Jump to content
Necip Fazıl Kısakürek [N-F-K.com Forum]
Sign in to follow this  
nameless

Ve Necip Fazıl

Recommended Posts

VE NECİP FAZIL

 

Yaş kemale ermişti. Bu bakımdan hazır olmalıydık Üstad'ın gidişine. Fakat alışmak kolay değil.Ancak zamanın

geçmesiyle tahammül gücüne eriyor insan böyle acıyla.

 

Bu yazımda da, elimden geldiğince, Rahmetli Üstad'ın bir cephesini anlatayım diyorum.Bunu bir vazife

biliyorum.

 

Şüphesiz büyük bir şairdi. Şiiri hakkında en uzun incelemeyi yapmış biri olarak burada onun üzerinde durmayı

fazla bulurum. O inceleme ki, nice incelemelerin, doktora tezlerinin hazırlanmasında bir kaynak oldu.

 

Bir düşünürdü Üstad. Önemli bir piyes yazarıydı. Polemik yanı, tartışma kalemi ve cesareti ünlüydü.Nice tabu

konulara el atmıştı.

 

Fakat asıl özelliği bunların ötesinde. Çünkü şair olarak, piyes yazarı olarak geçmişte ya da çağda bizde ya da

dışarıda emsali bulunabilir. Ama, öyle bir özelliği var ki, bu, geldiği çağ gereği, yalnız ona mahsus bir özellik.

Misyonu da bu noktada gizli Üstad'ın.

 

O özellik, o misyon neydi?

 

Bu misyon, ülkemizde, entellektüel planda, sadece bilim alanında değil, yaşama planında «islam»ın gündeme

getirilmesidir.

 

1930'lardan sonra şiirde, romanda ve felsefede mistik eğilimler başgöstermişti. Bunları Peyami Safa'da, Necip

Fazıl ve o günün şairlerinde görebiliriz. Unsurlar halinde doğu-batı sentezi cinsinden düşüncelere de

rastlanabilir. Yahya Kemal'in sohbetinde debu nevi düşünceler vardır. Ancak İslam idealini tüm bir sentez

olarak alıp savunan kimse yoktu. Halk, islamı yaşıyordu kendi gücünce. Din alanı bilginleri vardı. Fakat,

entellektüel planda artık gizli açık başka tezler savunuluyordu. İşte, Türkiye'de entellektüellerin islama dönüp

bakmaları gerektiğini çağımızda ilk haykıran, ve tezini sistemleştirmeye çalışan ilk O oldu diyebiliriz. İslamı

çağımızın insanı için de, gelecek zaman insanı için de yaşanacak bir hayat tarzı olarak seçmemiz gerektiğini

O söyledi. O, bunu bir bilim konusu gibi değil, canlı bir savaşım şeklinde sürdürdü.Y ani, islam, Onun için

ekzistansiyel bir sorundu. Var olmak ve yok olmak sorunuydu. Hem kendisi, hem toplum için. Bu yüzden, hem kendi nefsiyle, hem karşı düşüncelilerle savaştı. Bütüb bunlar gözümüzün önünde oldu.Ve derken, bir eksiztansiyel kaygı topluma aşılandı.

 

Onu, evvelsi gün Fatih Camiinden uğurlayan kitle, bu ürpertiyi hisseden kişilerdi.

 

Topluma entellicansiyasında islama ekzistansiyel ilgi ve toplum ruhunda bir ürperti uyandırmıştı Üstad. Sonra

bu yol açıldı Donmuş taş terliyor artık.

 

(Diriliş, 28 Mayıs 1983)

Share this post


Link to post
Share on other sites

Join the conversation

You can post now and register later. If you have an account, sign in now to post with your account.
Note: Your post will require moderator approval before it will be visible.

Guest
Reply to this topic...

×   Pasted as rich text.   Paste as plain text instead

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Your previous content has been restored.   Clear editor

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

Loading...
Sign in to follow this  

×
×
  • Create New...