Ü.Y. 46 Report post Posted February 23, 2008 Tekirdağ'da cemaatin namazda olmasını fırsat bilen hırsız ya da hırsızlar, şadırvandaki muslukları sökerek kayıplara karıştı. Edinilen bilgiye göre, 100. Yıl Mahallesi'ndeki Ebubekir Sıddık Camii'nin muslukları yatsı namazı sırasında çalındı. Cemaatin namazda olmasından yararlanan hırsızlar, şadırvandaki 5 musluğu söktü. Namazın ardından cemaatin uyarısı ile muslukların çalındığını fark ettiğini belirten Ebubekir Sıddık Camii İmamı Ali Osman Saraç, şadırvan etrafında suları görünce vatandaşların cami bahçesini yıkadığını düşündüğünü kaydetti. Muslukların çalındığını görünce çok şaşırdığını anlatan imam Saraç, "Yatsı namazının çıkışında muslukların söküldüğünün farkına vardık. Durumu polise haber verdik. Bunlar herhalde bir ekiptir, diğer camileri de soymasınlar diye düşündük. Hepsini sökmüşler, bir tanesini de artık düşürdüler herhalde, yerde bulduk." dedi. Muslukların çalındığına herkesin şaşırdığını belirten Saraç, "Ne kadar gözleri dönmüş bunların. Caminin çeşmelerini çalacak kadar küçülmüşler." diye yakındı. pes:) Quote Share this post Link to post Share on other sites
Vakıf Ahmet 36 Report post Posted February 23, 2008 Bu tür haberler moralimi alt üst ediyor. Osmanlı zamanında şadırvana az çok birikimi olanlar muayyen bir zamanda parasını koyar, ihtiyacı olanlar sabah alırdı. Çoğu zaman şadırvanda para kalırdı, fakir fakiri düşünüyordu. Şu halimize bak, neydik ne olduk. Böyle olmamızın altında ki sebepler nereye dayanıyor acaba? Nesillere atasını, dinini kimler, hangi büyükler, ne kılıflara sokarak unutturdu? Düşünmemek elde değil. Quote Share this post Link to post Share on other sites
eko 5 Report post Posted February 24, 2008 Kimse halinden memnun değil, şükretmesini bilemiyoruz. Esnaf,memur, işçi, anneler , babalar, abiler , ablalar hiç halinden maddi durumlarından memnun değiller, şükretmesini bilemiyoruz. Hakkımızı savunmakla, şükretmesini bilmek arasındaki ince çizgiyi bilemediğimizden bulamıyoruz. Herkes ekmek derdinde, kimisi ekmeğe dolaylı yoldan tapıyoruz kimisi de paraya. Size bir anımı anlatayım... Döviz üzerinden çalışan şirketlerin ya da iş adamlarının çoğunun özel dövizcileri olur ve o dövizciler alım-satımda iskontolu takas eder. Neyse bir yere tanıdık vasıtasıyla girdim, çalışıyorum. Para getir götürü yapıyorum bir bilseniz ne kadar tırsıyorum ve soğukkanlı olmaya çalışıyorum. İlk günlerde şirketin dövizcisine gidiyorum ilk kez gidiyorum, özel kartı göstermem gerekiyordu ilk, çünkü beni tanısınlar ona göre işlem yapacaklar. Girdim dövizciye acemilik işte direk müdürün oraya yöneldim birden güvenlikçi bağırdı: Heyyy hey hey nereye diye bağırdı herkes bana bakıyor sonra müdür geldi, kartı gösterince ooo ekrem bey buyurun güvenliğin cahilliği için kusura bakma özür dileriz buyrun içeriğe geçelim ne içersiniz dedi ve öyle geçti. Ben o gün anladımki paranın hükmü geçiyor iş hayatında, paran varsa saygı değersin, belki acemilikten oyunu kurallarına göre oynamadım ama paran varsa özür dileyen onlar oynuyor..... Sözün özü şükretmesini bilmediğimiz için birşeyin sahibi olamıyoruz hadi bu sınav dünyası neyse de hesap gününde yaşadıklarımız bizi Rasulun şefaatinden mahrum etmez inşallah. Habere ne diyelim Allah ıslah etsin. Quote Share this post Link to post Share on other sites
Selahaddin 0 Report post Posted February 24, 2008 Kimse halinden memnun değil, şükretmesini bilemiyoruz. Esnaf,memur, işçi, anneler , babalar, abiler , ablalar hiç halinden maddi durumlarından memnun değiller, şükretmesini bilemiyoruz. Hakkımızı savunmakla, şükretmesini bilmek arasındaki ince çizgiyi bilemediğimizden bulamıyoruz. Herkes ekmek derdinde, kimisi ekmeğe dolaylı yoldan tapıyoruz kimisi de paraya. Size bir anımı anlatayım... Döviz üzerinden çalışan şirketlerin ya da iş adamlarının çoğunun özel dövizcileri olur ve o dövizciler alım-satımda iskontolu takas eder. Neyse bir yere tanıdık vasıtasıyla girdim, çalışıyorum. Para getir götürü yapıyorum bir bilseniz ne kadar tırsıyorum ve soğukkanlı olmaya çalışıyorum. İlk günlerde şirketin dövizcisine gidiyorum ilk kez gidiyorum, özel kartı göstermem gerekiyordu ilk, çünkü beni tanısınlar ona göre işlem yapacaklar. Girdim dövizciye acemilik işte direk müdürün oraya yöneldim birden güvenlikçi bağırdı: Heyyy hey hey nereye diye bağırdı herkes bana bakıyor sonra müdür geldi, kartı gösterince ooo ekrem bey buyurun güvenliğin cahilliği için kusura bakma özür dileriz buyrun içeriğe geçelim ne içersiniz dedi ve öyle geçti. Ben o gün anladımki paranın hükmü geçiyor iş hayatında, paran varsa saygı değersin, belki acemilikten oyunu kurallarına göre oynamadım ama paran varsa özür dileyen onlar oynuyor..... Sözün özü şükretmesini bilmediğimiz için birşeyin sahibi olamıyoruz hadi bu sınav dünyası neyse de hesap gününde yaşadıklarımız bizi Rasulun şefaatinden mahrum etmez inşallah. Habere ne diyelim Allah ıslah etsin. Bize yazacak bir şey bırakmamışsın kardeş. Allah bizi ıslah eylesin... Quote Share this post Link to post Share on other sites