ferahnak 6 Report post Posted December 13, 2013 Dünyanın düzeni bu yazıda var kışı da var ressamı öyle çizmiş Her bir yeri ayırmış denizini ovasını dağlarını sıralamış dizmiş Bak ey kulum bunları senin için yaptım her an beni hatırla Baktıkça hamt et isyan etme her işe sarıl sabırla Yağıyorsa gökten yağmur yağıyorsa gökten kar Düşün niçin bunlar böyle bunda da mutlak bir hayır var Rabbinin verdiklerine şükret azında vardır bir yarar İsyan etme görürsün sonunda mutlaka zarar Bu resmi çizen her şeye muktedirdir muktedir O resmi seyredenlere bu bir nasihat ve ibrettir Al başını ellerinin arasına düşün sana neler sunulmuş bir seyret Senin yapacağın tek şey seni yaradanı heran an ve daima şükret Sev hiç gördün mü Resimdeki olan yıldızların yere düştüğünü Sen hiç gördün mü resimdeki balıkların kanatlanıp uçtuğunu Sen hiç gördün mü resimlerdeki kaplumbağanın tazıdan hızlı koştuğunu Sen hiç gördün mü bu resimleri yapanın hiç hatalı olduğunu Mustafa Uz Share this post Link to post Share on other sites
ferahnak 6 Report post Posted December 15, 2013 Ölüm hayat demektir ölmesini bilene Ölüm cennet demektir girmesini bilene Ölüm can ile canandır bir birini bilene Ölüm kavuşmaktır kavuşmasını bilene Ölüm bir kapıdan çıkıp bir kapıya girmektir Ölüm bir rüya gibidir zamanında onun yolunu görmektir Ölüm bizlere bir ibrettir o ibrettir anlayıp onu bilmektir Ölüm bir kuş gibidir kafesten uçup gitmektir Ölüm hem ayrılık hem kavuşmak demektir Ölüm bir dosttan ayrılıp başka dostu görmektir Ölüm çıktığın yolculuğun sonuna geldin demektir Ölüm anı gelmeden Rabbinden af dilemek tövbe etmek gerekir Ölüm bir ye gibidir aniden gelip geçer Ölüm bir tarla gibidir ektiğini kul kendi biçer Ölüm bir yolculuktur kul yolunu kendi seçer Ölüm bir zamandır zamanı geldiğinde kişi sonsuzluğa göçer Mustafa UZ Share this post Link to post Share on other sites
ferahnak 6 Report post Posted December 17, 2013 Hep kabahatli değil ki evlatlarımız Onların yaşamında hatalarında var bizim de payımız Niçin ne yaptı da onları hor gördünüz Birini sevdiniz ötekini sabah akşam dövdünüz Sizler de analar babalar bir zamanlar çocuktunuz Komşunun bahçesinden elma erik yoldunuz O evlatlarında çocukluğunu yaşamaya hakkı var Sizler için onları bağışlamak niçin bu kadar zor Analar babalar evlatlarınızı bağrınıza basın Onların olur olmaz hatalarını görmeyin onları küstürmeyin Sizin evlat üzerinde olan hakkınız kadar Onlarında sizlerin üzerinde hakkı var Bir evladın anayı babayı arayıp sorması Onlara en büyük hediyedir bağrına basıp sarması Mustafa UZ Share this post Link to post Share on other sites
ferahnak 6 Report post Posted July 29, 2014 Bu âlemde dönen birer seyyareyiz Hak yolundan giden aciz bir avareyiz Senin adını andıkça Mevla’m için için yanarız Ya habib ALLAH ya nebi ALLAH MUHAMMEDEN RESULULLAH *** Bülbülü koydular altın kafese Senin ismini anmak Mevla’m nasip olsun müminlere herkese Hazır olalım ruh bedenden çıkmadan son nefese Ya habib ALLAH ya nebi ALLAH MUHAMMEDEN RESULULLAH *** Uyan gaflet uykusundan kalk uyan Çıktığın bu uzun yolda olmaz sesini duyan Kaybolursun bu âlemde olmaz seni bir arayan soran Ya habib ALLAH ya nebi ALLAH MUHAMMEDEN RESULULLAH *** Sarmışlar sırtımıza şu âlemin yükünü taşıyamıyorum Ayaklar gitmiyor dağları aşamıyorum Rahmanım düşmez dilimden onsuz yapamıyorum Ya habib ALLAH ya nebi ALLAH MUHAMMEDEN RESULULLAH *** Hidayet eyle Mevla’m bu aciz kullarına Çıkart bizleri aydınlık yarınlarına Düşürtme bizleri namerdin kollarına Ya habib ALLAH ya nebi ALLAH MUHAMMEDEN RESULULLAH Mustafa Uz Share this post Link to post Share on other sites
ferahnak 6 Report post Posted July 30, 2014 Sor bir kere kendine nasıl geldin sen bu mevkie buraya Hiç mi saygın yok senin sana her şeyleri veren o anaya babaya Gün gelir dost bildiklerin tuz biber eker kapanmayan yarana Ana baba kardeş yoksa yanında yaşamak neye yarar koysalar seni altın saraya Çok gördük makam mevki görüp te şımaranları Çok gördük çöplerde ekmek arayanları Çok gördük yaban ellere sarılıp ağlayanları Çok gördük ana baba hasretiyle kavrulup yananları Bir kerecik olsun sevdiklerin için göz yaşın aktı mı Onlardan ayrı kalmak onlarsız yaşamak yüreğini yaktı mı Derinden çektiğin ahlar benliğini yıktı mı Anadan babadan başkası eni arayıp yollarına baktı mı Bir gün gelir nedamet duyarsın yaptıklarına Ana baba yok artık yanında alışamadın hala onların yokluklarına Ağlayıp sızlasan da faydası yok artık ne bugün nede yarınlarına Artık bir son ver koş seni bekleyen gözü yaşlı o ananın babanın kollarına Mustafa Uz Share this post Link to post Share on other sites
ferahnak 6 Report post Posted July 31, 2014 Bu vatan bu toprak bu CUMHURİYET ve Bayrak nasıl kurtuldu nasıl kuruldu Bunu ancak içinde vatan sevgisi olanlar anlar Bu yurdun sınırları CUMHURİYET’i kara kalemle değil Bu topraklarda yatan şehidimin kanı ile yazıldı Dost düşman herkes bilir ki bu BAYRAĞIN sahibi TÜRKLERDİR Bu bayrak için yüzbinlerin neden şehit olduğunu Hiç kimse benim milletimin BAYRAĞINA dil uzatmasın Böyle düşünenler varsa onlar geleceği karanlık günlerini kendi yazsın Dini dili KURAN kıblesi aynı olanlar Bizleri ayırmak için aramıza nifak sokanlar Atamdan yadigar bu toprakları ve TÜRK milletini bölmeye çalışanlar TÜRK milletinin yumruğu altında yok olacaklar Mustafa UZ Share this post Link to post Share on other sites
ferahnak 6 Report post Posted August 1, 2014 Beklediğim o yolcu gelmiyor neden? Ne bir günün sabahı nede akşamı Ben mi bir hata yaptım yoksa bilmeden Beklediğim o yolcu gelmiyor neden… Yollar mı kapandı da ondan mı aşamıyor Yoksa kalpler mi darıldı da neden barışılmıyor Yazdığım mektuplar ona neden ulaşamıyor Beklediğim o yolcu gelmiyor neden Bekliyorum özlemle o dostun yolunu Bir tuta bilsem bıraktığım uzattığı onun kolunu Belki bir hata yaptım anlayamadım ben o dostun huyunu Beklediğim o yolcu gelmedi neden Çalmadığım kapı sormadığım kişi inan ki kalmadı Hiçbir kul nedenini bir kez olsun sormadı Söylüyorum herkese o dostun adını Buldum sonun da onun ismi yazılı mezar taşını Mustafa UZ. Share this post Link to post Share on other sites
ferahnak 6 Report post Posted August 4, 2014 BÖYLE TARİH ZOR YAZILIR Hiçbir zaman unutma tarihini geçmişini Eğme başını tarih önünde sakın bitirirler işini Fatihler Yavuzlar Muratlar daha niceleri bu toprakta yaşadı Sende onlardan kalanı kaptırma sakın sana düşman olana Tarih seni şöyle yazar Osmanlıdan öğren edep hayâ ve doğruluğu Bir elinde kılıcı bir elinde gürzü göğsünde imanıyla Nice düşmanlara karşı durdu verdiği o şehidiyle Tarih seni hep kıskandı anıyla şanıyla o tarihi yılların ihtişamıyla Nerelerden kopup geldik ulus olduk adını TÜRK koyduk Ayrılmadık hak yolundan ezan sesinden TÜRK olmanın değerini bayrağımız taşıyor Hilali yıldızı ne diyarlar aşıyor Mayamız belli hamurumuz imanla yoğrulmuş Kimsenin toprağında malında olmaz bizim gözümüz Edep hayâ namustur budur bizim özümüz Kur’an kelamıdır ağızdaki sözümüz Adamışım kendimi ALLAHA C.C. kul peygamber S.A.V ümmet olmaya Döndüremez hiç kimse bu MİLLETİ TÜRKÜ Vatikanlı olmaya Bana atamdan kalan ezan sesi lazım çan sesi değil Ey milletim hakkın yoluna git secdeye eğil Seni senden alamazlar TÜRKLÜĞÜN sana yeter Soyun neslin çok eskidir bunu bir an unutma Sen bir tarih yazansın tarihe sakın küsme Geçmişini unutup kendini sakın üzme Mustafa Uz Share this post Link to post Share on other sites
ferahnak 6 Report post Posted August 5, 2014 O ana ki karnında bebesi sırtında top mermisi Cepheye mermi ve su taşıyor soğuk bir kış gecesi Tarih sayfalarında yok bunun bir başka belgesi İşte bu topraklar ki oralarda yaşayanların orasıdır onların TÜRKİYESİ İstiklal ve bağımsızlığını kaybeden o milletler Tarih sayfalarından bir bir kaybolup giderler Yaşadıkları vatanlarında ayaklar altında sürüklenirler Onlar ancak başkalarının onlara verdikleriyle yetinirler Bu millet ki ve şartlar altında yedi düvele karşı koydu Çünkü TÜRKÜN yaşadığı bu topraklar bu vatan onun TÜRKÜN ana yurdu Yüz yıllar boyu bu semalarda surlarda TÜRKÜN bayrağı sallandı durdu Tarihe şöyle bir bak bu toprakların sahibi olan devleti kim ve kimler kurdu Biz TÜRKLER düşmana da dostumuz kadar saygı duyarız Onun içinde tarih sayfalarına hep destan yazarız Millet olarak kendi yaramızı biz kendimiz sararız Zamanı geldiğinde gene yedi düvele karşı koyarız Yazmışız biz dağlara taşlara TÜRK olmanın gururunu İçiyoruz Ahmet Yesevi Hazretlerinin getirdiği TÜRKLÜK suyunu Almamışız bizler TÜRKLÜKTEN başka TÜRK olmayanların asla huyunu Onun içindir ki bizi biz yapan içimizde eksilmeyen TÜRKLÜK gururu Mustafa UZ Share this post Link to post Share on other sites
ferahnak 6 Report post Posted August 7, 2014 Bülbül hasret kalmış güle gülde hasret bülbüle Onların adları söylenir dilden dile Onlar uzun bir yolda yürüyorlar el ele Onları ayırmak yakışır mı bizlere Onlar mümin olanların evlerinin süsüdür Onlar bahçede ki saksının gülü öteki de dalın bülbülü Onlar bizimle beraberdir ALLAHIN her günü Onlar cennet bahçelerinin hem sesidir hemde gülü Mustafa UZ Share this post Link to post Share on other sites
ferahnak 6 Report post Posted August 9, 2014 Ey mü’min ALLAH’IN katında olsun senin duan Öyle bir dua et ki sevinsin onu duyan Ey mü’min ibadetini yap ki imanını koruyasın Ey mü’min eline diline nefsine hâkim ol ki erenlerden olasın Ey mü’min iyiyi de kötüyü de günahı da söyleyen dillerdir diller Ey mü’min nefsine diline hâkim olanın bağrında açıyor güller Ey mü’min öyle diller var ki her an onu yaradan ALLAH’I söyler Ey mü’min eline diline nefsine hâkim olamayanlar ahirette ne eyler Ey mü’min mü’min olanın eli açık gözü toktur Ey mü’min mü’min olanın dünya malında gözü yoktur Ey mü’min mü’min olan bir bardak suya bir lokma ekmeğe şükreder Ey mü’min öyle dil vardır ki insanı hem vezir hem rezil eder Mustafa UZ Share this post Link to post Share on other sites
ferahnak 6 Report post Posted August 14, 2014 Kararan dünyamızı sen geldin nurunla aydınlattın Küllenmiş bu kalplerin ateşini korladın sen yaktın Sensin ya Muhammed gönüllere taht kuran Sensin ya Muhammed ALLAH adıyla her gün okunan Seni anan bu kalpler gözyaşı döken bu gözler Sana kavuşmak için bu beden ya Muhammed Her gün el açıp senin yolunda ölümü özler Seni anarak senin isminle ya Muhammed senin ümmetin olmak İmanın anahtarı senin adınla yapıldı ya Muhammed Kalpler senin adınla nura gark oldu aydınlandı ya Muhammed Sana kavuşmak istiyor perişan bu kalpler ya Muhammed Karanlık dünyamızı nurunla aydınlattın ya Muhammed Virandı bu dünya bu kalpler sen olmadan evvel ya Muhammed Gelişinle kalplerde açtı bahar kayboldu birden hazan Döndü dünya birden düğün evine ya Muhammed Kararan dünyamızı nurunla aydınlattın ya Muhammed İnsanları putlaştıran bir dünyada bir din kurdular Senin gelişinle yıkıldı putlar semalarda duyuldu ezan sesleri ya Muhammed Senin gelişinin sebebi vardı dünya seni bekliyordu Kararan dünyamızı nurunla aydınlattın ya Muhammed Çözüldü esaret zincirleri yıkıldı putlar gözler açıldı kalplere doldu nur Senin gelişinle ayağının değdiği yerlere geldi özlenen o huzur Gözlerden artık kanlı yaşlar değil umut ışıkları dökülüyor Kararan dünyamızı nurunla aydınlattın ya Muhammed Mustafa ya Muhammed Mustafa Mustafa Uz Share this post Link to post Share on other sites
ferahnak 6 Report post Posted August 17, 2014 Senin hasretin sana olan özlemim Dinmiyor içimde kor oldu yanıyor Sen hiç uzak değilsin şu aciz bedendesin Ben seninle yaşarım her gün seninle doğarım *** Susamışım ben sana bitsin bu susuzluğum Çatlamış dudaklarım kurumuş dilimle Hep seni anarım feryat eder yanarım Sana kavuştuğum an bitecek o hasretim YA MUHAMMED MUSTAFA RESULULLAH S.A.V Mustafa Uz Share this post Link to post Share on other sites
ferahnak 6 Report post Posted August 20, 2014 Ara sıra git kabristana orda yatanlara et dua Vatan düşmanında olsa etme sakın beddua Yalvar yakar sığın seni her an yaratanına Düşün şöyle bir an çıkar mıyım acaba bende yarına Ağlayıp sızlayıp göz yaşı döktüklerimizi nedense çabuk unutuyoruz Şu fani dünya da kendimizi nasılda aldatıp avutuyoruz Her gün yaşamamızda ince bir yoldan gidip geliyoruz Nedense durmadan hayattan hep dünyalık bekliyoruz Ömrümüzde yaşantımızda daha neler ne günler göreceğiz Unutmayalım bu yaşamın hesabını gün gelecek vereceğiz Ara sıra ağlayıp ara sırada güleceğiz Yaptığımız hataların günahların cezasını mutlaka çekeceğiz Sana bir ibret olan kabristana ara sıra gir bir bak Aldanıp sanma ki ölün senden çok uzak Attığın her adımda önünde var türlü türlü tuzak Dileyelim ALLAHTAN yaşantımız olsun Yağmur suyu gibi temiz ve berrak Mustafa Uz Share this post Link to post Share on other sites
mumin 414 Report post Posted August 20, 2014 Arkadaşlar Diğer Şairler formu ne hale gelmiş Allah aşkına girdim kendi nickimi bulamıyorum nerede. Orada şol zatın etrafa serpiştirilmiş şiirleri boy boy kaos bildiğin. Bu başlık altında derlensin de oraya da bir düzen gelsin. Hayır amcanın bence kesin Mustafa Cilasun ile birinci dereceden yakınlığı var. Bazen cep numarasını metrolara yazasım geliyor, aramalara cevap vermekten şiir yazamasın. Gerçekten biri diğer şairler kısmına bir el atsın. Çok rahatsız edici.Burada yazması için dayatın kabul etmezse bence bağlayalım amcayı. 1 Share this post Link to post Share on other sites
ferahnak 6 Report post Posted September 1, 2014 Bir acı, bir ateş, bir volkan içimde kaynayan Dinmek bilmiyor bir yara içimde kanayan Bulunmuyor bir hekim bu acıyı anlayan O meçhuller ki vatan için ölüme meydan okuyan *** Ahmed’i, Mehmed’i, Ayşe’si Fatma’sı çoğu şehit çoğu gazi Onların anlına yazılmış herkese nasip olmayan o yazı Bu topraklar ıslanmıştır gözyaşı ve kanla Yazılmıştır bu milletin tarihi şerefle ve şanla *** İstiklal ve hürriyet Türkün yürüdüğü yoldur Atılan mermiler iman dolu göğsünde patladı Elinde tuttuğu sancağı kalbinin üstünde sakladı Son damla kanı da sancağı elinde şehadet şerbetini içti öyle aktı *** Çanakkale benimdir ben de Çanakkale’yim Sahibidir atam dedem o yerlerin toprağın Adını kale koyduk çamuru imanla yoğrulmuştur Ey gafil çıkamazsın o tepeleri yolları çok yokuştur *** Doğduğum büyüdüğüm bu toprak bu vatan Sanki feryat ediyor gökyüzüne bak diyor Seni yok etmek isteyenler dalga dalga geliyor Ey hak imanın karşısında karlar gibi eriyor *** Elinde tuttuğu dipçiği olmayan tüfeği beş mermisi bir de kasaturası İçinde eksilmeyen vatan, bayrak sevdası Hür doğup hür yaşamak bu onun TÜRKÜN tek arzusu İçinde saklıdır o günlerin eksilmeyen acısı Mustafa Uz 1 Share this post Link to post Share on other sites
ferahnak 6 Report post Posted September 3, 2014 İçimden eksilmeyen acı ve hüzün Ne gecem belli ne de gündüzüm Hiç eksik olmaz yaşlıdır akar iki gözüm Yanıyor kanıyor senin için bu kalp hep ya Resulullah. Esen rüzgarlarla gökten uçan kuşlarla Gün doğumu seninle senin isminle başlar Sensiz boynu bükük yetim kaldı insanlar Yanıyor kanıyor senin için bu kalp hep ya Resulullah. Dağlara taşlara yazsam o mübarek adını Zincirlere vursalar kırsalar kanadımı kolumu İçimden söküp atamazlar sayıklarım hep senin adını Yanıyor kanıyor senin için bu kalp hep ya Resulullah. Senin ismini duydukça titremeyen kalbe kalp Gözyaşlarını akıtmayan göze göz demem Garip bir kulum içim acı doluyum onun yoluna baş koymuş Resulullahın yolcusuyum. Yanıyor kanıyor senin için bu kalp hep ya Resulullah. Mustafa UZ Share this post Link to post Share on other sites
trradomir 206 Report post Posted September 3, 2014 Maşallah abiciğim Allah rasulünün sevgisiyle yanıp tutuşan çok mübarek bi insanmışsınız. Fakat bu telefonunuzu niye her şiirinizin altına yazdığınızı bir türlü anlamıyorum. Şiiriniz üzerinden real hayata uzanan arkadaşlıklar mı tesis etmeye çalışıyorsunuz?Bi de kendi isminizle açılmış bi başlık var, orayı kullansanız daha hoş olur. 1 Share this post Link to post Share on other sites
hafakan 195 Report post Posted September 3, 2014 :) artı sürekli bi ilham halinde bu arkadaş.... belkide şairlik budur, yada bumu -dur. yada bu değilmidir . nedir bu :rolleyes: Share this post Link to post Share on other sites
ferahnak 6 Report post Posted September 8, 2014 Gönül hastalığı bir başkadır reçetesi Kur’an’dır Kur’an-ı Kerim münafıkların dertlerini arttırır Bir insan cenneti cehennemi yaşamıyla kendisi hazırlar Gönülle dil aynı olmalı biri başka biri başka olmamalı senin reçeteni yazarlar onlar Çekilen her acının ıstırabın şifası doktorda değildir Ara bul doğru adresi o adreste Kur’an’daki ilimdir Bize yazılan reçeteye Kur’an’a sarılmalıyız Aklın başına devşir bugün varız yarın yokuz Yazılmıştır Kur’an’da her dert için ayrı bir panzehir Düşün bunları bir kere bunlar kimin içindir nedir Okuyamamışsan sen o reçeteyi bütün bu yazılanları Sen zaten kaybetmişsin hem dününü hem bugününü hem de yarınını Mustafa Uz Share this post Link to post Share on other sites
ferahnak 6 Report post Posted September 11, 2014 Günah ile mühürlenmiş o yürekler Kur’an ile açılır Günahlar dökülür imanın sularıyla yüreklerden atılır Kulaklar duyar ezan sesini diller ALLAH diye haykırır O yürekler ki sızlar ALLAHI VE Kur’anı anladıkça Kararmış katılaşmış yürekler ALLAH kelamı ile iman ile çözülür Taşıdığım bu beden hidayet ve Kur’an ile beslenir İmanlı olan o kul ki her zaman ALLAH diye seslenir O yürekler ki sızlar ALLAHI ve Kur’anı anladıkça Her kulun tadacağı ölümün ötesini Kabirde duyacağı münkir ve nekir sesini Hesaba çekileceği mahşer mahkemesini O yürekler ki sızlar ALLAHI ve Kur’anı anladıkça Sen ki insanoğlu hiçbir düşkünü miskini görmedim diyemezsin İnsanları kılık kıyafetiyle malı ve mülkü ile değer biçemezsin Susadım su diyenin yanında gülerek su içemezsin O yürekler ki sızlar ALLAH ve Kur’anı anladıkça ALLAH yolunda yürürken ola ki şeytana kanıp ona uymayasın Senden düşkün olanlara gururla bakıp sakın gülmeyesin ALLAHIN ve Kur’anın yasakladığı nefsine aldanıp kanmayasın O yüreler ki sızlar ALLAH ve Kur’anı anladıkça ALLAHIM rahmet kapılarını yüzümüze kapatma Bizleri cehennem ateşiyle yakma Mustafa Uz Share this post Link to post Share on other sites
ferahnak 6 Report post Posted September 16, 2014 KUSURSUZ TABLO Dünyanın düzeni bu yazıda var kışı da var ressamı öyle çizmiş Her bir yeri ayırmış denizini ovasını dağlarını sıralamış dizmiş Bak ey kulum bunları senin için yaptım her an beni hatırla Baktıkça hamt et isyan etme her işe sarıl sabırla Yağıyorsa gökten yağmur yağıyorsa gökten kar Düşün niçin bunlar böyle bunda da mutlak bir hayır var Rabbinin verdiklerine şükret azında vardır bir yarar İsyan etme görürsün sonunda mutlaka zarar Bu resmi çizen her şeye muktedirdir muktedir O resmi seyredenlere bu bir nasihat ve ibrettir Al başını ellerinin arasına düşün sana neler sunulmuş bir seyret Senin yapacağın tek şey seni yaradanı heran an ve daima şükret Sev hiç gördün mü Resimdeki olan yıldızların yere düştüğünü Sen hiç gördün mü resimdeki balıkların kanatlanıp uçtuğunu Sen hiç gördün mü resimlerdeki kaplumbağanın tazıdan hızlı koştuğunu Sen hiç gördün mü bu resimleri yapanın hiç hatalı olduğunu Mustafa Uz Share this post Link to post Share on other sites
ferahnak 6 Report post Posted September 18, 2014 Her ölümün de var hem yazı hem de kışı Mevtanın koyulduğu ilk yer musalla taşı Ağlayanların gözünden akar hep gözyaşı Arkada kalanları belki anası babası ve kardeşi Kimsesiz olanlar da koyuluyor musalla taşına Onlarında mezarı kazılıyor ismi yazılıyor ucu başına Her gün nice hayatlar o taşa yatıyor Acılar beraberinde daha da acıları taşıyor Musalla taşı bir yolun başlangıcı Kimine başlar tatlı kimine de acı O yolculuğa hazır olan içimizden acaba kaçı Takdiri ilahi ölümdür her derdin ilacı Mustafa Uz Share this post Link to post Share on other sites
ferahnak 6 Report post Posted September 20, 2014 (edited) Müslümanın her zaman doğru olmalı sözü O Müslüman ki bilmeli mevkisini durduğu yeri Müslüman kişi ALLAH yolunda yürümeli Kur’anı getirmeli daima ileri Müslümanla gülün kokusu aynı olmalı Kalbine ALLAH Resulullah ve Kur’an aşkı dolmalı Kendi kendine ben neyim ben kimim diye kendisini sormalı Müslüman der ki varlıkta yoklukta ALLAHIN bir lütfudur Bunu böyle bilenler imanlı olan kuldur En güzel makam ALLAHA giden yoldur Mustafa Uz Edited September 26, 2014 by Ya-Leyl Share this post Link to post Share on other sites
ferahnak 6 Report post Posted September 22, 2014 Onların bazılarının vardır malı mülkü serveti Onlar hiçbir kula olmaz bir nebze şevkati Onlar evine yuvasına haram olanları taşırlar Onlar öyle alışmışlar onlar öyle yaşarlar Onların doyuramıyor dünya malı gözünü Onların hiç biri dinlemiyor atasının sözünü Onlara şöyle bir bak anlarsın onların geçmişi özünü Onların ar perdesi yıkılmış kara bulutlar sarmış gözünü Onlar hiçbir zaman asla haktan yana olmazlar Onlar bu gün bu gündür derler yarını göremezler Onlar bir düşküne bir yetime bir sadaka vermezler Onlar imanlı dost sofrasında helal lokma yemezler Onların yaşamından merhamet sevgi yoktur Onlar için onların yaşamı onlara haktır Onlar hiçbir zaman sormazlar kim tok kim aç Onlar bilmezler bir lokma ekmeye nice insanlar muhtaç Mustafa Uz Share this post Link to post Share on other sites