Necip Fazıl Kısakürek Büstü Törenle Açıldı

[Kalemdar 293]

Denizlide eğitim öğretime bu yıl başlayan Necip Fazıl Kısakürek İlköğretim Okuluna ölümünün 26.yıl dönümü sebebiyle ünlü şairin büstü yaptırıldı.

 

Büstün açılmasıyla ilgili düzenlenen törene Vali Yavuz Erkmen, Belediye Başkanı Nihat Zeybekci, Vali Yardımcısı Halil İbrahim Ertekin, Milli Eğitim Müdürü Mahmut Oğuz, okulun yapımında emeği geçen hayırseverler ile vatandaşlar katıldı. Törende konuşan Milli Eğitim Müdürü Mahmut Oğuz, Necip Fazıl Kısakürek İlköğretim Okulunun 8 ay gibi kısa bir sürede yapıldığını söyledi.

 

Denizli Belediye Başkanı Nihat Zeybekci, okulun yapımında emeği olan herkese teşekkür ederek, Şair Necip Fazılın ölümünden önceki yıllarında sohbetlerine katıldığı, Türk şairlerinin içinde kendisinin önemli bir yeri olduğunu söyledi.

 

Vali Yavuz Erkmen ise, büyük şairi rahmetle andıklarını söyleyerek, okulun yapımında katkısı olanlara teşekkür etti. Türk Milletinin değerlerinin bilinmesi ve yaşatılması için toplumda öne çıkmış kişilerin isimlerinin bu tür yerlere verildiğini, gençlerin bu değerleri çok iyi bilmesi gerektiğini belirten Vali Erkmen, öğrencilere başarılar diledi.

 

Konuşmaların ardından Denizli Belediye Başkanı Nihat Zeybekci, Vali Yavuz Erkmene katkılarından dolayı plaket verdi. Vali Yavuz Erkmende emeği geçenlere plaket ve teşekkür belgesi verdi.

Plaket törenin ardından büstün açılışı protokol üyeleri tarafından gerçekleştirildi.

 

Resim için linki tıklayınız:http://www.yerelgundem.com/haberler/necip_...nle_acildi.html

[Ya-Leyl 333]

haberi okudum ama aklımdan geçenleri de yazmadan geçemiyeceğim......

 

acaba üstad hayatta olsaydı o büstün yapılmasına izin verirmiydi? nedense ilk bu soru geldi aklıma ve cevap olarak içimden bir ses ''hayır''dedi..

 

 

( o üstad ki mezar taşına bile adının yazılmasını istememiş kaldı ki büstünün yapılmasına izin versin!!!! )

[munir 4]

haberi okudum ama aklımdan geçenleri de yazmadan geçemiyeceğim......

 

acaba üstad hayatta olsaydı o büstün yapılmasına izin verirmiydi? nedense ilk bu soru geldi aklıma ve cevap olarak içimden bir ses ''hayır''dedi..

 

 

( o üstad ki mezar taşına bile adının yazılmasını istememiş kaldı ki büstünün yapılmasına izin versin!!!! )

 

Aklımdan geçenleri yazmışsınız... :tek_dis:

[yunuscoskun 4]

haberi okudum ama aklımdan geçenleri de yazmadan geçemiyeceğim......

 

acaba üstad hayatta olsaydı o büstün yapılmasına izin verirmiydi? nedense ilk bu soru geldi aklıma ve cevap olarak içimden bir ses ''hayır''dedi..

 

 

( o üstad ki mezar taşına bile adının yazılmasını istememiş kaldı ki büstünün yapılmasına izin versin!!!! )

O tok ses ve memnuniyetsiz ifade gözlerimin önüne gelir gibi... Ama kuru bir hayır olmayacaktır... Tarihe imza mahiyetinde bir hayır söyleme şekli olacağından eminim...

[BeTüL_İHL 1]

Onlar sevgisini belkide böyle gstermek istedi ama yanlış işte..!

[pembegül 5]

:tek_dis: Güzel, güzel. Heykeli, büstü sevdiğimizden, o duygu ifade etmekten yoksun taş yığınlarını tasvip ettiğimizden değil efendim yanlış olmasın. Sadece ve sadece Üstad gibi bu milletin hamurunu yoğurmuş büyük bir insana değer atfedildiğini görmek açısından güzel. Hoş gelip bize sorsalardı ne yapalım diye başka bişeyler tavsiye ederdik muhtemelen ama yine de olsun. Başkalarının heykelini görmekten iyidir en azından. :shiny:

[Mcht 3]

Gerek yoktu... Olması manasız... Yapılması üstada karşı hakaret, yıkılması sadakattir.

[Hâcegân 226]

Eyvah eyvah ki, ne vah!..

Hani Ertuğrul Günay da belki İslam'dan anlamadığı için böyle büstler yaptırmaya kalkıyor manevi büyüklerimize...

Bu büst mevzuunda, İslam'dan önce Türk devletlerinde heykelcilik vardı ancak Türkler İslamla tanışınca, bu türden heykel sanatı yapılmıyor. Yani bizim heykel yapmama konusundaki kültürel geçmişimiz neredeyse 1000 yıldan fazladır. Yahu bırakın heykelciliği, İslam'dan sonra resimlerde insan motiflerinin kullanılmasına bile hoş bakılmıyordu toplum tarafından...

Eğer,- iyi niyetleriyle- bu büstü yapan kişiler, Üstad'ın Babıali ve En kötü patron eserlerini okusaydı, bu heykel işine hiç girişmezlerdi...Çünkü Üstad bu eserlerde şu büst olayını hemde mizahi bir dille mükemmel bir şekilde eleştirir. Aslında Selimiye önündeki Mimar Sinan heykeli bana zihinlerin artık şok geçirdiğini düşündürüyor malum dönemlerde...

 

Atatürk'ten sonra yerine gelen İnönü, Atatürk'ün büstleri yerine kendi büstlerini koydurmak istediği dönemlerde, Üstad'ın enfes bir önerisi vardır. Madem böyle her gelen büst değiştirecek, o zaman gövde sabit kalsın, kafalar burmalı olsun... Üstad'ın önerisi bu minval üzereydi... İnönü'nün heykelinin arabanın tavanından dışarı fırlamasıyla dalga geçen birisidir Üstad...

 

Ah, ne çok şey bilmiyoruz öyle...

 

Yazık...

[munir 4]

Atatürk'ten sonra yerine gelen İnönü, Atatürk'ün büstleri yerine kendi büstlerini koydurmak istediği dönemlerde, Üstad'ın enfes bir önerisi vardır. Madem böyle her gelen büst değiştirecek, o zaman gövde sabit kalsın, kafalar burmalı olsun... Üstad'ın önerisi bu minval üzereydi... İnönü'nün heykelinin arabanın tavanından dışarı fırlamasıyla dalga geçen birisidir Üstad...

 

Eheheh, muhteşem bir öneri... :shiny: :tek_dis:

[munir 4]

Benzer bir konu için bkz. http://www.n-f-k.com/nfkforum/index.php?showtopic=6523

[El Si HayinKiKi 0]

Büstlerin sevilecek tarafı yok ki.. Bence Üstad böyle bişeye cevaz vermezdi. Modern paganizm gibi bişey bu..

[Mehmet Cemal 5]

Üstad yaşasaydı kimse böyle bişey yapmaya cesaret edemezdi.

[f.yurduseven 0]

Size katılıyorum arkadaşlar haberi okuyunca benimde aklıma ilk üstad'ın bu işe "hayır" diyeceği fikri geldi. Onun için böyle şeylerin çok önemli olmadığını artık öğrendiğimizi düşünüyorum. O yürekten söylediği sözlerin ve yüreğinden gelerek yaptığı uygulamaların insanların "özellikle gençlerin" yüreğine sirayet etmesini isterdi bence yüreğimizle dinliyor ve yüreğimizle seviyoruz onu..

[Nessac 2]

Doğrusu çok üzüldüm.Bu ne Üstad merhumun ne de bağlılarının kabullenebileceği bir şey değil.Cenazesine ,gayr-ı islami bulduğu bando ve çelenk dahi istemeyen merhum ,eminim buna da şiddetle karşı çıkardı.

[mukarrabin 103]

Bir Ruh Yontucu'nun ardından, vefa ve mesaj noktasında illa bir büst yapılacaksa cesedinden ziyade bir ruh büstünün (mümkünse) yontulup ölümünün ardından dirilişe dek bir daha kapanmamasına açılması daha yerinde olurdu...

 

-Olur muydu?...

-Olmazdı ama hiç değilse öyle olsaydı da olmasaydı...

[aözbek 2]

Bir Ruh Yontucu'nun ardından, vefa ve mesaj noktasında illa bir büst yapılacaksa cesedinden ziyade bir ruh büstünün (mümkünse) yontulup ölümünün ardından dirilişe dek bir daha kapanmamasına açılması daha yerinde olurdu...

 

-Olur muydu?...

-Olmazdı ama hiç değilse öyle olsaydı da olmasaydı...

 

Kardeşim sana katılmakla birlikte, bu noktada su hususuda belirtmek isterim...

 

Son yirmi yıllık süreç içinde " Üstadın, kendine has ve hususi bir anlayış içinde, fikir adamlığı sıfatı ve hakikati , sosyal hayatın her alanında örtülürken, üstadın büstünü yapma ve güya bu suretle yüceltme fikri! bizden olmayanlarca icat edilmiş "üstadın suretinde fikirlerini taşa mahkum etme" hamlesidir. Bu noktanın gözden kaçmaması gerekli...

[mukarrabin 103]

Ne garip!...

Sabırtaşını çatlatan bir sabırla, bıkıp usanmadan hakîkati (insanın bir taştan ibaret olmadığı hakîkatini) haykıran bir manaperest'in ardından onu; makul yahut değil (ki; değil) herhangi bir sebeple bir taş, bir tunç vesaire... yardımıyla büstünü yapmak ve yâd etmek...

Ve ne manidar!...

 

Abdullah ağabey, haklısın...

Mesele gözden kaçırılmaması gerektiği gibi kalbe de batırılması gereken bir mesele...

Tabi hâlâ batırılabilecekse...

 

Ve ne acı!...

Yaptıklarımızı kendimize, kendimizi yaptıklarımıza benzetmemiz...

-Zorla mı?

-Yoook, ne alaka!...