Jump to content
Necip Fazıl Kısakürek [N-F-K.com Forum]
Sign in to follow this  
Beylerbeyi

�Helal� Domuz Kesimi

Recommended Posts

“Helal” domuz kesimi

“Evlere kapılardan girin” şeklinde Kur’an’da ayet de olan bir İslami gerçekliğe vurguyla, genelde “bacaları kullanan” Noel Baba figürüne ironik bir eleştiri getirdi diye Keşan müftüsü hakkında başlatılan linçe hükümetten bir bakanın da üstelik “cahillik” suçlamasıyla katılması, Türkiye’de “Müslümanım” diyen herkesi utandırmış olmalıdır.

 

Müftü beye “Bakan’ın kusuruna bakmayın, o ne dediğini bilmiyor” demekten başka elden bir şey gelmemesi ne kötü. Bin yıllık müktesebatın doğurduğu insanlar olarak bu ızdırap verici acziyeti şah damarımızda hissediyoruz.

 

1800’lerin sonlarında yaşamış karikatürist Thomas Nast’ın Hıristiyanlık öncesi bir İskandinav masalından esinlenerek yaptığı çizimleri 1960’larda Coca Cola firmasının reklam maskotu olarak kullanmasıyla yaygınlaşan ve dini herhangi bir çağrışımı bulunmayan Noel Baba figürüne “Aslen Antalyalıdır, turizmimize katkı veren değerli bir abimizdir” muamelesi çekmenin ortaya çıkaracağı kara cehalete ve üstelik hem tarihin hem kültürün ırzına geçecek çapta acımasızlaşmış buz gibi çıkarcılığa bilmiyoruz ki insanlar nereleriyle gülsün.

 

Üç beş uyanığın ziyaretçi çekip yolunu bulmak için icat ettiği, çok eski bir numara olan “sahte yatır” yöntemini, hem de “milli kültürü muhafaza etsin diye tutulmuş” bir adamın bozuk Türkçe ile müdafaa etmesi, bilimsellik ve rasyonellik oluyor, öyle mi?

 

İşte “Kültür” mantarlarına şenlik o sözler: “Turizm mitoloji üzerine geliştirir. Dünyanın Noel Baba olarak bildiği kişi Patara'da doğmuş ve Demre'de yaşamış olan Aziz Nikolas ve Noel Baba olarak bir bilgi var. Bunu ülkemizin tanıtımına dünyadaki başka insanların ülkemize ilgi göstermesine çok büyük bir katkısı oluyor.”

 

Bakan bey! Bunlar çiçek bozuğu değil, basbayağı dil bozuğu! Bu Türkçe ile Kültür Bakanı’ndan önce Bakan’ın kültürüne baktırırsın ancak. Yine de üzülme. Çalışırsan belki “bütte” geçersin.

 

***

 

Kilise yapılmasına dair harici baskıların bertaraf edilmesi için “güç yetirilebilecek bir seviyeye gelinceye dek” müzeye çevrilerek istiklali muhafaza edildiği iddia olunan Ayasofya Camii’nde devlet kesesinden Hıristiyanlık sondajları yaptırıp, ortaya çıkarılan gavur ikonası için “kubbedeki melek gülümsedi” diye müjde veren bir Kültür Bakanı, elbette Noel Babası için Keşan Müftüsü’ne ilk taşı atarak, kendini onurlandıracaktı.

 

O bunu yaparken, mevzuyu dinler arası diyaloğa getirip Bakan’a hak veren muhafazakarlar bile oldu üstelik. Bakın ne dediler: “Şimdi hükümet başarılı bir şekilde giderken, Türkiye gün geçtikçe büyürken, bu konu nerden gündeme geldi anlamıyorum. Bu Müftü bey şimdi milletin iradesine, inancına, fikrine bunu söylemekle destek mi oldu?”

 

Nasıl da silik, mıymıntı ve kurum faresi gibi her daim sinsi… Türlü menfaatler peşinde koşup, en küçük tehlikede her şeyini anında satmaya ayarlı bir tıynet… İşte bu solucanımsı iticilik o bünyelerde bir tiksintiye yol açmıyor, bilakis emniyet hisleriyle doluyorlar.

 

Bir de yine bu genişlikte olanların “helal domuz kesimi” anlamına gelecek önerileri vardır; mesela içki içmeden yılbaşı kutlaması yapılabileceğine dair.

 

Başı kabak Budist rahipleri gibi siyasi bilinçten kopmayı takva zanneden malum Müslüman zihne biz de şu soruyu yöneltmeliyiz: “Bu şekilde islamizasyon yapacağınıza, yani gavurların adetlerini entegratif rotuşlarla müslüman topluma aşırıp duracağınıza, oturup adam gibi içki içseniz daha az zararlı bir iş yapmış olmaz mısınız? Çünkü bu durumda sadece haram işlemiş olursunuz, fakat diğer türlü ihanet etmiş olmuyor musunuz?”

 

Çünkü bu ülkenin berduşu, yosması umumiyetle Ramazan’da paydos eder. Dini gün ve bayramlar, iftar vakitleri, cenaze ve düğün seremonileri ve daha pek çok hayata dair rutinler; en laik kurumları, kişi ve toplulukları dahi tesiri altına alır. Dinin halen bu topraklarda insan yaşamına doğrudan müdahalesi vardır ve bu anlar İslam’ın gövde gösterisidir.

 

İşte bu gövde gösterilerinden rövanş alacak nitelikte “yılbaşı soytarılıkları” gibi daha pek çok proje denendi, ancak hiç birisi tutmadı. Şimdi birileri kalkıp bu bayatlamış teşebbüslere ılıman yeni-İslami kılıf mı geçirmek istiyor?

 

İstiyorsalar, “İslami kurallara uygun domuz kesimi” gibi metaforik bir paradoksu da siyasi bilinçten kopmuş paslı zihinlerine şimdiden davet etmelidirler.

  • Like 2

Share this post


Link to post
Share on other sites

Allah razı olsun beylerbeyi kardeşim, düşüncelerimize tercüman olmuşsun.

 

 

 

Bir de yine bu genişlikte olanların “helal domuz kesimi” anlamına gelecek önerileri vardır; mesela içki içmeden yılbaşı kutlaması yapılabileceğine dair.

 

 

 

 

arkadaşlar, hayret ki ne hayrettir, Konya şehrinde geçen hafta cuma namazının ezanından önce, merkezi sistem vasıtasıyla bütün camilere sesini duyuran, büyük ihtimal ki konya müftülüğü merkez vaizlerinden olan şahıs; şu yukardaki geçen cümlenin aynısını tüm konyaya söylemiştir. "İslamda haramlar helaller bellidir, bu haramları işlemediğin müddetçe yılbaşı kutlanabilir" dedi...

 

gel de çıldırma...

 

Allahtan cumayı kıldığım caminin imamı hutbenin sonuna yaptığı ilave ile işin doğrusunu beyan etti. Allah razı olsun kendisinden...

 

ilgili link

 

http://www.n-f-k.com/nfkforum/index.php?/topic/14106-ne-noel-ne-yylbathy-kutlamyyoruz/page__fromsearch__1

 

beylerbeyi kardeşim, yazının her harfine katıldığımı tekrardan beyan eder, Allah razı olsun derim...

Share this post


Link to post
Share on other sites

Sayın tazir, ben yukarıda tag kısmında belirttim ama galiba gözden kaçtı, ya da ben yanlış anladım, düzelteyim istedim, yazıyı habervaktim.com'dan Ali Eyvaz adlı şahıs yazmış, hoşuma gittiğinden burada paylaşayım istedim.

Share this post


Link to post
Share on other sites

"Helal domuz kesimi" mantığı bana "Allahın izniyle milli piyango bana çıkacak inşallah" diyen ileri ve üstün zekalı dünyalıları hatırlattı. Gerzeklik ve salaklık ağacı çeşitli dallardan oluşur. Oluşur oluşmasına ama sevgili arkadaşlar "alkolü besmeleyle içme" fikr-ü öküzlüğüne ne demeli. Allah ıslah eylesin.

  • Like 1

Share this post


Link to post
Share on other sites

içinde haram olan bir şeyi yapmadan Allahu Tealanın adını anmak insanı Allah muhafaza küfre düşürür. bir insan şarap havuzunda yüzse ama dese ki "Allahım, şu beladan beni kurtar" , günahkar bir müslümandır. ama her kim ki besmeleyle tek bir yudum şarap alsa daire-i İslamın dışına çıkar.

 

konu açılmışken çok yapılan bir hatayı da beyan edeyim. malumunuzdur ki futbol insanımız arasında hastalık mertebesine ulaşmış durumdadır. günümüz şartlarında oynanan futbol müsabakaları göz önüne alındığında, bu spor erkeklerin tesettür sınırlarına riayet etmediği için bünyesinde haram barındırmaktadır. kardeşlerime bu hususu hatırlatır ve tutulan takımın kazanması ile alakalı "inşallah bu hafta kazanacağız" vb şeklinde cümleleri futbol adına kullanmaktan sakınmalarını hatırlatırım.

  • Like 2

Share this post


Link to post
Share on other sites

Join the conversation

You can post now and register later. If you have an account, sign in now to post with your account.
Note: Your post will require moderator approval before it will be visible.

Guest
Reply to this topic...

×   Pasted as rich text.   Paste as plain text instead

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Your previous content has been restored.   Clear editor

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

Loading...
Sign in to follow this  

×
×
  • Create New...