Jump to content
Necip Fazıl Kısakürek [N-F-K.com Forum]

ebkem

Üye
  • Content Count

    204
  • Joined

  • Last visited

  • Days Won

    13

ebkem last won the day on August 12 2014

ebkem had the most liked content!

Community Reputation

89 Çok İyi

About ebkem

  • Rank
    Gayretkâr Üye

Profil Bilgisi

  • Cinsiyet
    Belirtilmemiş
  1. http://www.youtube.com/watch?v=CS83rp8-S5c#t=171
  2. Şiirsizlikten de Ölünür Hiçbir şiir bizi duyacak değil Dokunmuyor hiçbir şiir içime Ne açan güneş, ne doğan rüzgar Gün daha açık olabilirdi sanki Açın pencereleri açın Bu rutûbet ve köhne Alacak gibi ruhumu Deyin daha erken doğsun güneş Hiçbir şiir yetmiyor artık
  3. Arkadaşlar hazine bulmuş kadar oldum yani. Rastladığım Üstad'a ait denen bir sözün kriptolog edasında düştüm peşine. Aman Allah'ım bir de neye denk geldim dersiniz?Olduğu gibi alıntılayacağım. Yalnız ben işin esprisini kavrayamadım. Görüldüğü üzere bir kaç mesaj da üyelerden geliyor, yani ait mi değil mi diye. Bence bunlara cevap gelsin bu nedir yani? Ya aittir densin ya da değil. Ha bilmiyorsanız onu da söyleyin. İnsanlar ya yanlış sandıkları doğruyu ayırdedebilsin ya da doğruyu yanlıştan ayırsın. Çalışmaya başlanmış ama akim. Neyse inşallah değerlendiriniz. Ben sözleri tamamen iktibas ediyorum size onlar gerekli sellektörü yakacaklardır efendim. Ay komedi ya, erinmeyin hepisini okuyun hepisini. Arada gerçek olanlar göze çarpıyor tabi bunu vasat bir Üstad okuyucusu dahi fark eder. Bu başlıktan bence iyi bir derleme çıkar. Necip Fazıl Kısakürek Sözleri / Bilge Sözleri - Siz hiç bir sarrafın bağırdığını duydunuz mu? Kıymetli malı olanlar bağırmaz. - Domatesçi, biberci bağırır da kuyumcu bağırmaz. Eskici bağırır ama antikacı bağırmaz. İnsan bağırırken düşünemez. Düşünemeyenler ise hep kavga içindedir. - Ben geçmişimi dürdüm, büktüm ve kaldırıp çöpe attım, bu çöpleri ise ancak; kediler ve köpekler karıştırır! - Necip Fazıl'a sormuşlar: "Neden sigarayı bu kadar çok seviyorsunuz?"... "Benim için yanan bir tek o var" demiş..! - Hakim sakalı uzamış Necip Fazıl'a "Maymuna dönmüşsün Necip" demiş. Necip Fazıl duvara dönerek "Şimdi de duvara döndüm.
  4. Necip Fazıl düşmanlığı Babam Turancı idi. Aynı zamanda dikkatli bir Müslümandı. Beş vakit namazında, niyazındaydı. Ramazan aylarını, mutlaka hatim indirerek geçirirdi. Sebilür reşat-Ehl-i Sünnet-Türk Yurdu-Büyük Doğu-Orkun-Tanrı Dağı-Serdengeçti evimizin dergilerindendi. Çok otoriter bir babaydı. Cumartesi günleri babam eve bir Büyük Doğu dergisiyle dönerdi. O saatlerde ben, sokakta, arkadaşlarımla ya aşık, ya bilye, ya top oynardım. Emreden bir sesle beni eve çağırırdı. “Oku bakayım!” diyerek, bana Büyük Doğu mecmuasını uzatırdı. Necip Fazıl Kısakürek’in yazılarını yüksek sesle, ama hiçbir şey anlamadan, âdeta ağlamaklı bir sesle okurdum. Okuma işim bitti mi yeleğinin cebinden çıkarıp bana bir beş kuruş uzatırdı. O parayı alır sokağa fırlardım. Ben, on yaşımdan itibaren Necip Fazıl’ı, babamın zoruyla okumaya başladım. Lise yıllarımda, anlatılmaz ölçüler içinde onun tiryakisi oldum. Demek ki altmış beş yıldan beri Necip Fazıl okuyorum. Şiirimde ve nesrimde, çok bâriz bir şekilde onun ağırlığı var. Bundan, büyük bir sevinç duyuyorum ve babamı rahmetle anıyorum. Necip Fazıl bir dehâdır. Aynı zamanda aydınlık bir okuldur. Ben, Necip Fazıl’ın eserlerini, Hukuk Fakültesi diplomasına kırk defa tercih ederim. Benim neslimin Türk milliyetçileri üzerinde onun çok büyük emeği var. BÂBIÂLİ isimli eserinde, kendisini çok güzel anlatıyor. O gençlik yıllarında, arkadaşları gibi kumarın, içkinin ve başıboş bir hayatın içindeydi. Edebiyatçılarımız ondan: “Bir mısraı, milletimize şeref kazandıracak şair!” diye yazıyorlardı. Ama Necip Fazıl, Abdülhakim Arvasî hazretlerinin himmetiyle, İslâmı tanıdıktan, İslamiyete bağlandıktan sonra, binbir türlü hücuma uğradı. Devrimbazlar, Ataistler, Ehl-i Sünnet vel Cemaat dünyasına düşman olanlar, köpüklü ağızlarla onun paçalarına saldırıp durdular. Bugünlerde yine, ortalıkta dolaşan rezil bir iddia var. Güya Necip Fazıl, 1960 darbesinden sonra içeri alınınca, zindandan Cemal Gürsel’e bir mektup yazmış: “Beni affedin!” demiş. “Size söz veriyorum, çıktıktan sonra, bir daha siyâsetle uğraşmayacağım” diye yalvarmış! 1977 yılında Ankara Televizyonu, Onun BİR ADAM YARATMAK isimli oyununu yayınladı. Eser oynandıktan sonra, üstad televizyona dâvet edildi. Kendisiyle bir röportaj yapmak vazifesi bana verildi. Otuz dakikalık bir programdan sonra uzun bir sohbetimiz daha oldu. Kendisine, Cemal Gürsel’e yazdığı iddia edilen mektup mes’elesini de sordum. Bana dedi ki: “Alçakça uydurulmuş bir yalan! Benim suçum yoktu ki Cemal Gürsel’den af dileyeyim! Nitekim Yassıada Mahkemelerinde suçlu bulunmadım. Ben, darağacı altında bile, öyle mektuplar yazacak adam değilim. Nerede o mektup? Eğer öyle bir mektubum olsaydı, malûm kişiler, onu, Sultanahmet Camiinin minarelerinden halka ilân ederlerdi. Yine bir it oğlu it, paçalarıma dalmak istemiş! Böylelerini çok gördüm! İt, itliğini göstermeden duramaz. Geç bir kalem!” Yavuz Bülent Bakiler 04 Aralık 2011 Pazar
×
×
  • Create New...