Jump to content
Necip Fazıl Kısakürek [N-F-K.com Forum]
trradomir

Kimler Geldi, Kimler Geçti? N-F-K.com Nostaljisi

Recommended Posts

Ah be by_x, beni bir tek sen anladın, sen de yanlış anl… Yanlı demek daha doğru olur. Bir yanın hala trradomir ve onun panpası ceket-i matem ileyken biz nasıl kadim dost olabiliriz bayım x. Burada seni bir tercih yapmaya zorladığım sanılmasın, kesinlikle öyle bir niyetim yok. Evet by_x, ya onlar ya ben, bir karar ver. İyi düşün by_x, birlikte küçük çaplı olsa da dişe dokunur işler başarabiliriz. Dünyayı ele geçirebiliriz mesela. Ama önce bu siteden başlamamız lazım. Düşün by_x, düşün! n-f-k.com artık bizim kontrolümüzde olacak. Oradan dünyaya hükmedeceğiz. Seni dışişlerime bakan genel sekreterin mali müşavir yardımcısı yapacağım by_x. Kahretsin, çok cömert biriyim. Ben çalışmalara şimdiden başlıyorum. 50 tane nick alıp, hepsiyle bu başlığa penaltıyıtacaatanayarsız’ı övücü, yere göğe sığdıramayıcı şeyler yazacağım. Sonuçta dürüstlüğü elden bırakmamamız lazım, öyle değil mi by_x! Başarı hiç bu kadar yakın değildi. Yarınlara inan dostum, yarınlar bizimle.

  • Like 2

Share this post


Link to post
Share on other sites

Yazıp yazmamakta uzunca bir vakit tereddüt edip eli klavyeye gidenlerden biri de benim. Merakımı celbeden bir hususu aydınlatmak adına belki de aylardır uğramadığım nfkforum’a tıkladım ve bu başlığa rastladım. İlk mesajı okudum, hüzünlendim, neler çıkmış, kimler neler döktürmüş diye heyecanlandım. Buranın müdavimi olduğum ilk zamanlardaki gibi… 2008 yılında üye oldum buraya, takip etmeye başlayışımsa çok daha eskilere dayanıyor. Hiçbir zaman aktif bir üye olmadım, başlıklara yazmaya kimi zaman fırsat bulamadım kimi zaman da söylenecek herşeyi üyeler ağzımdan almıştı zaten, kimseyle diyaloğum olmadı, hiçbirinizi tanımıyorum fakat hepinizi çok ama çok iyi tanıyorum da… Sizi uzaktan sevmek aşkların en güzeli :) Benim gibi nice takipçi olduğuna da eminim diyebilirim.

 

İlk mesajın heyecanıyla başlığa devam etmemin akabinde duyduğum heyecan yerini farklı duygulara bıraktı. Nasıl söylesem tabir yerinde olacak mı bilmiyorum ama çok yavan bir forum akışıyla karşılaştım... trradomir eski üyeleri, site ihtiyarlarını davet etmişti başlığa ama yazmasını beklediklerim davete icabet etmemişti. O nedenle, şimdiye kadarki üyeliğimin aksine biraz cüretkar davranıp, belki de hakkım ve bu başlık altında yerim olmamasına rağmen konuyu güncel tutmak aynı zamanda da eski demirbaşları harekete geçirebilmek ümidiyle yazıyorum... Benim size sesimi duyurabileceğim tek yer burası ama çoğunuz reelde görüşüyorsunuz. Ne olur duyan duymayana haber versin ve ihtiyarlar heyeti bu başlık altında toplansın.

 

Eskilerden gözüme aşina onlarca isim sayabilirim... BDG, Dervish, Achartave, nedamet, serdengeçti, büyükdoğu, cile54, Vakıf Ahmet, Ü.Y., mürid ve şu an aklıma gelmeyen diğerleri... Yorumlarını özellikle takip ettiğim, okumaktan büyük keyif aldığım, benim için ayrı yeri olan üyelerdense NFK-Fan, reyhan, cihat, neretva (Hayy ibn-i Yakzan)'ın isimlerini verebilirim. Ve tabi ki trradomir... onun edebi ve mizahi kişiliğinin bir zirve olduğunu gayri kabili rücu olarak kabul, beyan, ikrar, itiraf ve tasdik ediyorum efendim ;) Yeni üyeleri incitmek istemem ama sitenin ilk yıllarda daha kaliteli, heyecanlı olduğu hususunda herkes hemfikir zaten... Onlar henüz buralardayken bu siteye tıklama rekoru kırıyordum, birer birer gidişlerine paralel benim ziyaret sayım da azaldı. Bu siteden öcesi ve sonrasında, hangi noktadayken nereye geldiğime dair sorunun cevabı da Butimar'dan farklı değil. Çok güzel ifade etti, okul gibiydi burası benim için. Yine Butimar'ın deyişiyle, siteyle tanışmasaydım "güzel ve kaliteli insanların var olduklarına inanmaz ve ben de piyasadan bir kopya olurdum"

 

 

 

Uzattığımın farkındayım, giderken en sevdiğim başlıklardan birinin linkini vermek istiyorum. Seçim yapmak zor oldu ama bunda karar kıldım: http://www.n-f-k.com...luk-hatiralari/

 

 

Selamlar.

  • Like 2

Share this post


Link to post
Share on other sites
Ben sizi diğer başlıklarda teker teker kıstırıp bir güzel harcamayı da bilirim. Allah Allah yahu, dün çoluk çocuk diye dalga bile geçmediğimiz, 'aman delidir, yazıktır bulaşmayalım' diye uzak durduğumuz tipler başımıza cumhuriyet öğretmeni kesilmiş, 'Araştırmalarıma devam ediyorum' diye artistlik yapıyor.

 

O başlıklarda harca bakayım sen beni, vallahi suçlu suçsuz herkese saldırırım. Ben de baaaazı başka başka başlıklarda konuşurum. :D İstersen engel ol, hah! Sanki tutabilecek. Ukalalık etmek istemiyorum ama (EDIT / NFK-Fan). Seninle mi ayakta bu site? Şaşarım aklına. Bir kere bana diyene bakın. Bu adamın tüm yazdıklarına bakın. Hep hava. Araştırmalarımı sürdüğümü ifade etmem nasıl da rahatsız etti? Kompleks küpü. Hemen İngilizce, İspanyolca sıraladı. Ben filoloji, linguistik profesörü oldum mu dedim? Nihayetinde eğitimci olduk. Türkiye'nin ezik kesimindenim yani. Sanki bilmiyoruz. :D ... Diyorum ve noktalamıyorum tabii ki. Latife efendim latife. Trradomir kimdir, nedir biliyorum. Uzun uzun anlatmaya gerek yok aslında. Sevdiğim şahsiyetlerden ikincisidir bu sitede.Birincisi cihattır. 5 Aralık doğum günüydü sanırım. Eğer okuyorsa, mesajım şudur: "Kutlu olsun. Umarım yaşadığın şehirde her şey yolunda gidiyordur. Yüzünden ve kalbinden tebessüm eksik olmasın."

 

Butimar ve TSerenad'a teşekkür etmek istiyorum.Hatırlanmak güzel. Butimar seninle aynı dönemde değildik maalesef. Fakat her işte bir hayır vardır. Biliyorsun ve anlıyorsun beni. Dolayısıyla burada kesiyorum :)

 

Selamlar

Share this post


Link to post
Share on other sites

Selamlar,

 

Bu konuya dahil olması gereken kişilerden biri olduğum düşüncesiyle ben de birkaç satır yazmak istiyorum. Üyelerimizden gelen katkılar sayesinde 7.5 yıldır devam ettirdiğimiz ve bazen hep beraber birşeyler başarmanın mutluluğunu bize yaşatan, bazense hedeflerimiz uğrunda endişeli geceler geçirmemize sebep olan, yıllar sonra dahi tüm eksiklerine rağmen çok önemli bir boşluğu dolduran bir siteden bahsederken insan kelimeleri toparlamakta sıkıntı yaşıyor. Forum üyelerine açıkladığımız veya açıklamadığımız pek çok icraatimiz oldu, çoğunu elimizden geldiğince dışarı yansıtmadığımız ağır badireler de atlattık. Fakat şunu söyleyebilirim ki Üstad'ı pek çok yönüyle anlatmayı hedefleyen sitemizin bu alandaki en önemli internet kaynağı olduğunu görmek, omuzlarımıza, tüm üyelerimize teşekkür etme yükünü bırakıyor.

 

Özellikle, bu siteyi bugüne kadar ayakta tutan yönetici arkadaşların haklarını teslim etmek gerektiğine inanıyorum. Şu anda yoluna devam eden 13 yönetici arkadaşımızın yanında, geçmişte aramızda bulunan ve sitenin bu zamana kadar süregelmesinde gayet mühim katkılar sarf eden arkadaşlarımız da vardı ve onların isimlerini tekrar zikretmenin yerinde olacağını düşünüyorum. Adıdeğmez, Ahmet, aybüke92, BDG, Cihat, Cile54, çilekeş, erenler, Feda-i, Gardenya, ilcege, MBU, nedmanün, Reyhan, Sark, Sitare ve Tutak bugüne kadar yöneticilik yapan ve daha sonra çeşitli sebeplerle, ama tamamına yakını tatlılıkla aramızdan ayrılan arkadaşlardı. (Bu arada giderken tüm mesajlarını co administrator yetkisini kullanarak silen ve güven hissimizi zedeleyen, yukarıda ismini zikretmediğim bir arkadaşımızı şahsen yıllar sonra dahi affedemediğimi söylemeliyim :) .) Hem bilgi birikimimizin zenginleşmesinde, hem de diğer üyelerin siteye bağlanarak devamlılık göstermelerinde tüm bu kişilerin çok büyük payı var. Allah tamamından razı olsun ve en az 29 kişiden oluşan bu ekibin tüm hayırlı işlerinde yardımcısı olsun.

 

Bu arada halihazırdaki aktif üyelerimizin de hakkını unutmamak zorundayız. Nostaljiden bahsederken, paylaşımları sırtlayan, kalite ve özverileriyle birikimimizi arttıran arkadaşlara haksızlık etmememiz gerekiyor. Allah kendilerinden de razı olsun.

 

Siteyi nasıl kurduğumuzu bir kısmınız biliyorsunuzdur. Sivas'ta ikamet eden ve kendisiyle yüz yüze görüşmek dahi nasip olmayan, malesef yıllardır da haber alamadığımız (inşallah afiyettedir) Ahmet kullanıcı isimli arkadaşla başka bir forumda, Üstad hakkındaki paylaşımlarımız vesilesiyle tanışmış ve uzun bir e-posta trafiğinin ardından siteyi kurmaya karar vermiştik. O sıralar birimiz lise, birimizse üniversite son sınıf öğrencisiydik. "Adresimiz necipfazilkisakurek.com mu, n-f-k.com mu olsun?" diye tartıştığımızı hatırlıyorum. Ben aradaki tirelerden hoşlanmamışken, kendisinin daha kısa olması sebebiyle uygun bulmasıyla n-f-k.com adresi üzerinde karar kılmıştık. Dolayısıyla domain adresimizi de aslında mevcut yönetici arkadaşlarımın bile tanıdığını sanmadığım Ahmet'e borçlu olduğumuzu söyleyebilirim. Kendisi kişisel sıkıntıları sebebiyle bir türlü konsantre olamadı ve kısa bir süre admin olarak görev yaptıktan sonra siteden ayrıldı. O olmasaydı bu sitenin kurulması kimbilir, belki de kısmet olmayacaktı. Bu sitenin kuruluş hikayesinde ilk hostingimizi tedarik etmemizde yardımcı olan ve teknik konularda desteklerini esirgemeyen feda-i, dodo885 ve M-B-U'yu da Ahmet'le birlikte minnetle hatırlıyorum. Bugün google rankinglerinde alanında gayet iyi bir noktada olan sitemizin kurulmasında, 200 MB'lik hosting ücretini dahi bizim omuzlarımıza bırakmayan ve Invision Power Board 2.0.4 sürümlü ilk forumumuzu bizim yerimize kuran bu insanların fedakarlıklarını anmak durumundayım. İlk domainimiz, yanlış hatırlamıyorsam 16 TL idi ve aslında epeyce fazla ödediğimizi sanıyorum. :) Bunun dışında ikinciabdulhamid.com domain'ini şahsıma hediye etmek üzere bizden habersiz olarak kaydeden Dervish'e de bir teşekkür borcum var. Her ne kadar o siteyle şu anda achartave dışında hiçbirimiz malesef ilgilenemiyor olsak da, unutulmaz bir jestti.

 

Elbette birtakım badireler de atlattık, iftiralarla karşılaştığımız dahi oldu. Hukuki problemler yaşadık, hosting firmamızın gayriahlaki davranışlarıyla karşılaştık, soğutma amacıyla bazı arkadaşlarımıza mütemadiyen küfredildi, teknik aksaklıklar sebebiyle forumdaki tüm verileri kaybetme telaşıyla saçlarımızı döktüğümüz oldu. Bugüne kadar nelerin altına imzamızı attığımızı sıralamama gerek olmadığını düşünüyorum, özellikle duyurular bölümü bu konuda birtakım ipuçları verebilir. Bu süre zarfında yanımızda olan, şu anda aktif olsun veya olmasın, herkesin Allah tüm işlerinde yardımcısı olsun.

 

Şu an için, son olarak ilginç bir üyeden de bahsetmek istiyorum. Uzun zamandır kendisini aramızda göremiyoruz, inşallah iyi durumdadır. UYGHUR kullanıcı isminde, aramıza Doğu Türkistan'dan katılan bir arkadaşımız vardı. Kendisi Çin zulmünü yakından hisseden birisi olarak sitemize girer ve Türkiye'de İslami kesimin yaşadığı sıkıntılar hakkında fikirlerini paylaşırdı. Yazdığı çoğu mesajı, malesef, hiç içimizden gelmese de 5816 sayılı kanun sebebiyle silmek zorunda kalıyorduk, bu hususta biraz ihtiyatsızca davranıyordu. İnşallah selamettedir ve zulüm onun canına isabet etmemiştir...

 

Saygı ve selamlarımla

  • Like 6

Share this post


Link to post
Share on other sites

Geçtiğimiz yıllardan birinde, net aleminde tebliğin, irşadın olabileceğine inanan biriyim o zamanlar. Hatta bu uğurda Kemalist geçinen bir şahs-ı muhteremle özel mesajlaşmaya aslında hududu taşırmaya gidecek kadar heyecanlıyım.Neticede bir beydi.

 

Birkaç Üstad’la alakalı mesele, sonra İBDA hakkında izahlar hani dilim döndüğünce.. Sonra arkadaş Çile eserinin fahiş fiyatta olduğunu, kütüphanesinde bulunmadığını, ama Üstad’ın şiirlerini okumak istediğini beyan etmişti. Aklıma sonunu düşünmeden bir teklifte bulunmak geldi..Neyse iletişimi kurdum ve gerekli adresi temin edip kütüphanemde en önemli eserlerim olan Üstad’dan yanılmıyorsa 8 adet miydi ne arkadaşa gönderdim. Okuyup gönderecekti öyle anlaştık..

 

Bacı-kardeş geçiniyoruz. Eserlerde okuduğu birkaç nokta kafasına takılıyor, izah ediyorum, hepsini okusundu sorun değil bir yıl da bekleyebilirdim biricik kitaplarımı..

 

Arkadaş biraz şeydi hmm ne desem uslupta problemli.. Genelde esiyor, gürlüyor, burayı birbirine katıyordu..Yönetim ile arası açıldı, yazdıkları sanırım siliniyordu. Bunu bana aksettirdi, sonunda son derece galiz, hayatımda duymadığım, sokakta rast gelsem midemi bulandıran birkaç kelimeyle beni karşı karşıya bıraktı. Dondum, ve kitaplarımın elinde bulunmasını hiç takmadan anında konuşmayı sonlandırdım. Sonrası siteden atıldı.

 

Evet itiraf ediyorum, kitaplarıma hep yandım, ama hala inşallah okur temennisini taşıyordum. Aradan 5-6 ay geçti. Telefonum çaldı, yabancıydı numara.

 

_Efendim?

 

_Merhaba … hanım.

 

_(Bu bir erkek sesi! Şaşırdım) Kimsiniz?

 

_Ben n-f-k forumdan x.. Hani bana Üstad kitaplarını göndermiştiniz..

 

Neyse, meğer arkadaş gönderdiğim kargo paketini saklamış zamanında, doğal olarak bilgilerim elinde. Anlaştık ve kitaplarımı bana geri gönderdi.. Mahcubiyet dolu bir mektup, özür beyanı ve hediye ettiği bir eser..

 

Sevindim tabi, ne inkar edeyim..Üstadımın eserleri benim hazinemdir hazinem..

 

Şunu düşündüm sonra, insanlar Kemalist yahud komünist olabilirler, sizinle ayrı ideolojileri, siyasi görüşlere sahip olabilirler..Bazen sert sözlere muhatap da kalabilirsiniz..Ama içinizdeki niyet eğer halisse o murad bir şekilde hasıl olur ve yüz üstü kalmazsınız..

 

Hasılı bu sitede yaşadığım bu hadise, sanırım geride bıraktıklarım arasında hatıramda kalan nadir mevzulardan.. Hem çok şey var da neyse, bununla kifayet edelim..

Share this post


Link to post
Share on other sites

Herşeyden önce hak ettiğimizden fazla mültefit davranan arkadaşlara teşekkür edeyim ki bir daha buraya dönmeyeyim. Anlatan anlattığından evla burada.. En çok hoşuma giden şeyse önceden az çok atışmışlığımız olan arkadaşlarla aramızın ısındığını görmek oldu. Sadece bu keyif için bile hepinizle kavga edebilirim :) eheheh

 

Butimar, çok güzel yazmışsın. Tanıdığım için anlıyorum. Sadece, sana büyük bir saygı duyduğumu söyleyeceğim ve sen kastımı anlayacaksın.

 

Nezaketin için teşekkürler ceket, ismini zikrettiğin üyelerden pek bir farkının olmadığını sen de biliyorsun...

 

Mürid'le Dervish'i mahzene indirdim, üstlerine duvar ördüm hacegan. Dadıları filan mıyım ben koskoca heriflerin, bana ne ya? :) Dervish arada giriyor görüyorsun, müridin de bir sürü işi gücü var. Uyuyor, yemek yiyor, ağzım kokmasın diye dişlerini fırçalıyor, gizli gizli tuvalete bile gidiyormuş, epeyce yoğun yani aklın hayalin almaz. (Nasılsa uğradığı yok, atıp tutalım bi şey olmaz) :)

 

Penaltı, off penaltı. İki dakika susar mısın tatlım, sabahtan beri izlediğin çizgifilmleri dinlemekten başşım şişti ama. Aç ağzını bak, helikopter geliyor. Mmmm, ham ham ham, al hadi, ...ne tükürüyosun ulan? Zıkkımın kökünü... La ilahe illallah... Ha benim küçük devrimcim, ha benim Junior Che guevara'm yap devrimini sen. siyah_ceket, ne anlatıyo bu kırık ya?

 

Aha! TSerenad'a da enselenmişiz, gerçekten şaşırdım :) (Laf aramızda, kimseye söylemediysem de başlığa yazanların en az yarısı olayın farkında. Olsun, çaktırmıyomuş gibi yapın siz yine :) )

 

Ü.Y, geçmişe dön ve bir daha dışarı çıkma diyor, teğet geçiyorum.

 

Hmm babalarkulundan bahsedecektim ben di mi. Hiçbiriniz hatırlatmadınız ama neyse ki hepinizin hafızasının toplamından daha kuvvetli bir hafızam var. Kendi itikadınızca maşallah deyin erenler. (Tonmayster arkadaşlardan boğaz temizleme efektimi alayım, beni iğrençleştirmeyin milletin önünde) Her birinde, aynı adamın farklı görüşleri savunan kopyalarını izleyebileceğiniz bir yığın profil paylaşacağım evvela. Babalarkulu, ehl-i kalender, toti-i zari, basmacı, AsSaqawi hep aynı çılgınlığın fikir kalıbını değiştirmiş kopyalarıydı.

 

Bu arkadaş önce babalarkulu olarak geldi, durup durup esrarın mübahlığından ve birtakım İslam büyüklerinin onu tavsiye ettiğinden filan bahsederdi. Hatta tam metnini hatırlamasam da yazılarından birinde klavye tuşlarına yamuk yumuk basmış, ortaya 'kafam öoj güzel! çektikl yşne otuı. cvar nı lannnbana yasnkaan' benzeri şerhe muhtaç derin bir eser çıkarmıştı. Bi başlıkta dervishle birbirlerine girdiklerinde dervish'in buna babalara gelmiş kullar diye hitap ettiğini hatırlıyorum. Muhtemelen ben unutacaktım ama ne zaman babalarkulu muhabbeti geçse mitajanı o muhabbete atıfta buluna buluna unutmaya mecal bırakmadı bende. Neyse. Sonunda yönetim bu arkadaşa dayanamamış olacak ki attılar. Biten sadece dizinin ilk bölümüydü.

 

Az sonra adam tam bir kalender olarak geri geldi. Bu sefer otu bırakmış, arada sırada keyif veren maddelere medhiyeler diziyor ama melametten, halk içinde Hak'la olduğunu çaktırmamaktan, kendini gizlemekten filan bahsediyor. Ama ipin ucunu öyle kaçırıyor ki, piyasada şathiye mathiye diye dolaşan ve haşa, Allah'a dümdüz küfreden çakma tasavvufçu laflarını bile burada paylaşıyor. Bir keresinde Ebussuud Efendi'ye de sallamıştı

 

Zamanla bir baktık, bizim akhi ateşli İhlasçıya dönüştü. Daha birkaç gün öncesine kadar ıstılahta ırz namus bırakmayan adam şeriatçının zirvesine oynamaya başladı. Sabah akşam dinimizislam.com'dan alıntı paylaşıyor, mevzubahis cemaatin üslubuyla kesiyor doğruyor falan. Bu arkadaşa da fazla dayanılamadı ve gitti, yerine toti-i zari geldi. Yeni nick'iyle kısa bir süre dervişliğe evrilir gibi yaptı, sonra bir baktık ki o da atılınca basmacıyla bambaşka bir manyak olmuş, gelmiş sürpriz yapıyor. Gece-gündüz Enver Paşa'yı anlatıyor, bu sefer de Türkçülük tartışmalarıyla insanların canına okuyor. Çok kısa zamanlarda bir tomar mesaj döşendiği için tesiri de çok ağır oluyor keratanın, foruma bir giriyoruz, son güncellenen konuların tamamında bu adamın adı yazıyor. Karıncalar gibi rahatsızlık vermek için, devler gibi çalışıyor zibidi.

 

Kuloğlan Şiirleri diye efsane bir başlığı vardı bunun mesela. 'Babagâna bendeyim / Sanman Beni bendeyim / İsterim sanma ey Dost / Bir kerecik ben deyim' gibi, 'Portakalı soydum / Başucuma koydum' naziresine benzer sakız manileri yazarken, bir anda ciddileşip 'Bu şiirimi failatün failatün failatün failün kalıbında yazdım efendim. Buyurun' takdimiyle lisan-ı kadim dehlizlerinden neşet etmiş manzum eserlerini takdirlerimize arz ederdi. Çocuk bombaydı ya. Girdiği tartışmalarda bir türlü susmak bilmeyip saçmalama pahasına da olsa altta kalmama gibi başarılı bir stratejisi vardı. 'Cevap ver de, ne kadar saçmaladığın mühim değil' prensibiyle burada az kişiye kafayı yedirmedi, hayatı zindan etmedi. Yalnız ben bu elemanla yaka-paça dalaştığımı bir türlü hatırlayamıyorum. Tartışmış mıydım acaba. Neyse.. O da enteresan...

 

Ben bu adam hakkında ne desem boş, üzgünüm geyik çevirecek fazla vaktim de kalmadı. O yüzden kısa bir bibliyografi niyetine vakti olanların okuması için şu başlıkların linkini paylaşıyorum. Kendisini kendisi anlatsın, değme komedyeni kulağından tutup şuraya getirsen daha güzel anlatan çıkmaz.

 

Evet, Sigarayı Bırakabilirsiniz

Işık Evler

Yeşil Hip Hop Olur Mu? (ehlikalenderin Tüm mesajları ve hele de 25. numaralı mesaj)

Üstadımızın İçtiği Sigara Markaları Hangileri

Şimdi Seçim Zamanı: Allah'ın Emirleri Mi, Yoksa... (Reis yine tek başına herkesi canından bezdiriyor, başlığın talihlisi de tesadüf TSerenad olmuş)

Tesettürün Modası Olur Mu? (Tanrı aşkına 12, 18 ve 25. mesajlara dikkat...)

Çok Basit Baş Ağrısı Giderme(Biyoenerjiyle

Büyücülüğe giriş şey pardon, Değişik Manevi Deneyimler

 

Bir de bu adamla alakalı pek çoğunuzun görmediğini tahmin ettiğim bir hadise oldu. O sıralar adamın bütün nickleri siteden atılmış, ortalıkta kimsecikler kalmamış. Ana sayfa değişmiş, şimdiki Wordpress sistemine geçilmiş. Köprünün altından akan su bulutta vitamin olmuş. 'Ziyaretçi Defteri'ne bir bakayım, hele millet neler yazmış' diye esti bir yerden. Müstear bir isim, şimdi metni %100 hatırlayamıyorum, şu manada birşey yazmış, ama tam bizim kuloğlanın üslubu: 'Bu sitenin yöneticileri hiç hakşinas değil. Benim basmacı kardeşimi haksız yere, zulmederek siteden attılar. Kendileri hiç de yaptıkları işi beceremiyor. Herkesin haberi olsun'.

 

Bu bir ihtilal çağrısıydı ama yazık ki yankısını kendi bile duymadı sanıyorum. Bir kez daha şapka çıkardım çocuğun manevi huzurunda, bir kez daha saygıya durdum. Sonra o mesaj Kafdağı'nın ardına doğru kanat çırparak uzaklaştı, ufukta kayboldu. Ne güzel olurdu ama di mi şimdi çıkagelseydi, yine saçma sapalak konuşup hepimizi sinir etseydi. Bi taraftan sinirden ne yapacağımızı şaşırıp bi taraftan gülmekten kıvransaydık. Bunu söyleyeceğimi hiç hayal etmemiştim ama bizim kalender akhi'yi çok özledim yemin ediyorum! Kan donduran buzhane sokaklarda çılgınlar gibi koşarak 'Bir daha gel, gel Samsun'dan / Sırma saçlım, badem gözlüm!' diye, 'Döneceksin diye söz ver' diye boğazım delinesiye haykırmak geliyor içimden. Allah rızası için biri benim kontağı kapatabilir mi? Su kaynattım galiba, ayakta uyuyosunuz!

  • Like 4

Share this post


Link to post
Share on other sites

Yalnız ben bu elemanla yaka-paça dalaştığımı bir türlü hatırlayamıyorum. Tartışmış mıydım acaba. Neyse.. O da enteresan...

 

 

Müşarünileyhin aşağıya alacağım başlıktaki talihlisini, linke tıklamadan önce bilene kuru boya seti hediye ediyoruz. :)

 

http://www.n-f-k.com...-neyzen-tevfik/

  • Like 1

Share this post


Link to post
Share on other sites

Valla nereden başlasam, ne yazsam, ne yazmasam, kime dokundursam kime sussam hiçbir şey bilmiyorum. Başlığı daha bu sabah gördüm, hem sevindim hem üzüldüm. Evet hepimizin işi gücü uğraşı var ama kendi adıma hiç bir bahanem yok burada yazmamak için. Bu site sayesinde çok insan tanıdım, saysam belki bir kaç saate ancak sayarım. Reyhan'ın, trradomir'in, mitajanı'nın murid'in ve daha nicelerinin güzel üslubudur beni buraya bağlayan. Bu site sayesinde w-racer abiyle tanıştık, 3 yıldır neredeyse her hafta görüşürüz. Sırf üstada alakamız var diye Erzurum'da bir sürü insanla tanıştım. İyi kötü bir dernek kurduk, kitaplar dağıttık, toplantılar yaptık. Bunlar geriye dönüp baktığımda iyi kide yapmışız dediğim şeyler. Allah bu siteyi kurup bu güzelliklere vesile olan herkesten razı olsun.

 

Öte yandan 2008'de ilk kez üye olduktan bir kaç ay sonra İstanbul'da Fan, trra, murid, mehmet, mitajanı ve ilcegeyle tanışmaya gitmiştim. Yaşadığım en büyük şok, duygu fırtınası, heyecan orada olmuştur. Bu kadar renkli simayı bir arada görmek her üyeye nasip olmaz biliyorum :) Sonrasında olaylar gelişti, samimi olduk, okuduk, öğrenmeye çabaladık vs, halen daha sık sık görüşürüz. Mesela mitajanı askerlik için Erzurum'a geldi, yemin töreninde hem ailesi hem arkadaşı olarak kendisini temsil ettim, herhalde bunu unutmamıştır ajan efendi :) (yukarıda yazılanları tam okuyamadım, affola)

 

Şunu da belirtmek lazım, kuru bir sevgi ya da sempati maalesef artık iş görmüyor. Çok açıktır ki burada bizleri tutan bizden öncekilerdi, dolayısıyla buraya üye olup yazmakla bundan sonra gelecekler için otomatik bir vizyon üstlenmiş oluyoruz. Biz yazmayınca başkaları da yazmıyor, yazışma olmayınca muhabbet kalmıyor, ne yüzyüze görüşmeler, ne msn toplantıları istenilen düzeyde olmuyor olamıyor. Sorun belli tedavisi belli, inşallah bundan sonra daha iyi olur.

 

Forum uzun zamandır çok durgun, bunu biliyoruz, Yukarıda da bahsettiğim gibi bu durumun çeşitli sebepleri var. Fakat şu da bir gerçektir ki, forum kendisine verilen misyonu artık tamamlamak üzere. Bundan sonra dernek üzerinden çeşitli toplantılar, geceler ve diğer faaliyetlere yüklenme zamanı geldi. Bu nedenle artık beklentilerimizin yönünü de bir nebze değiştirmeliyiz diye düşünüyorum. Forumdan bir kişi katılacaksa aramıza, dernek üzerinden on kişi katılmalı aynı zaman diliminde. Yani eğer bundan sonra konuşulacak bir şey varsa dernek hakkında olmalıdır çoğunlukla. Derneği önemini belirtmek için bir kaç örnek vermek istiyorum. Birgün telefonumuz çaldı, arayan üniversiteli iki arkadaş bizle tanışmak istediklerini söylediler. Gittik derneğe, çayımızı demledik hoş bir sohbet yaptık. Neticede arkadaşlar da bizde çok memnun olduk. Böyle bir tanışma şeklinin üstad vesilesiyle dernek üzerinden olması tek kelimeyle müthiş bir durum. İnşallah devamı gelir. Yine sırf derneğimiz var diye bizi dinleyen, fikirlerimize değer veren nice insanlar gördük. Yani bunlar hep güzel işaretlerdi geleceğe dönük. Demek istediğim sanırım anlaşılmıştır.

 

Son olarak bu yazı çokta eski günleri yad eden türden değildi, konuyu biraz dağıtmış (biraz mı :) ) olabilirim. Ben şahsım adına burada sayıca çok az olan sizlerle tanışmaktan mutluyum. Bu birliktelik bugün site üzerinden sağlanıyor, yarın belki dernek olacak, öbürgün farklı bir mecra. İnşallah devamı gelir, inşallah akıbeti hayır olur. Selametle.

  • Like 3

Share this post


Link to post
Share on other sites

Paranoyak mı oldum ne?! mitajanı seni sevmiyrim...

 

şu sıralar sevilmiyorum, evet. ama bi süre sonra geçiyo. az bekleyin, sabredin. yohh ben beklemem, sabretmem derseniz o vakit de bay bay lool, bay bay heppınız, bay bay looo... (elli defa dedim şuuraltıma, - ya kardeş akışı sağlarken daldan dala çok atlama diye, ama yok, dinleyen kim.)

Share this post


Link to post
Share on other sites

Bir başlık hatırlatması ile de ben konuya dahil olmak istedim :)

 

Facebook'un En Çirkin İnsanı konusunu açmıştı mürid. Mizahi bir amacı vardı. Orada bir facebook linki verilmiş ve o linkteki kişi dünyadaki en çirkin insandı güya. Halbuki linke tıkladığınızda kendi profil fotoğrafınız gözüküyordu. Gerçi o zamanlar facebook kullanmıyordum, sistemin dışında kalabilmeyi başarmıştım. Bu yüzden de bakamamıştım o çirkinliğime.

 

2. sayfada 20 numaralı mesaja bakmanızı rica ediyorum. Eskiden oldukça fazla iletişim halinde olduğum Vakıf Ahmet dostum, kardeşim gayet atarlı bir yazı yazmıştı mürid'e trra'ya, Gülistan'a, yöneticilere ve daha fazlasına. Ben okurken keyf olmuştum :D Ortalık karıştı ya da insanlar bir birini kırdı diye değil. Vakıf'ım olayı yanlış anlamıştı ve verdiği tepkiler, olay yanlış anladığı gibi olsaydı bir nebze haklı olabilirdi. Millet şok olmuştu. Achartave ilk cevabı verdi şaşkınlık içerisinde. Sonra olaylar büyüdü. Trra abi bence biraz fazla yüklendi Vakıf'a ama o yüklenme yazılarını okurken attığım kahkahalar yüzünden kendime hayret ediyorum hâlâ.

 

Bir de 3. sayfadaki 41 numaralı mesaja bakmanızı rica ediyorum. Vakıf, hatasının farkına varmıştı, rütbesi bir kademe düşürülmüştü bir süreliğine. Neyse, ortalık yatıştı. Güzel bir anı olarak hafızalarımızda yer etti.

 

 

 

Bu arada Miralay, Hahambaşı Fil Bahri benim eski bir dostum.

  • Like 3

Share this post


Link to post
Share on other sites

ne günlermiş amaa yaa. :) Bu başlık açıldığında ve ilk yorumlar geldiğnde mümin arkadaşımızın yazdığı ilk mesaja kısmen katılmıştım(şuan da silinmiş galiba) ve sizin' ahh nerde o eski günler ' gibi söylemlerinize içten içe kızmıştım ama şuan anlatılan anıları okudukça o gün yapılan konuşmalara baktıkça şu dönemlerde gerçekten forumun ne kadar da sakin ve soğuk(sizin döneminizle karşılaştırdığımızda)olduğunu görüyorum ve o günlere duyulan özleminizde size hak veriyorum :)

  • Like 2

Share this post


Link to post
Share on other sites

Evet aslıhan admin mesajımı buharlaştırmış. Mesele değil mesele ilkleri de değil sonrakileri de.Asıl ben yol alırsam site nasıl soğuk hava deposuna döner onu düşünün derim güzel kardeşim :shiny: Şaka bir yana, evet durağan bundan ben de muzdarip oluyorum çoğu zaman, cümlesiyle zırhlar kuşanacağım mesela Ali NFK gönüldaşımla bir iki fikir teatisinde bulunmayı çok isterdim.. Adıdeğmez'in o güzel şiirleri, mura-i muhib sonralarda mukarrabin ağabeyin eşsiz tasavvufi birikimiyle imbikten bal akıtırcasına ipeksi uslubu,, yazanel'in ince fikirleri, saygın duruşu, sonra cihat ismine rastlıyorum.. E ne yapalım gitmişler.. Yakalarından zorla tutamazdık ya, var olanlarla net aleminde Üstad'a dair s esimize idame ettirmeye devam edeceğiz Allah-u Teala ömür verdiği müddetçe..

 

Genelde başlık geçmişteki üyeleri motiveyi amaç edinmiş ben şol zamana değinmek istiyorum..

 

Leyl hanımın varlığı beni mutlu kılıyor, paylaşımlarındaki azmini ve son zamanlarda yüzüne renk gelmesini yerinde buluyor ve yürekten kutluyorum..Çay sözüm var kendisine unutmuş değilim. Umarım kırmızı da olur, ne bu sulta sadece adminin rengi kırmızı proletaryanın böylesi :)

 

Tazir ağabeyim olaylara bakışı islami minvalde olur, Üstad'a vakıflığı ve kavrayışıyla onu bize hissettirir ve heyecanı aşılar; umarım hep burada olur.. Kendisine de yeni rütbesinde mutluluklar dilerim.

 

Yönetimdeki sessiz sakin yöneticileri de es geçemem, her birinin varlığı bizi burada tutan amillerden istisnasız.. Allah yardımcıları olsun bazen bayağı zora sokuyorum inkar etmiyorum yaramaz bir üyeyim.

 

Sessiz sakin demişken, gönüldaş adıgüzel, adı gibi.. Sesi soluğu çıkmaz ama güzel bir yüreği olduğuna inanıyorum ayrılmaz müdavimlerden..Konuştuğunda istifade edeceğimiz çok şey olduğuna inanıyorum ama samit bir arkadaş.. O da hep olsun, güzel haberlerini alalım..

 

Mütereddid, eminim kendisi de bana karşı öyle pek yıldızımız barışmıyor gibi.. Ama burada sabit isimlerden olmasını kutluyorum, sanırım eskilerden ama çaktırmıyor..

 

Şu linkte aramızda bayağı tatlı diyalog geçmiş, acayip güldüm hem de bayram bayram :)Vakti olan buyursun kalemdar adminimiz her zamanki gibi "ben kara murat dağıılıınnn" modunda. Şaka bir yana yerinde müdahaleleriyle o da vazgeçilmezlerden.. Saygılar efendim..

 

http://www.n-f-k.com/nfkforum/index.php?/topic/2152-ali-seriati-kevirden/

 

Ahh Tanrım ne sevimli sözler uçuşmuş havada, tebessüm ettim..

 

Sonra emir gönüldaşım var sanırım eski serdengeçti olacak kendisi şiirleri okunmaya değerdir, kalemi kavidir, yorumlarının sağlam olduğu kanısındayım ama kendileri konuşmaya değer bulduğu başlıklara yazıyor..

 

Buyukdoğu abim, kudemadandır, duruşu sağlamdır, birikimi kendisinden istifade ettirecek zenginliğe sahiptir, sıkı bir okurdur, vefa ehlindendir, sitede demir başlardan olduğunu düşünüyorum.. Affı büyük, güzel yürekli bir abim..

 

Ha bir de mürid'in kim olduğu hususunda merakım var..

 

Hulasa, yenisiyle eskisiyle burada olmak güzel Üstad adına.. Gönüldaşlık kimliğim kadar benim. Bir şeyler yapmak, el uzatmak, aynı atmosferi paylaşmak güzel.. Seviyorum be yok yani ötesi..Bunun membaı Üstadımız Necip Fazıl tabi, isimdeki asalete bakın.

 

Neyse böyle daha yazılabilir de acı olanlara değinmeyeceğim, sadece iyiyi güzeli hatırlıyorum.. Gidenlerin cümlesine sevgiler saygılar umarım hayat hep güzel şeyler sunmuştur, aldıkları kararlar huzur mutluluk getirmiştir.. Özlüyorum ama ne yapalım ki..

 

Esselam

 

Ha bir de Erzurum daha ziyade bu hususta bizi bilgilendirirse belki bizler de daha fazla motive olabiliriz. İmrenerek okudum, Rabbim daha da güzellerini, bereketlisini nasip etsin. Umarım İstanbul'da da nasip olur.. Verin bir anahtarı Leyl hanıma gerisine karışmayın Allah'ın izniyle ihya ederiz..Çok arzuluyorum çok.

 

Uff fena dağıttım tamam tamam kestim.

Share this post


Link to post
Share on other sites

.Asıl ben yol alırsam site nasıl soğuk hava deposuna döner onu düşünün derim güzel kardeşim :shiny:

 

 

aman mumin kardeşim durun durduğunuz yerde daha paylaşacak çok şeyimiz var bizim... :) (hem bizde biraz anılar biriktirelim ki yıllar sonra inşallah böyle bir başlıkta bizde sohbet edelim :) AH NERDE O ESKİLER diye yenileri bizde biraz imrendirelim)

  • Like 1

Share this post


Link to post
Share on other sites

İnsan sahiden duygulanıyor mu ne? Film şeridi dedikleri bu olsa gerek...

Bir vakit ibniss olarak boy göstermeye çalışırken, forumun dev gölgelerinde güzel günler geçirmiştik

Mesela ilk buluşmamda Hacegan abi ile karşılşıklı kahve içerken "Sizin gibileri severiz" demesi ve sakalının verdiği heybet içimi ısındırmıştı. Birde bilal15 abi vardı....

 

 

Bizi yad eden MİJİTANİ(meselemiz buradan çıkmıştı değil mi MİTAJANI) seni ara sıra sokakta gördüğüm simitçilerde aradım... iyidin...

Kayseri esintileri ile esen Kalemdar abimize selamı bir borç bilip; El-Aziz bölgesinden bir ablamız vardı nameless idi galiba onu da arada hayırla yad ederim..

Gümüşmühür çok şanlı bir anı bırakmasa da şimdi geldi aklıma öyle...

ve Reyhan abla vardı.. müstefid idik kendisinden..

Ve forumun 2 nolu adamı Mehmet abi..

ve zirve de Fan Ahmet Abi...

 

Gönlümdesiniz...

kimler geldi... kimler geçti....

  • Like 3

Share this post


Link to post
Share on other sites

Yad-ı mazi. Geçmişe ait anıları, vuku bulmuş münakaşaları, hoş hatıraları anlatan kardeşler biz forum müntesiplerine geçmişi temaşa ettirdiler. Hoş hatıralarla bir nevi geçmişe ayna tuttular. Sukutu ihtiyar eden ben bile bu başlıkda yazmanın luzümlü olduğu hissine kapılarak birşeyler karalama ihtiyacı hissettim. Her ne kadar bu durumda nam şahıs ayarsızın tazyikine kapılsamda son zamanların en güzel başlığının da payı büyük olsa gerek. Trradomir bu vesileyle kadim üyeleri konuşturmayı başardıya nazarımda rüştünü ispat eyledi.:) Çapımdan husule gelen şu veciz sözü siz değerli okuyucularım huzurunda trra'ya armağan ediyorum, kaydediniz. Biz başarıya, başarı ise bu adama aç! Geçmişin başarısıyla şimdiki ahvalin mukayesesi elbetteki doğru olmaz. Var olmanın temel prensiplerinden birisi olan yenilik, yenilenme(Rejenerasyon). Geçmişi ardımızda bırakırken daima yeniliğe, yenilenmeye muhtaç olan bizler hayıflanmak yerine geçmişden güç alarak geleceğe doğru dev adımlarla ilerlemeliyiz, mesafe almalıyız. Bugün o kıymettar kardeşler isimleriyle acı tatlı hatıraları ile anılıyorlarsa yine aramıza girmenin cehdi içerisinde olmalı, bir bütünün parçası olduklarını unutmamalıdırlar. Her bir kardeş Üstadın eserlerinden şahsiyetinden feyz alarak, iştiyakla, coşkuyla vecd ile kendilerini burada bulup, burada vakit geçirmişlerse bir vefa borcunun gereği olarak ayda birde olsa selam vermeli, o nezih simalarıyla tebessüm ederek burada kendilerini göstermelidirler. Nedir bir daha dönmemek üzere küt diye çekip gitmenin altında yatan mantık? Gelmelisiniz, dönmelisiniz birlikten güç doğar anlayışına tezat bir tavır takınmamalısınız. Bu bir serzeniş değil, sitem değil bilakis istirhamdır. Geliniz...

 

Takip edildiğimizi sarahaten beyan eden Hacegan abiye hususen teşekkürü borç bilir, cümleten selam ederim...

  • Like 4

Share this post


Link to post
Share on other sites

Necip Fazıl Kısakürek adına açılmış en kapsamlı bir forum sitesindeyiz. Öyle tahmin ediyorum ki, talebelere Necip Fazıl hakkında bir ödev araştırması verildiğinde, talebelerin aradıklarını bulabildikleri tek site burasıdır. Ödevin konusu arama motoruna yazıldığında, göstereceği ilk sayfalarda bu site mutlaka yerini alır. Bu anlamda da sitemizin önemli bir görevi yerine getirdiğini düşünüyorum.

 

Necip Fazıl ile alakalı merak edilen bütün konuların bu site içerisinde olduğunu düşünüyorum. Necip Fazıl'a bir iftira mı atıldı? Bunu duyan bir insan hemen bilgisayarın başına geçerse ve bu siteye ulaşırsa, Üstad ile alakalı bütün konulara buradan hem de en doğru şekliyle buradan varabilir. Mesela Üstadı Amerikancı diye suçladılar, Kemalist bir face sayfasında... Bu site sayesinde sağlam bir karşı taarruza geçtim ve önlerine en doğru belgeleri fırlattım ve davamı malum face sayfasında yere düşürmedim. Malum face sayfasının liderini de kendi üyeleri karşısında zor duruma düşürdüm. Çünkü belgeler çok açıktı.

 

Bu forum sayfası böyle bir görevi de yerine getiriyor. Bu anlamda üye sayısından daha çok bir alanı etkilediğini söyleyebiliriz. Bence üye sayısından çok daha fazla insan, bu siteden, ama şu meseleden, ama bu meseleden dolayı faydalandı.

 

Sınıf Çalışmalarında Necip Fazıl'ı ve davasını masaya yatıran arkadaşları da unutmamak lazım. Mürid, Cihat, Reyhan, Görünmez, yer-gök, Nil-tuna, Gece güneşi, Trradomir, Abdulhamit, BDG ve Hayy bin Yakzan.

 

Bu arada her ay bir eser inceleniyor. Bu çalışmanın da büyük bir eksikliği kapatacağını düşünüyorum. Çok yerinde... İtiraf ediyorum, bu çalışmaya bir katkım olmadı... Bu güzel çalışmayı yürütenlerden: Tazir, siyahceket, penaltı..., Trradomir, Miralay, Ya-Leyl ilk anda aklıma gelen arkadaşlar...

 

Trradomir^den bir isteğim olacak... En Kötü Patron'nu da inceler misin?

Share this post


Link to post
Share on other sites

Avatarına Hayran

 

Avatarına hayranım abi.. deyipte severim

Zalim rumuzundaysa merhamet sezerim

Yalın ayak böğür açık tek tabanca gezerim

Buldum muydu casus masus acımadan ezerim

(mitajanı)

 

''ben bile kim olduğumu şaşırmış vaziyetteyken'' mi?.. Ajan kim olduğu şaşırmaz, Hani simit satarken gerçek kimliğini unutur; işine o kadar kendini kaptırır yani... Bu unutma işi de gerçek unutma değildir, sadece işine kendisini kaptırmadır ha... Hem ajansın hem de isim mitajan'ı... Hani kimse hiç şüphelenmez...(Zalim)

Share this post


Link to post
Share on other sites

Mazim çok eski sayılmasa da üç yıl olmuş n-f-k.com'la tanışmam.Maksat geçmişi yad etmek olduğundan eskileri hatılayıp mutlu olmak güzel.Site sakinleriyle tanışmam bir iftar günü oluyor.Taksim'de malum konakta verilen iftar yemeği.Gelenler bilirler çok güzel iftar günü olmuştu.Tabi o vakitler kimseyi tanımıyosun,nedir ne değildir bilmiyorsun.Zor şartlar altında da olsa gittiğim ve yeni kişilerle tanışma fırsatı bulduğum bir iftar programıydı.Üyelerin gerçektende sanalda görüldüğü gibi olmadığını ilk burda keşfetmiştim.(Aramızda kalsın yöneticileri de çok soğuk,uuuu buz gibi insanlar sandım ama benden duymuş olmayın öyle değiller.) :)

Derken zaman biraz ilerledi ve Fatih'te yapılan Necip Fazıl sempozyumu ve ikinci buluşma.Çalışma koşullarım el vermese de bir şekilde izin alıp gittiğim bu program gerçekten şuana kadar yapılanların en iyisiydi diyebilirim.Neyse efendim sempozyum sonrası site hakkında görüşelim, yapılması gerekenleri paylaşalım diye kısa bir toplantı yaptık.Tabi o zamanlar benim nick'im leyl değil.Konuşma sırasında konu geldi gitti,geldi gitti benim nickime takıldı.İsmi lazım değil o kendisini biliyor sayın üyemiz ''bu nasıl bir nicktir,çok aradınız mı?bu ne ya''gibilerinden bir söz etti.Tabi aslında ben kırılmıştım ama söylemedim.Yeri gelmişken bunu da aradan çıkartayım dedim.Tabi ilk işim nicki değiştirmek oldu. :)

Siteyle alakalı sıkıntılarım olduğunda yardımını esirgemeyen Kalemdar ve NFK-Fan 'a teşekkürlerimi belirtmeden geçemeyeceğim.

 


Leyl hanımın varlığı beni mutlu kılıyor, paylaşımlarındaki azmini ve son zamanlarda yüzüne renk gelmesini yerinde buluyor ve yürekten kutluyorum..Çay sözüm var kendisine unutmuş değilim. Umarım kırmızı da olur, ne bu sulta sadece adminin rengi kırmızı proletaryanın böylesi


Çay sözünü bende unutmuş değilim,beklemedeyim.Kırmızı olmak haddimize değil efendim onun için çok fırın ekmek yemem lazım. :)

Velhasıl n-f-k.com ailesinin varlığı beni mutlu kılıyor...
  • Like 2

Share this post


Link to post
Share on other sites

Baktım da 11153 üye 57974 mesajıyla(bu mesajla 57975 oldu)gelmiş ve geçişe devam etmekte. Çok birikimli ve geniş hizmeti olan bir site. Allahu Teala emeği geçenlerden razı olsun.

Share this post


Link to post
Share on other sites

 

 

 

 

Müşarünileyhin aşağıya alacağım başlıktaki talihlisini, linke tıklamadan önce bilene kuru boya seti hediye ediyoruz. :)

 

http://www.n-f-k.com...-neyzen-tevfik/

 

Oww. Kalenderle fena girmişiz birbirimize, tamam mevzuyu hatırladım. En sonunda 'ben de aynı şeyi söylüyorum zaten, ne bağırıyosun ki' numarası çekmiş. Şimdi olsa önce daha yumuşak girerdim ama sonunda da bu kadar sakin bırakmazdım. Duba gibi şişip betona bırakılmış futbol topu gibi sönmüşüm. Kuru boya setini kazandığım için çok mutluyum. Artık kazağımın arkasına 'Hüsamettin Hurşit Mahmutoğulları - Since 1993' yazabileceğim. Hediyemi bizahmet vereceğim adreste Abdullah diye bi çocuk var, ona gönderin ben sonra ondan alırım. T.C. Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliği 06689 Çankaya, Ankara

 

Adminim, sayın adminim, güzel adminim. Bakınız haşmetmeap; sizin yüce ihsankarlığınızla s.mod'luk mertebesine  layık gördüğünüz bir şahıs adminliğin teorisine çalışıyor. İşin pratiğini de anlaması için kendisine biraz ceza verebilir misiniz? Bendegânınız üyeleriniz sizlerden bunu istirham ediyorlar. Sizlerden adminliğinizi göstermenizi bekliyorlar. Bakınız şunlara, kırmızı filan diyorlar. Ayıp, sizin olduğunuz yerde ne hakla bu sözü ağızlarına alıyorlar? Hiç yakışmıyor. Kadim üyeler rahatsız. :)

 

Ha bak şeyi unuttuk. Burada görünmez diye bir yönetici var. Siz görmemiş olabilirsiniz ama bi aralar yarene âyân idi. Majestelerine sitede ilk rastladığımızda mitajanı, mürid ve ben birbirimizi boğazlayacak noktaya gelmiştik. Her sohbetimiz 'Görünmez sensin di mi lan', 'bırak şimdi abi ya, düpedüz sensin işte', 'ayak yapma olum, hadi itiraf et bak', 'Hacı ayıp oluyor, yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmiyor, söylesen ne olacak ki?' falan diye akar olmuştu. Evet, biz aramızda böyle papatya serseri gibi konuşuruz. Adam resmen fitne tohumu gibi aramıza serpildi. aynı mevzu üstünde yarım saat konuştuğumuz oluyordu. Hayır bir de tesadüfen adamın sülalesindeki bazı şahısların soy isminin, Mitajanı'nın pek de yaygın olmayan soyadıyla aynı olduğunu öğrenmedik mi? Sanki arkadaşın yedi ceddi vaktinde bize tezgah kurmak için çalışıp didinmiş.

 

İçimin içimi yediği bir gün mahut şahsın verdiği telefon numarasını aradım. Ankara Devlet Konservatuvarı'nda spikerlik, İsmek'te diksiyon eğitimi almış bi genç çıktı. 'Ee hani üstad, hayatın boyunca aksanı meşhur bi bölgenin dışına çıkmış değildin sen? Senin ağzın niye bu kadar büyük?' diye sordum. 'Aksanımı terbiye ettim efendim. Değil mi sevgili dinleyenler?' falan dedi. Yok yani öyle demedi tabii ama bu konuşmayı da ben onun teatral yeteneğine verdim, bir türlü ikna olamadım. 'Mitajanı akrabalardan birini ayarladı herhalde, az çakal değil şu herif ya' diye düşündüm. Görünmez de o sıralar sürekli mitajanına göndermeler yaptığından, onun farklı bir adam olduğuna inanmak epeyce vaktimizi almıştı. Üslup deseniz, bizim müridin yan sanayii gibi ahahah. Şu dağlar, şu taşlar, şu mürid dile gelse de söylese!

Bir de işin enteresan yanı üçümüz muhabbet ederken iki kişi birden bir kişiye 'görünmez sensin' diye yüklenince, o kişi ister istemez makaraları koyveriyor ve ihale adamın üstüne tamamen yapışıyor. Bunu ilk önce mitajanı yaptı, daha sonra da ben yaptım ve az daha görünmez biz oluyorduk. Daha fazla dayanamadım ve gidip adamla tanıştım, gerçekten alayımızdan birikimli, kafası canavar gibi bi adam çıktı. İstanbul'da olsa sabah akşam kapısında yatarız yani, öyle bi şey. Mitajanına filan beş atar (bu fitne tohumu da benden gelsin ehehe). Tabii sonra yönetici oldu, pas bile vermiyor artık diye lafımı sokup kaçıyorum. Allah'tan girmiyor, umarım görmez. SMOD kısmısının sağı solu belli olmaz. Bizim haber spikeri, açık unutulmuş mikrofon edebiyatından da haberdarsa kaçacak delik arayalım biz. Gel mitajanı gel.

  • Like 2

Share this post


Link to post
Share on other sites

Join the conversation

You can post now and register later. If you have an account, sign in now to post with your account.
Note: Your post will require moderator approval before it will be visible.

Guest
Reply to this topic...

×   Pasted as rich text.   Paste as plain text instead

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Your previous content has been restored.   Clear editor

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

Loading...

×
×
  • Create New...