Jump to content
Necip Fazıl Kısakürek [N-F-K.com Forum]
deniz_mavidir

Tito'dan Tarihî İtiraflar

Recommended Posts

Ömrünün elli yılını komünist ideoloji yolunda harcayarak bu bâtıl davasında şöhreti yurt dışına kadar taşmış bir insan olan Salih Gökkaya, hayatının son yıllarında İslâm'la müşerref olarak Hakk'a rücû eder. Gökkaya, Komünizm fırtınalarının bütün dünyayı kasıp kavurduğu bu günlerin birinde "Türkiye Komünist Talebe Teşkilatı Başkanı" sıfatıyla Yugoslavya Devlet Başkanı Mareşal Josip Broz Tito'nun(1892-1980) şeref misafiri olarak Belgrad'a davet edilir.

Ömrünün son günlerini geçirmekte olan Tito'yu ziyaret ettiklerinde, hayatını komünizme adayan bu ihtiyar liderin pişmanlık içinde dudaklarından dökülen şu itiraflar, apayrı bir tarihî kıymet ifade etmektedir:

Yoldaş, ben ölüyorum artık... Ölümün ne derece korkunç birşey olduğunu size anlatamam. Anlatsam bile sıhhatli ve genç olan sizler, bu yaşta bunu anlayamazsınız. Düşünün; ölmek, yok olmak... Toprağa kanşmak ve dönmemek üzere gidiş... işte bu çıldırtıyor beni... Dostlarımızdan, sevdiklerimizden, unvan ve makamlardan ayrılmak... Dünyanın güzelliklerini bir daha görememek... Ne korkunç birşey anlamıyor musunuz?

Yoldaşlarım, sizlere açık bir kalple itirafta bulunmak istiyorum:

Ben öldükten sonra, toprak olacaksam, diriliş, ceza veya mükafat yoksa, benim yaptığım mücadelenin değeri nedir? Söyleyin bana? Ha yoldaşlarımın kalbine gömülecekmişim veya unutulmayacakmışım veya alkışlanacakmışım neye yarar?

Ben mahvolduktan sonra, beni alkışlayanların takdir sesleri, kabirde vücudumu parçalayan yılan ve çıyanları insafa getirir mi? Söyleyin bu gidiş nereye? Bunun izahını Marks, Engels, Lenin yapamıyor.

İtiraf etmek zorundayım;

Ben Allah'a, peygambere ve ahirete inanıyorum artık. Dinsizlik bir çare değil. Düşünün, şu kainatın bir Yaratıcısı, şu muhteşem sistemin bir Kanun Koyucusu olmalıdır... Bence ölüm de son olmamalıdır...

Mazlumca gidenlerle, zalimce ölenlerin bir hesaplaşma yeri olmalıdır. Hakkını almadan, cezasını görmeden gidiyorlar. Böyle keşmekeş olamaz. Ben bunu vicdanen hissediyorum. Öyle ki, milyonlarca suçsuz insanlara yaptığımız eza ve zulümler, şu anda bağazıma düğümlenmiş bir vaziyette...

Onların ahlarına kulak verecek bir merci olmalı... Yoksa insan teselliyi nereden bulacak? Bunların bir açıklaması olmalı... Marks bu mevzuda halt işlemiş. Uyuşturmuş beynimizi ...

Nedense ölüm kapıya dayanmadan bunu idrak edemiyoruz. Belki de göz kamaştırıcı makamlar buna engel oluyor. Ben bu inancı taşıyorum yoldaşlarım, sizler de ne derseniz deyin!

Share this post


Link to post
Share on other sites

Arkadaş kaynak belirtmemiş, ben belirteyim. Kitabı dün okudum, bizim sitemizde de yazıyor diyordum. Halit Ertuğrul'un 'Kendini Arayan İnsan' adlı kitabında Türkiye'nin önemli koministlerinden olup sonradan Risale i Nur'lar'a vukufiyeti olan bir gencin sayesinde müslüman olan birinin, kendisinin müslüman olmasına vesile olan gence yazdığı mektubun bir parçasıdır. Bu adamın yaptığı itirafların benzerini mektubu yazan adam da yapıyor.

 

Buradan bizim sınıfta 'koministim' diye geçinen bir arkadaşın evlerine gittim. Öğrenci evlerine beni çağırmışlardı. Arkadaşıma dedim ki, Lenin şöyle diyor: 'Dünyada herkesi kominist yapabilirsiniz. Ama müslümanları yapamazsınız. Onları kominist yapabilmeniz için dinlerinden uzaklaştırmanız lazım.' Bunu dedikten sonra nefsi bir taarruza geçti, bir kaç laf zırvaladı. Zırvaladıklarını da toparlayayım dedi, beceremedi. Sonra susmayı yeğledi ve gözlerini uzaklara dikerek düşünmeye daldı. Bunu sizin de bir kominist, falan arkadaşınız varsa söyleyin. Çok tesir ediyor. Benim bu arkadaş Cuma namazlarına gider, inancı olunca bu söylenenden etkileniyor.

Share this post


Link to post
Share on other sites

evet o kitabın ta kendisi:)

 

ben de bir anımı anlatayım....bir öğrenci evindeydik...namaz vakti geldi..tek namaz kılan bendim..her yerde posterler vs... namaz kılacak yer yok...bırakın seccadeyi kıble ne taraf kimsenin haberi yok...bişekilde kıbleyi tayin ettik...namaza durdum..rukudan tam kalkarken karanlık odada ışık o posterin üzerinde tam karşımdaydı...che guevara ...güler misin ağlar mısın....işin tuhaf yanı şu..o evdeki kişiler kominist ya da devrimci falan değiller..sadece dünyadan haberleri olmayan insanlar...yani o posterin orada durmasının sebebi bir özentiden başka bir şey değil...asıl acı olan da bu....

Share this post


Link to post
Share on other sites

Join the conversation

You can post now and register later. If you have an account, sign in now to post with your account.
Note: Your post will require moderator approval before it will be visible.

Guest
Reply to this topic...

×   Pasted as rich text.   Paste as plain text instead

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Your previous content has been restored.   Clear editor

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

Loading...

×
×
  • Create New...