Jump to content
Necip Fazıl Kısakürek [N-F-K.com Forum]

muhabbet

Üye
  • Content Count

    6
  • Joined

  • Last visited

Posts posted by muhabbet


  1. Belki konuyu açan kardeşimize yardımcı olabilir.

     

    Kaza namazları ile uğraşmak, nafile namazları ile uğraşmaktan daha iyi ve daha önemlidir. Fakat farz namazların müekked olsun olmasın, sünnetleri bundan müstesnadır. Bu sünnetleri terk ederek bunların yerine kazaya niyet edilmesi daha iyi değildir. Bu sünnetlere niyet edilmesi evladır. Hatta kuşluk ve tesbih namazları gibi, haklarında nakil bulunan nafile namazlar da böyledir. Bunlara da böyle nafile olarak niyet etmek evladır. Çünkü bu sünnetler, farz namazları tamamlar, bunların yerine getirilmesi mümkün değildir. Kaza namazlarının ise, muayyen vakitleri olmadığı için onların her zaman yerine getirilmesi mümkündür.

     

     

    Bununla beraber namazları kazaya bırakmak günahtır. Bu günahdan mümkün olduğu kadar kurtulmak için sünnetleri feda etmek uygun olmaz. Böyle bir günahı işleyen kimsenin fazla ibadet ederek Allah'ın bağışlamasına sığınması gerekirken, hakkında Peygamber şefaatinin tecelli etmesine vesile olacak bir takım sünnet ve nafileleri terk etmek nasıl uygun olabilir? Hem bir kısım vakit namazlarını kazaya bırakmak, hem de diğer bir kısım vakit namazlarını, kendilerini tamamlayan sünnetlerden ayırmak iki kat kusur olmaz mı? Buna aykırı olan bazı nakiller geçerli değildir. Bunlar kabul edilen fetvaya aykırıdır. Hem sünnetleri, hem de kaza namazlarını kılmaya elverişli vakit bulamadıklarını iddia edenler bulunursa bunlar insaflı bir iddiada bulunmuş sayılmazlar. Boş yere en kıymetli zamanlarını harcayan insanlar, bilmem böyle bir iddiaya nasıl kalkışabilir?..

    (İskat-ı Salât bahsine bakılsın.)

     

    Ömer Nasuhi Bilmen - Büyük İslam İlmihali


  2. Ümmetin Hasreti:‘Bir Oda Dolusu Adam’

     

    Zeyd bin Eslem’in babasından naklettiğine göre Ömer bin Hattab radıyallahu anh bir gün dostları ile otururken aralarında şöyle bir konuşma geçmiş:

     

    Ömer radıyallahu anh :

     

    ‘Haydi, herkes bir şey dilesin.’ Demiş. Ordakilerden biri:

     

    ‘Ben, şu oda dolusu gümüşüm olsun da onu Allah yolunda harcayayım isterim.’ Demiş. Bir başkası:

     

    ‘Şu oda dolusu altınım olsunda onu Allah yolunda harcayım isterim.’ Demiş. Bir diğeri:

     

    ‘Bu oda dolusu mücevherim olsa da Allah yolunda harcasam isterim.’ Demiş. Ömer radıyallahu anh ‘Başka?’ deyince,

     

    ‘Başka bir şey istemeyiz.’ Demişler. Bunun üzerine Ömer radıyallahu anh kendi arzusunu şöyle dile getirmiş:

     

    “Ben,

     

    Ebu Ubeyde bin el-Cerrah,

    Muaz bin Cebel ve

    Huzeyfe bin el-Yeman gibilerden

    Şu oda dolusu insan isterim ki onları, Allah yolunda görevlendireyim.”


  3. Rabb'im Razı olsun,böyle bir mübareğin hayatını gözümüzün önüne serdiğiniz için...

    Mübareğin sohbet meclisinde bir kere bulunmak nasib oldu hamd olsun...

    Gerçi yaşımız çok küçüktü,değerlendiremedik.

    Ama o aşk,şevk,muhabbet,feyz dolu sohbeti aklımdan gitmez...

    Rabb'im şehadetini kabul eylesin, bizleri onların "can" verdiği bu mukaddes davayı sahiplenenlerden eylesin.


  4. :)

     

    Rabb'im kabul eylesin...Bizlerde siz kardeşlerimizin bu hayır çalışmasına ortak olmak isterdik fakat,bir hatim tamamlanmış.

    Yeni bir hatim başlatmak mümkün olsa idi güzel olurdu: )

    Ramazan ayı Rabb'im belki temennimi kabul eder,sizleride vesile kılar...

    muhabbetle vesselam...

×
×
  • Create New...