Jump to content
Necip Fazıl Kısakürek [N-F-K.com Forum]

bozkurt

Moderator
  • Content Count

    144
  • Joined

  • Last visited

  • Days Won

    8

Everything posted by bozkurt

  1. Kahramanmaraş 'ta 18 Mayıs ta düzenlenen İslam Medeniyetine Doğru Büyük Doğu Konferansı , yaklaşık 2,30 saat yuo tube eklenmiştir .İzlemek istiyenlere duyurulur. Necip Fazıl islam medeniyetine doğru Büyük Doğu yazınca karşınıza çıkmakta.
  2. Düşünce ve ruh dünyamızın iki mimarı; Necip Fazıl Kısakürek ve Sezai Karakoç… Yaklaşık 30 yıllık tanışıklıkları, iç içe geçen ve bazı yerlerde keskin çizgilerle ayrılan hayatları hepimizin merak konusudur. İşte onlardan biri, 28 Mayıs 1983 nüshalı Diriliş dergisinde yer alıyor. Üstad Sezai Karakoç, Üstad Necip Fazıl Kısakürek’in vefatından iki gün sonra bir yazı kaleme alıyor ve Necip Fazıl’ın hayatımıza ışık tutan yönünü bizler için paylaşıyor. Karakoç’a göre Necip Fazıl’ın en önemli misyonu, “İslam” idealini gündeme getirmesi ve onu ömrü boyunca yüksek sesle savunması… Üstad Karakoç’a göre; İslam’ı çağımız insanı ve gelecek zaman insanı için yaşanacak bir hayat tarzı olarak seçmemiz gerektiğini Necip Fazıl Kısakürek söyledi. Diriliş dergisinin sağ alt köşesinde yer alan “gün saati” üst başlıklı yazı şöyle: VE NECİP FAZIL Yaş kemale ermişti. Bu bakımdan hazır olmalıydık Üstadın gidişine. Fakat alışmak kolay değil. Ancak zamanın geçmesiyle tahammül gücüne eriyor insan böyle acıya. Bu yazımda da, elimden geldiğince, rahmetli Üstadın bir cephesini anlatayım istiyorum. Bunu bir vazife biliyorum. Şüphesiz büyük bir şairdi. Şiiri hakkında en uzun incelemeyi yapmış biri olarak burada onun üzerinde durmayı fazla bulurum. O inceleme ki, nice incelemelerin, doktora tezlerinin hazırlanmasında bir kaynak oldu. Yalnız ona mahsus olan bir özellik Bir düşünürdü Üstad. Önemli bir piyes yazarıydı. Polemik yanı, tartışma kalemi ve cesareti ünlüydü. Nice tabu konulara el atmıştı. Fakat asıl özelliği bunların ötesinde. Çünkü şair olarak, piyes yazarı olarak geçmişte ya da çağda, bizde ya da dışarıda emsali bulunabilir. Ama, öyle bir özelliği var ki, bu, geldiği çağ gereği, yalnız ona mahsus olan bir özellik. Misyonu da bu noktada gizli Üstadın. O özellik, o misyon neydi? Bu misyon, ülkemizde, entelektüel planda, sadece bilim alanında değil, yaşama planında “İslam”ın gündeme getirilmesidir. Entelektüellerin İslam’a dönüp bakmaları sağladı 1930’lardan sonra, şiirde, romanda ve felsefede mistik eğilimler baş göstermişti. Bunları Peyami Sefa’da, Necip Fazıl ve o günün şairlerinde görebiliriz. Unsurlar halinde doğu-batı sentezi cinsinden düşüncelere de rastlanabilir. Yahya Kemal’in sohbetinde de bu nevi düşünceler vardır. Ancak İslam idealini tüm bir tez olarak alıp savunan kimse yoktu. Halk, İslam’ı yaşıyordu kendi gücünce. Din alanı bilginleri vardı. Fakat, entelektüel planda artık gizli açık başka tezler savunuluyordu. İşte, Türkiye’de, entelektüellerin İslam’a dönüp bakmaları gerektiğini ilk haykıran ve tezini sistemleştirmeye çalışan ilk O oldu diyebiliriz. İslam’ı bir hayat tarzı olarak seçmemiz gerektiğini söyledi İslam’ı çağımız insanı için de, gelecek zaman insanı için de yaşanacak bir hayat tarzı olarak seçmemiz gerektiğini O söyledi. O, bunu bir bilim konusu gibi değil, canlı bir savaşım şeklinde sürdürdü. Yani, İslam onun için ekzistansiyel bir sorundu. Var olmak ve yok olmak sorunuydu. Hem kendisi, hem toplum için. Bu yüzden, hem kendi nefsiyle, hem karşı düşüncelerle savaştı. Bütün bunlar gözümüzün önünde oldu. Ve derken, bu ekzistansiyel kaygı topluma aşılandı. Donmuş taş terliyor artık Onu, evvelsi gün Fatih Camii’nden uğurlayan kitle, bu ürpertiyi hisseden kişilerdi. Toplum entellicansiyasında İslam’a ekzistansiyel ilgi ve toplum ruhunda bir ürperti uyandırmıştı Üstad. Sonra bu yol açıldı. Donmuş taş terliyor artık. Sezai Karakoç
  3. Necip Fazıl 'ın, Muzaffer Doğan tarafından anlatıldığı sempozyum ilgi çekeceğe benziyor.Haber ve duyuru şu şekilde : Geçtiğimiz yıl ilkini gerçekleştirdiğimiz İslam Coğrafyası Günleri ikincisi ile devam ediyor! Bu yıl Üsküdar’da bir hafta sürecek programda, onlarca yazar, akademisyen, araştırmacı eşliğinde 7 gün, 7 ülkeyi ve o ülkenin düşünce dünyasına yön vermiş önemli şahsiyetleri konuşacağız. Bunlarla birlikte, o ülkelere dair özel sunumlar, konuklar, belgeseller ve daha birçok şey bizlerle olacak. İşte 7 günlük program! 29 ARALIK CUMARTESİ – TÜRKİYE (1.GÜN) 11.30: Açılış 12.30: Türkiye (Geçmişi-Bugünü) 15.30: ARA 16.00: Mehmed Zahid Kotku | Sadık Yalsızuçanlar 17.00: ARA 17.30: Necip Fazıl Kısakürek | Muzaffer Doğan 18.30: Said Nursi | Metin Karabaşoğlu 19.30: Sezai Karakoç | Yusuf Kaplan 30 ARALIK PAZAR – AFGANİSTAN (2.GÜN) 13.00: Dünden Bugüne Afganistan | Atasoy Müftüoğlu, M. İkbal Köseoğlu, Zeki Bulduk 14.30: ARA 15.00: Abdullah Azzam | M. İkbal Köseoğlu 17.00: ARA 18.00: Afganistan Belgesel Gösterimi 31 ARALIK PAZARTESİ – CEZAYİR (3.GÜN) 13.00: Dünden Bugüne Cezayir | Beşir Eryarsoy 14.30: ARA 15.00: Malik Bin Nebi | Bülent Ş. Erdeğer 16.00: Frantz Fanon | Yusuf Ziya Gökçek, Zeki Bulduk 17.00: ARA 18.00: Cezayir Belgesel Gösterimi 1 OCAK SALI – FİLİSTİN (4.GÜN) 13.00: Dünden Bugüne Filistin | Murat Hazine 14.30: ARA 15.00: İzzettin Kassam | Fatik Bacağıkırık 16.00: Şeyh Ahmet Yasin | Yusuf Ensar Çalışkan 17.00: ARA 18.00: Filistin Belgesel Gösterimi 2 OCAK ÇARŞAMBA – IRAK (5.GÜN) 13.00: Irak’ın Dünü, Bugünü ve Geleceği | Furkan Torlak 15.00: ARA 16.00: Abdulkadir Geylani 17.00: ARA 18.00: Irak Belgesel Gösterimi 3 Ocak PERŞEMBE – ENDÜLÜS (6.GÜN) 13.00: Endülüs Medeniyeti | İhsan Süreyya Sırma 15.00: ARA 16.00: Muhyiddin Arabi 17.00: ARA 17.30: İbn-i Haldun | Süleyman Uludağ 18.30: Endülüs Belgesel Gösterimi 4 OCAK CUMA – KEŞMİR, MORO, ARAKAN, PATANİ (7.GÜN) 13.00: Keşmir | Ömer Faruk Korkmaz 15.00: ARA 16.00: Moro | Nevzat Çiçek 17.00: ARA 18.00: Arakan | Said Demir 19.00: Patani | Caner Sezer, Ümit Sönmez Konuşmacılar kesinleştikçe yazacağız. İstanbul’un birçok noktasından servisler kalkacak. Program ile ilgili tüm detayları Facebook ve Twitter hesaplarımızdan takip edebilirsiniz. www.facebook.com/maveragenclik | www.twitter.com/maveragenclik
  4. Esenler Belediyesi, Ramazan ayı çerçevesinde düzenlediği alimlerin hayatını konu alan "Anadolu'yu Mayalayanlar" konferansında dönemin büyük alimlerinden Abdulhakim Arvasi'nin hayatını ele aldı. Esenler Dörtyol Meydanı'nda Prof. Dr. Ramazan Ayvallı tarafından verilen konferansa çok sayıda vatandaş katıldı. Prof. Dr. Ramazan Ayvallı, konferansta, Abdulhakim Arvasi'nin hayatından kesitleri Esenler halkıyla paylaştı. Eğitimin her dönem önemli olduğunu ve Abdulhakim Arvasi'nin yaygın bir eğitimci olduğunu ifade eden Prof. Dr. Ramazan Ayvallı, "Örnek insan, ideal eğitimci bundan 14 asır evvel tek başına tebligata başlayarak 23 sene gibi çok kısa bir zaman zarfında tarihin bir benzerini görmediği ve kıyamete kadar da göremeyeceği 150 bin insanın meydana gelmesine vesile olan, asrı saadetin baş mimarı olan sevgili Peygamberimizdir. Eğitimin örgün olanının bulunduğu gibi yaygın olanı da vardır. Peygamberimizin torunlarından ve varislerinden Seyyid Abdulhakim Arvasi gibi zevat, yaygın eğitimcilerdir" dedi. Arvasi'nin büyük bir alim olduğunu vurgulayan Prof. Ayvallı,şöyle konuştu: "Doğu'da yetişmiş alimler arasında özel bir yeri olan bu zat hakkında sadece yüksek lisans tezleri değil, doktora tezlerinin hazırlanması gerekir. Abdulhakim Efendi son asırda yetişen, zahir ve batın ilimlerinde kamil, 4 mezhebin fıkıh bilgilerinde mahir, büyük bir alim ve ruh bilgilerinin mütehassısı büyük bir velidir diyebiliriz. Van vilayetinin Başkale kazasında 1865 yılında doğup, 1943 senesinde Ankara'da vefat eden Abdulhakim Efendi'nin babası Halife Mustafa Efendi, Hakkari'nin Yüksekova kazasının Sakitan köyündendir. Mustafa Efendi, gördüğü kimsenin hangi namazı kılmadığını gözünden anlardı. Dinin emir ve yasaklarına fevkalade titiz, din bilgilerini yaymada gayretli ve çok cömertti." Abdulhakim isminin hikmet sahibi olan Allah'ın Kulu anlamına geldiğini belirten Ayvallı, şunları söyledi: "İlk tahsilini babası Mustafa Efendi'nin huzurunda yaptı. Sonra Başkale'de iptidai ve rüştiye mekteplerini bitirdi. O zaman ilim ve irfan merkezi olan Irak'ın çeşitli şehirlerinde yüksek alimlerden Arap ve Fars edebiyatı, mantık, münazara, fen, matematik, hadis, fıkıh ve tasavvuf dersleri aldı. Daha sonra Arvas'a giderek, yüksek tahsilini zamanın en büyük alim ve velisi Seyyid Fehim Arvasi hazretlerinin huzurunda tamamladı. Ailesinin zamanın en büyük alimleri olduğunu ifade eden Prof. Dr. Ramazan Ayvallı, sözlerini şu şekilde sürdürdü; "Babası Seyyid Mustafa Efendi ve dedeleri zamanın alimleri ve faziletli insanlarıydılar. Arvasi ailesi 600 seneden beri ilim yaymakla ve en üstün insanlık meziyetlerinde numune olmakla tanınmış ve halk arasındaki ayrılıkları gidermekle, milli birliği sağlamakla vazifeleri üstlenmiş bir ailedir. Her hali ve hareketiyle İslamiyet'e uyardılar." Prof. Dr. Ramazan Ayvallı, Necip Fazıl Kısakürek gibi isimlerin de Abdulhakim Arvasi'nin öğrencileri arasında olduğunu sözlerine ekledi. Esenler Belediyesine teşekkürler.Diğer Belediyelere de örnek olur temennisi ile...
  5. 28 şubat için geniş kapsamlı tutuklamalar başladı.Başta Çevik Bir ve O dönemin 30 etkili subayı gözaltına alındı.Aydın Doğan'ın da gözaltına alınması bekleniyormuş. Bin yılın son dakikalarına geldik böylece.
  6. Ülkemizde ve islam coğrafyasın da Büyük Doğuya ilginin azlığının asıl sebebi nedir?Ve bu ilgiyi artırmanın yöntemi ne olmalıdır.
×
×
  • Create New...