yunuscoskun 4 Report post Posted May 8, 2009 yarım günde elimde kalan ve karşısında eriyen ben , ruhumun tüm kör noktalarına vuran eser bana şunu gösterdi... titre ve kendine gel. etrafındaki insanlardan ziyade kendini incele... beni alacak bir tımarhane tanıyor musunuz? yollayın beni oraya Share this post Link to post Share on other sites
Murat Aydın 9 Report post Posted June 21, 2009 Bu nasıl bir hissiyattır Allah'ım... Her cümlede bir tutam ''herkes'' var... Mekanın cennet ola Üstad'ım Share this post Link to post Share on other sites
kurşunkalem 56 Report post Posted August 12, 2009 Bir adam yaratmak... Bu kitabın sonunu müthiş bir kabusdan, aniden uyandıktan sonra bitirdim, Bu kadar mı burun buruna getirir bir insanı gerçeklerle bir kitap Demekki düşüncükçe herbirimiz bir hüsrev olma ihtimali taşıyoruz akıl ne büyük nimet Yarab ne büyük.. 1 Share this post Link to post Share on other sites
tefekkür-ü mevt 5 Report post Posted May 7, 2010 Üstadın piyeslerinden bir tek Reis Bey' i okumuştum. Bu şaheseri okuma fırsatını yakalayamadan geçen hafta tiyatroda oynancağını öğrendiğimde aklımda bir tereddüt oluştu.Evet mutlaka bu oyuna gitmek istiyordum fakat ya metinde sadeleştirme yapıldıysa , üstadın fikrinden , çilesinden , ruh ızdıraplarından bir nebze nasiplenemeden dönersem nolurdu..Hemen kitabı alıp okudum ve de belediye tiyatrosuna gittim. Oyun orjinal metin üzerinden harika bir şekilde oynandı. Bu oyun sayesinde üstada aşina olmayan ve yanımda benim zorlamamla tiyatroyu izleyen arkadaşım üstadla tanışmış oldu.. Elhamdülillah ki biraz olsun nefs muhasebesine girişti.. Peki neden üstadın her cümlesi ayrı bir metin konusu olabilecek bu eserleri daha fazla sahnelenmiyor? İşte Büyük Doğu' ya olan ilgi bu kadar az iken ; içinde bulunduğumuz dönemde bu oyunlar daha çok sahnelenmelidir! 1 Share this post Link to post Share on other sites
ziya 0 Report post Posted March 19, 2011 s.a. bir adam yaratmak kitabı ile filmi arasındaki farklar nelerdir? ne olur bana detaylıca yardım edin sürem olmadığı için kitabını okuyup karşılaştırma yapamıyorum :crying_anim: :bas_donmesi: ne olur yardım edin saygılarımla zyg Share this post Link to post Share on other sites
kvp111 7 Report post Posted March 19, 2011 s.a. bir adam yaratmak kitabı ile filmi arasındaki farklar nelerdir? ne olur bana detaylıca yardım edin sürem olmadığı için kitabını okuyup karşılaştırma yapamıyorum :crying_anim: :bas_donmesi: ne olur yardım edin saygılarımla zyg illa bir fark olsun istiyorsun sanırım güzel kardeşim..yok fark mark... Share this post Link to post Share on other sites
ziya 0 Report post Posted March 19, 2011 hç bir farkı yokmu yani Share this post Link to post Share on other sites
vasifsiz 28 Report post Posted March 19, 2011 Fark var. Filmin girişi ile sonunda ufak farklılıklar olduğunu hatırlıyorum. Mesela metnin sonunda kafir küfründe inat ediyorken, filim herhangi bir sona bağlanmamıştı yanlış hatırlamıyorsam. Ama zannedersem aralarında geçen diyalogların ekserisi birebir aynı. Herhalde birkaç nüans seneryo gereği çıkartılmış. Share this post Link to post Share on other sites
ziya 0 Report post Posted March 21, 2011 saol ! :shake2: Share this post Link to post Share on other sites
sark 208 Report post Posted March 22, 2011 Berat arkadaşımız Üstad'ın "Mümin Kafir" eserinden bahsetmekte anladığım kadarıyla. Burada sorulan "Bir Adam Yaratmak" piyesi. Ayrıca kitapta evet kafir tavrında kavi, filmde de tam anlamıyla dönmüyor zaten. Sadece, artık kafirin inadından dönmeyeceğini anladığı yerde, Müminin "Yolunuz açık olsun." cümlesi geçiyor ya, Kafir nasıl bu kadar iyi niyetli olabilirsin gibi cümlesine binaen "Cehennemi kastediyorum!" cümlesi değiştirilmişti. Filmde daha ılıman bir portre çizilmeye çalışılmış sanırım. Ben orada fark gözlemlemiştim. Ziya kardeşime gelince, başlık başlık dolanıp eserin film ile farklılıklarını araştırıyorsunuz da, size yok dediğimiz halde kani olmuyorsunuz. :) Bakın, filmi yarım bıraktığım yerden tamamladım ve de ilk yanıtımda dediğim gibi, esere uygunluğu söz konusu. Bu hususta esere aykırılık yok. Artık inanın bize.:) Share this post Link to post Share on other sites
vasifsiz 28 Report post Posted March 22, 2011 Acep başlığı hangi halet-i ruhiye ile okudum bilmiyorum. Herhalde beş on sekmeye birden bakmamak gerekiyor :) Velhasıl, düzelttiğiniz için teşekkür ettik. Share this post Link to post Share on other sites
ziya 0 Report post Posted March 23, 2011 sağolun teşekkürler :sticky: Share this post Link to post Share on other sites
mumin 414 Report post Posted December 3, 2011 Ulviye : Evladım gitme, gitme! Hüsrev : Ne yapayım anne? Kestiniz incir ağacını! Ruhumda derin çizgiler bırakmıştır bu nokta. İlk okuduğumda günlerce tesirinden kurtulamamıştım. Sonraları bir gözden geçireyim diye elime aldım, bir baktım yine okumuşum. Muazzam ibareler ve de çekilen çilenin adeta fotoğrafı söz konusu. Üstad'ım, biricik Üstad'ım mekanın cennet olsun. Sen'den öğrendiğimi kimseden öğrenmedim ben. Share this post Link to post Share on other sites
Ya-Leyl 333 Report post Posted January 14, 2013 Bir adam yaratmak ın Hüsrev'i sonunda çıldırır.Çıldırır çünkü aklı bir cephane deposu gibi patlamıştır.Çünkü sahip olduğu akıl 19. asra mahsus efendilik taslayan,kalbine hükmeymeye kalkışan bir akıldır: '' Yaratıcı neymiş,yaratmaya kalkarak tanıdım.Yalancı İlah,doğrusunu tanıdı.Gölge artist öz sanatkarı tanıdı.Ben şimdi şu anda tanıyorum Allah'ı.İlminin,sanatının karşısında aklımı veriyorum.Aklım cephane deposu gibi patlıyor,kül oluyor.(istanbul1959)'' N.Fazıl'ın ,aklın değişen yeri ve rolü üzerine bir vurgulamasıdır bu tecennüm aslında.Ve Hüsrev alabildiğine trajik bir tiptir bu duyuş tarzıyla.''Yeniler' e takdim edilen aklın zarfı,her şeyi bildiğini zannetmesi.Akıl,bilmediğini bilmiyor.Trajedi burada işte.Ya da komedi.Göz kendini göremiyor,üstelik göremediğini bilmiyor.Akıl ,sezgiyi inkar ediyor.Onu doğuran hissi küçümsüyor.Kalp gözleri kapalı,''makul'' olana müheyya bir döngü. Nazan Bekiroğlu-Mor mürekkep sf:59 2 Share this post Link to post Share on other sites