Jump to content
Necip Fazıl Kısakürek [N-F-K.com Forum]
Ü.Y

İstanbul Üzerine

Recommended Posts

işte Tevfik fikretin sis adlı şiiri.. İstanbul hiçbir şiirde böylesine kötülenmemiştir.. bunu üzerine Sis'e karşı Yahya Kemal "Siste söyleniş" adlı şiirini yazıyor..Tevfik Fikretle toprak altına sokulan İsTanBul,Yahya Kemalle bir daha diriliyor..

buyrun..

 

Sis

 

Sarmış ufuklarını senin gene inatçı bir duman,

beyaz bir karanlık ki, gittikçe artan

ağırlığının altında herşey silinmiş gibi,

bütün tablolar tozlu bir yoğunlukla örtülü;

tozlu ve heybetli bir yoğunluk ki, bakanlar

onun derinliğine iyice sokulamaz, korkar!

Ama bu derin karanlık örtü sana çok lâyık;

lâyık bu örtünüş sana, ey zulümlér sâhası!

Ey zulümler sâhası... Evet, ey parlak alan,

ey fâcialarla donanan ışıklı ve ihtişamlı sâha!

Ey parlaklığın ve ihtişâmın beşiği ve mezarı olan,

Doğu’nun öteden beri imrenilen eski kıralıçesi!

Ey kanlı sevişmeleri titremeden, tiksinmeden

sefahate susamış bağrında yaşatan.

Ey Marmara’nın mavi kucaklayışı içinde

sanki ölmüş gibi dalgın uyuyan canlı yığın.

Ey köhne Bizans, ey koca büyüleyici bunak,

ey bin kocadan artakalan dul kız;

güzelliğindeki tâzelik büyüsü henüz besbelli,

sana bakan gözler hâlâ üstüne titriyor.

Dışarıdan, uzaktan açılan gözlere, süzgün

iki lâcivert gözünle nekadar canayakın görünüyorsun!

Canayakın, hem de en kirli kadınlar gibi;

içerinde coşan ağıtların hiç birine aldırış etmeden.

Sanki bir hâin el, daha sen şehir olarak kuruluyorken,

lânetin zehirli suyunu yapına katmış gibi!

Zerrelerinde hep riyakârlığın pislikleri dalgalanır,

İçerinde temiz bir zerre aslâ bulamazsın.

Hep riyânın çirkefi; hasedin, kârgüdmenin çirkeflikleri;

Yalnız işte bu... Ve sanki hep bunlarla yükselinecek.

Milyonla barındırdığın insan kılıklarından

Parlak ve temiz alınlı kaç adam çıkar?

 

Örtün, evet ey felâket sahnesi... Örtün artık ey şehir;

örtün, ve sonsuz uyu, ey dünyanın koca kahbesi!

Ey debdebeler, tantanalar, şanlar, alaylar;

Kaatil kuleler, kal’ali ve zindanlı saraylar.

Ey hâtıraların kurşun kaplı kümbetlerini andıran, câmîler;

ey bağlanmış birer dev gibi duran mağrur sütunlar ki,

geçmişleri geleceklere anlatmıya memurdur;

ey dişleri düşmüş, sırıtan sur kafilesi.

Ey kubbeler, ey şanlı dilek evleri;

ey doğruluğun sözlerini taşıyan minâreler.

Ey basık tavanlı medreseler, mahkemecikler;

ey servilerin kara gölgelerinde birer yer

edinen nice bin sabırlı dilenci gürûhu;

“Geçmişlere Rahmet! ” diye yazılı kabir taşları.

Ey türbeler, ey herbiri velvele koparan bir hâtıra

canlandırdığı halde sessiz ve sadâsız yatan dedeler!

Ey tozla çamurun çarpıştığı eski sokaklar;

ey her açılan gediği bir vak’a sayıklıyan

vîrâneler, ey azılıların uykuya girdikleri yer.

Ey kapkara damlariyle ayağa kalkmış birer mâtemi

sembole eden harap ve sessiz evler;

ey herbiri bir leyleğe yahut bir çaylağa yuva olan

kederli ocaklar ki, bütün acılıklariyle somutmuş,

ve yıllardır tütmek ne... çoktan unutulmuş!

Ey mîdelerin zorlaması zehirinden ötürü

her aşâlığı yiyip yutan köhne ağızlar!

Ey tabi’atin gürlükleri ve nimetleriyle dolu

bir hayata sâhip iken, aç, işsiz ve verimsiz kalıp

her nâmeti, bütün gürlükleri, hep kurtuluş sebeplerini

gökten dilenen tevekkül zilleti ki.. sahtadir!

Ey köpek havlamaları, ey konuşma şerefiyle yükselmiş

olan insanda şu nankörlüğe lânet yağdıran feryât!

Ey faydasız ağlayışlar, ey zehirli gülüşler;

ey eksinlik ve kaderin açık ifadesi, nefretli bakışlar!

Ey ancak masalların tanıdığı bir hâtıra: Nâmus;

ey adamı ikbâl kıblesine götüren yol: Ayak öpme yolu.

Ey silahlı korku ki, öksüz ve dulların ağzındaki

her tâlih şikayeti yapageldiğin yıkımlardan ötürüdür!

Ey bir adamı korumak ve hürriyete kavuşturmak için

yalnız teneffüs hakkı veren kanun masalı!

Ey tutulmıyan vaitler, ey sonsuz muhakkak yalan,

ey mahkemelerden biteviye kovulan “hak”!

Ey en şiddetlikuşkularla duygusu kö¨rleşerek

vicdanlara uzatılan gizli kulaklar;

ey işitilmek korkusuyle kilitlenmiş ağızlar.

Ey nefret edilen, hakîr görülen millî gayret!

Ey kılıç ve kalem, ey iki siyasî mahkûm;

ey fazilet ve nezâketin payı, ey çoktan unutulan bu çehre!

Ey korku ağırlığından iki büklüm gemeye alışmış

zengin – fakir herkes, meşhur koca bir millet!

Ey eğilmiş esir baş, ki ak-pak, fakat iğrenç;

ey tâze kadın, ey onu tâkîbe koşan genç!

Ey hicran üzgünü ana, ey küskün karı-koca;

ey kimsesiz; âvâre çocuklar... Hele sizler,

hele sizler...

 

Örtün, evet, ey felâket sahnesi... Örtün artık ey şehir;

Örtün, ve sonsuz uyu, ey dünyanın koca kahpesi!

 

Tevfik Fikret...

 

 

SİSTE SÖYLENİŞ

 

 

Birden kapandı birbiri ardınca perdeler...

Kandilli, Göksu, Kanlıca, İstinye nerdeler?

 

Som zümrüt ortasında, muzaffer, akıp giden

Firuze nehri nerde? Bugün saklıdır, neden?

 

Benzetmek olmasın sana dünyâda bir yeri;

Eylül sonunda böyledir İsviçre gölleri.

 

Bir devri lânetiyle boğan şairin Sis'i.

Vicdan ve rûh elemlerinin en zehirlisi.

 

Hulyâma bir eza gibi aksetti bir daha;

-Örtün! Müebbeden uyu! Ey şehr! -O beddua...

 

Hayır bu hâl uzun süremez, sen yakındasın;

Hâlâ dağılmayan bu sisin arkasındasın.

 

Sıyrıl, beyaz karanlık içinden, parıl parıl

Berraklığında bilme nedir hafta, ay ve yıl.

 

Hüznün, ferahlığın bizim olsun kışın, yazın,

Hiç bir zaman kader bizi senden ayırmasın.

 

 

Yahya Kemal Beyatlı

Share this post


Link to post
Share on other sites

Tevfik Fikret'e kendi dilinden güzel bir yanıt verilmiş..

keşke şurda burda fikirlere muhalif taraflar yanıtlarını abideleştirerek verseler..ne güzel olur :)

...

 

ben derim ki bu başlık altında İstanbul konulu şiirleri toplayalım ..

güzel olmaz mı ..:)

 

 

İSTANBUL

Bütün hayatı uyur bir sema-yı mühmelde

Geniş ufukları efsanevi hikayelerin

Tasavvur ettiği gökler kadar beyaz, narin,

Minarelerle müzeyyen, sevimli bir belde...

 

 

O mai dalgaların bu sesiyle perverde

Sevahilinde güler ruhu başka bir denizin,

Gezer bu levhaya ait bir ihtiram-ı hazin

Melul hisli mükedder nazarlı gözlerde.

 

 

Bütün bedayi'-i ezman, nefais-i a'sar

Bu mai çehreli İstanbul'un beyaz ve uzun

Ufuklarında bulur penah si'r ü füsun.

 

 

Dalınca gözlerim ağlar bu hüsn-i sakinde;

Bu beldenin uyuyan bir başka güzellik var

Bütün tulu' ve gurubunda, subh u leylinde...

 

 

Faruk Nafiz Çamlıbel

Share this post


Link to post
Share on other sites

İSTANBUL'U ÖZLEDİM

 

 

İstanbul'dan ziyade

İstanbul'u özledim

Tertemiz, saf ve sade

İstanbul'u özledim.

 

 

Gönül öksüz bu gece

Efkarlıdır her hece

Hasreti bile yüce

İstanbul'u özledim.

 

 

Nefes nefes aradım

Dert çekmeye yaradım

O'nda kaldı muradım

İstanbul'u özledim.

 

 

Ey masum bakışlı yar

Gözünde İstanbul var

En az gözlerin kadar

İstanbul'u özledim...

 

 

Uğur Işılak

Share this post


Link to post
Share on other sites

İstanbul ile ilgili şiirler arasından Üstadın Canım İstanbul şiirinin üstüne tanımam :)

Share this post


Link to post
Share on other sites
İstanbul ile ilgili şiirler arasından Üstadın Canım İstanbul şiirinin üstüne tanımam :)

aynı fikirdeyim.

 

ÇİÇEĞİ ALTIN YALDIZ SUYU TELLİ PULLUDUR

AY VE GÜNEŞ EZELDEN İKİ İSTANBULLUDUR.

Share this post


Link to post
Share on other sites

BİR BAŞKA TEPEDEN

 

Sana dün bir tepeden baktım aziz İstanbul!

Görmedim gezmediğim, sevmediğim hiçbir yer.

Ömrüm oldukça, gönül tahtıma keyfince kurul!

Sade bir semtini sevmek bile bir ömre değer.

 

Nice revnaklı şehirler görülür dünyada,

Lakin efsunlu güzellikleri sensin yaratan.

Yaşamıştır derim, en hoş ve uzun rü'yada

Sende çok yıl yaşayan, sende ölen, sende yatan.

 

 

Yahya Kemal BEYATLI

Share this post


Link to post
Share on other sites

bir İstanbul şiiri de Aşık Veyselden :)

 

veysel11.gif

 

İstanbul

 

Sevgisi içimde yaşayıp duran

Nazlı güzellerin şirin İstanbul

Hayali kafamda hükümdar süren

Görmez gözlerime görün İstanbul

 

Ortasında deniz kenarlar kara

Bu dünyada cennet olmuş kullara

Mehtapta sandallar ne hoş manzara

Sahildir yayladır yerin İstanbul

 

Gemilerin gelir peşi peşine

Şöhretin yayılmış hudut dışına

Ayrı bir güzellik başlı başına

Sevgi muhabbetin derin İstanbul

 

Fatih Mehmet Sultan temeli kurdu

Ondan sonra oldu Türklerin yurdu

Edirne'den gelen o büyük ordu

Ayyıldız bayrak nurun İstanbul

 

Denizler kilidi boğazların var

Dünyaya haykıran avazların var

Yılmaz Türk Ordusu şahbazların var

Ferah tut gönlünün serin İstanbul

 

Dünya güzelliği sendedir mevcut

Hususi özenmiş yaratmış Mabut

Herkesin gönlünde vardır bir maksut

Halis Türk maksadın varın İstanbul

 

Edipler şairler yetişmiş sende

Ehl-i aşklar yanmış tutuşmuş sende

Bir aciz kimseyim Veysel'im ben de

Seversen olayım yarin İstanbul

 

Aşık Veysel

Share this post


Link to post
Share on other sites

Ağladı İstanbul

 

Arıyor İstanbul eski günleri

Geceler kahroldu çöktü İstanbul

Ellerini açmış minareleri

İçini Allah'a döktü İstanbul

 

Ağladı boynunu büktü İstanbul

Bizi yüreğinden söktü İstanbul

 

Ah İstanbul ah

Bilirim matemlisin, bilirim yaslısın

Bilirim kızgınsın bize

Bilmem ki arınır mıyız bu günahtan

Döksen bizi Marmara’ya, Karadeniz’e

 

Ne bunca imparatorluklar

Ne de muharebeler yordu seni

Korundun düşmandan yıllarca

Lakin dost bildiğin, can bildiğin vurdu seni

 

Ah İstanbul ah!

Yüzüne bakacak yüzümüz kalmadı

Bırak bari ismini doya doya analım

Bundan böyle sen bize yan,

 

biz de sana yanalım

 

Toprağın altından yükselir figan

Bakamaz üstüne yer hicabından

Bağrına bastığı vurdu sırtından

Matem bayrağını çekti İstanbul

 

Uğur IŞILAK

Share this post


Link to post
Share on other sites

Severek ayrılanlara gelsin.. :)

 

Hoşcakal İstanbul

 

İstanbul, senden ayrılmak zor geliyor bana,

inan İstanbul, aşığım sana, ayrılmak matemimdir,

eğer övülecek güzellik varsa, bunlar hep senindir,

hasretinden sarardım soldum,

kavuştum sevdam, ayrıldım matemim oldun,

gülüyorlar zerafetleriyle; eminönü, kadıköy, üsküdar,

seni hep anacağım istanbul ölene kadar,

yukardan kükrüyor topkapı çamlıca bütün ihtişamıyla,

bir başka güzellik katıyor ışıklar, boğazdan akışıyla,

bayezıttan, eyuptan, sana selam var,

bir çift göz seni izliyor çamlıcadan, muhteşem bakışıyla,

eğer varsa insanda zerre kadar hissiyat,

çamlıca ne yürekler yakıyor,

o büyük ihtişamıyla, istanbula bir tepeden bakıyor

hoşcakal istanbul ayrılıyorum,

ama üzülme yine seninleyim, sen benim içimdesin,

yüreğimde bir ateş, kor gibi yanıyorum,

hoşcakal istanbul ayrılıyorum...

gece rüyamda gündüz düşümdesin,

seninle yatıp seninle kalkıyorum,

hoşcakal istanbul ayrılıyorum...

 

Tacettin Aksu

07.04.2000 İstanbul

Share this post


Link to post
Share on other sites

İlber Ortay'lı "Osmanlı'yı Yeniden Keşfetmek" kitabında şöyle bir ifade kullanmıştı İstanbul için:

 

"Ne yaparsak yapalım, ne kadar kirletmeye çalışırsak çalışalım; yinede bambaşkadır, güzeldir, kendine hastır İstanbul"

Share this post


Link to post
Share on other sites

Hayal Şehir

 

Git bu mevsimde, gurub vakti, Cihangir’den bak!

Bir zaman kendini karşındaki rüyaya bırak!

Başkadır çünkü bu akşam bütün akşamlardan;

Güneşin vehmi saraylar yaratır camlardan;

O ilah isteyip eğlence hayalhanesine,

Çevirir camları birden peri kaşanesine.

Som ateşten bu saraylarla bütün karşı yaka

Benzer üç bin sene evvelki mutantan şarka.

Mestolup içtiği altın şarabın zevkinden

Elde bir kırmızı kaseyle ufuktan çekilen

Nice yüz bin senedir şarkın ışık mimarı

Böyle ma’mur eder ettikçe hayal Üsküdar’ı.

O ilahın bütün ilhamı fakat anidir; Bu ateşten yaratılmış yapılar fanidir;

Kaybolur hepsi de bir anda kararmakla batı.

Az sürer gerçi fakir Üsküdar’ın saltanatı;

Esef etmez güneşin şimdi neler yıktığına;

Serviler şehri dalar kendi iç aydınlığına,

Ezeli mağfiretin böyle bir ikliminde Altının göz boyamaz kalpı kadar halisi de.

Halkının hilkati her semtini bir cennet eden

Karşı sahilde karanlıkta kalan her tepeden,

Gece bir çok fıkara evlerinin lambaları

En sahih aynadan aksettiriyor Üsküdar’ı.

 

Yahya Kemal Beyatlı

  • Like 1

Share this post


Link to post
Share on other sites

Join the conversation

You can post now and register later. If you have an account, sign in now to post with your account.
Note: Your post will require moderator approval before it will be visible.

Guest
Reply to this topic...

×   Pasted as rich text.   Paste as plain text instead

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Your previous content has been restored.   Clear editor

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

Loading...

×
×
  • Create New...