Jump to content
Necip Fazıl Kısakürek [N-F-K.com Forum]

serdengeçti

Editor
  • Content Count

    609
  • Joined

  • Last visited

  • Days Won

    2

Posts posted by serdengeçti


  1. Nat-ı şerifler Klasik Türk Edebiyatı'mızda tanınan önemli bir şekil ve sıkça işlenmiş bir formdur.Na't kelimesi aslında "vasf" anlamındadır.Ancak terim olarak genellikleResulullah Efendimizin övgüsünde yazılan manzumeler için kullanılan bir deyim özelliği taşır.Asırlardır Resulullah aşıkları mısralarında,hep Muhammad Mustafa'ya olan muhabbetlerini anlatmışlar,kanlı gözyaşlarıyla ıslanan sayfalara muhammedi sevdanın imzasını atmışlardır.

     

    Aşığın en büyük arzusu sevdiğine kavuşmak,onu dünya gözüyle görmek ve bir daha yanından ayrılmamaktır.Bir aşık için dünyada erişilebilecek en büyük mutluluk budur.Aynı devirde ve aynı bölgede yaşadıkları halde bazı engeller sebeiyle sevgiliye ulaşamayan aşıklariçin her saniye bir ay,her saat bir yıl gibi uzun gelir.Kimi zamansa aşığın sevgiliyle arasında ne dağlar ne de yollar vardır.Aşılması mümkün olmayan koskoca asırlar vardır.Hasretliğin böylesi daha çileli,daha bir efkarlıdır.Bu böyle olunca da aşık sevdasını da aayrılığın ağır yükünü de bağrına gömer ve birbirinden güzel ve samimi nat-ı şerifler yazılmaya başlar.Muhammedi aşkın vefalı yokuşu İkbal,Resulullah Sevgisini ifadeye koyarken şöyle diyor:

     

    "Renk ve koku dünyası toprağından fışkırdığını seyrettiğin her arayışın kıymeti ya Muhammedi nurdan gelmektedir,ya da o sevgiliyi arama çabasındandır..."

     

    Güzellikler varlığın ona tebessümü,ıstıraplar ona duyurulmak istenen hüzündür..."

    Rüzgarda ,yağmurda,selde,kurakta onun için soluyan nefesi,akan gözyaşı,çatlayan dudağı görüyoruz.Dallar ve çiçekler onun kucaklayamamanın efkarı ile solar.Boyun bükerler.Bütün çiçekler onun kokusundan alabilmek için yarışırlar.

    çehrelerin en güzeli olan onun mübarek yüzüyle çiçeklerin en güzeli olan gülü edebiyatımızda birbirinden ayırmak mümkün değildir.Zira şair ve ediplerimiz çok güzel bir teşbihle,gülün Resul-u Ekrem için Efendimizin yüzünün terinden meydana geldiğini düşünmüşlerdir.Buna M uhammed Saiid Fenni ' den bir misal verebiliriz.Fenni,peygamber Efendimize hitab derek der ki:

     

    " Ey peygamberler şahı sen öyle yüce bir peygambersin ki,Cebrail(A.S.) bile sana talebelik eder.Gül senin yüzünden,gülsuyu da gülden hasıl olmuştur.

     

    Senden ya şahı rasul

    Eyler tederrüs aklı kül

    Vechin terinden geldi gül

    Gülden zuhur etti gülap

     

    Öteki çiçekler gülü kıskanırlar Çünkü gül,onun terinden süzülen ,ıtri emerek ebedileşmiştir.Bu sebeple gül,aşk ve sevda dünyalarında saltanat kurmuştur.Bunun için "Muhammed Mustafa'yı koklamak isteyenler kırmızı gülleri koklasınlar "denilmiştir.

     

    Şunu söylemek gerekirse İslam milletleri edebiyatlarında Resulullah hakkında en çok sevgi hayranlık ve övgü şiirleri yazılan Türk Edebiyatı'dır.Yunus Emre'den Şeyh Galib'e,Fuzuli ve Nef-i'den Nabi ve Nazım'a,yavuz Sultan Selim

    'den 2.Mustafa'ya,Şeref Hanım'dan Leyla Hanıma kadaronlarca şairimiz ,imrenilecek derecede güzel,samimi,aşk ve şevkle yoğrulmuş na'tlar yazmışlardır.Fakat şu anada bir gerçek var ki yazılan bunca natlar Resulu Zişan Efendimiz'in ayın ondördü gibi güzel mah cemalini,gülleri kıskandıran kokusunu anlatmakta aciz kalmıştır.Gelmiş geçmiş şairlerimizin en büyüklerinden biri olan Fuzuli,varlıkların en güzelini o gül yüzünü anlatma hususundaki beceriksizliğimize herhalde gülümsüyordur.Çünkü Peygamber Aleyhisselam'ıngüllerin ötesi güzellikteki mübarek simasını tam manasıyle anlatmanın imkansız olduğunu en iyi bilenlerden birisi de odur.

     

    Güzeller sultan efendimize hitaben Fuzuli diyor ki:"Bahçıvan gül yetiştireceğim diye boşuna zahmet çekmesin.Gül bahçesini suya verip dağıtsın.Çünkü bin tane gül bahçesini sulasa ,senin mübarek yüzün gibi bir tane gül yetiştiremez.

     

    Suya versin bağıban gülzarı,çekmesin zahmet

     

    Bir gül açılmaz yüzün gibi verse bin gülzare su

     

    Su,usanmadan arayışın,karşılık beklemeden bağlılığın sembolü su...Bütün kirleri O'nun uğruna temizler ,en berbat ayakları O'nun ayağına dokunabilmek umuduyla öper.Su ,binlerce inilti ve feryatla onu arıyor.

     

    Acizane anlayışıma göre insanı insan yapan ,mümini manevi kemale götürenözellik gönlündeki tertemizduygu Allah ve resulune dyduyduğu sevgidir.Normal hararet derecesinin üzerinde kaynayansevgi semaverini taşırmadan sıcacık tutmak her yiğidin karı değildir.

     

    İşte bu sevgi anlayışı içinde yazılan na'tların arasında,yılların ,yüzyılların eskitemediği şiirler vardır.Zaman sınırını aşan bı billurlaşmış duygular müminlerin hislerine tercüman olmaya daima devam edecektir.

     

    Kalplere hükmeden Kadir Mevlamın bizim gönlümüze de Resulullah muhabbetiyle şadetmesi niyazıyla...

     

     


  2. Arkadaşlar!

     

    Sizce evlilikte kadının daha tahsilli olması eşler arasında sorun oluşturur mu?Erkek kendini ne kadar güzel yetiştirmiş olsa da kendini hanımının karşısında eziklik hissetmesine sebep olabilir mi?

     

    Bir de hadis-i şerifte küfüvde denklik vurgulanıyor.Erkeğin daha ilerde olmasından bahsediliyor.

     

    Sizce böyle bir evlilik yürür mü ,eşler arasında soğukluk oluşturur mu?


  3. SELAM

     

    Selam! Hayatına karışmaya tek yetkili olarak Allah ve Resülunu tanıyana!

     

    Selam! O yüce sevgilinin boyasıyla boyananlara!

     

    Selam! Katıksız imanın tadına varana!

     

    Selam!Bir yüreği olan ve yüreğine günde beş defa bakım uygulayana!

     

    Selam! Bu yalancı dünyanın güzelliklerine aldanmayana!

     

    Selam! Vaktini ayırıp Rabbinden gelen mektubu okuyana!

     

    Selam!Ona emanet olan uzuvlarını hakkıyla haramdan koruyana!

     

    Selam! İnandığı gibi yaşama çabası içinde olana!

     

    Selam! Zamana değil Mevlaya uyana!

     

    Selam! İslama hizmeti kendine dert edinene!

     

    Selam !Allah (en sevgilinin)adı anılınca yüreği titreyene!

     

    Selam! Her sabah duasının başına şehadeti koyana!

     

    Selam! Verilecek olan emaneti O'na hediye götürme arzusuyla yanıp tutuşanlara!

     

    Selam !Gecenin kalbini,Kuran'ın kalbini ,kendi kalbini biraraya getirebilenlere!

     

    Selam! Namazda ön safta bulunmaktan haya edip arka safa geçene!

     

    Selam kendi aç iken ekmeğini yetimle bölüşene!

     

    Selam! Bir lahza harama kaysa bile gözleri kendini asla affetmeyene!

     

    Selam! Karşılık olarak ne teklif ederlerse etsinler kendinin ve ailesinin boğazından haram lokma geçirmeyene!

     

    Selam! Ne kadar hor görülse de başından örtüüsünü çıkarmayı kolunu kesip atmakla eş gören mümin bacıma!

     

    Selam biz geceleri rahat yatağımızda uyurken göğsünü kahpa kurşuna siper edip şehadet şerbetini içen mehmetçik kardeşime!

     

    KISACA SİZ DEĞERLİ SİTEMİZİN SEÇKİN ÜYELERİNİN ÜZERİNE SELAMLARIN EN GÜZELİ OLMASI DİLEĞİYLE...


  4. EVET Bir sürete bürünmek onun gereklerini,bedelini de kabullenmeyi de bebaerinde getirmelidir.Bir doktor önlüğünü giydimi,o mesleğin ilmiyle,sorumluluğu da olmalı.Yaani örtü takmak vebalini de taşımak ,sevgisiyle kuşanmaktır.En sevgiliye yaklaşmakta bir yoldur.Ne olur tamamen güzel niyetle takanlar .öylesine takanlar yüzünden oyuncak edinenler yüzünden toplumdan saygınlığını yitirmesin artık!.Aslında altın tprağa düşse de altındır yine ama biz onu hep en güzel yerlerde dalgalanmasını istiyoruz.


  5. Fethi Gemuhluoğlu, kökünü dış bağlantılarıyla besleyenlerin inadına, doğduğu Anadolu'ya kök salmış bir çınardır çünkü; kurumayan, kurutmayan, tohum veren ve tohum verdiren bir çınar. Dallarıyla insanları koruyan, yapraklarıyla ruhları gönendiren, gövdesinin ihtişamıyla geleceği diri tutan bir çınar. "Bağlanma" da anlatılan bir zaptolunmuşlukla Nuri Pakdil'in Edebiyat okulunu kurmasının iklimini hazırlayan çınar.

     

    Mekanı Cennet olsun.

     

    evet o yüce şahsiyeti saygıyla anıyoruzve adını almış olan okula komşu olmaktan büyük bir mutluluk duyduğumu belirtmek isterim :)


  6. Türkiye de sevdiğim bir çok sanatçı vardır ama barış manço nun yeri gönlümde apayrıdır.Bunların arasında sadece onun ölümüyle gözyaşı döktüm diyebilirim.Onun kadar doğal,her yaşa hitab edebilen,idealist,çocuklarla iletişimi mükemmel,kültür hayatına katkıları büyük ,bizi dışarı ülkelerde güzel bir şekilde tanıtan... birini daha tanımıyorum.

     

    Ona özel siyaset meydanı nı saatlerce seyrettim.Bu kadar sevilebilmek ve arkada unutulmak eserler bırakabilmek ne büyük saadet! Kıskandım doğrusu


  7. Değerli kardeşim çok güzel bir konu seçmişsin.Zira sünnetler bir müslümanın hayatının olmazsa olmazlarından olmalıdır.Kişi vacipleri terkederse sünnetleri terkeder.Sünnetleri terkeden farzları terkeder.

     

    Bu konuya benzer benim bir konu başlığım vardı bu konuda da daha açıklığa kavuşarak pekişmiş olmuş :sticky:


  8. Bu cümlede geçen sıfattaki insanlar gerçek Allah dostlarıdır.Bizler ise onların tırnağı bile olamayız.

     

    Bir de şu var ki,altın çamura düşse değerini yitirmez.Güneş balçıkla ne kadar uğraşılırsa uğraşılsın sıvanmaz.

     

    O çamur atılan şahsiyetlerin hürmetine gökten yağmur yağıyor ,yerden ot bitiyor.

     

    Gençlik düşünüyor ve nasibi olan tüm gerçeği görebiliyor.Bazıları hasır altı etse de...


  9. Evet bu yazılanlara inanmak zor ama inanmak istiyoruz.Çünkü düşüncesi bile müthiş bir duygu.Bugün ise bizlere düşen bir an önce madden ve manen donanım için ne gerekiyorsa bir an önce kuşanmalı.Bizden öncekilerin yaptığı gibi bir lahza olsun durmadan bu kutsal yükü omuzlamalı.Bize geldiği gibi tertemiz bir şekilde ne pahasına olursa olsun göklere çıkarmalıyız İnşallah.


  10. 22 Eylül 2008

     

    Üniversiteyi resmen terk etmiş bulunuyorum smile.gif Muhteşem bir olay. (Herkes en az 1 defa yaşamalı bunu. Çok şey kaçırırsınız yoksa)

     

    Canım kardeşim İNŞALLAH ciddi değilsindir.Böyle kararlar aceleye gelmez.Hakkında hayırlısı inş.Bu arada konuyu dağıtmak istemem ama ne yapim dayanamadım görünce :)

×
×
  • Create New...