Jump to content
Necip Fazıl Kısakürek [N-F-K.com Forum]
Sign in to follow this  
HİÇ

Tefsir İçin Gerekli İlimler

Recommended Posts

KUR'AN-I KERÎMİN TEFSİRİ MES'ELESİ VE KİMLER TEFSİR YAPABİLİR

 

Tefsîr yapacak âlimin aşağıda zikr edilen şu onbeş ilmi gayet mükemmel şekilde bilmesi lâzım gelir.

 

Bu ilimleri kemâliyle (tam ve en olgun şekilde) bil­meyen kimselerin Kur'ân tefsîrine yeltenmesi şer'an caiz değildir (Şeriat'ın buna izni yoktur).

 

1-Lügat (Arab dili)

 

2- Tasrif (Sarf ilmi)

 

3-Nahvilmi

 

4-iştikak

 

5-Me'ânî ilmi

 

6-Beyân ilmi

 

7- Bedi' ilmi

 

8-Kıraat ilmi

 

9- Usûl-i din ilmi

 

10-Usûl-i Fıkıh ilmi

 

11-Esbâb-ı nüzul

 

12-Nâsih ve mensûh

 

13-Fıkıh ilmi

 

14- Mücmel ve mübhemin tefsîri

Tefsir yapabilecek kişinin sâhib olması gereken 15'inci ilim ilmü'l- mevhîbedir. Bu öyle bir ilimdir ki onu Cenâb-ı Hakk Hazretleri, ilmiyle amel eden bahtiyar kuluna ihsan eder.

 

(Sırrı Paşa'nın saydığı bu 14 ilim kesbîdir, ya'ni ça­lışıp öğrenmekle elde edilebilir. 15'inci ilim ise vehbîdir, ya'ni Allah (c.c.) vergisidir. O verirse verir, vermezse, çalışmakla öğrenilip elde edilemez.) ' işte bu 15 ilim, müfessirin (tefsîr âliminin) mutlaka, kesin surette ve hiç şübhesiz ve eksiksiz mükemmel bir şekilde sahip olması zorunlu bulunan ilimlerdendir. Ama bunlardan başka, Kur'ân-ı kerîmi tefsîr ede­bilmek için müfessirin diğer ilimlerde (ve çağının ge­rektirdiği genel kültür bilgilerinde) derinleşmiş olması da şarttır.

 

(İmâm Zehebi (rh.a.), Büyük Günâhlar, 257-259.s.)

 

http://mevlanatakvimi.com/index.php/ehl-suennet-tkadi/temel-akad-konlari

Share this post


Link to post
Share on other sites

Esselamun Aleyküm.

 

Gönüldaş, ben İmam Zehebi'nin Kitabü'l Kebair kitabını okudum. Arapçası da ben de mevcut. Sizin yazdığınız hiçbir şeye rastlamadım. Zaten kitap 300 500 sayfalık bir hacimde de değil. Eğer şerhli bir kitap okuduysanız onu yazınız! Sayfa numarası vermek birşey ifade etmez. Ben bir yayın evinde ciltli halde eski bir baskısını okumuştum sonradan farkettim ki yayınevi hem uydurma rivayetler hem de hikayeler ve nasihatler koymuş içine. Aslı elime geçince çok sinirlendim. Bir alime yapılacak en büyük ayıp onun kitabını tahrif etmektir. Siz şerh yazabilirsiniz ancak şerhi belirtmek zorundasınız!

 

Kitapta Allah ve Resulüne yalan isnat kısmı var, evet, ancak yukarıda yazıldığı şekilde bir açıklama yok. Benim aklıma uydurma tefsirler geldi diye bunu yazdım çünkü yukarıda anlatılanların geçeceği başka bir başlık aklıma gelmedi. Zaten yukarıda Sırrı Paşadan bahsetmişsiniz ancak altta Kitabül Kebair var. Ben Mektubat-ı Rabbaniden bidatle ilgili bir örnek vermiştim geçenlerde. Orda Reddül Muhtardan bir alıntı var. Sonradan farkettim yahu mektubattan olması mümkün olmayan bir yazı var orda. Birde baktım ki yazan adam kafasına göre koymuş oraya bide belirtmemiş. Fesuphanallah!..

 

Şimdi benim derdim kısaca şu:

1 - O yazı Kitabü'l Kebair'de geçmiyor. O kitaba o yazıyı sokan adam bunu neden belirtmez! Benim bu noktada aklıma kitabı hazırlayanın sallanmamasından ötürü büyük alimlere kendi fikrini isnattır!

2 - Eğer o belirttiyse buraya taşıyan neden belirtmez! Bu mesele halledilebilir...

 

 

Selametle...

Share this post


Link to post
Share on other sites

Esselamun Aleyküm.

 

Gönüldaş, ben İmam Zehebi'nin Kitabü'l Kebair kitabını okudum. Arapçası da ben de mevcut. Sizin yazdığınız hiçbir şeye rastlamadım. Zaten kitap 300 500 sayfalık bir hacimde de değil. Eğer şerhli bir kitap okuduysanız onu yazınız! Sayfa numarası vermek birşey ifade etmez. Ben bir yayın evinde ciltli halde eski bir baskısını okumuştum sonradan farkettim ki yayınevi hem uydurma rivayetler hem de hikayeler ve nasihatler koymuş içine. Aslı elime geçince çok sinirlendim. Bir alime yapılacak en büyük ayıp onun kitabını tahrif etmektir. Siz şerh yazabilirsiniz ancak şerhi belirtmek zorundasınız!

 

Kitapta Allah ve Resulüne yalan isnat kısmı var, evet, ancak yukarıda yazıldığı şekilde bir açıklama yok. Benim aklıma uydurma tefsirler geldi diye bunu yazdım çünkü yukarıda anlatılanların geçeceği başka bir başlık aklıma gelmedi. Zaten yukarıda Sırrı Paşadan bahsetmişsiniz ancak altta Kitabül Kebair var. Ben Mektubat-ı Rabbaniden bidatle ilgili bir örnek vermiştim geçenlerde. Orda Reddül Muhtardan bir alıntı var. Sonradan farkettim yahu mektubattan olması mümkün olmayan bir yazı var orda. Birde baktım ki yazan adam kafasına göre koymuş oraya bide belirtmemiş. Fesuphanallah!..

 

Şimdi benim derdim kısaca şu:

1 - O yazı Kitabü'l Kebair'de geçmiyor. O kitaba o yazıyı sokan adam bunu neden belirtmez! Benim bu noktada aklıma kitabı hazırlayanın sallanmamasından ötürü büyük alimlere kendi fikrini isnattır!

2 - Eğer o belirttiyse buraya taşıyan neden belirtmez! Bu mesele halledilebilir...

 

 

Selametle...

 

 

 

Vealeykumselam verahmetullah veberakatuh Selmanbey kardeşim;

 

Allah razı olsun atlamış olduğum bir noktayı hatırlattın bana.Bu alıntı Bedir Yayınevi nin neşrettiği Büyük Günahlar Kitabı'ndan yapılmıştır. O kitabın sonunda Bedir Yayınevi tarafından yapılmış Ehli Sünnet müslümanlarına uyarı mahiyetinde itikadi mevzularla alakalı bir bölüm var. Bu bölüm, Ubeydullah Küçük tarafından oluşturulmuştur. Bunu, senin bahsettiğin şekilde belirtmem gerekirdi,haklısın.

 

Beni uyardığın için tekrardan Allah razı olsun.

 

selametle...

Share this post


Link to post
Share on other sites

Join the conversation

You can post now and register later. If you have an account, sign in now to post with your account.
Note: Your post will require moderator approval before it will be visible.

Guest
Reply to this topic...

×   Pasted as rich text.   Paste as plain text instead

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Your previous content has been restored.   Clear editor

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

Loading...
Sign in to follow this  

×
×
  • Create New...