Jump to content
Necip Fazıl Kısakürek [N-F-K.com Forum]
Sign in to follow this  
onüç

İhtilal'den

Recommended Posts

(Napolyon)un bu ilk, devleti toslama teşebbüsü, tamda gürültüye giderken, gürültüye getirmek şeklinde oldu.

Tam hezimet noktasından zafere sıçrayarak...

Bu gibi oluşlarda kaderin harukulade ince cilvelerini, insan, adeta gözüyele görmüş gibi olur;

bütün cüz'i iradeleri havanında tuz-buz eden kulli irade karşısında hayran kalır ve insanoğlunun, aslında mutlak aczden başka birşey olmadığını bir kere daha anlar.

 

İhtilal(shf:291)

11. basım

Share this post


Link to post
Share on other sites

Ve hazinenin hali?... Metelik yok!...

Ve halkın vaziyeti?... Onu "isyan yolu"ndaki levhada gösterdik...

Halk baştan başa aç... Fransa mahsülsüz, verimsiz, kurak... Sefalet derebeylik döneminden çok daha derin...

Öyleyse ihtilal için herşey hazır mı? Hiçbir şey hazır değil;

çünkü herşey hazırken onları sıfıra indiren tesirsiz kılan bir eksiklik var: İhtilal şuuru!...

İşte henüz o hazır değil!...

 

 

(Shf:121)

  • Like 1

Share this post


Link to post
Share on other sites

O...

 

Mısır seferinde, ne yalancı tarafından gösterdiği İslam muhabbetiyle, ne de düşmanı İngilizlerin hakim bulunduğu denizleri aşıp çıktığı topraklardaki zaferiyle mühim... O, Akka kalesi önünde uğradığı veba belasına karşı, gözyaşlarını buhar haline getiren bir iç yanışıyla hasta askerlerini zehirler, vebalıları korkusuzca eliyle okşarken asıl Napolyon'dur.

 

Moskova bozgununda,kardan bembeyaz bir sahra üzerinde, beyaz atının sırtında geriye çekilirken, kara uzanmış, donmak üzere bir nefer görüp atından inen, ısıtıcı bir madde dolu matarasını neferin açık ağzına diken ve aynı neferin gözünü açıp İmparatorunu görür görmez selam vaziyetinde öldüğüne şahit olan Napolyon... Asıl Napolyon...

 

Hiyanetine armağanolarak kendisine İsveç tahtı verilen Bernadot'un, Vaterlo seferinde Napolyon'a karşı tertiplenecek plan mevzuunda müttefik ordular kumandanlarına:

 

-Siz ne diye, güya ilmi, fakat boş planlar peşinde koşuyorsunuz? Ben Napolyon'un generaliyim ve bu sıfatla hepinizden üstünüm! Taarruzunuzu öyle bir noktadan yapacaksınız ki, Napolyon oraya uzak yerde bulunsun... Yoksa bir bölüğün başında olsa, o bölüğü yok edebilir, fakat yaramazsınız!

 

Diye anlattığı Napolyon... Asıl Napolyon...

 

Ve herşeye rağmen, her büyük aksiyoncu ve cemiyet mimarında olduğu gibi, bellibaşlı bir ahlak, nizam, prensip, disiplin şiirine tutkun Napolyon...

 

Onu sadece ruh aleminden iptidai bir madde halinde bütün hamle ve dava sahiplerine örnek bir aksiyoncu kabul ediyor ve Türk gençliğine, ilerdeki vazifeleri bakımından ders alınacak bir misal diye takdim ediyoruz! Napolyon'un bilmeden ve bir dünya görüşüne bağlayamadan yaptığını, aynı yapıcılık kudretiyle, bilerek ve en büyük dünya görüşü yolunda planlayarak yapacak kahramanlara yatak edici bir gençlik!

Share this post


Link to post
Share on other sites

Kitap okumalarıma Necip Fazıl ile devam ediyorum. 20. yüzyılnı en büyük düşünürlerin birisinin kaleminden çıkan bu kitap müslümanlar için paha biçilmez bir rehber niteliğinden. Kitapta "ihtilal" kavramı genel olarak beş başlık altından ele alınmış:

 

 

  • Resuller ve Nebiler Boyunca
  • 18. Asır Sonlarına Dek
  • Büyük Fransız İhtilali
  • Napolyon Bonapart ve...
  • Sentez

Necip Fazıl, Kitapta ihtilallere İslami ve Batıl olarak iki açıdan ele almış.

Peygamberler mutlak ihtilalcilerdir. İlahi emir doğrultusunda yapılan bu ihtilaller yazarın deyimiyle "en ulvi" olanlardır. Hz. İbrahim, Hz. Musa, Hz. İsa ve Peygamberimiz Muh... (s.a.v.) ilk bölümde bu şekilde anlatılıyor. Necip Fazıl bir manada "İşte ihtilal böyle olur!" dercesine bu konuyu başa almış. Diğer bölümlerde ise, bu ilk bölüm ile sık sık karşılaştırmalar yaparak eleştirmiştir.

2. bölümde ise Roma'da, Spartaküs, Katilina ve Sezar; Fransa'da Etyen Marsel; İtalya'da Mediçiler ve birkaç ihtilalden daha bahsediyor. Genel olarak kısa anlatılan bu ihtilallerin ardından yazara göre yeryüzünden gerçekleşmiş en büyük batıl ihtilal Fransız ihtilalidir. Fransız İhtilali'nin neden kaynaklandığı, halkın zihniyetinin nasıl değiştiğini çok detaylı bir ibçimde anlatmış. 15. Lui ve son Fransız krali 16. Lui'nin karakterini çok iyi tahlil etmiş. Yine ihtilalde boy gösteren şahısları ele almış. İhtilal boyunca yaşanan inişler çıkışlar...

Bu kısımlar aslında yazarın en önem verdiği parçalar ama benim en çok hoşuma giden 4. bölüm oldu. Napolyon'un müthiş aksiyonu ve Fransa'nın 10 yıl içinde ihtilali unutması... Bu özellikle dikkatimi çekti, Fransa'nın ihtilalin ardından 10 yıl içinde Napolyon'un diktatörlüğüne girmesi :)

Kitabın sayfa 292 ve 293'ünden alıntı:

napolyon+bonapart.jpgDarbenin ismini veren (18-19 Brümer) günü, Napolyon, yanında birkaç subay, bir gün önce nakledildiği için henüz yerleri bile ısıtılmamış Meclisin karşısına dikildi. Bu "ihtiyarlar meclisi"... Konuşuyor:

-Fransa'yı nasıl bıraktım ve nasıl buldum?!. Nereden geldik, nereye gidiyoruz?!. Her şey, başını almış tereddiye gidiyor! Hürriyet, eşitlik ve muvazeneyi kurtarmak için ciddi ve şiddetli tedbirler almaya muhtacız!

Bağırmalar:

-Ya anayasa ne olacak?

Cevap:

-Her tarafı sökülmüş, yırtılmış bir anayasa Fransa'yı kurtaramaz!

Yerici tezahuratlar:

Napolyon öfkeyle "İhtiyarlar Meclisi"nden çıkıp "500'ler Meclisi"ne dalıyor.

Meclisten sesler geliyor:

-Bizim için ya anayasa ya ölüm! Süngüler bizi korkutamaz! Birer birer kürsüye çıkıp anayasaya yemin edelim!

Napolyon bir elinde şapkası, bir elinde kamçı, Meclise girdi. Arkasında uzun boylu ve iri -yarı 4 (grenadye) eri... Kısa boylu Napolyon, bunların arasında, 5 mumlu bir şamdanın yarı yarıya yanmış orta mumu gibi duruyor. Benzi sapsarı ve hali çok yorgun. İşte , bir ihtilal ve aksiyon adamının hamle anında bilhassa üzerinden atması gereken hal... İlk başarısızlığı bu hal yüzünden...

Bu hal hemen karşı tarafa kuvvet ve cür'et verdi ve sesler yükseldi:

-Kanun dışı, kanun dışı!

-Fransa'yı kendin zaptetmek için mi düşman ordularını yendin?

-Kanun dışı, Tevkif, Tevkif!

Napolyon'un kardeşi Lüsyen, eli kampanada, çırpınır, tepinirken, beriki asabiyetiyle döndü ve salondan çıktı. Kulaktan kulağa haberler:

-Napolyon'u "500'ler Meclisi"nde hançerlemişler.

İçeride kıyamet kopar ve Lüsyen Bonapart reislik cüppesini çıkarıp atar. Curcuna... Napolyon, arkasında manga manga asker, salona girdi. Metin adımlarla yürüdü ve birden susup, bu asi generalin ne yapacağına bakan mebuslara hitap etti:

-Hepinizi tevkif ediyorum!

...

 

Gerisi malum. Fransa'nın başına geçiyor ama bundan ötesi de var. Rusya'daki başarısızlığın ardından üzerine gönderilen orduyu tekrar ele geçirip tekrar başa geçmesi... Muazzam...

 

"ve..." kısmı ile anlatılan bölümde ise, "Lenin", "Mao", "Musolini" ve bir kaç noktaya daha değiniyor. Türkiye'deki durumlara da atıfta bulunsa bile bunları ihtilal saymıyor. Tabi bunlarından dışında ihtilal denilemeyeğini belirttiği Hitler vs. de var. Taklitçileri ve "kucağına ihtilal topu düşenleri" gençlerin tabiriyle baya ezmiş.

 

Son bölümde ise "bunlardan neler çıkarmamız gerek?" sorusuna cevap arıyor.

 

http://kitap.endustrim.com/2013/02/ihtilal-necip-fazl-ksakurek.html

  • Like 1

Share this post


Link to post
Share on other sites
însan, nefsinde ve cemiyetinde, kendi ölçüsüne göre
aradığı cennetin engellerine karşı daima ihtilâl halindedir.
&
Âdem Peygamberden son insana kadar şâmil bir kanun
olarak bilmek lâzımdır ki, barutuna ekmek karışan ihtilâl
mutlaka patlar. !
&
İhtilâlleri, mâna ve madde kıymetleriyle 5 sınıfa ayırabiliriz:
.'
1 — En ulvî...
2 — Ulvî...
3 — Toprak seviyeli fikre bağlı...
4 — Süflî...
5 — En süflî...
Birincisi, Resullerin temsil ettiği mutlak inkılâplar ve
onlara bağlı hareketler...
ikincisi, aynı yolda, tâbi kahramanların büyük hamleleri...
Üçüncüsü,
madde ötesi, manevî bir ideale malik bulunmaksızın
girisilen, hak veya bâtıl, dünya görüsü sahibi, genis
çapta (aksiyon)lar...
Dördüncüsü, saman kâğıdı üzerinden kopya, köksüz
davranıslar...
Besincisi, elindeki mankafa silâh ve âlet imtiyazını en
vahsi zorbalık ve en galiz eskiyalığa vasıta edici yeltenisler...
Birinciye misal, basta Kâinatın Efendisi olmak üzere
bütün Resuller ve hususiyle ve bazı farklarla, Nuh, İbrahim,
Musa Peygamberlere ait vakıalar...
ihtilalden_

 

Share this post


Link to post
Share on other sites

Join the conversation

You can post now and register later. If you have an account, sign in now to post with your account.
Note: Your post will require moderator approval before it will be visible.

Guest
Reply to this topic...

×   Pasted as rich text.   Paste as plain text instead

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Your previous content has been restored.   Clear editor

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

Loading...
Sign in to follow this  

×
×
  • Create New...