Jump to content
Necip Fazıl Kısakürek [N-F-K.com Forum]
NFK-Fan

Süleymanname

Recommended Posts

SÜLEYMANNAME

 

Sen gül diyarının yapma gülüsün!

Aynı yapmacıkla Çoban Sülü'sün!

Yoktur izlediğin bir dâva yolu;

Bir bu yan, bir şu yan, büküntülüsün!

Türk'e zıt sermaye merkezlerinden,

Bu zikzaklı yolda hep, güdülüsün!

Millî yekpârelik gelmez işine;

Bu yüzden parçalı, bölüntülüsün!

Ve devlete mason biraderlerin,

Tam da maslahata denk ödülüsün!

Ne sırdır sendeki bedava oluş!

Problemler içinde en müşkülüsün!

Fikir dağlar boyu kocaman kitap;

Sen de o kitabın bir virgülüsün!

Böyleyken ustasın gözbağcılıkta;

Cüceler sirkinin baş Herkülüsün!

Gözyaşı ve çığlık vatanında sen,

Hüzün bahçesinin şen bülbülüsün!

Büzülmüş susarken mahzun hakikat,

Davuldan ziyade gümbürtülüsün!

Teokratik rejim olmaz deyip de,

Peşinden müslüman görüntülüsün!

Kolera, vergiler, zamlar, enflâsyon;

Bir felâketsin ki, binbir türlüsün!

Gelirsiz giderli bütçelerinle,

Her yıl, milyar milyar köpürtülüsün!

Okka okka vicdan satın alırsın;

Topuzu altından oy baskülüsün!

Bir gökdelen sanır seni gören göz;

Bilmez ki, temelden çöküntülüsün!

Büyük Kongre, dikiş tutturduğun yer;

Meclise gelince söküntülüsün!

Bağlısın hak bilmez yeminlilere;

Hakkı bilenlerden çözüntülüsün!

Üçbuçuk mebusa kaldı diye fark,

Kimbilir, ne kadar üzüntülüsün!

Millet gökten adam dilensin, dursun!

Ümit fakirinin baş keşkülüsün!

Kuzum, senin neren Anadolludur?

Türk'e Amerikan püskürtülüsün!

Farkın şu ki, eski Başbakanlardan,

Sen o belâların son püskülüsün!

 

(NFK/1971)

  • Like 1

Share this post


Link to post
Share on other sites

Selamlar,

 

"Öfke ve Hiciv" isimli derlemede bulmak mümkün bu şiiri...

 

Süleyman Demirel'in siyasetten el-etek çektikten sonra dahi yaptığı konuşmalarıyla şiirdeki anlamı pekiştirdiğini görüyoruz. "Üstadın ağzına sağlık", "Üstad yine doğru..." demek zorunda kalıyor insan bu adama bakınca.

 

"Tez zamanda ölse de, bu şiir yeniden popüler olsa..." diye aklımdan geçmiyor değil. :)

 

Saygı ve selamlarımla

Share this post


Link to post
Share on other sites
Farkın şu ki, eski Başbakanlardan,

Sen o belâların son püskülüsün!

 

Olmadı be üstad, son püskül olmadı. Gür saç gibi geldiler maşallah. Kesilen sakalın tazelenmesi gibi geldiler. Daha beter, daha uğraştırıcı...

 

Mevkiler de şaşırtıyor insanı bazen, gerçekten bozuluyor insan ilerledikçe. Niyet ve akibet uyuşmayabiliyor bazı zamanlar. İnandığını uygulayana da başta biz inananlar köstek oluyoruz. Zaten o çapta adamları bir yere getirmiyor sistem...

 

Devlet sisteminde çeşitli mevkilere gelmek tek anahtar...

 

Üstadın arzuladığı ihtilal tarzı... Yani sistemin içinde büyümüş bir düşünen insan ihtilali. Sessiz bir devrim...

 

Bunun için çalışmaktan başka çare var mı?

 

Püsküllerin artmaması, veya başa gelenlerin püskülleşmemesi için başka çare yok.

 

Çünkü bazı durumlarda başa geçenler de oturmuş bürokrasiden çok çekiyor. Rahat adım atma şansı olmuyor yöneticilerin.

 

CHP'nin öyle bir kadrolaştığını görüyoruz ki, adamlar adam gibi seçim yapılmaya başlayalı 1 kere bile seçimden zafer bayrağını göğüsleyerek çıkamamış. Ama zihniyetleri her yerde...

 

Sistemin içinde büyümek ve Başyüceliğe legal yollarla ulaşmaktır mesele. Bunun için de bizim gibi kişilerin bilinçlenmede, bilinçlendirmede önemi büyük.

 

Yükümüz ağır, Allah yardımcımız olsun.

 

Selam ve dua ile

Share this post


Link to post
Share on other sites

Tam 35 yıl önce profili çizilmiş ama dinleyen nerde! Şairine kulak vermeyen bir millet olarak ne hallere düştük bu adam yüzünden! Oysa Üstad N.Fazıl bakın neler demiş Çoban Sülü için!

Share this post


Link to post
Share on other sites

...

Kuzum, senin neren Anadolludur?

Türk’ e Amerikan püskürtülüsün!

Farkın şu ki, eski Başbakanlardan,

Sen o belaların son püskülüsün!

 

Üstad bu şiirinde sadece mevzubahis olan kişiyi değil de onun nezdinde nerdeyse yönetenlerin tamamını eleştirir gibi. özellikle son iki dize üstadın da bu anlayışla eserini ortaya koyduğunu gösteriyor. son derece gerçek fikirler ve son derece mükemmel bir üslupla karşı karşıyayız. insanın kendi acziyetine hayıflanmaması mümkün mü?

 

Bilhassa beğendiğim, malum kişinin iç ve dışındaki farklılığının anlatıldığı "müslüman görüntülüsün" kısmı ile "amerikan püskürtülüsün" kısmıdır. ah üstad sen ne güzel yazmışsın.

Share this post


Link to post
Share on other sites

nfk fan kardeşim size gönülden katılıyorum. yalnız ne olursa olsun bir insanın ölümünü düşünmek pek hoş değil

ama :)

Share this post


Link to post
Share on other sites

Aman efendim, islah olmayacaksa ölsün ki emin olalım belasından, fan'a katılıyorum ben acizane. :) Adam hala ortalığı karıştırıyor, sinir oluyorum.

Share this post


Link to post
Share on other sites

Bence de arkadaşlar bir insanın ölümünü istemek müslümanlığa yakışmaz öncelikle Allah hidayet versin diyelim.Gerçekten üstada hayran kalmamak mümkün mü? Biz gerçek yüzünü daha yeni görmeye başlamışken üstad yıllar önce bunun farkındaymış yeni yeni üstadı tanımaya başladım ve tanıdıkça onun gibi bir düşünce adamının gelmesinin çok zor olduğunu düşünüyorum nur içinde yat.

Share this post


Link to post
Share on other sites

Selamlar,

 

Yarı ciddiyetle söylenmiş bir sözdü o, asıl kastettiğim şey, yani sahip olduğum temenni ise, hidayet bulmayacaksa ölmesi yönünde. Asıl, "Gitsinler Arabistan'da okusunlar" ifadesiyle zekasından ve imanından pırıltılar sunan halk çobanı Sülü'nün bu haliyle yaşamasını istemek Müslümanlığa yakışmayacak olandır. Ağzımızı korkak alıştırmayalım diyorum. Hidayet bulmayacaksa hayırlısıyla ölümü bulsun. Hem şu şiir popüler olur işte, ne güzel :rolleyes: (Son cümle bir espridir :blink:)

 

Saygı ve selamlarımla

Share this post


Link to post
Share on other sites

selam aleykum

 

fan'la aynı görüşü bende paylaşıyorum.ya hidayete ersin ya ölsün.aslında ben,nasılsa bu adamın kaybedecek hiç bişeyi kalmadı artık herşeyi açıkça anlatır sanmıştım hani zamanında çevirdiği dalavere ve dolapları ama yanılmışım.ömrünün son saniyesine kadar imanla savaşma yolunu seçmiş.böyle bir insan için yaşama temennisinde bulunmak abes kaçar..fan meraklanma dinozorların nesli tükeniyor yavaş yavaş az daha sabır.

Share this post


Link to post
Share on other sites

Üstad Morrison Sülünün ne olduğunu 36 yıl önce görmüş.Üstadıma bir kez daha hayranlık duydum.Başörtülüler Arabistana çıkışını yapan Morrison'a bu şiiri armağan ediyorum ve ekliyorum Rabbim bu Morrison çok yaşasın yaşasın ki ne olduğunu göremeyen kalmasın...

Share this post


Link to post
Share on other sites

EL!..

 

 

Bize bir el lâzım, demirden bir el!

Kıymeti ne, ismi olmuş Demirel?

İşimiz, gücümüz, yalelli yalel;

Gidiyoruz eski yola paralel!

 

(1967)

Share this post


Link to post
Share on other sites

Selamlar,

Üstad, Çile kitabı için: “O şiirlerde saf şiir olarak nasıl bir şiir iklimine talip olduğumu, yani isteklisi olduğum cemiyetin şiir iklimini belirttim.(*)” demiştir. Çile’ye almadığı şiirleri için de bu izahtan yola çıkarak bir yorumda bulunabiliriz. Çile kitabının muhtevasını bizzat Üstad derleyip, düzeltip, belirlemiştir. Demek ki Çile’ye dâhil etmek istemediği şiirleri, dairesini çizdiği sanat anlayışına birebir uymayan, saf şiir çerçevesinin sınırları dışında kalan nazımlar oldukları için kitabın muhtevasına dahil etmek istememiştir diyebiliriz. Üstadın bu tür tenkid, hiciv, mizah motifleriyle harmanlanmış olan şiirleri de ‘Öfke ve Hiciv’ ismiyle derlenmiş, kitaplaşmıştır.

(*)Konuşmalar

Share this post


Link to post
Share on other sites

:pc: Mason sülo... Sülük sülo... Allah onu ıslah etsin...

Üstadın ruhu şad ola...

Share this post


Link to post
Share on other sites

...

 

"Görülüyor ki, Adalet Partisine şöyle böyle olmak değil, her şeyi kapsayıcı bir şey olmak düşüyor.

 

Bunun için de ve yine madde halinde;

 

Büyük çapta lider ister.

Büyük çapta kültür ve bilgi ister.

Büyük çapta zeka ve dirayet ister.

Büyük çapta telkin ve tesir kudreti ister.

Büyük çapta hamle ve şecaat ruhu ister.

 

Bu melekelerden hiçbiri, yeter derecede Adalet Partisinde yoktur!

 

O, birbirine geçen ve birbiri peşinde göçen mana ve kıymetlerin altüst olmuş pazarında, hemencecik dünyaya gelmesi ve hak iddia etmesi için (forseps) ile çekilip alınmış bir çocuktur. Ne büyümesine, ne de aklını başına devşirmesine, ne okuyup yazmasına, ne de aklını başına devşirmesine vakit kalmıştır.

 

Ve işte o, bu vaziyette, bunca zorluğu yenmekle mükellef...

 

Hak yardımcısı ve doğru yola ileticisi olsun.."

 

Üstad 1962'de kaleme aldığı bu başmakalesinde görüldüğü üzere Demirel liderliğindeki partiden bir medeti daha doğrusu şifa bulacağı hususunda umudu var. Yalnız 1971 yılında yani tam dokuz yıl sonra tabiri caizse ne mal olduğunu anlamış ve bu mükemmel şiiri tarafına hediye etmiştir. Harika bir komedi bu.

Share this post


Link to post
Share on other sites

Selamlar,

 

"Öfke ve Hiciv" isimli derlemede bulmak mümkün bu şiiri...

 

Süleyman Demirel'in siyasetten el-etek çektikten sonra dahi yaptığı konuşmalarıyla şiirdeki anlamı pekiştirdiğini görüyoruz. "Üstadın ağzına sağlık", "Üstad yine doğru..." demek zorunda kalıyor insan bu adama bakınca.

 

"Tez zamanda ölse de, bu şiir yeniden popüler olsa..." diye aklımdan geçmiyor değil. smile.gif

 

Saygı ve selamlarımla

Nefesiniz bayağı kuvvetliymiş yani sayın admin. Mürüvvetim için dua istirham edecektim vazgeçtim. Korkuyorum yanlışlıkla 20 yıla kabul falan olur.

Share this post


Link to post
Share on other sites

Join the conversation

You can post now and register later. If you have an account, sign in now to post with your account.
Note: Your post will require moderator approval before it will be visible.

Guest
Reply to this topic...

×   Pasted as rich text.   Paste as plain text instead

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Your previous content has been restored.   Clear editor

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

Loading...

×
×
  • Create New...