Kalemdar 293 Report post Posted July 29, 2011 Necip Fazıl haccı nasıl anlatıyor? Necip Fazıl'ın Hac'dan Çizgiler, Renkler ve Sesler kitabı o güzel beldeyi zarif kelimelerle anlatıyor. Nefes nefese kalıp okunacak bir kitap varsa hayata dair Necip Fazıl'ın Hac'dan Çizgiler, Renkler Ve Sesler'idir. Umre'ye veya Hacc'a gitmek isteyen arkadaşlara şiddetle tavsiye edeceğim bir kitap. Necip Fazıl her zamanki ilginç çözümlemeleri ve yaşantısı eşliğinde kaleme almış bu kitabı. Hac'dan çizgileri birleştiren Üstad Üç hafta önce elime geçti kitap, Büyük Doğu Yayınları'ndan. (10. b., 2009) Umreye hazırlanırken okumam için tavsiye edildi ve okudum. Akıcı ilerleyip bittiğinde, farklı hisler vardı içimde, o mübarek beldeye gidecektim ve hazırdım. Oralardaki hâller, insanları, ibadetleri, hepsi ele alınmış kitapta. Hanımlara Cennet'ül-Baki'ye girmek yasaktı ama Cennet'ül Baki'nin nasıl olduğunu Üstad Necip Fazıl'dan öğrenmek zor olmadı. Mescid-i Nebevi'yi, Hz. Peygamber'in kabrini, ravzasını öyle güzel anlatmış ki gözlerim dolu dolu okudum. Bu kitap benim aklımdaki soru işaretlerini alıp götürdü. Bir de oradaki el kesimlerini ve hırsızlıkları anlatan bölüm beni çok etkiledi. El kesiminin hak edenlere yapıldığını yani hırsızlık edenlere uygulandığını, sadece Arapların değil, başkalarının da hırsızlık ettiğini ve Suudi Arabistan yönetiminin bu konuyla alakası olmadığını dışardan gelen Filistinli, Pakistanlı ve Türkiye'den gelenlerin hırsızlık yaptığını anlatmış üstad. O beldede her şey yerli yerince Bu kitapta herşey düzgün, güzel, ince ve hoş idi. Okuduğunda anlamamak mümkün değil, hak vermemek beğenmemek olamazdı bu kitapta. Bütün olumsuz cümleler lügattan silinmişti adeta. Kitap bittiğinde seslice düşünmeye başlamıştım, Necip Fazıl yapmış yapacağını, yine hayran bırakmıştı beni bir kitabına. Allah rahmet etsin Üstad'a. Rabbim rahmetiyle muamele etsin. Allah bizlere de onun gibi dinine sahip çıkan insanlar olmamızı, güzel insanlar yetiştirmemizi nasip eder inşallah. Merve Nur Tüfekçi bir temrinle birlik yazdı Dünyabizim. Quote Share this post Link to post Share on other sites
Kelepir 28 Report post Posted May 18, 2012 Hacc denince şiir kasıntısı, samimiyetsiz gözyaşlarına boğulmuş, içi boş ve hakikatten kopuk yazılar okumak isteyenler var. Bir kısım insanlar da olayı sadece turistik bir gezi halinde anlatıyor. Üstad bu kitapta hem o toprakların ruhunu kalplere kazıyor, hem de günlük hayata dair gördüklerini aktarıyor. Bir hacc hatıratı yazılacaktı ise o böyle olmalıydı. Allah nasip eder de o topraklara ayak basma fırsatım olursa, yolculuk öncesinde ilk ve son okuyacağım kitap bu olacak. İki kere okuyacağım. Quote Share this post Link to post Share on other sites
HİÇ 542 Report post Posted May 13, 2013 HACCIN KAZANDIRDIKLARI “Resûlullah (s.a.v.) ile Mina’da bulunuyorduk. Yemen’den bir heyet, Resûlullah (s.a.v.)’e geldi ve şöyle dedi: “Analar ve babalar sana feda olsun, bize haccın faziletini anlat.” Resûlullah (s.a.v.) onların bu isteğine: “Olur” diyerek devam buyurdu: “Kim olursa olsun, hac ve umre niyeti ile evinden çıktığı vakit, adımlarını kaldırıp indirdiğinde ağaç yaprakları nasıl dökülürse, onun günâhları da, öylece dökülür. Medine’ye geldiği, selâm vererek benimle musafaha ettiğinde, melekler de selâm verip onunla musafaha ederler. Zülhuleyfe’ye gelip yıkandığında, Allâhü Teâlâ onu, günâhlarından temizler. İki yeni elbise giydiği vakit, Allâhü Teâlâ onun iyiliklerini yeniler. “Lebbeyk, Allahümme Lebbeyk (Emrine geldim, Allâh’ım emrine geldim)” dediği zaman Rabbi: “Lebbeyk ve sadeyk (sözünü duyuyorum, sana bakıyorum)” cümlesi ile karşılık verir. Mekke’ye girip tavaf ettiği, Safa ile Merve arasında sa’y ettiği zaman, Allâhü Teâlâ ona çok hayır ulaştırır. Arafat’ta vakfeye durdukları, seslerini yükselttikleri zaman, Allâhü Teâlâ yedi semânın meleklerine, onları överek gösterir. Şöyle buyurur: “Meleklerim, semalarında sakin duranlar, kullarımı görmüyor musunuz? Uzak yerlerden saçları dağınık, toz toprak içinde bana gelmişler. Mallarını harcamışlar, bedenleri yorulmuş. İzzetime, celâlime yemin olsun: Onların kötülerini de iyilerinden dolayı bağışlayacağım. Analarından doğdukları günkü gibi, günâhlarını bağışlayacağım.” Şeytan taşladıkları, başlarını tıraş ettikleri, Kabe’yi ziyaret ettikleri zaman, Arş’ın içinden şöyle bir nida gelir: “Bağışlanmış olarak dönünüz, iyilikler işlemeye bakınız.” Ebû Hureyre (r.a.), Resûlullah (s.a.v.)’iın şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: ”Bir kimse, hacca gider, kötü söz etmez, kötülük işlemezse, anasından doğduğu günkü gibi, günâhlardan arınmış olarak döner.” (Ebu’l-Leys Semerkandî (rh.a.), Tenbîhü’l-Gâfilîn, 569-571.s.) 13 Mayıs , Mevlâna Takvimi Quote Share this post Link to post Share on other sites
hafakan 195 Report post Posted July 3, 2014 Şüphesiz, Safa ile Merve Allah'ın sembollerindendir. Onun için her kim Hac veya Umre niyetiyle Ka'be'yi ziyaret ederse, tavafı bunlarla yapmasında ona bir günah yoktur. Her kim de gönlünden koparak bir hayır işlerse, şüphesiz Allah, mükafatını veren ve her şeyi bilendir. (Bakara 158) ^^ Hac vakti, bilinen aylardır. Kim bu aylarda hacca başlarsa, artık hac sırasında ne kadına yaklaşma, ne günah işleme, ne de kavga vardır. Hayra dair ne işlerseniz Allah onu bilir. Azık hazırlayın ve bana her türlü fenalıktan korunarak gelin. Çünkü en hayırlı azık takvadır, ey beyni olanlar! (Bakara 197) YARABBİ Bizede haccı nasip eyle....icilen ve acilen................ içimizdeki beyinsizler yüzünden bizi helak etme yarabbi_ Quote Share this post Link to post Share on other sites