, ondan bahsedin. Siyaset siyaset, sıktınız beee! Benim köylümün gariban emmisi anladı, siz anlayamadınız be!

 

http://www.youtube.com/watch?v=xN8Lxy0n4Mw

 

“Hepsi göçmüş, hani yoldaşlarının hiç biri yok?

Sen mi kaldın yalnız, kafileden böyle uzak?

Postu sermekse meramın yola, serdirmezler!

Hadi, gölgenle beraber silinip gitmene bak!...”

 

Son röportajından alıntıdır*

 

Mehmet Âkif ERSOY

Share this post


Link to post
Share on other sites

Fazla takılmayın efendi.. Bir Kereye Mahsus beyfendi hep 'bir kereye mahsus' giriyor, esiyor, gürlüyor, yağmadan çıkıyor...

Share this post


Link to post
Share on other sites

Sözlerimi bir kereye mahsus söylüyorum. Tosbalığın alemi yok. Yazılanlardan nasıl putçu bakış çıkarıyorsun bre ahmak. Anlaşılan sen bakış açını putlaştırmışın ki tek zaviyeden at değil de it gözlüğü takarak hayata siyah beyaz bakmış ve aklını zavallılaştırmışın. Kimsenin milli şairimize laf söylediği yok. Zaten kimsenin haddine değil. Diyen de ancak kendi kalitesinden pay biçmiştir. Fakat kimse eleştirilemez de değildir. Sitede paylaşılan da bundan ibarettir. Milli şairimizle gurur duymak şerefini burdaki herkes paylaştığı gibi onun eğer bir noktada eleştirilmeye açık yanı varsa belirtmek, hakkı teslim etmenin ifadesidir. Necip Fazıl ile milli şaire bakış getirmenin inceliği ise, üstadın büyük bir kaabiliyet ve geniş çaplı bir mütefekkir olduğu içindir. Zira Mehmet Akif ancak NFK gibi büyük şahsiyetlerce yeterince anlaşılabilir, değerlendirilebilir. Üstadın değerlendirdiği iyi tarafları zaten iyi, bunu da biliyoruz, biz, eleştiriye tabii tutulması gereken yerleri göstermişiz. Sözlerimizin de arkasındayız. Sen nasıl bir hıyar benzlisin ki NFK'yı sitedekilerin putlaştırdığını, hatasız olarak görüldüğünü söylüyorsun. Herkes üstadın da hata yaptığını bilir. Seni çöp bidonu seni. İşte senin gibi eksik beyinliler duygusal olur. Milli şairimizi hatasız kabul eder, hatalıdır diyene ayıp dersin, bizi de görmemezlikle suçlarsın. Seninle analitik açıdan konuşmak isterdim de anlamayacağın için duygusallığına dokunarak konuya değindim. Senin gibi duygusal anlayışsızlar kesileceğini bildiği halde ot yiyen koyunlara benzer. Çıkmaz sokağın oyuncusu...

Share this post


Link to post
Share on other sites

ben artık sıkıldım bizim insanımızın şu saçma sapan takıntılarından..bu mesele arap türk meselesi değildir...dünyada hiçbir ordu kıyaslanamaz bedir'de savaşanlarla...ister kabul et ister etme müslüman olan insan buna inanmakla yükümlüdür...çanakekale şehitleri'ni kim küçümseyebilir,keşke onların bir saç teli olabilseydim....onların eriştiği şerefe benim ulaşmam mümkün müdür...değildir..ama peygamberimizin ve yanında sahabilerinin katıldığı savaştan üstün bir savaş o savaşa katılanlardan üstün insan tanıyamam bunu ne benden ne de müslümanlardan istemeyin yahu..İmam-ı Rabbani diyor ki:"Sahabinin atının burnuna kaçan toz en büyük veliden büyüktür."biz necip fazıl'ı putlaştırmıyoruz her insanın hatası olabileceğini değil olacağını ve olduğunu kabul ediyoruz enbiya haricinde..amma velakin Üstad'ın da fikri veya böylesine bir mesele de pek hataya düştüğü görülmemiştir..görülemez...bu da ilmi bir vakıadır...akif bu konuda hataladır...akif büyük şair değildir..akif büyük mütefekkir değildir...akif itikad bakımından abuduh ve efgani'den etkilenmiş selefiyeciliğe daha yakın olmuş fakat elbette ki imanını kurtarmış..ve bu davaya hizmet etmiştir..ne fikriyle ne şiiriyle..sadece yaşadığı devirdeki azmanlara karşı takındığı tavırla bu da böyle biline...bu milletin asıl anlamadığı,hakkını vermediği böyle giderse de malesef veremeyeceği Üstad Necip Fazıl'dır..bunu taassup olarak algılayacaklara hiçbir diyeceğim yok...Üstadın Nazım Hikmet için söylediği,şu söz Üstadı gerçekten anlayıp karşısındakilere anlatamayan insanlar için ne kadar manalı ne kadar acıklı ne kadar gerçektir:"o beni bıraktığı yerde farzediyor,ben onu geçtiğim yerde görüyorum"...vesselam...

Share this post


Link to post
Share on other sites

bir de garip bir hadsizlik almış yolunu gidiyor..akif burda şunu demek istemiş diye... bilmem kaç yılda bir gelecek deha anlamadı bu kardeşlerimiz anladı...hayret etmemek elde değil...bunu demek Üstada da saygısızlık olmuyor mu şimdi..."sus ofelya bu fikirler beni deli etti"....

Share this post


Link to post
Share on other sites
Guest Bir Kereye Mahsus

Biz eleştiri yapınca bizi siteden kovalasınlar, başkaları bize hakaret edince onlara bir şey olmasın. Bir kere siz forumdaki hak, adalet ve hukuku sağlayamamışsınız ki…

Sizin yaptığınız dalkavukluk değildir de nedir ha? Görüyoruz işte sizin gösterdiğinizi adaleti. Sizde değil İslam ve insanlık adaleti, forum adaleti yok ki, karşıma çıkarıp hepinize teker teker öğüt vereyim! Anlamazsınız arkadaş! Ama biz anladık sizi…

Bu gençlerin gerçek yüzünü iki dakikada gördük. Aferin size, iyi yoldasınız. Devam edin... Ata'ma putperest diyen, kafirin en önde gidenidir! Zaten bu sözleri söyleyen ve bu karanlık zihniyete sahip olan insanlar, Kurtuluş Savaşı'na karşı çıkan; mandacı zihniyete sahip; sahte müslüman, sahte yobaz, sahte dindarların soylarından türemiş, ve onlar gibi davranışlar gösterip, bir nevi Evrim Teorisini doğrular nitelikte (!), üç beş tane soyu tükenmeye mahkum kalabalıktır.

Bunlar, emperyalist ve kapitalist düzene karşı çıkamayan; İslamın adaletiyle paralel çizgide olan komünizm rejimini yaftalayan; zira maddi eşitliği maçası yemeyen; küresel dünyaya arkasını dayamış; hatta ve hatta Kısakürek'in kitaplarında da belirttiği gibi, müslümanlığa en çok zarar veren tipten insanlardır. Siz iki günde adam mı oldunuz be? Sizin alayınızı sizin silahınızla vuruyorum ama, ne biçim modellerseniz, türedikçe bitmiyorsunuz...! İnin oğlum inin, İslam’ın özüne inin azıcık!

Karanlıktan sonraki aydınlıktan korkmayın yeter ki! Sizin gibi aydınlığa (!) yürüyen nesiller, ileride öğretmen olacak, mühendis olacak, doktor…vs olacak da şu genç beyinlere Akif’in iyi bir şair olmadığını söyleyecek!

Siz, sizin gibi olmayanları sevemeyecek, takdir edemeyecek, hatta karalayacak kadar ahmaksınız. Sizde Yunus’un hoşgörüsü de yok, Mevlana’nın “Ne olursan ol gel” düsturu da. Neredeyse, haşa, Necip Fazıl KISAKÜREK Allah’tı diyeceksiniz be! Yahu mütefekkirdi, iyi şairdi tamam da Akif kadar olamaz! Değil on bin, yüz bin kitap yazsa, Mehmet Akif kadar olamaz. Neredeyse, Kısakürek’i Muhyiddin İbn Arabi ile kıyaslayacaksınız. Ayıp size be!

Esip esip gürlüyor, yağamıyor diyorsunuz ya; size hep yağıyorum ama sizin rahmetten alacak payınız, nasibiniz yok gençler…

İşbu görüşleri yukarıda deklare edince zorunuza gitti değil mi? Necip Fazıl yaşasaydı, alayınız kovalardı sopayla!

Ahmaklığı bana öğretmeden önce, siz kendi ahmaklığınıza çare bulun, bay dalkavuklar... Bay Cumhuriyet Rejimi düşmanları. Ulan Atatürk sizin alayınızı yakmalıymış ki, sizin gibi yobaz müslümanlar (gerçek müslümanlık kim, siz kim, gidin de azıcık Yunus Emre okuyun da gerçek şeriat neymiş görün) türemeseymiş! Onun arkasından laf edemeseymiş. Sizin gibi adamları cepheye görtürsün, gerisin geriye kaçar be! Ondan sonra da “biz cihatçıyız, yaşasın cihat, cihat kutsaldır” diye ötüyorsunuz. Bir kere siz Atatürk’ün cihat yaptığının bile bilincinde değilsiniz.

Yuhh be. Bu günleri de gördüm ya, sizin adınıza, müslümanlığımdan utandım. Evliya, enbiya kusursuz değildi. Onların da günahları vardı. Biz de din kitapları okuyoruz, çok şükür müslümanız ama; benim okuduğum kitaplarda, Peygamberler haricinde kimse mazlum/masum olmadığı yazıyor. Siz kitapları nerenizle okuyorsanız ki, anlayamadım gençler?

Share this post


Link to post
Share on other sites

evliyaların hatası ve günahı olabilir fakat onların normal insandan farkı bu hataların ve günahların üzerinde ısrarcı olmayıp onlardan tövbe edecek olmaları ..peygamberlerse tebliğci mevkiinde olduklarından dolayı günah değil hata yaparlar bundan hemen geri dönerler bu da zelle diye tabir edilir..derinine inemediğimizi iddia ettiğiniz islamiyet hakkında üç beş kitap okuyup bunu hayatı yapmış insanları bunu bilmemekle suçlamak hadsizliği sade sizde değil sizin gibilerin hepsinde var...islamı mevlana'nın dediği iddia edilen fakat mevlanadan 4 asır sonra yazılan ne olursan ol gel lafından ve yunus emrenin yaradılanı sevdik yaradandan ötürü lafından ibaret bilip bu konuya yıllarını vermiş çilesini çekmiş insanları yaftalamak ne de yaraşmış şahsınıza...yunus emrenin diğer şiirlerini de zahmet edip tenezzül buyurup okursanız onun islamdan ne anladığını bilmem anlıyabilir misiniz...sizin gibiler islamı reddetmez islamın yanlış yorumladığını iddia eder...bu da pek güzel bir demogocya ustalığı herhalde...islam'la komunüzmanın paralel olduğunu söylediniz..şimdi kalkıp ben şu mevzuda paralel demiştim paralel demedim demeyiniz..herhangi bir paralellik namevcuttur acizane...mülkiyet hakkını esas tutan bir dinle mülkiyet hırsızlık sayan bir ideoloji herhalde bırakın paralelleği tek noktada kesişmezler...çanakkale şehitlerine duyduğum saygı ve sevgi ve hissettiğim bağlılık emin olun sizden az değildir..hatta onları daha doğru anlamam bakımından daha da değerlidir kanımca..onlar olmasa neler olacağını tahmin edebiliyor onları hayırla ediyor..onlara fatiha okumayı boynumun borcu biliyor...ve onlardan ne kadar hakir olduğumun farkında olduğumu söylüyorum...ben onları tek bir saç teli olamam..burda mevzuu onları küçük bilmek değil büyüğü başka yerde bulmaktır bilmem anlatabiliyor muyum...vesselam..

Share this post


Link to post
Share on other sites
Guest Bir Kereye Mahsus

Verdiğiniz bilgiler için teşekkür ederim. Çoğu konuda bilgili olduğunuz, akıllı bir insan olduğunuz belli. Ama bıyık altından gülerek yahut sinirli bir ifadeyle, siz de hakaret etmişsiniz bana... Kaldı ki, her şey bilgiyle olmuyor. Vefalı mı, değil mi bir insan, ona bakmak gerekiyor. Ben sizde ve bu forumun alayında (istisnalar var ama onların da tutmadığım tarafları var) bu vefayı göremedim. Hayyam’ın böyle bir rubaisi vardı. Vefalı olmak iyidir. Gerçi siz onu (Hayyyam’ı) da sevmezsiniz. Sizin gibi kuru softa olmadığı için olabilir mi?

Demogoji demeyin, ayıp olur. Türkçesi varken Türkçesini söyleyin. Ayrıca ben laf salatası yapmadım. Laf salatasını yapmayı, Atatürk’e hakaret eden arkadaşlar daha iyi bilirler. Tariflerini bizzat kendilerinden alabilirsiniz…

Siz onu bunu bırakın da, Mustafa Kemal ATATÜRK'e put diyen ( bakın arkadaşlar, bakın gençler, bakın ağabeyler, ablalar… Biz Atatürk'e tapmıyoruz. Zaten Atatürk’e tapan basit adamları ben daha çok sevmem! Biz, Ata’nın düşüncelerini benimsiyoruz. Biz Kemalist de değiliz. Sadece onu bir insan olarak seviyoruz. Her insanı sevdiğimiz gibi… Ve biz, eminiz ki, sizden daha samimi müslümanlarız -kendi payıma konuşuyorum onu da belirteyim ) gencin yorumunu silin. Yoksa sizi gereken mercilere şikayet etmek durumunda kalacağım. Bu sizin yaptığınız ahlaksızlık mıdır, cahillik midir, yoksa pespayelik midir, göreceğiz, görecekler: “Barış istemiyorsa insanlar, iste savaş!”

Merhum Necip Fazıl gibi siz de bu ülkenin ekmeğini yiyorsunuz. Yemeye de devam ediyorsunuz. Demek ki bu ekmekler sizi (ölenlerin arkasından konuşmuyorum, yaşayan nankörlerden bahsediyorum) azdırdı. Öyle ya, ağzınıza ne gelse, fıskiyeli lağım gibi çıkarıyorsunuz mübarek! Allah bizleri sizin gibi softalardan korusun!

Yahu, sizin gibi insanlarla biz nasıl aynı dinden olabiliriz aklım almıyor. Aklı, fikri, vicdanı olan bir insan Mustafa Kemal’e ve bu vatan toprakları için canını, kanını vermiş bu Millete nasıl ihanet, nasıl hakaret edebilir? Bu sizin yaptığınızı ancak Yahudi, Hıristiyan ya da başka putperest kavimler; yahut da Türk-İslam düşmanı olan şahıslar, kuruluşlar yapar. Bu kadar azgınlık, bu kadar taşkınlık olmaz yahu. Sizin gibi din kardeşlerini düşünemiyorum. Olmaz olsun böyle kardeşlik.

Atatürk'e put demek ve O’nu (düşünceleriyle birlikte) put olarak görmek cahilliktir, nankörlüktür. Zaten akıllı bir Müslüman; hoşgörüsü olan bir şahıs, bu put kelimesini kullanmaz yahu. Kim put oldu da kime taptık biz be? Manyak mıyız biz? Bizi başkalarıyla mı karıştırıyorsunuz gençler?!

Akıllı ve aklı selim bir Müslüman; bizim (yani bu Yüce Milletin) İstiklal Marşı okunurken, yahut başka zamanlarda, esas duruş vaziyetindeyken durmamızı şirk olarak görmez! Böyle bir geri kafalılık olabilir mi?

Atatürk’e hakaret eden nankördür. Değil Müslüman; olsa olsa münafıktır bu insan. Bu Cumhuriyetin kuruluşunda, hayatı pahasına çarpışan şehit ve gazilerimizin adını lekeleyemezsiniz. Eğer yapılan devrimler, icraatler zorunuza gidiyorsa, o zaman susun. Susun ki adam sansınlar. Öyle ya, bu gök kubbedeki Ezan-ı Muhammedî sonsuza kadar okunacak ve duyulacak. Amenna, inancımız sonsuz. Merak etmeyin! Kimse yüce dinimiz İslam’ı lekeleyemez. Ama siz bu tip yorumlarla, dinini safiyane bir şekilde öğrenmek isteyenleri de dinden soğutursunuz. Sizin kitabınızda sevdirmek mi var, yoksa nefret ettirmek mi?

Hadis-i Şerif’i siz daha iyi bilirsiniz. “Kolaylaştırınız, zorlaştırmayınız. Sevdiriniz, nefret ettirmeyiniz.”

 

Ama şurada iki saatte nefreti de gördüm, ihaneti de. Yazık diyorum sadece, yazık. Müreffeh yarınlara sizin gibi insanlarla kulaç atacağıma; Neyzen Tevfik gibi, aç insanların karnını doyururum, aç gezerim, fakir yaşarım ve mutlu olurum. Gam ve telaştan uzak dururum! Tasavvufu da derinden yaşarım. Hiç kimse anlamaz bile! Kullukta gaye yokluktur. Varın gidin siz varlıkla yaşayın. Çok da umurumdaydı… İstediğiniz kadar da kitap okuyun. Yetmez…

Siz, insanları ve o insanlara inananları lekelemeyi çok iyi beceriyorsunuz. Kişi sevdiğiyle beraberdir. Ben Allah’ımı da seviyorum, Resulullah’ı (sav) da seviyorum, ismini saydığım şahısları da… Ne var yani? Olamaz mı? Eğer ben cehennemliksem, bu da takdirdir. Siz, (farzı misal veriyorum) herkesin Müslüman olmasını istiyorsunuz. Yahu Allah istemiyorsa; siz mi isteyeceksiniz bunu? Herkes, nasip ettiği ölçüde, istidadı, kabı kadar alır vesselam. Yani hakikat yolunda ilerler yahut nasipsizdir, olmaz, ilerleyemez... Necip Fazıl otuzundan sonra hidayete erdi de biz köpekler gibi onun kötü geçmişini mi kurcaladık? Yooooo! Allah doğru yola ilettikten sonra doğru yoldan çıkarmasın. Doğru yolda olduğumuza emin olduğumuzu zannettirip; bizi ibadetlerimizden geri bırakmasın. Yoksa, kimse dört dörtlük değildir.

Son söz olarak; komunizm ile İslamın bağdaşan yanlarını da anlatırdım size ama kendimi yormayacağım artık. (Var bir bildiğimiz de konuşuyoruz.) Çok üzüldüm bu forumda. Bu yaşıma kadar duymadıklarımı duydum. Kalbimi kırdınız. Eminim hepiniz mutlusunuzdur. Aşık Veysel in dediği gibi, “koyun kurt ile gezerdi, fikir başka başk’olmasa.” ve “Harekete kimse mani olamaz” mış. Veysel Baba haklıymış yani…

Share this post


Link to post
Share on other sites

bu bahsettiğiniz site yöneticilerinin bir işi..bu konuda herkesi sorumlu tutmamanız gerektiğini ve herkesin böyle düşünmüyor olduğunu düşünmeniz gerekir bahsettiğiniz gibi erdemli ve anlayışlı iseniz...şahsım adına söyleyeyim böyle ifadeleri doğru bulmuyor tasvip etmiyor kışkırtıcı buluyorum Atatürk konusunda sizinle hemfikirim...daima ilmi ve fikri kalmak lazım gelir kanımca...öncelikle şurdan başlıyayım kalbinizi kırmak veya sizi soğutmak amacıyla yazmadım bunları..eğer size bir softa izlenimi verdiysem buna da üzüldüğümü belirteyim...şunu da eklemeliyim ki size hakaret etmedim...benim böyle bir tavrım asla olamaz..fakat daha ilk mesajınızdan Üstadı putlaştırdığımızı söylüyorsunuz bu sizce hoş mu...bir müslüman bir müslümana bundan daha ağır nasıl hakaret edebilir...ben sizinle aynı dinden olduğuma inanıyorum her ne kadar siz şaşırsanız aynı dinden olduğumuza fakat fikirlerimi belli bir üslup içinde söylemeliyim takdir edersiniz ki...Hayyama gelelim hangi Hayyam siz de kabul edeceksiniz ki Hayyamın şiirlerinin muhtevası bir müslümanın kolayca kabul edeceği daha doğrusu kabul edebileceği şeyler değildir...fakat eğer mesele sanatsa üslupsa hayyama kim ne diyebilir...burda kısa kısa yazmak zorunda olduğumuz için kendini ifade daha zor oluyor sanırım sizin için de benim için de geçerli...bu vatan benim vatanım ve onun için elimden ne geliyorsa yaparım bu konuda hiçbir şüpheniz olmasın ben Üstadı doğru anlayan herkesin de böyle olduğuna inanıyorum siz de inanın...

Share this post


Link to post
Share on other sites

bu bahsettiğiniz site yöneticilerinin bir işi..bu konuda herkesi sorumlu tutmamanız gerektiğini ve herkesin böyle düşünmüyor olduğunu düşünmeniz gerekir bahsettiğiniz gibi erdemli ve anlayışlı iseniz...şahsım adına söyleyeyim böyle ifadeleri doğru bulmuyor tasvip etmiyor kışkırtıcı buluyorum Atatürk konusunda sizinle hemfikirim...daima ilmi ve fikri kalmak lazım gelir kanımca...öncelikle şurdan başlıyayım kalbinizi kırmak veya sizi soğutmak amacıyla yazmadım bunları..eğer size bir softa izlenimi verdiysem buna da üzüldüğümü belirteyim...şunu da eklemeliyim ki size hakaret etmedim...benim böyle bir tavrım asla olamaz..fakat daha ilk mesajınızdan Üstadı putlaştırdığımızı söylüyorsunuz bu sizce hoş mu...bir müslüman bir müslümana bundan daha ağır nasıl hakaret edebilir...ben sizinle aynı dinden olduğuma inanıyorum her ne kadar siz şaşırsanız aynı dinden olduğumuza fakat fikirlerimi belli bir üslup içinde söylemeliyim takdir edersiniz ki...Hayyama gelelim hangi Hayyam siz de kabul edeceksiniz ki Hayyamın şiirlerinin muhtevası bir müslümanın kolayca kabul edeceği daha doğrusu kabul edebileceği şeyler değildir...fakat eğer mesele sanatsa üslupsa hayyama kim ne diyebilir...burda kısa kısa yazmak zorunda olduğumuz için kendini ifade daha zor oluyor sanırım sizin için de benim için de geçerli...bu vatan benim vatanım ve onun için elimden ne geliyorsa yaparım bu konuda hiçbir şüpheniz olmasın ben Üstadı doğru anlayan herkesin de böyle olduğuna inanıyorum siz de inanın...

Share this post


Link to post
Share on other sites
Guest Bir Kereye Mahsus

nameless demiş ki: "Fazla takılmayın efendi.. Bir Kereye Mahsus beyfendi hep 'bir kereye mahsus' giriyor, esiyor, gürlüyor, yağmadan çıkıyor..."

serdengectik demiş ki: "putperestlikten bahsettmeden önce profil resminden putu kaldır soytarı."

“Ben size hakaret etmedim” diyor olabilirsiniz Sayın ve Sevgili kvp11 ama bu adamlar haddini aşmıştır. Hem Atatürk’e, -dolayısıyla bu millete ve değerlerine-, hem de şahsıma hakaret etmişlerdir.

Aynı şeyi, geçmişte, ben onlara (ya da başka forum kullanıcılarına) yapmadığım halde, beni sırf Atatürkçü bir Müslüman’ım diye, yahut forumdaki sert üslubumdan ötürü, insanlara atak bir tavırla çıkıştım diye, forumdan iki kez üst üste uzaklaştıranlar ve işlerine gelmeyen eski mesajlarımı silenler, bu adamları da forumdan uzaklaştırsınlar ki eşitlik sağlansın!

Ata’mıza putperest diyenler, ellerinden gelse farklı şeyler yapacaklar ama kendimi tutup bunları söylemiyorum… Zira ben sinirli bir insanım arkadaş. Sinirlendirmeyin, kafamın tasını attırmayın, efendi olun. Ata’ma ettiğiniz küfürden ötürü özür dilemeniz gerekiyor. Tabii bu kuru özürle de geçiştirilecek bir şey değil. Biz sizin inandığınız insanlara, yahut değerlere sövdük mü? İşinize gelmeyince, kafanıza göre ahkam keseceksiniz, kapatın dükkanı olsun bitsin be!

Yapılan iş, faşizmdir. Diktatörlüktür. Kuru nefrettir. Ve insanlar arasına husumet sokmaktır. Var mı bu Müslümanlıkta be, var mı ha?

Konuyu Hayyam’a da getirdik ya, alkış bana! Özür dilerim. Bu benim hatam! Konuyu dağıttık değil mi? Hayyam’ı seviyorum. Kimilerine Hayyam, düşüncelerinde tutarsız birisi olarak görünebilir ama ben kendisini iyi bir ilim adamı, alim ve tasavvufu da bilen bir şahsiyet olarak görüyor ve severek rubailerini okuyorum. Merak etmeyin, Hayyam okumak adamı dinden etmez inşallah. Yeter ki bilinçli okunsun. Ne demek istediği idrak edilsin… Neyse.

Hadi diyelim ki siz kalp kırmadınız, onlar benim kalbimi kırdı. N’olacak şimdi? Bu adamlar, ben putperestim diye (Bak seeeennnnn!) ban a haklarını da helal etmezler. Eee, ben de bu adamları hakiki Müslüman olarak göremedim. Ben de onların kalbini kırdım. N’olacak? Ben de onlara haklarımı helal etmezsem. Yandık bittik. Tartışmayalım arkadaş o zaman! O zaman biz bu sanal alemde (ve gerçek dünyada!)boşuna Müslümanlık taslıyoruz. … Bari haksızlık yaparak tek taraflı kayırıcılık yapmayın! Beni attıysanız onları da atın. Yahut hiç kimseyi atmayın siteden.

Ama sizi unutmayacağım. Yaptığınız hakaretlerden ötürü… Ben, ilkokuldan beri sizin gibi softalarla savaşıyorum. Tek başıma yeterim size. Çünkü benim “iman dolu göğsüm gibi serhaddim var”.

Demek put haaa! Vayyy be. Güler misin, ağlar mısın?

Bana ilkokulda sevdiğim NFK’yı verin, gerisi sizin olsun!!!

Eğer NFK'de Atatürk düşmanıysa (ki sizin tavırlarınıza bakılacak olursa öyle görünüyor), NFK'nın şiirleriyle birlikte alayı sizin olsun!

Share this post


Link to post
Share on other sites

kimse benden peygamberime "ahlaksız arap"diyen kafire saygı duymamı bekleyemez.

 

bunu bile bile o kafire muhabbet besleyen de müslüman olamaz.

 

adalet eşitlik demek değildir.adalet herkese hakettiği şekilde davranmaktır.

 

elbette senin gibi bir putçu ile bizim hakettiğimiz karşılık farklıdır.

Share this post


Link to post
Share on other sites

Yazanel ve Bir Kereye Mahsus'u üslubu ve kullandığı yanlış kelimelerden ötürü ikaz ediyor, çok alt seviyeye çekilmesi dolayısıyla konuyu geçici olarak kapatıyoruz.

 

Saygılarımızla...

Share this post


Link to post
Share on other sites

Üstadı put gibi yüceltmek… Burada bir kişi buna yeltensin de bir de kendisine destekçiler bulsun… Keza onu tamamen hatasız bir insanmış gibi, sağlığı bozulmuş bir beyinle düşünsün… Cık cık cık… Böyle insanlar yoktur denilemez elbet zira aklı ve zekayı para olarak düşünürsek, birçoklarının da çulsuz olduğunu söyleyebiliriz. Üstadı put gibi yücelttiğimizi söylüyorsun. (Evet evet şimdi geldi aklıma. Geçenlerde site üyeleri toplanıp Eyüp Mezarlığına ayine gitmiştik. Papazı getirin bir itirafta bulunacağım. Ayin oldukça uzun sürmüştü. Dayanamayıp sigara içmeye kaçmıştım. Affet ey ulu, yüce ve benzersiz Üstad!) Putperestlikle itham ettiğin insanların mesajları ortada. İftirana bir gram ‘acaba’ katacak tek bir satır bulamazsın bu sitede. Üstad, lider bir insandır elbette, büyüktür, gönlümüzde yeri derin ve mühimdir. Fakat bütün bunlar onu bir put gibi görmemize ne neden olabilir ne de yol açabilir. Lider olarak benimsedikleri insanları put gibi gören ineklerin yayıldığı çimenlikler çok şükür bizim mekandan fersah fersah uzak.

 

Çanakkale mevzuusundaki faulünü Cüneyt Çakır görseydi 100 sarı, 50 kırmızıdan seni oyundan atardı. Bir cümlenin eleştirilmesinin doğru bulunmasından yola çıkarak, olayı Çanakkale Savaşının ve Şehitlerinin değersiz görülmesine ve küçümsenmesine bağlamış olmayı başarmak ne kadar büyük bir kara cehaletse, ona fener tutmaya çalışmak da boşuna pil harcayıcı bir zahmettir.

 

-Sen, arkadaki, evet sana söylüyorum. Söyle bakalım israf ne demektir?

-Boş odada ampul yakmaktır hocam.

-Aferin otur.

 

“Başıma dört dörtlük filozof kesildiniz” teranesine Shakespeare’in dört dörtlük filozof soytarılarından biri cevap versin o zaman :

Duyulmayacak bir parça varsa repertuarında

Onu pekala şimdi çalabilirsin burada.

  • Like 1

Share this post


Link to post
Share on other sites
Guest
This topic is now closed to further replies.

×
×
  • Create New...