Jump to content
Necip Fazıl Kısakürek [N-F-K.com Forum]
Sign in to follow this  
cerrah

Ozan Arif Ve İsmail Türüt Niçin Linç Ediliyor: Maksat üzüm Yemek Mi, Bağcı Dövmek Mi?

Recommended Posts

Ozan Arif ve İsmail Türüt niçin linç ediliyor: Maksat üzüm yemek mi, bağcı dövmek mi?

Oğuz Gürses

 

 

 

Plan Yapmayın Plan

 

Plan yapmayın plan gitmez Karadeniz’de

Kahpelik yalan dolan tutmaz Karadeniz’de

Ne Conisi ne Rusu pusu kurmasın pusu

Bölücülük borusu da ötmez Karadeniz’de

 

Bırakın çan çalmayı Ermenici olmayı

Millet böyle dolmayı yutmaz Karadeniz’de

Ogün böyle desinler bugün böyle desinler

Fatihalar Yasinler bitmez Karadeniz’de

 

Şerefini şanını ortaya koy canını

Hiçkimse vatanını satmaz Karadeniz’de

Vatan satsa bir kişi anında biter işi

Türk ve İslam güneşi batmaz Karadeniz’de

 

Bizde varken bu duruş emiceniz olsa Bush

Alayınız beş kuruş etmez Karadeniz’de

Anladık var gocunuz belli kuyruk acınız

Kargaşaya gücünüz yetmez Karadeniz’de.

 

***

 

Ozan Arif yukarıdaki şiiri yazmış, türkücü İsmail Türüt besteleyip okumuş ve bir karadeniz delikanlısı da amatörce bir çalışma ile buna bir klip çekip You Tube’a yollamış... Hadise bundan ibaret ...

 

 

 

Buraya kadar fkir hürriyeti ve sanat faaliyeti kapsamında değerlendirilebilecek bir durum gibi görünürken, işgal medyasının bütün satılık ve kiralık kalem ve kelâm erbabı kıçlarına nişadır sürülmüş eşşekler gibi tepinip anırmaya başlayınca ortalığı bir tozdumandır kaplıyor... Bu hainler korosunun gazıyla iş çığırından çıkıyor ve bu ülkenin üç milliyetçi evlâdı işgal medyası marifetiyle yargısız infaz /recm/ linç edilmeye çalışılıyor...

 

***

 

 

 

Adam halk şiiri tarzında bir şiir yazmış... Öteki bu şiiri almış türkü formunda besteleyip okumuş... Bir diğeri de bunu amatör bir kliple yorumlamış...

 

Beğenirsiniz, beğenmezsiniz; översiniz ,eleştirirsiniz,... Bu sizin şahsî tercihihinizdir...

 

Ama iş “vurun kahpeye” veya “söyletmen vurun” tarzı bir medyatik linçe dönüştürülürse bu, kültür-sanat alanıyla ilgili bir tercih meselesi olmaktan çıkar siyasî bir mesele haline dönüşür...

 

Hele ki, linççilerin başını, her ihanetin önde gideni işgal medyasının, her türlü ihanetten sabıkalı kaşarlanmış ve tesçilli hain takımı çekiyorsa; haklı olarak halk da “hooop, durun bakalım! Noluyoruz bi anlayalım” der...

Diyor da zaten...

 

Diyor ama ona ne ekranını açan, ne mikrafon tutan ne de manşetlerde yer veren var...

 

Olsun o yine de sesini duyurmanın bir yolunu buluyor... Evde, sokakta, çarşıda, pazarda, otobüste, dolmuşta, internette konuşuyor...

 

Bu konuşmalardan görünen şu: Halkımız bu işgal medyasına, işgal medyasının bu satılık ve kiralık kalem ve kelâm erbabına rağmen, bu şiiri de bu türküyü de, bu klibi de pek sevmiş görünüyor...

 

İnternette destek mesajlarının haddi hesabı yok, klip izlenme rekorları kırıyor...

 

İşgal medyasının paniği de bundan...

 

Bu yüzden Ozan Arifi’de, İsmail Türüt’ü de boyun eğmeye, özür dilemeye, yazdığına, yaptığına pişman etmeye, “ibret-i alem için” linç etmeye kesin kararlılar...

 

****

 

Yukarıdaki şiiri okuyun veya onun türkü formunda bestelennmiş halini dinleyin...

 

Bunlarda bu kadar gürültü koparacak ne var?

 

Başlıktan başlayalım:

 

Plan Yapmayın plan

 

Şair, en anlayışı kıt olanların bile anyabileceği kadar açık olarak “Bu halk için kötülük planları yapmayın” diyor...

 

Ne deseydi?

 

“Bu halk için kötülük planları yapanlar için Vatikan, AB, ABD, İsrail ve bütün siyonist-haçlı melanet şebekeleri kesenin ağzını sonuna kadar açıyor... Bu halk sahipsiz, arayanı soranı yok; bir planda siz yapın, bir kumpas da siz kurun düşmüşe bir tekme de siz vurun, , bir kötülük tohumu da siz ekin de zengin olun, köşeyi dönün, hayatınız kurtulsun” mu deseydi?

 

Plan yapmayın plan gitmez Karadeniz’de

Kahpelik yalan dolan tutmaz Karadeniz’de

Ne Conisi ne Rusu pusu kurmasın pusu

Bölücülük borusu da ötmez Karadeniz’de

 

Ne var bu kıtada itiraz edecek?

 

“İstediğiniz kötülük planlarını yapın, Karadeniz halkı dangalaktır bunlara alet olur, planlarınızın hepsi tutar... /Çünkü Karadenizliler kahpeliğe, yalana dolana pek meyyaldir../ Conisi, Rusu, Hristiyanı,Yahudisi, bu topraklarda kimin varsa gözü, rahatça öttürsün borusunu Karadenizde” mi deseydi ?

 

Bırakın çan çalmayı Ermenici olmayı

Millet böyle dolmayı yutmaz Karadeniz’de

Ogün böyle desinler bugün böyle desinler

Fatihalar Yasinler bitmez Karadeniz’de

 

“Bırakın şu ezan okumayı, her mahallede açılan kiliselere koşup zangoç olun, çan çalın... Millet böyle dolmayı yutmak için hazır Karadenizde... Ogün böyle desinler bugün böyle desinler ... Korkmayın artık Fatihalar Yasinler bitti Karadeniz’de “ mi deseydi?

 

Şerefini şanını ortaya koy canını

Hiçkimse vatanını satmaz Karadeniz’de

Vatan satsa bir kişi anında biter işi

Türk ve İslam güneşi batmaz Karadeniz’de

 

“Boş ver şerefi, şanı bunlar boş işler, şimdi geçer akçe *EDIT//NFK-Fan* ve kahpelik... Herkes vatanını satmaya hazır Karadeniz’de... Vatanıı satsa bir kişi, anında dolalra dolar cebi, düzelir bütün işi... Türk ve İslâm güneşi çoktan battı karadeniz’de” mi deseydi?

 

Bizde varken bu duruş emiceniz olsa Bush

Alayınız beş kuruş etmez Karadeniz’de

Anladık var gocunuz belli kuyruk acınız

Kargaşaya gücünüz yetmez Karadeniz’de.

 

“Bizde varken bu ihanete yakın duruş, emrin nedir çekinme söyle Mr. Bush... Alayımız size hizmete hazır Karadeniz’de... Sizleri gocundurup üzdüğümüz, kuyruğunuza basıp canınızı acıttığımız için çok pişmanız, artık istediğiniz gibi at oynatabilirsiniz Karadeniz’de” mi deseydi?

 

Şayet öyle deseydi İşgal medyasının satılık ve kiralık kalem ve kelâm erbabı bunu ayakta alkışlayıp yere göğe koyamazdı... “İşte çağdaşlık, uygarlık bu” diye günlerce manşet ve birinci haber yapardı...

 

Demek ki mesele Hrant Dink değil...

 

Hrant Dink bahane....

 

Hrant Dink’in arkasına sığınılarak her halkın en temel milli duygu ve düşüncesinin sonucu oluşan dinini, dilini, kültürünü, milletini,vatanını sevmek şuuru ve onları fiilî veya kültürel her türlü işgale karşı savunma refleksleri törpülenerek yokedilmek isteniyor...

 

Bu türkü ve klibinden Hrant Dink’in ailesi, yakınları ve hatta Türkiye'deki Ermeni Cemaati, alınmış, kırılmış, üzülmüş olabilir... Bunu ifade de edebilirler...

 

Bunda anlaşılmayacak bir şey yok....

 

Burada izahı gereken durum; işgal medyasının niçin Hrant Dink’i kalkan yaparak milli duygularını sözle, müzikle ve kliple -doğru veya yanlış/iyi veya kötü- ifade eden üç kişiyi yargısız infaza tabi tuttuğudur?

 

Ortada suç varsa bu memleketin, savcısı hakimi, adliyesi var... Size n’oluyor?

 

Hrant Dink’e yapılanla, bu üç milliyetçi sanatçıya yapılan linç; “ yargısız infaz” olmaları bakımından aynı şey değil mi?

 

Yargısızın infazın mağduru Ermeni ise niçin “hepimiz Ermeniyiz” oluyor da, Müslüman- Türk olunca “söyletmen vurun ” oluyor?

 

Yaptığınız planları bir türlü tutturamadığınız için mi bu kadar kin ve hınç duyuyorsunuz bu halka, ve bu halkın duygu ve düşüncelerine tercüman olanlara karşı?..

 

***

 

Bu ülkenin halkı bu toprakları kendine vatan kıldığından bu yana nice dış saldırılar, istilâ ve işgal denemeleri gördü... Nice ihanet çemberlerinin içinden geçti... Nice kahpe pusulara düştü, kaç bıçak darbesi yedi, kaç kurşun yarası aldı sırtından... O yüzden binbir yılın, binbir tecrübesiyle dost kimdir, düşman kimdir, hain kime derler iyi bilir...

 

Kısaca: Denize dökülmeden önce son çıkıştasınız...Şu hırlamaları, ulıumaları bir an önce keserek pılıyı pırtıyı toplayıp “vatan-ı aslinize” döndünüz döndünüz... Yoksa “Fatihalar, Yasinler bitmez” Anadolu’da... Apırsanızda bitmez, köpürsenizde bitmez....

 

Kaynak: http://siradisi.e-politica.com/topic/ozan-...iyor--3575.html

Share this post


Link to post
Share on other sites

Ben şarkıda hiçbirşey göremiyorum hatta çok güzel olmuş bence youtube deki klip Türüt ü ne ilgilendirirki satılık medyamız fırsat bulmuş vurmaya çalışıyor.

Nesi varki bu şarkının?

Share this post


Link to post
Share on other sites

Kusura bakılmasın ama aşırı sığ bir yazı. Bekledim bekledim, Bırakın çan çalmayı Ermenici olmayı/Millet böyle dolmayı yutmaz Karadeniz’de/Ogün böyle desinler bugün böyle desinler/Fatihalar Yasinler bitmez Karadeniz’de kıtasının yorumuna gelince 'yuh' dedim. 'Yuh' demek için beklemiş gibi oldum, kendimi enayi gibi hissediyorum yani. Çok kötü bir üslup ve metod kullanılmış. İddialara ve saldırıların kaynağını aldığı noktalara yönelik çürütme veya açıklama yapma derdine düşmeden, 'Ne yani, şöyle mi deseydi yani?' tarzlı girmeyi fikren pek değerli bulmuyorum.

 

"“Bırakın şu ezan okumayı, her mahallede açılan kiliselere koşup zangoç olun, çan çalın... Millet böyle dolmayı yutmak için hazır Karadenizde... Ogün böyle desinler bugün böyle desinler ... Korkmayın artık Fatihalar Yasinler bitti Karadeniz’de “ mi deseydi?"

 

Maşallah arkadaşa, ne güzel de halletti iki dakkada meseleyi, gördünüz mü? Hayır, millet buna kızmıyor; Ermenici olmak, Karadeniz, birleşik yazılmış bir Ogün ve Yasin vurgularının mahut suikaste gönderme olduğunu anlamamak için zihin zafı taşıma önşartı aranır. 'Öyle mi deseydi, böyle mi deseydi?' diye girmeden önce milletin neden saldırdığı kaale alınıp da yazılsaydı, yazı bir kıymet ifade ederdi. İtirazların toplandığı nokta çürütülmektense, bu ilk nokta atlandığı için tamamen saçmasapan bir yol haline gelen diyalektik sebebiyle yazı bir geyik muhabbetine dönmüş. İnsan elini kaleme götürüyorsa, klavye tuşlarını dövüyorsa biraz daha dikkatli olmalı. Polemiklerde karşıdaki fikri çürütmek ve kendi görüşünü sağlam bir şekilde, temellendirerek verebilmek esastır. Bu arkadaşta ikisi de yok. Kaçak dövüşüp sövmüş. Afferin diyoruz.

 

Her ne kadar medyada gösterilen tepkiyi abartılmış olarak görüyorsam da, Ozan Arif'in oturup şunları yazmasını da aşırı gereksiz ve tahrik edici buluyorum. Bilmiyor musun be mübarek adam olacakları? Bu cesaretini niçin daha mantıklı bir şeyler yazarak kullanmıyorsun? Ogünmüş, Yasinmiş; bırakın Allah aşkına, iyi bi şey mi yaptı, yaptığını biliyor muydu bu kuklalar? Karadeniz'de Yasin'lerin susmayacağına bu millete Emin Çölaşan'dan daha büyük bir musibet olmayan bi Ermeni'nin vurulması mı ispattır? Yanlış hedefe sıkılmış olan ve bize zarar veren bu kurşunu niçin övüyorsun? Sen bunu yazarsan millet de üzerine gelir, eh ben bile bu ülkenin muhafazakar kesimine dahil olan bir insan olduğum halde, hatta birileri tarafından radikal olarak yaftalandığım halde bu saldırıyı kabul etmezken kodamanlar nasıl kabul etsin (Rahatlıkla yemin edebilirim ki Emin Çölaşan vurulsa bu kadar gereksiz bi hareket olduğunu düşünmezdim şu övgünün)? Kendi tarafından olanların, hatta görüşünde radikal olanların bile yanlış gördüğü bir suikaste göndermeler yapan şu şiiri yazarsan kartel çıldıracaktır elbet. 'Bu türkü ve klibinden Hrant Dink’in ailesi, yakınları ve hatta Türkiye'deki Ermeni Cemaati, alınmış, kırılmış, üzülmüş olabilir... Bunu ifade de edebilirler..' demiş anlayışlı abi, destur verdiği için gidip teşekkür etsinler, 'çok alındık, çok kırıldık, pek üzüldük' desinler. Bu kadar basit mi?

 

Hrant Dink’in arkasına sığınılarak her halkın en temel milli duygu ve düşüncesinin sonucu oluşan dinini, dilini, kültürünü, milletini,vatanını sevmek şuuru ve onları fiilî veya kültürel her türlü işgale karşı savunma refleksleri törpülenerek yokedilmek isteniyor...

 

Bu refleks, yanlışlığı ayan beyan ortada olan bir suikaste ve bunun övülmesine vesile oluyorsa törpülensin lütfen. Törpülensin de akl-ı selim hakim olsun artık. Yasin, Ogün, Ozan... Bunların hepsi samimi, kıymetli ve inanmış insanlar olabilir ama uyandırılmaya ihtiyaçları var. (Bu arada şahsi bir not: Ozan Arif'in bazı şiirlerinin hastasıyımdır ve şahsına da büyük bir saygı beslerim)

 

Medya aranıyordu zaten, buldu da nitekim; şimdi kıyasıya saldırıp halka mal ederler bunu. Biz tam da burada kalkıp tepki göstermek mecburiyetindeyiz. Birisi gelip de "Bunların hepsi terörist, Karadeniz'de terör hortluyor, kahrolsun milliyetçiler, çağdaş olun bilmem ne" diye girerse, ki malesef öyle, işte bu görüşleri susturmalıyız. İsmail Türüt veya Ozan Arif hakkındaki eleştiriler hududu aşarsa, misilleme olması için Agos'un önünde komünist gırtlaklı kokonalar Ermenice şarkılar söylerse 'Orada dur!' demeliyiz. Yapabilen birisi varsa, bu saldırı ve şu övgüyü savunabilecek bir insanüstü varlık mevcutsa, Türüt ve Ozan'ı oturup adam gibi savunabilir de. 'Böyle deseydi baş tacı ederdiniz elbet' gibi boş laflarla değil... Bu sadece komikliktir.

Share this post


Link to post
Share on other sites

Ben de şarkı da herhangi bir olumsuzluk görmüyorum.Klibi izlemedim ama şarkı olarak dinlediğimde ve sadece şarkı gözüyle baktığımda çok eğlenceli buldum. Ve beğendim. Elbetteki ozan Arif bu şarkı sözlerini ne niyetle yazdı bilemeyiz ama benim gözümde ozan Arif gibi çok değerli bir şahsiyetdir ve bir insanın öldürülmesini onaylamaz. Ülkemizin imajını zedeleyen bu katliamada övgüler yağdırmaz.Bu olayda gösterdi ki sözde vatansever özde de düşman olanlar Türk'e, bayrağa ve maneviyata alerjileri olanlar hiçbir fırsatı kaçırmıyor gizlendiği deliklerden çıkıp yılan gibi sokmaya başlıyorlar. Bu vesile ile kinlerini kusmaya ve ermeni şarkıları söyleyerek rahatlamaya çalışıyorlar.

Share this post


Link to post
Share on other sites

Acikcasi klip sacma sapan birsey olmus.Trradomirin de dedigi gibi Emin Colasandan Ertgrul Ozkokten Bekir Coskundan zararli olmayan bir adam olduruluyor ve bu adami olduren cocuk kahraman olarak lanse ediliyor klipte.Bir kere kimse fikirlerinden dolayi oldurulemez Hrant samimi olarak soyluyorum Eminden Ozkokten Tuncay Ozkandan zararsizdir vurulmasi sadece diplerde olan uluslararasi sayginligimizi daha da diplere cekti Katil Turkler imajini bir kez daha empoze etti dunyaya.Ki bu Tuncay Ozkan takiminin da vurulmasina karsiyim ne diye basimiza demokrasi kahramani olsunlar ki bu herifler birakin rezil rezilligiyle kalsin.Siiri bize aciklayan arkadasa tek kelimeyle yuh diyorum.Oyle demeseydi de boyle mi deseydi turunden sacma sapan bir aciklama yapmis.Son olarak Hrant vurulduda Ermeniler tamam abi siz soykirim falan yapmadiniz sizden ozur diliyoruz mu dedi yoksa savunduklari Katil Turkler tezi daha da mi guclendi yorum sizin

Share this post


Link to post
Share on other sites

Yazılanları okuyunca ne diyeceğimi şaşırdım olaya bakış açınız ne kadar sığ hem ozan arif hem de ismail türüt hrantın öldürülmesini kınadıklarını söylemişken ve bu şarkının bu amaçla yapılmadığını üstüne basa basa belirtmişken medyanın çarpıtması olduğunu nitelerken sizlerin hala böyle düşünmekte direntmenizi anlamakta güçlük çekiyorum. Malum medyanın olayları ne kadar çok çarpıttığının ve bunda en çok zararıda dini inaçları için yaşayanlar, vatanı sevenlerin gördüğü bir gerçekken hala kartel mdya ağzı ile konuşmanıza çok üzüldüm. Bu konu hakkında objektif programına katılan düşüncelerini belirten uğur IŞILAK'ın sözlerini buraya taşıyorum. Anlayana...

 

 

 

Uğur Işılak:

İyi akşamlar

Özellikle Hocama, Ozanıma ve İsmail Abiye burdan iyi akşamlar diliyorum. Tabi size de Kadir Bey.

Ben öncelikle şunu söylemek istiyorum. Ben çalışma çıktığı gün aldım ve dinledim. O çalışmada özellikle o 7. eserdi zanedersem cd de.O eseri dinlediğimde benim aklıma tabiki böyle şeyler hiç gelmedi çok net bi şekilde söyleyeyim. Ve eseri de çok beğendim ayrıca Karadeniz de oynanan bi takım oyunlara işaret etmesi münasebetiyle İsmail Abinin de çalışmasında böyle bir eserin yer almasından dolayı memnuniyet duydum. Ve hemen parantez içerisinde şunu da belirtmek istiyorum yani eğer bu bu şekilde gündeme getirilmemiş olsaydı zaten kimse de bu eserden öyle bişey de anlamayacaktı. Ve yine hemen ilave etmek istiyorum ki biz Türkiye'de hangi terör olursa olsun, bu sağ terör olsun sol terör olsun, insanın canına, güvenliğine kasteden ne olursa olsun, hangi fiil olursa olsun biz bunların karşısındayız. Ve hemen şunu ifade ederek ben konuşmamı bitirmek istiyorum. Türkiye'de yaklaşık bir haftadan beri bu gündem oldu, olay oldu fakat Türkiye'de yaklaşık 10-15 yıldan bu yana Güneydoğudaki dağların üzerine türkü yapılır. Güneydoğudaki dağların üzerine yapılan türkülerin amacını herkes çok yakından bilir. Güneydoğuda yapılan, bu dağların üzerine yakılan ağıtlar üzerine bu güne kadar ben bir tane gazetecinin bir şey kaleme aldığını görmedim. Ve bu eserlerin ne için yapıldığını, biraz perde arkasını araştıran, altındaki art niyeti de bulur zaten. Bütün bunlar göz ardı edilirken İsmail Türüt'ün aslında kastetmediği bir olayın bu kadar büyütülmüş olması gerçekten bizi çok üzdü. Ben diğer meselelerin üzerine daha doğrusu teröre dolaylı veyahut dolaysız destek olan insanların daha yakın takip altına alınması gerektiğinin daha doğru olduğunu düşünürüm. Saygılarımla..

 

Kadir Çelik:

Peki Uğur Işılak şunu sorayım. Yani onlarda takip altına alınmalı derken, yani biz bu devletin varlığından şüphe mi ediyoruz?

 

Uğur Işılak:

Devletin varlığından madem şüphe etmiyorsunuz İsmail Türüt'ü niye yargılıyorsunuz? Ozan Arif'i niye yargılıyorsunuz?

 

Kadir Çelik:

Burası mahkeme değil öyle bir yargılama yok.Bizi kastediyorsanız..

 

Uğur Işılak.

Madem Türkiye bir haftadır niye yargılıyor. Madem hukuk var, şu an medyada neden yargılanıyor?

 

İsmail Türüt:

Evet doğru, doğru...

 

Uğur Işılak:

İyi akşamlar. Ben polemiğe girmek istemiyorum. Sadece duygularımı ifade etmek istedim.

 

Kadir Çelik:

Ben şunun için sordum. Bu ülkede devletin varlığına hepimizin inanması gerekir ve devletin de pek çok şeyle mücadele ettiğini hepimiz biliyoruz. Terör bunların en başında geliyor. Onun dışında pek çok olumsuzluk ne varsa devlet var gücüyle bunları ortadan kaldırmak için büyük bir mücadele veriyor. Benim burda sıkıntıya düştüğüm şey şudur. Bunun ifade edilmesinden de rahatsızlık duyarım, topluma yansımasından da. Devlet sanki bir takım şeylerin zaafiyeti içindeymiş gibi gösterilmesi o kimseye çıkar sağlayacak bir düşünce değildir. Siz ifade ettiniz anlamında söylemiyorum bunu. Sadece altını çiziyorum bunun.

 

Uğur Işılak:

Orasını bilmiyorum tabi. Devlete olan bağlılığımız, devlete olan sadakatimizin de ben bu manada tartışılmasını istemiyorum. Ben hukuk düzenine güvenen, devlete ve Türkiye Cumhuriyeti'nin bağımsızlığına ve bütünlüğüne inanan ve bu uğurda mücadele eden bir insanım. Ama yakın takip altına alınması gereken insanlar var, konular var. Bunlar irdelenmeden şu anda İsmail Türüt'ün çok safiyane bir niyetle okumuş olduğu eserin tartışılması veyahut gündeme getirilmesi bizi derinden yaralamıştır diyorum. Teşekkür ediyorum.

 

Kadir Çelik:

Peki biz de teşekkür ediyoruz, sağolun

 

Uğur Işılak:

Eyvallah....

 

 

Share this post


Link to post
Share on other sites

klibi yapan her kimse şarkıya istinaden 10 numara montaj yapmış. sözler ve görüntüler cuk diye oturmuş tasvip edip etmemem mevzu bahis değil.

ozan arife ve ismail türüte haybeden bilet kesiliyor! . taraflı medya habire pöykürüyor. hatalı olduklarını düşünmüyorum

Share this post


Link to post
Share on other sites
klibi yapan her kimse şarkıya istinaden 10 numara montaj yapmış. sözler ve görüntüler cuk diye oturmuş tasvip edip etmemem mevzu bahis değil.

 

Sozler ve goruntuler nasil cuk diye oturmus onu bir anlat da biz de anlayalim.Klipte %47 oy almis bir partinin genel baskanina acikca vatan haini deniliyor bir ulkenin basbakanina hakaret ediliyor eski Meclis Baskani Bulent Arinca 5 kurus etmezsin deniliyor kesinlikle sacma sapan bir klip olmus.Vatani satsa bir kisi aninda biter isi ve fotografta Hrantin cesedi var.Adam vurulana kadar meshur degildi bu herif mi vatanini satmis 2000 tirajli Agos gazetesinin genel yayin yonetmeni vatani satmisti o yuzden vuruldu simdi rahat uyayabiliriz degil mi sagol Ogun Samast!!!Fatihalar Yasinler bitmez karadenizde ve Yasin Hayalin goruntusu bu adam piyonun onde gideni 2003 yilinda Trabzon Mc Donaldsa bomba koymus biri.Simdi ben de Trabzonluyum ve benim memleketimde delikanliligin olcusu savunmasiz kendi capinda gazetecileri vurup kacmak degildir ki bu insanlikda degildir.Bakin biz milliyetci-muhafazakar bir cevrede yetistik vatanimiza bagliyiz dinimizin hizmetkari olmayi en buyuk seref sayariz ama masumlari vurmayi kesinlikle reddederiz ne bazilarinin dedigi gibi Islamo fasistiz ne de diger tarafin belli kisimlari gibi kafatasciyiz.Bu klip gercekten de sacma sapan yapilmis bir klip ve tasvip edenlerin bir gazetecinin oldurulmesini de tasvip ettiklerini dusunuyorum.Ve madem delikanliydin vurdugunda neden kactin Ogun Samast vatan hainini vuran adam kacar mi ve sen Yasin efendi ne diye 17 yasinda bir gencin hayatini mahvettin kendin yapsaydin ya varya 5 para etmezsiniz siz sizin gibiler yuzunden bizim imajimiz yerlerde rezil herifler

Share this post


Link to post
Share on other sites
Yazılanları okuyunca ne diyeceğimi şaşırdım olaya bakış açonız ne kadar sığ hem ozan arif hem de ismail türüt hrantın öldürülmesini kınadıklarını söylemişken ve bu şarkının bu amaçla yapılmadığını üstüne basa basa belirtmişken medyanın çarpıtması olduğunu nitelerken sizlerin hala böyle düşünmekte direntmenizi anlamakta güçlük çekiyorum. Malum medyanın olayları ne kadar çok çarpıttığının ve bunda en çok zararıda dini inaçları için yaşayanlar, vatanı sevenlerin gördüğü bir gerçekken hala kartel mdya ağzı ile konuşmanıza çok üzüldüm. Bu konu hakkında objektif programına katılan düşüncelerini belirten uğur IŞILAK'ın sözlerini buraya taşıyorum. Anlayana...

 

...

Şehit kardeşim, Hrant'ın öldürülmesiyle ilgili üzüntülerini dille beyan etmiş olabilirler ama şiirde mahut olayın Ozan tarafından övüldüğü bariz. Çok mu safız, anlamıyorum ki? Kartel ağzıyla konuşmuyor, kartelin bir noktaya kadar eleştiride bulunursa haklı olacağını, aksi takdirde karşısında durmamız gerektiğini söylüyoruz. Hiç öyle 'anlayana' olaylarına girmeyin, Hrant'ın katlinden sonra yazılan bir şiirin bir kıtasında toplanan Ermenicilik, Karadeniz, birleşik yazılan bir Ogün, Yasin vurgularının bu cinayete gönderme olduğunu anlamayanlar, bizi anlamamakla, kartel ağzıyla konuşmakla itham etmesin lütfen. Önce kendisi anlasın.

 

Uğur Işılak iki noktada yanılıyor: Birincisi bu vurgu kendi dikkatini çekmemiş olabilir ama milliyetçi kimliği olan bir kişinin, üstü kapalı da olsa böyle bir şiir yazması, elbet birileri tarafından böyle yorumlanacak, saklanan mana ortaya çıkarılacaktı. Sakin kafayla düşünün bir... Böyle tesadüf mü olur? Oluyorsa da, olmasın!.. Uğur bey gözden kaçırmış olabilir, hatta ben de ilk dinleyişimde kontekst perdesiyle üstü kapatılmış olan bu manayı çıkaramazdım muhtemelen; ama şu halde bu vurgunun bu şiirde yapılmadığını savunmak için, imzanıza gönderme yapayım, kör olmak gerekir. Haa, İsmail Türüt bu vurguyu hakikaten fark etmemiş olabilir, bakın o doğrudur, o yüzden Ozan Arif'i mesul görüyorum ben zaten :) İkinci nokta da, Doğu dağları üzerine yakılan türkülerle ilgili. Burada Uğur bey haklı, şerefsiz kartelin art niyeti ve bu türkülerin peşinin de kovalanması gerektiğiyle ilgili söylediklerine iştirak ediyorum fakat bu durum, bizim cenahın aynı şeyi yapmasını haklı göstermez. Şerefsiz kartele mantıklı bir sebep vermemek lazım.

 

Kadir Çelik de sıvamış zaten. Ne yani abiciğim, devletin zaaf içinde olması mümkün değil midir? Neyse asıl mevzumuz değil, derinleşmeyelim.

 

Hafakan arkadaşım da işin farkında... Onunla görüş ayrılığımız, onun bu kastı mazur görmesinden kaynaklanıyor. Bence değil...

Share this post


Link to post
Share on other sites

Ya ben okuduğumu anlamıyorum ya da ön yargılı davranmakta bazı kişiler diretiyor. Her ne sebep olursa olsun bir insanın canına kast etmek zulümlerin en büyüğüdür. Bu cinayetinde arkasında kimlerin olduğunu anlamak için istihbarat adamı olmaya gerek yok.

 

 

Bırakın çan çalmayı Ermenici olmayı

Millet böyle dolmayı yutmaz Karadeniz’de

Ogün böyle desinler bugün böyle desinler

Fatihalar Yasinler bitmez Karadeniz’de

 

Allah aşkına bu kıtanın hangi kelimesinde bu cinayet savunulmuştur. Hrantın öldürülmesi içinde zerre kadar merhamet duygusu olan herkesi üzmüştür. Bu şarkının bu cinayetin ardından yapılan yorumlara bir tepki olarak yazıldığını düşünüyorum. Tabir-i caizse içimizdeki ermenilerin bu cinayeti bile prim olarak kullanıp ermeni propagandası yapmaları ve hepimiz ermeniyiz demelerine ve ülkeyi germek için karadenizde oynanan oyunlara bir tepki olarak yapıldığını düşünüyorum.Aslında bu şarkı sözleri değilde kartel medya ağzıyla konuşmak ve onlar gibi yorumlamak kartel medyanın ekmeğine yağ sürüyor. Cinayeti kınarsın sorumluları yakalayıp en ağır cezayı verirsin ama bunu ermenilerin soykırım iddialarına katkıda bulunmak için evirip çeviremezsin kartel medyanın yaptığı bu... Ve benim için asl olan kişinin sözleridir bu şarkının mimarları bu niyetle yapmadığını söylüyorsa ben bunlara inanırım her sözleri yalan dolan olanlara inanamam. Hele yalancılıkları tescillenen bazı medya grubuna hiç inanmam. Varın siz öyle yorumlayın yargısız infaza devam edin. Klibinde ismail türütle hiçbir alakası yok selam ve dua ile...

Share this post


Link to post
Share on other sites

Ben okuduğumu anladığımdan eminim ve 5 durumun tek bir kıtada birleşmesini tesadüf olarak niteleyecek kadar da kör değilim. Neden? Çünkü bunu yapan bir şair, kafası çalışan ve kinayeleri seven, sivridilli bir şair... O halde üzülerek söylüyorum, evet, malesef, siz okuduğunuzu anlamıyorsunuz. :)

 

'Yasinler bitmez' denen yere kadar herşey normal gibi görünüyor ama bunu gördükten sonra hala cinayete göndermeler yapılmamıştır diyebiliyorsanız beyninizde bazı fikirler kemikleşmiş demektir. Bu vurguyu gördükten sonra bir daha bakıyoruz, şiirin yazılış zamanı, Karadeniz, Ermenicilik, birleşik yazılan Ogün, Yasin... Ya nasıl hala bu alakayı kuramıyorsunuz, anlamanın imkanı mümkünatı yok. 'Yasinler bitmez' sözünde bir kinaye olmadığını anlamamak için gösterdiğiniz direnç epeyce kuvvetliymiş. Helal olsun. Ozan Arif'e duyduğunuz sevgi muhtemelen sizi böyle düşünmeye itiyor fakat iyi bişeymiş gibi Yasin(Hayal)lerin bitmeyeceği muştusu kesinlikle var burada... Siz bana güvenin :)

 

'Hepimiz Ermeniyiz' sloganlarına, 'Ogün böyle desinler bugün böyle desinler/Fatihalar Yasinler bitmez Karadeniz’de' diyerek tepki gösterilmez. Bu başka bi şeydir. Bahsettiğiniz tepki burada mevcut, fakat cinayeti gerçekleştirenleri kahramanlaştıracak, onların neslinin tükenmeyeceğini vurgulayacak bir yol takip edilmiş. Tepki çok yanlış bir noktadan gösterilmiş. Cinayetin failleri bayraklaştırılarak...

 

Kartel medya ağzıyla konuşmuyoruz biz, bir gerçeği dile getiriyoruz. Kartel ağzıyla konuşmamak için apaçık olan bir hakikati görmezden mi gelelim? Kusura bakmayın ama bu kıta ortadayken çıkıp da 'ne güzel işte, Yasinler bitmez diyo, Karadeniz halkı dolma sevmez diyo, Ermenicilik yapmayın diyo, Ogün diyo bugün diyo' demek ... ... neyse tabirlerim sertleşmesin... :) Kartelin işi yalnızca iftira atmak değildir ki, bir hakikati alıp abartarak yorumlamak da vardır onların işleri içerisinde. Bizim buradaki görevimiz, abartmayı önlemek... Topyekün bir milli şuurun imhasına yeltenenlerin karşısında durmak. Yoksa, kafamızı kuma gömmek değil. Kartel medyanın yaptığı bunu Ermeni soykırımı iddialarına katkıda bulunmak için kullanmak... Biz bunu destekliyor muyuz? Hayır, sonuna kadar karşısındayız!.. Ama buna karşı çıkmak, 'burada cinayet vurgusu yoktur' demeyi gerektirmez. Biz hakikati kabul ediyor, onun abartılmasına ve istismarına karşı çıkıyoruz. Tam olarak, budur...

 

Valla 'Ayinesi, iştir kişinin; lafa bakılmaz' vecizesi yine cuk oturuyor. Büyük adammış bu Ziya Paşa. :lol: Hadi kısacık bi lahzalığına size hak verelim ve diyelim ki 'Burada böyle bir vurgu yok, tamamıyla yanlış anlaşılmış, tesadüfün kralı olmuş'. Ee o zaman, Ozan gibi deneyimli bir şair böyle hata yapıyorsa bıraksın bu işi... Bu daha beter.

 

Yalancılıkları tescillenen medya gruplarındaki yorumları ben düne kadar okumamıştım bile. Buraya yazdıktan sonra baktım. 'Bizi o kefede değerlendirmeyin, çok üzülüyoruz' diyelim bari belki işe yarar :D

 

Görünen köy kılavuz istemiyor vesselam.

 

İsmail Türüt mazurdur... :)

Share this post


Link to post
Share on other sites

öncelikle isminizi yazarken zorlandım daha kolay bir nick taksaydınız sevinirdim. Trradomir kardeşim size bunu sorayım peki sizce ozan Arif ve İsmail türüt bu cinayeti işleyenleri neden övsün bu cinayetin Türkiyeye ne faydası var hangi Türkiye sevdalısı bunu onaylar Ozan Arifin vatana olan sevgisinden şüphemiz mi var şahsen benim yok bu cinayetin arkasında olanların Türkiyeye olan sevgisinden şüphe ederim. Ben kafamı kuma gömmüyorum sadece mantığımı çalıştırıyorum. Evet belki sizin gibi klavyeyi ustalıkla kullanamıyorum ama kör olmadığımdan emin olabilirsiniz. Ve cinayetleri çözme kabiliyetiminde gelişmiş olduğunuda diyebilirim. Bu cinayetin kahramanları Türk tarihine kara leke olarak geçeçektir. Ve bunları yapanda vatan hainidir doğal olarak onların yaptıklarını savunanlarda aynı şekilde haindir. Ama ozan arif gibi bu dava uğrunda çile çeken bir kişiyi hain kategorisine sokmak biraz insafsızlık olmuyor mu ben olaya bu açıdan bakıyorum. Kaldı ki böylesi bir olay ermeni diasporasının ekmeğine yağ sürmüştür benin aklım ve mantığım buna neden olanlara övgüler yağdıran bir şiiri ozan arif ve ismail türütün yazdığını almıyor. Tıpkı danıştay saldırısının hükümetin yaptığı gibi... Davan için bir şey yapacaksın ve bu yaptığın davanın en büyük düşmanı olacak davanı kirletecek bunu hangi aklı selim yapar soruyorum size saygılarımla...

Share this post


Link to post
Share on other sites

Şehit kardeşim, işin mantıksızlığı da burada yatıyor zaten. Ozan Arif'in duyduğu anlık bir nefret onu böyle hamasi ve yanlış bir tepki vermeye itmiş olabilir, veya bazıları gibi mahut cinayeti bir gaflet eseri olarak müsbet bir hadise telakki ediyor olabilir. Önümüzde böyle bir şiir varken, yani vurgunun nereye gittiği açıkken başka bir ihtimali düşünmek makul gibi durmuyor.

 

Kafayı kuma gömmenin de bir mantığı vardır. Doğru mudur, işte problem tam da orası. Şu körlük mevzuunu kapatalım, gülesim geliyor, şahsi bir mesele :) ahahaha. Hainlik değil de, gaflet olarak nitelemek istiyorum ben sizin hainlik olarak sıfatlandırdığınız işleri. Gaflet, kabul edilebilir bir hal midir? Asla, ama hainlik kadar da ağır bir durum değildir neticede. Bu çerçeveden bakınca her insanın böyle bir şey yapabileceği neticesine varıyoruz. Sizin söyledikleriniz, bu hareketin savunulamayacağı ekseninde yoğunlaşıyor. Ben de size bu noktada katılıyorum. Fakat diğer tarafa bakınca da tüm çıplaklığıyla karşımda duran hakikati görüyorum: Cinayetin kahramanlarını bayraklaştıran, tesadüflerle açıklanamayacak şekilde, çok sayıdaki bağlantılı veriyi tek bir kıtada toplayan bir şiir... Gaflete veriyorum ben bunu... Keşke olmasaydı...

Share this post


Link to post
Share on other sites

19 Ocak 2007 günü Agos Gazetesi'nin yazarı Hrant Dink'i gazetenin önünde vurarak öldüren O. S. tam 8 aydır cezaevinde. Olay tarihinde yaşının 17 olması nedeniyle hazırlanan iddianamede hakkında 14 ila 20 yıl arası hapis cezası istenen O. S. kaldığı Kandıra Cezaevi'nde diğer tutuklulara geceleri haram ediyor.

 

 

İşlediği suçun altında ezildiği ve geceleri sürekli ağladığı belirtilen O. S.'ın bu gürültüleri, diğer tutukluları canından bezdirdi. Geceleri hiç uyumayan, sürekli bağıra bağıra ağladığı belirtilen Ogün Samast'ın zaman zaman da başını duvarlara vurarak gürültü yaptığı ileri sürüldü.

 

 

O. S.'ın ağlama krizlerinin dışında sürekli "Beni kullandılar" diye bağırdığı da iddia ediliyor. O. S. ile aynı koridorda bulunan hücrelerde kalan organize suç örgütü lideri Sedat Peker, Sedat Şahin ve Beyoğlu'nda Güneydoğu'dan getirdiği çocuklardan kapkaç çetesi kurduğu iddiasıyla tutuklanan Fırat Delibaş ise bu durumdan oldukça rahatsız.

 

 

Uyumadığı gibi kimseyi de uyutmayan O. S.'ın gürültü yapmaması yolunda infaz koruma memurlarınca sürekli uyarıldığı belirtilirken, katil zanlısının bu tarz davranışının değerlendiren Prof. Dr. Kerem Doksat, O. S.'ın bu menfur saldırıyı planlayanların tam aradıkları bir tip olduğunu vurgulayarak, O. S.'ı "Dünyanın hemen her yerinde benzeri eylemlerde benzer kişileri kullanırlar. Konan psikiyatrik teşhis ne olursa olsun, “hayatı kayan” büyük bedenli bir çocuk bağırıp ağlıyor, annesini istiyor; kullanılmış ve hapishânede çürümeye terk edilmiş" bir kişi olarak değerlendiriyor. Prof. Doksat'ın, O. S.'ın cezaevindeki durumuyla ilgili yorumu ise şöyle:

 

 

"Gencecik yaşta, cehâlet ve cesaretin en yoğun yaşandığı dönemde çukura atılan bir pitonun hazin haykırışları bunlar. Bu döneme “ergenlik çağı" yanısıra, Türkçemizde “delikanlılık çağı” da denir. Çok güzel tasvir ediyor ruh hâlini bu çağ insanının. Bunalma, şiddetli sıkıntı çakmayacak de ne yapacak. Zâten belli ki olgunlaşmamış ve antisosyal kişilik özellikleri var; huy olarak hipertimik (kolay öfkelenip neşelenebilen, fevri) ve irritabl (anında şiddetle tepki veren, kolay gaza gelen) bir kişi. Karadenizlilerin çoğu böyledir. Muhtemelen bu vak'anın zekâsı dahiç parlak değil, beyni kolay yıkanmış! Profesyonel ve hâince suç işleyen kaatiller asla böyle davranmazlar; gözü kara militanlar da! İşi zor, fakat insanoğlu her şeye intibak eder. O da tedaviyle ve sâire, intibak edip kaderini yaşayacaktır."

 

gazeteport

********

 

siz şiirinizi yazın,türkünüzü söleyin kasetleriniz satmaya devam edin,kafatasçı kabuk milliyetçileri bu ülkeyi ve ülke insanını vatan hainlerinden korumak adına kafasına göre adam vursun, çete kursun ,haraç alsın her türlü batağa boynuna kadar saplansın ,bunları yaparken yaşı dolmamış cahil insanları kullansın sonrada biz çıkıp helal olsun size,siz olmasanız bu ülkenin şeref ve haysiyeti yerlerde sürünür,iyiki varsınız Allah sizi başımızdan eksik etmesin mi diyecez?

 

şöyle bir geriye gidelim dink cinayetinden daha geriye..hatırlarsanız santa maria kilisesi rahibi Andrea Santaro'da öldürülmüştü.olayı ilk önce nasıl lanse ettiler?misyonerlik faaliyetinde bulunan rahip öldürüldü. amma işin aslı nasıl çıktı?çocuklar rahipten ayine katılma karşılığında istedikleri ücreti alamayınca rahibi vurup

öldürmüşler.

 

ardından dink cinayeti geldi.her zaman sert ve delikanlı söylemleri ağzından düşürmeyen,normal bir hatibin konuşmasıyla gaz'a gelip vatan millet sakarya nidalarıyla ortalığı inletenler,bu cinayete alkış tuttu.karşı cenah'ta buna reflex olarak hepimiz ermeniyiz pankartını açtı.ne hrant dink'in cinayetini tasvip ederiz nede hepimiz ermeniyiz pankartlarını...eğer bu ülkenin kurtuluşu bunlar (dink,santoro vs..)gibi bozuk paraları harcamaya kalmışsa vay halimize..hepimiz biliyoruzki içimizdeki prof.sıfatlı insancıklar bunlardan daha tehlikeli ve daha fazla vatan millet ve kutsallık adına ne varsa hepsinin düşmanı.isim vermeye gerek yok birisi şimdi türk eğitim sistemini düzenleme görevini yürütüyor.

herkes hesabını yaptı payına düşeni aldı,olan 15-16 yaşındaki çocuklara oldu.herkes kendine çeki düzen versin vatan şarkı, türkü,şiir,saz,ud,piyanoyla kurtarılmaz.ve böyle bir şiiri yazdıktan sonra çıkıp efendim ben böle demek istememiştim beni yalnış anladınız,başka yönlere çekildyse suçum ne derseniz kusura bakmayın ama yemezler..sen trajını bir kaç bin daha artırmak adına bunu yazamassın buna hakkın yok.

 

verhasıl kurtuluşu böyle saçma sapan işlerde ve reçetelerde bulacağını sananlar derin bir yanılıgı içindeler.Allah, islam bilincinin ve kuran ahlakının temel alındığı yeni bir neslin doğmasını nasip etsin.

Share this post


Link to post
Share on other sites

Trradomir, kesinlikle haklı bence bu konuda.

 

Gereksiz yere ortamı gerdiler.

 

Artık ülkede bir şekilde birliği sağlamamız gerekiyor. Zaten pamuk ipliğine bağlı bir birlikteliğimiz var. En ufak bir olay ipi daha da geriyor.

 

Aklımızı başımıza alalım. Karşı görüşteki insanları tahrik etmeyelim. Görüşlerini değiştirmek için çaba sarfetmek gerek.

 

Ne güzel vatanımız var kardeş kardeş geçinemiyoruz.

Share this post


Link to post
Share on other sites
şöyle bir geriye gidelim dink cinayetinden daha geriye..hatırlarsanız santa maria kilisesi rahibi Andrea Santaro'da öldürülmüştü.olayı ilk önce nasıl lanse ettiler?misyonerlik faaliyetinde bulunan rahip öldürüldü. amma işin aslı nasıl çıktı?çocuklar rahipten ayine katılma karşılığında istedikleri ücreti alamayınca rahibi vurup

öldürmüşler.

 

ardından dink cinayeti geldi.her zaman sert ve delikanlı söylemleri ağzından düşürmeyen,normal bir hatibin konuşmasıyla gaz'a gelip vatan millet sakarya nidalarıyla ortalığı inletenler,bu cinayete alkış tuttu.karşı cenah'ta buna reflex olarak hepimiz ermeniyiz pankartını açtı.ne hrant dink'in cinayetini tasvip ederiz nede hepimiz ermeniyiz pankartlarını...eğer bu ülkenin kurtuluşu bunlar (dink,santoro vs..)gibi bozuk paraları harcamaya kalmışsa vay halimize..hepimiz biliyoruzki içimizdeki prof.sıfatlı insancıklar bunlardan daha tehlikeli ve daha fazla vatan millet ve kutsallık adına ne varsa hepsinin düşmanı.isim vermeye gerek yok birisi şimdi türk eğitim sistemini düzenleme görevini yürütüyor.

herkes hesabını yaptı payına düşeni aldı,olan 15-16 yaşındaki çocuklara oldu.herkes kendine çeki düzen versin vatan şarkı, türkü,şiir,saz,ud,piyanoyla kurtarılmaz.ve böyle bir şiiri yazdıktan sonra çıkıp efendim ben böle demek istememiştim beni yalnış anladınız,başka yönlere çekildyse suçum ne derseniz kusura bakmayın ama yemezler..sen trajını bir kaç bin daha artırmak adına bunu yazamassın buna hakkın yok.

 

verhasıl kurtuluşu böyle saçma sapan işlerde ve reçetelerde bulacağını sananlar derin bir yanılıgı içindeler.Allah, islam bilincinin ve kuran ahlakının temel alındığı yeni bir neslin doğmasını nasip etsin.

 

Aynen katiliyorum kendi halinde bir gazeteciyi vurmakl vatan kurtarilmaz bu rezilliktir katilliklirdir bunu alkislayanlar da ahmaklar reziller sinfinin icindedirler ne cinayete alkis tutarim ne de sefil sol cenah gibi hepimiz ermeniyiz derim birakin Allah askina sacma sapan isleri.Ozan Arif alenen cinayeti ovuyor hazreti sevebilirsiniz ama yaptigi hyanlisida gormezlikten gelmeyelim Fatihalar Yasinler sehidlerimizin arkasindan okunur Karadeniz de gazeteciyi vuran delikanlilari azmettiren alcaklara okunmaz...

Share this post


Link to post
Share on other sites

Yapmayın arkadaşlar, burada bu şarkı sözleri ve klip görüntülerine destek varsa şaşarım. İsmail Türüt denilen şahıs ekranlarda kanepe üzerinde yuvarlanan, kah MHP' li, kah Saadet Partili, kah bilmem hangi partili pozisyonuna giren, derinliği olmayan bir adam değilmidir?

 

Görüntüleri tam izlemediniz sanırım. Ortada beş kuruş para ve etrafında bu ülkenin Başbakanı, Cumhurbaşkanı v.s.

 

Ne olursa olsun ölümü ve ölüm şeklini övmek bizim misyonumuza uygun düşmez.

 

Bu yazıyı muhalif olmak, taraf tutmak, cephe almak için değil; olaya başka bir pencereden bakmak için yazdım bunuda arkadaşlara duyururum.

 

...

Share this post


Link to post
Share on other sites

İsmail Türüt ü veya Ozan Arifi övmemiz son konusu değildir ama bu sözler yüzünden saldırmamızda söz konusu olamaz. İsmail Türüt ün tvde ne yaptığı beni pek ilgilendirmiyor, mevzuu bu sözler bu konudada bence haklılar. O sözlerin içinde ermeniler yazmasaydı eminimki bu kadar tepki gelmeyecekti. Malum medyamız satılık oda hemen gürültüyü kopardı. Neymiş katilleri övmüyormuş bence alakası yok insan görmek istediğini görür. Satılık medyamız yıllardır şarkılar dizen ahmet kaya ya neden hiç bu kadar yüklenmedi hiç düşündünüzmü? Bence milliyetçi kesimi sindirmeye çalışıyorlar. Şahsi fikirlerimdir.

Share this post


Link to post
Share on other sites

Neden birlik olamadığımız yazılan yorumlardan anlaşıyor küfür guruhu küfründe birlik ve beraberlik olduğu halde bizim yaptığımıza bakın onların ağzıyla konuşuyoruz. Buda biline kimse cinayeti savunmuyor değil bir müslüman insan olan böyle bir şeyi savunamaz kişileri bu gibi canavarlıkla itham etmek üstad sevenlerine yakışıyor mu soruyorum neden adamlar ben bu şarkıyı bu cinayeti işleyenlere övgü niteliğinde yazmadım dediği halde hayır efendim sen bu niyetle yazdın diye diretiyorsunuz hani müslüman hüsnü zanda bulunurdu din kardeşine karşı süizanda bulunmazdı. Yoksa müslümanlık tavrımız kişilere ve olaylara karşı değişiyor mu?

Share this post


Link to post
Share on other sites
Neden birlik olamadığımız yazılan yorumlardan anlaşıyor küfür guruhu küfründe birlik ve beraberlik olduğu halde bizim yaptığımıza bakın onların ağzıyla konuşuyoruz
kuzum sen kimsin de karşındakilerini topyekün ''tekfir''manasına gelebilecek, bu kadar ağır ve iddalı sözü,söyleme cesaretini kendinde buluyorsun?sana ne oluyorda bizim suizanda bulunduğumuzu, suizan'da bulunarak hakaretlerin en ağırına kılıf uyduruyorsun?kaldıki biz,olmayan bir hadise, yapılmamış bir olay hakkında fikir

yürütmüyoruz. herşey apaçık ortada..ama sen hakikatlari görmek yerine görmek istediklerini görürsen sana bizim fikirlerimiz küfür ehlinin ağzından çıkan sözler gibiymiş gelebilir.yani bir kafir veya küfür topluluğu bir hakikati savunduğunda o hakikat değerini yitirip batılmı oluyor?bir müslüman küfür ehliyle bir hakikati savunma paydasında buluşamazmı?sizinki nasıl bir düz mantıktır -ki kafirle bir hakikatte birleşen müslümanı tekfir derecesine varacak sözlerle itham edersiniz?

Buda biline kimse cinayeti savunmuyor değil bir müslüman insan olan böyle bir şeyi savunamaz kişileri bu gibi canavarlıkla itham etmek üstad sevenlerine yakışıyor mu

 

bu sözünüzden anladığım kadarıyla bizim ismail türüt ve ozan arif'e cinayeti isnad ettiğimizi sanıyorsunuz.sizin hakikatleri görmediğiniz gibi okunanları anlayıp yorumlama kabiliyetinizde ''0''.öyle değilse diğer tarafa O.S ve Y.H zaten katil onları savunmuş olmazsınız.

kuzum bana sölermisiniz yapılan bu yorumların hangisinde ismail türüt ve ozan arife bu cinayetin failleriymiş gibi suizanda bulunuldu?bir tane yazı gösterebilirmisiniz?yoksa sadece göze batmak ve ve sivrilmek için mi yazıyorsunuz.yazdıklarınızı beyin süzgecinden geçiriyormusunuz?sadece muhalefet olayım diyemi yazıyorsunuz ?

 

soruyorum neden adamlar ben bu şarkıyı bu cinayeti işleyenlere övgü niteliğinde yazmadım dediği halde hayır efendim sen bu niyetle yazdın diye diretiyorsunuz hani müslüman hüsnü zanda bulunurdu din kardeşine karşı süizanda bulunmazdı. Yoksa müslümanlık tavrımız kişilere ve olaylara karşı değişiyor mu

 

bu yazınızı neresinden tutarsam elimde kalıyor.bir üst satırda adamları cinayetle itham ettiğimizden dem vurup suizanda bulunduğumuzu,suizanda bulunarak yazmış olmanıza rağmen ,bir alt satıra geçtiğinizde ise onların bu şiiri cinayeti övmek maksadıyla yazmış olduğunda direttiğimizi sölüyorsunuz.yani yapılan tüm fiiller ortadayken,aynı anda 5 faktörün tesadüfen yanyana gelmiş olduğunu sanacağımızı sanacak kadar ya safsın yada gözün kör.farzedelimki senin dediğin doğru ozan arif bunu cinayeti övmek maksadıyla yazmadı,tesadüfen 5 faktör yanyana geldi .peki bunları yazarken hiç göze batacağını hesaba katmadımı?şimdi sen oruçlusun ve canın denize girmek istiyor,ama orucunun bozulmasını istemiyorsun napacan?el cevap:girmiyeceksin.sen oruçlu olduğun halde denize girersen orucunun bozulma ihtimali var ve hiç bir mazeret uyduramassın.cezasınada katlanacaksın.anladınmı kuzum?

bir kesimin sempatizanı olabilirsin buna kimse bişey diyemez.ama sırf muhalefet olsun diye hakikatleri görmezden gelip''taassub'ta''ısrar edersen senin içinde pek iyi olmaz ,ortada kalırsın.

Share this post


Link to post
Share on other sites

öncelikle siz gidin nasıl edebiyle nasıl konuşulur onu öğrenin ben okuduğumu anlıyorum ama nedense siz söylenenleri kendi işinize geldiği gibi kıvırtmakta ustasınız bu konuyu burda kapatıyorum sizin uslubunuzla konuşmayacağım aldığım terbiye buna engel sizi vicdanınızla başbaşa bırakıyorum tekrar ediyorum bu şarkı sözlerini işinize geldiği gibi yorumlamaya devam edin istediğiniz gibi de kul hakkına girin ben üzerime düşeni yaptım ve bu konu hakkında bir daha konuşmuyorum. demekki üstadı sevmek başka anlamak başka ve siz hiç üstadı anlamamışsınız.

Share this post


Link to post
Share on other sites

Sanırım konu kilitlenmezse dahada nahoş mesajlar atılacak. Yetkili arkadaşlar anladınız siz onu.

Share this post


Link to post
Share on other sites

Selamlar,

 

Üstadı anlamamak vurgusu biraz şahsi ve yersiz bir yakıştırma olmuş. Su-i zan, yani insanlar hakkında kötü zan sahibi olmak, temellendirilmiş bir iddia sebebiyle insanların hata yaptığını düşünmekten ve bunları eleştirmekten tamamen farklı bir şeydir. Vakit dar, mekan müsayit değil; bu yüzden tafsilata giremeyeceğim. Ozan Arif, İsmail Türüt ve o klibi düzenleyen kişinin hata yaptığını ve cinayet vurgusunun bu şiirde var olduğunu düşünen arkadaşlarla aynı safta yer alan birisi olarak, böyle alakasız bir mevzuda Üstadı anlamamakla itham edilmek şahsen pek hoşuma gitmedi. Üstad sevgimiz ve anlayışımız üzerinde böyle bir yorumun yapılmasını saygısızlık telakki ediyor ve size hak veremiyorum. Ayrıca su-i zan'ın ne olduğu konusunda araştırma yapmanızı, Üstad'ın polemiklerini biraz okumanızı tavsiye ediyorum.

 

Saygı ve selamlarımla

Share this post


Link to post
Share on other sites
Guest
This topic is now closed to further replies.
Sign in to follow this  

×
×
  • Create New...