Jump to content
Necip Fazıl Kısakürek [N-F-K.com Forum]

mecal

Üye
  • Content Count

    16
  • Joined

  • Last visited

  • Days Won

    1

Posts posted by mecal


  1. En büyük sebebi cumhurbaşkanının başkanlık sevdası, anketlerde halkın %70'inin başkanlık sistemini istemediği sonucu geliyordu. Buna rağmen seçim döneminde başkanlık sisteminde bu kadar ısrar edilmesi, devamlı gündemde olması bu sonucun doğmasını sağladı.

     

    Diğer partiler haliyle iktidardaki partiyi düşürmek için çabalayacaklar, siyasetin doğasında var, iktidar partisi diğer partilere koz verdikçe kendi ayağına kurşun sıktı.

     

    İşin diğer bir yanı, insanlar artık Tayyip Erdoğan'dan ve devamlı konuşmasından bunalmış durumdalar.

     

    Ahmet Davutoğlu'nun etkisiz olması, Tayyip Erdoğan'a alternatif teşkil etmemesi de başka bir sebebi bu sonucun. Seçim döneminde Demirtaş tarafından defalarca ti ye alındı ve doğru düzgün bir cevap veremedi.

     

    Davutoğlu seçim öncesi tek başımıza iktidara gelemezsek istifa ederim demişti, bunu yapmalı ve Akp eğer tekrar iktidar olmak istiyorsa genç, dinamik ve hitabeti iyi bir isimle devam etmeli.

     

    Akp halka yaklaşım şeklinde de eskiye dönmeli, Akp'yi iktidara getiren etkenlerden biri bu idi, son yıllarda halktan çok kopuk bir görünümde.


  2. Hahahahahacegan :)

    Söylediklerimin hangisine cevap verdin ki film sahnesi hatırlama hakkını kendinde buluyorsun? Bahsettiğin maddelerin hükümete sunulan maddeler olmadığını, yalan söylediğini ispatlamama mı?

    Boşbakanının yargıya müdahale ettiğine mi, neye dayanıyorsun?

    Sonra da dersin ki başka mevzuulara girmeyelim, arkadaş daha bir mevzuuda yalan söylediğini kabul etmedin ki diğerlerine girelim?

     

    Haa birde polis eliyle kim öldü diyordun, tekrar sormak ister misin sevgili melih gökçek kardeş?

     

    Görüldüğü üzere tartştığın herkesle bir kısır döngü içerisindesin, ne o başbakanının huyundan mı kaptın hahahacegan? Hatanı, yalanını, dolanını kabul edemiyor musun? Bu kısır döngünün tek sebebi sensin farkında mısın? Yazdığın replikleri tekrar oku arkadaş.

     

    Varsa başka replik onları da yaz, onlarla daha komiksin.

     

     

    Miralay:

    Bir insan idraktan ne kadar yoksun olabilir? Mesela sokağa çıkan insanların tamamını ilk günlerde marjinal grup ve çapulcu olarak nitelendirmek idraktan yoksun oluşun göstergesi midir miralay?

     

    Yahu Türkiye gelişti, bölgesel güç oluyoruz, dünya da şu oluyoruz bu oluyoruz diyenler yalan mı söylüyordu? Söylesene Miralay yalancı mı seninkiler? Niye sordum bunu biliyor musun?

     

    Amerika'da, Boston'da patlayan bir düdüklü tencereyi günlerce konuşan medya sizin iddia ettiğiniz üzere bu kadar büyümüş bir devletin göbeğinde yapılan bir gösteriye ilgi göstermeyecekti de ne olacaktı? Yoksa yalan mı söylüyorsunuz bizlere? Üfürüyor musunuz yoksa utanmadan sıkılmadan devamlı?

     

    Hadi diyelim bunlar şerefsiz, ülkede iç savaş varmış görünümünü vermeye çalışıyorlar insanlara, sen ne halt yemeye halkla çatışıyorsun onların gözlerinin önünde o halde? Sen her haltı ye, bunu yayınlayan suçlu olsun, rahmetli Erbakan hocanın bir sözü vardı, hadi oradan, hadi oradaan.

     

    Savaş muhabirleri meydana çıkmasın diye ağlayacaksan ortalığı savaş meydanına çevirmeyeceksin arkadaş. Gidip milletin çadırlarını yakmayacaksın. Eski bakanınız Ertuğrul Günay neler diyor bak:

    https://twitter.com/ErtugrulGunay/status/345983440849620992

    Ondan daha fazla Akp'li değilsin herhalde.

     

     

    Sana yukarıda şurada bir çerçeve çizersek hepimizin aynı ideolojiye sahip olduğunu görebiliriz demiştim, sen hala gelmiş siyasi parti karşıtlığını ideoloji cık cık cık diye yazıyorsun. Hacegan'ın akıl tutulması sana da mı bulaştı arkadaş?

    İdeoloji lafını diline doladın da de bakalım madem o kadar çok biliyorsun, neymiş benim ideolojim? Akp yardakçılığı yapmamak ideolojik davranmak mıdır?

     

    Fatih Altaylı ne demek, iktidar yalakası Yiğit bulut bile gördü biz körüz, sağırız anasını satayım, göremedik birşey.

     

    Ülkemizde algıyı belirleyen iktidar yardakçılığıdır (ben siyasi parti yardakçılığını ideolojiden saymıyorum kusuruma bakma), menfaatlerdir (kesinlikle ülke menfaatleri değil, eğer ülke menfaatleri olsaydı Şimon Peres'in Türk lokumu dediği Akp'yi desteklemezdi insanlar).

     

     

    Yukarıda biriniz yazmıştınız, akıl tutulması yaşayan iki arkadaştan biri, bu mesajların muhattabı iki arkadaştan biri, arayamayacağım o mesajı şimdi.

     

    Avrupa parlementosunda Tayyip istifa demişler, kim demiş biliyor musunuz gençler? İrlandalı ve muhtemelen hıristiyan olduğu halde Gazze ablukasına karşı Gazzeye giden Paul Murphy idi o konuşmayı yapan. İstanbul da bizzat yaşadıklarını anlattı, diğerleri sizler gibi akıl tutulması yaşıyorlar ve siyaset uğruna vicdanlarını satmış durumdalar.

     

     

     

    • Like 1

  3. Yok arkadaş yok hakikatten anlama konusunda sıkıntıların var, bundan eminim. Ben sana diyorum ki başbakan zaten yargıyı sallamıyor, sen gelmiş diyorsun ki başbakan yargıya müdahale mi etsin, bıdı bıdı bıdı, söylediğim şey çok mu zor anlaşılacak birşey yahu anlamıyorum? Yoksa sıkışınca mahalle aralarındakilerin yaptıkları gibi hadiseyi bireyselleştirip sıyrılmayı mı tercih ediyorsun? Nedir bu anlama kıtlığı görünümlü çarpıtma merakı anlamadım yahu.

     

    Bir daha beni yerle bir ederken bana da haber ver hacım :)

     

    Ben diyorum ki Arınç'a 7 madde sunuldu, sen gelmiş diyorsun ki e bunlar bunu da istemiyor, yahu kardeşim hayati ihtiyaçlarını bu kapasiteyle bu nasıl sürdürüyor acep diye düşünmeye sevkettin açıkçası. Bir dediğimi de doğru anla be arkadaş, bi kere yanılt da diyelim ki standart insanmış bu da. Arınç'a sunulan maddeleri git tekrar oku, bak hükümete resmen iletilen talepleri diyorum, iyi oku tekrar tekrar oku anlamadıysan, anla ve sonra nasıl üfürdüğünün farkına var.

     

     

    Bak canım abicim, haşa sana gerizekalı diyor değilim ama gerizekalılara anlatır gibi anlatayım birde.

     

    Eylemciler geçen hafta Bülent Arınç'ın yanına çıkıp Bülent Arınç'a 7 maddelik bir talep listesi ilettiler. Senin gevelediğin hükümet projelerine (hes, havaalanı, köprü vs.) karşı olma meselesi Bülent Arınç'a sunulan maddeler arasında yer almıyor, neymiş? Yer ALMIYORMUŞ.

     

     

    İyi bak hacı abi, mevzu yargıya müdahale, ben de sana hükümetin yargıya müdahale ettiğine dair hadiseler gösterdim. Sen bunu mevzuyu taksimden başka bir mevzuya çekme olarak nasıl algılayabiliyorsun? Bu nasıl bir bakış açısıdır arkadaş söyle de bir de biz deneyelim.

     

     

    TTB meselesine gelirsek, bakanlık da ttb de aşırı uçlar bana göre, TTB'de bakanlık da, yani her ikisi de güven vermiyor şu durumda. Olayın sadece senin açından bakıldığı gibi olmadığını anlamana faydası olduysa ttb meselesinin mesafe katediyoruz demektir.

    Sen bundan ne anlarsın ey hacegan, normal bir insanın bunu okuduğunda her iki tarafa da güven olmayacağını belirttiğimi anlaması gerekiyor. Sen ne anlıyorsun Allah aşkına? İftiracı, yalancının tekisin, bu çok açık. Ay ile başlayan cümleler kurup da beni karalamadan önce yazdıklarımı iyi oku, tekrar tekrar okuyup anla.

     

     

    Yahu onu bunu geç sen bana kaç tane başörtülü TGB üyesi gösterebilirsin? Orada taraftar gruplarından tut da meslek gruplarına kadar her kesimden, her oluşumdan insan var. Yok efendim TGB bayrağı varmış da yok bilmem ne, örnek veriyoruz da anlatamıyoruz. Onların orada olması oradaki tüm insanları TGB'li yapmaz.

    Apo posteri cart curt, yahu kör müsün, sağır mı? Oradaki pkklıların kuyruğuna teneke bağlandığını görmedin mi? Görmek mi istemiyorsun? Bdp dersen senin başbakanının en iyi anlaştığı siyasi partidir, bundan şikayet edecek son kitle Akp taraftarlarıdır.

     

     

    Kartel medyası deme yahu şu zamanda, tamamı hükümetin emrinde hareket eden kurumlar. Hükümet çıkıp açıklama yapana kadar şu protestolardan neredeyse bahsetmediler. Neyin karteli?

     

     

    Hadi dizi oyuncularının oynadıkları diziler toplum ahlakını bozuyor, bu herkesin malumu. E bunu yayınlayan hükümet emrindeki kanallara ne demeli? Hırsızın hiç mi suçu yok arkadaş?

     

    Elde sermaye kalmayınca hep beraber sidiğe dışkıya sardınız, tuvalet koyuldu da yapmadılar mı? Oraya o kadar gün tuvalet koymayanların sidiğe sarılması ne komik değil mi?

     

    Geçelim bunları, birilerinin tabiriyle tencere tava bunlar hep hava :)

     

    Yok efendim referandum yapılmış da yargı üzerinden vesayet kaldırılmış, şimdi yok değil mi? Yahu adamlar istedikleri zaman istediklerini tutup, istediklerini salıyorlar diyoruz, hala vesayet cık cık cık.

     

     

    Miralay:

    Sanırım çok farklı noktadayız, eylemler Gezi parkı eylemleri olmaktan polisler eylemcilerin çadırlarını yaktıkları gün çıktı zaten. Aksini kimse iddia edemez herhalde. Evet başta insanlar Tayyip'in tabiriyle üç beş ağaç için toplanmışlardı, sonrasında kendi canlarına kastedildiği için, zorbaca muameleye maruz kaldıkları için toplanmaya devam ettiler. Sen gelip benim canıma kastedersen kusura bakma ama elimdeki tüm imkanlarla sana karşı koyarım. O insanların da yaptıkları şey o idi.

     

     

    İdeoloji mi? Akp'nin ideolojisi mi varmış? Bu sitede toplanan bizlerin ideolojisinden bahsetmeye gerek var mı?

     

    Bir siyasi partinin icraatlarını onaylamama olayını ideolojiyle karıştırmayalım. Şurada bir çerçeve çizersek neredeyse hepimizin aynı ideolojiye sahip olduğunu görürüz.

     

     

    Son mesajına karşılık, Akp'yi öven dış kaynaklı haberler göstermemi ister misin?

     

    http://webarsiv.hurriyet.com.tr/2004/09/02/515570.asp

     

    http://www.hurriyet.com.tr/gundem/6873839.asp

     

    http://www.radikal.com.tr/haber.php?haberno=104127

     

     

    Senin mantığınla hareket ettiğimizde demek ki bu haberler Akp'nin haberde geçenlere çalıştığını gösteriyor.


  4. Yahu Hacegan gören de Tayyip'in yargıya hiç müdahale etmediğini sanır. Eğer şurada yazdıklarımızı samimiyetle yazıyorsak yargının hükümetin emrinde olduğunu itiraf etmemiz gerek zaten. Öyle olmasaydı şu pkk elebaşıyla görüşmelerden sonra kck dan tutuklananlar serbest bırakılmazdı değil mi? Hadi onu da geçelim, varsın tesadüf olsun. Peki bu başbakan değil miydi şu gezi parkı ile ilgili mahkemenin durdurma kararına rağmen biz buraya bunu yapacağız, ne yaparsanız yapın diyen? Yok yargıya müdahale ediyormuş görünümü verecek, yok bilmem ne, bunları geçelim.

     

    Diyorsun ki başbakan göstericilerle şu marjinal gurupları ayırabiliyor. Hadi canım. O ayrımı yapan biri çıkıp ilk günden göstericilere eyvallah, gelsinler konuşalım ama şu şu şu guruplar şunları yapıyor, yaptıkları ettikleri şeyler bunlardır. Bu ayrımı yapıp, insanlara bunu gösterdikten sonra zaten orada ortada kalacak olanlar o marjinal guruplardır. Bu adam iki haftadır o marjinal guruplardan daha fazla provakatörlük yapıyor kusura bakma.

    Kaldı ki polislerin çadırlarını yaktığı insanlar marjinal gruplar değildi, onlar henüz meydana inmemişlerdi, olayın farkında değillerdi. Önceki mesajımda da belirttiğim gibi hani böyle bir provokasyon olacağını biliyorsan malzeme verme arkadaş, niye malzeme veriyorsun? Kaldı ki ortalığı bulandırmaya çalışan o gurupları eylemciler ayıkladılar zaten, tıpkı Taksim'e giden pkklıların kuyruğuna teneke bağladıkları gibi.

     

    Neymiş? "Başbakan göstericilerin dediklerini yapamazmış, bunun Imf'den ne farkı varmış" yahu arkadaş bunlar senin vatandaşların, seçmenin değillerse de vatandaşların, eğer sen tüm Türkiyenin başbakanıyım diyorsan isteklerini elbette ki gözönüne alacaksın. Bu istekleri gözönüne almayı yenilgi olarak algılayan zihniyete de ayrıca şaşırıyorum, ne bu yahu savaşta mıyız? Düşmana avantaj mı sağlamış oluyorsun göstericilerin taleplerini gözardı etmeyince? Partizanlığı bırakın, vatandaş olarak düşünün. Bireysel düşünceye sahip olmak gerek, partim bunu düşünüyor destekliyor ben de desteklerim gibi saçma bir yola girmemek gerek, bize yakışan duruş budur.

    • Like 1

  5. Sana ilk kez bazı konularda katılıyorum, marjinal sol örgütlerin bu tür hadiseleri istismar etmeye çalıştıkları görülemeyecek şey değil.

    Şöyle birşey söyleyeyim o halde, belki bir benzerlik kurabilirsin. Biz bu sitede oturmuş tartışıyoruz ediyoruz, şu marjinal sol örgütlerden bir eleman da gelip olaya müdahil oluyor, biz burada marjinal sol örgüt mensubu mu oluyoruz?

    Adını doğru koymakta yarar var bunların. Orada farklı amaçlarla (devrim vs gibi hayaller) toplanan o örgütler istediklerini de elde edemediler zaten, bunda esas eylemcilerin etkisi büyüktü.

     

    Taraf olduğun için (ki belki ben de farkında olmadan taraflaşmışımdır) ilk günden beri başbakanın yaptığı şeylerin farkında değilsin sanırım. İnsanlar kendisinden yatıştırıcı sözler beklyorlarken o hadiseyi daha da alevlendirecek sözler kullanmayı tercih etti. Akp tabanı daha da kenetlendi, %50 oyumu pekiştireyim de varsın memlekette ne olursa olsun düşüncesi var. Bu iş bu kadar çirkefleşmemeli. Muhalefet partilerinin de (özellikle chp) Akp'den geri kalır yanı yok bu konuda onu da belirtmek gerek. Hani meselenin başındaki tutum yanlış olabilir diyorsun, benim de tam olarak söylemeye çalıştığım bu işin fitilini ateşleyenin bu yanlış tutum olması. Madem provakasyona açık bir ortam olduğunu görüyorsun buna fırsat verme kardeşim, neden provakatörlerin işini kolaylaştırıyorsun?

     

     

    Bu tür hadiselerin olacağı önceden biliniyor mudur bilemem. Eğer bu tür hadiselerin olacağına dair istihbarat aldıysan ne diye sabahın bi vakti çadırları yakıp insanları tahrik ediyorsun demezler mi adama? Çadır meselesine çok taktım, farkındayım ama bir insan uyuduğu vakit tamamen korumasızdır, beni rahatsız eden şeylerden biri de bu korumasız insanlara saldırılmasıdır.

     

     

    TTB meselesine gelirsek, bakanlık da ttb de aşırı uçlar bana göre, TTB'de bakanlık da, yani her ikisi de güven vermiyor şu durumda. Olayın sadece senin açından bakıldığı gibi olmadığını anlamana faydası olduysa ttb meselesinin mesafe katediyoruz demektir.

     


  6. Yav hee hee diye bir şey var, bunu ilk diyen sana karşı dememişse de senin bir benzerin karşısında demiştir, #direnhacegan.

     

    Ben her iddiamı açıkladım, senin maşallahın var hükümetten şunu istediler, bunlar işgal kuvvetlerinin isteyeceği şeyler dediğin şeyleri istediklerini bile açıklayamıyorsun. Aslı astarı yok çünkü, tek noktaya odaklanmış araştırmadan etmeden konuşuyorsun. Yalancıyım ben arkadaş, benim yalanları söyleyip sonra pişkin pişkin sana yalancı diyen :). Yahu çok mu günahını aldım acep be hacegan?

     

    Daha önce de bahsetmiştim, tekrar ediyorum tartışmanın bu kadar şahsileşmesini istemezdim ama gönüldaşımıızın tarzı bu herhalde, diyecek birşey bulamayınca işi şahsileştirip altından kalkmaya çalışıyor, haliyle insanı da kendi noktasına çekiyor ister istemez.

     

    Son mesajına cevaptır:

    Azizim TTB falan umrumda değilde bu bilgileri veren hükümet de pek güvenilir değil, kusura bakma yani onlara da inanmıyorum.

     

    Üsttede belirtmiştim eylemlerin meşruiyet sınırlarının dışına çıkmasının sebebi gün doğmadan yakılan çadırlardır, polisin sıktığı biber gazıdır, sert müdahalesidir. Sen bunları yapıp karşındaki insanın hiçbirşey yapmamasını bekleyebilir misin? Böyle birşey var mı insan fıtratında?

     

    Tayyip'in sık sık kullandığı bir söz vardı, "Yumuşak başlıysak uysal koyun değiliz." kendisi dışındaki herkesi koyun mu sanıyor acep? Yahu git insanların canlarına kastet sonra vay efendim sen bunlara nasıl karşılık verirsin de. Kimse kusura bakmasın :) "Yumuşak başlıysak uysal koyun değiliz."

     


  7. #direnhacegan falan yazmamı bekliyorsan kusura bakma azizim, direnme, kafa izninin sana yarayacağını düşünüyorum.

     

    Bak canım kardeşim, tekrarlıyorum eylemcilerin hükümete verdikleri listede daha önce de yazdığım 7 madde tek var. Hes mes yok orada, hükümetle görüşmelerinden sonra basın açıklaması yaptılar, onlardan bir tanesi de bu tepkilerin sebebi bunlardır dedi. Okuduğunu anlamaya gayret et, bu şahsi ricamdır.

     

    Türk Tabipler Birliği'nin açıkladığı rakamlar şunlar (birde gözaltı korkusundan hastanelere gitmeyenleri de işin içine katarsak olay başka bir boyuta taşınır):

    Türk Tabipleri Birliği (TTB) Taksim Gezi Parkı eylemleri ve sonrasında ülke geneline yayılan eylemlerde polisin uyguladığı şiddet sonucu yaralananların sayısının 48'i ağır, 4 bin 785 olduğunu, biri polis 3 kişinin de hayatını kaybettiğini açıkladı.

    TTB'nin tabip odalarından ve hekimlerden elde ettiği verilere göre, 6 Haziran Perşembe günü saat 20.00 itibariyle eylemlerde polisin uyguladığı şiddet sonucu 48'i ağır, 4 bin 785 kişi yaralandı. 3 kişinin hayatını kaybettiği, 2'si Ankara'da, 1'i Eskişehir'de 3 kişinin durumunun kritik olduğu, 18 (ağır/kırıklı) kafa travması, 10 kişi gözünü kaybettiği, 1 kişinin dalağının alındığı bildirildi.

     

     

    Polis öldürdüğü adamı çıkıp ben öldürdüm der mi arkadaş? Güleyim mi ağlayayım mı bilemedim :)

    Kaldı ki önceki mesaja da yazdım illa ölmeleri mi gerek? Bir gözünün polisin sıktığı biber gazı kapsülüyle kör olduğunu düşün, çok değil birazcık empati, belki ne dediğimi anlarsın.

     

     

    Çok merak ettiysen yaralı polis sayısı bakanın açıklamasına göre 500'den fazla, yani eylemci sayısının 9,5 te biri.

     

    Demem o ki yalanın alasını sen söylüyorsun, üstelik bunu öyle bir süslüyorsun ki söylenen şeyleri çarpıttığın, belki de -istemeden diyelim hadi hüsnü zan yaparak- yanlış anladığını pek çaktırmıyorsun.

     

    Diren hacegan, ne olursun diren, durup durup yalancılıkla isnat etsende (bunu söyleyecek birşeyin olmadığı için yaptığını görüyorum) seninle tartışmak eğlenceli.

     

     

    Miralay:

    Akıl tutulması senin desteklediğin şeyler için sıkça kullanılan bir tabirdi bu eylem olayları esnasında. Hani burada bu kararı veren bir kişisin ama onu hükümet için söyleyenlerin sayısı oldukça fazlaydı.

     

    Hatay'da eylemci genci kim neden öldürsün, Türkiye'nin her tarafında eylemler yapıldı, eğer eylemciler tarafından öldürülen insanlar olsaydı çatışmaların, eylemelrin çok daha yoğun olduğu yerlerde olurdu böyle bir olay.

     

    Hadi diyelim ben polisin günahını aldım, e canım kardeşim bunun failini bulmak polisin görevi değil midir? Ortada bir kurşun var neticede değil mi?

     

    Göstericiler her türlü şekilde kesici, sopa, v.b materyallerle saldıracaklar, küfürler edecekler, duvarlara küfürlü yazılar yazacaklar, sen onlardan, onların hepsinden dört dörtlük polislik görevini yapmasını bekleyeceksin...

     

     

    Senin bu dediklerini polis onların içinde yattıkları çadırları yakmadan önce yapmıyorlardı.

     

    Nasıl mı yaktı? Bak videosu:

    http://www.iha.com.tr/gezi-parkina-polis-mudahalesi-278811-haber

     

    Nasıl mı tahrik etti insanları? Al bir video daha:

    http://www.youtube.com/watch?v=c-kZYksTzE8

     

    Olmadı bir de bunu izle istersen:

    http://www.focushaber.com/videogaleri/besiktas-ta-polisten-evin-icine-biber-gazi-v-42812

     

    Bu Taksim olayları ile ilgili değil ama polisin yeri geldiğinde nasıl gaza geldiğini anlamanda yardımcı olabilir:

    http://www.youtube.com/watch?v=coASos2OqYo

     

    Akıl tutulmasını kim yaşıyor arkadaş, düşünebildin mi şimdi?

     

    Demem o ki haklısın insan fıtratı ile doğrudan alakalıdır, sana saldıran birine saldırırsın.

     

    Kaldı ki polisin olmadığı yerlerde olayların da olmadığını görüyoruz değil mi?

     

    Demek ki yaktırıp, yıktıran, kamu malına zarar verdiren belli.

     

    Bu insanların yaptıkları eylem şiddete döndüğü an yanlış, şiddetten döndüğü an doğrudur.

     

    Vefat eden bir polis var (köprüden düşerek vefat etmişti sanırım), Allah rahmet eylesin, ona da diğer ölenlere de. Kaldı ki cenaze yarıştırmaca mı oynuyoruz? Ondan kaç kişi öldü de ondan kaç kişi öldü?

     

    Yahu sen adamın canına kastediyorsun, içinde uyuduğu çadırı yakıyorsun da tencere, tava sesinden şikayetçisin :D Komik değil mi sence de?

     

     

    Hadiselere sadece insani açıdan yaklaşmaya çalışın, belki o zaman anlayacaksınız ne demek istediğimi.


  8. Öncelikle NFK-Fan: Sanırım yanlış anlaşıldım, sitede ifade özgürlüğünden bahsetmiyorum, öyle olsaydı zaten bunları buraya yazmamız pek mümkün olmazdı. İfade özgürlüğünden çekmiş bir insan olan Üstad ile ilgili bu sitede memlekette ifade özgürlüğünün gerekliliğini tartışmanın yersiz olduğundan bahsediyorum. Dini konular hepimizin hassas olduğu noktalar, bunlara dil uzatılmasına veya suistimal edilmesine (bu dil uzatılmasından çok daha tehlikeli bana göre, dil uzatanın safı bellidir en azından) hiçbir şartta göz yumulamaz elbette.

     

     

    Hacegan gönül isterdi ki şurada efendi gibi tartışalım, buraya yakışacak olan budur. Ben yine efendiliğimi korumaya çalışmakla birlikte seninle aynı dili kullanmamaya gayret edeceğim.

     

    Gelelim mevzuumuza;

    Öncelikle meselenin bu kadar kişiselleşmesini istemezdim ama bunu isteyen sensin, e beni tokatla diyen adama merhametle yaklaşılmaz değil mi?

    Samimiyetle söyleyeyim ki sana acıdım, bunu seni aşağılamak, kendimce komplekse girmeni sağlamak için vs. yazmıyorum, gerçekten acıdım. Ya okuduğunu anlamıyorsun ya da at gözlükleri ile yaşıyorsun, sayende anladım ki kusur bende değil.

     

    Neyse, polis müdahalesiyle ölüm yok demişsin. Hatay'daki eylemciyi yine eylemciler mi öldürdü sence? Bunu vicdanına sor, eğer eylemciler öldürdü diyorsan benim buna diyecek birşeyim yok. Hani ölüm yok da el insaf be kardeşim gözü çıkan, uzuvlarını kaybeden, beyin kanaması geçiren insanlar da mı yok? İlla ölsünler mi Tayyip çıkıp siyasi şovunu yapacak, sizler burada başbakan geri adım atmadı oooohhh gururumuz okşandı diyeceksiniz diye? Nasıl bir kafaysa artık.

     

    Hadiseyi anlamadığını birkez daha açık açık gösterdin, kimse sorgulanmasın mı dedim ben? Okuduğunu anlamakta sıkıntı çekiyorsun arkadaş, hakkatten kafa iznine ihtiyacın var. Senin için yönetimden senin istediğin şeyi birde ben istemiş olayım.

     

    Maşallah niyet okuyuculuğuna da başlamışız, tamamdır. Gerçek niyet neymiş arkadaş? Tayyip'in ne yaptığını merak ediyorsan anlatayım. Son zamanlarda yaptığı provakasyonlarla safları sıklaştırdı hazret, nasılsa %50 oyum var, bunu muhafaza edeyim yeter diye düşünüyor. Yaptığı provakasyonlarla da sen ve senin gibi düşünenleri böyle ahkam kesmeye sevkediyor. Oldukça da başarılı buluyorum bu konuda, bu olayların başında bu adam ne yapmaya çalışıyor diye düşündüm pek anlam veremedim ama sen ve senin gibi ahkam kesenleri görünce dank etti. %50'yi cepte bilelim de gerisi teferruat mantığı var. Şunu da söyleyeyim, burada senin yaptığın gibi niyet okuma yok, adamın yaptıkları ortada.

    Taksim'e ne yapılırsa yapılsın, çok umrumda olduğunu falan mı düşünüyorsun acep? Siz ne yaparsanız yapın, ben dediğimi yaparım tavrına insanların tepki gösterdiğini hala anlamış değilsin.

     

     

    Yalan olan maddeler şunlar, ilk ikisi dışındaki dördü yalan:

    971675_665939400089633_259847675_n.png

     

     

    Hani insana derler ki arkadaş hadi bu dört madde var, e peki bu adamların bir maddesi nereye gitti? Hani bu liste 7 maddelikti? Git önce Arınç'a verilen listede neler var öğren sonra sen misin yalanı söyleyen ben mi karar ver.

     

     

    Komedya. Kesinlikle tam bir komedya. Normal bir vatandaşın istemeyeceği bir madde görememek mi? Düpedüz çapulcu kardeşlerimiz hükümete meydan okumuş, bu maddelerle. Bir tanesine bile kulak asılsa var olan ve olması gereken tüm otorite, saygınlık ayaklar altına alınır. Kendi içimizi geçtim, salyalarını akıtarak baştan beri tüm olayları noktasına virgülüne takip eden dış basına ve mecranın da ekmeğine yağ sürmüş oluruz. Rezillik cabası. O sokaklara dökülen eylemcilerin, tek dertlerinin bu 7 madde olduğuna inanıyor musunuz Allah aşkına? Ben inanmıyorum. Safsata hepsi. Bu maddeler yerine getirilmeye kalksa, alacakları güçle 'Oligarşi mezara halk iktidara' naraları atmaya başlamayacak mı sevgili kardeşlerimiz? Durun ya zaten buna benzer bir şeylerin çığırtkanlığını yapıyorlardı de mi? Bu kadar masumca sebeplerden ötürü yakıp yıkmaları, halk darbesi ayaklarıyla ellerinde tencere tava gezmeleri 7 tanecik maddenin önemini bir kez daha vurguluyor. Yersen!

     

     

    Hayır meydana inersin hükümete meydan okursun, hükümet der ki gel görüşelim gider hükümete taleplerini iletirsin meydan okursun e nasıl olacak bu iş?

     

    Bu 7 madde sağlandı da eylemciler yok kardeşim biz bu işten vazgeçmeyiz mi dediler? Bu hükümet ifade özgürlüğüne izin verecek çapta bir hükümet midir ki bu 7 maddeyi gerçekleştirsin?

     

    Yok bilmem şunun ekmeğine yağ sürmüş oluruz da, yok bilmem ne, e hani istikrar vardı, başarıdan başarıya koşuyordu ülke ekonomisi, çok ileriye gitmiştik? Bu 7 maddecik dediğiniz maddeler mi tüm bu saydıklarınızı yapacak?

    Bir yerde bir yanlış yok mu sizce de?

     

    Son olarak tam adamı Yiğit Bulut'un videosu da başlığa cuk oturmuş hadi. Bu adamın dönüşümünü gözünüzün önünden geçirmenizi tavsiye ederim.


  9. Yahu kusura bakmayın ama ben mi okuduğumu anlamakta sıkıntı çekiyorum, yoksa sizin bakış açınıza erişmek için çok çaba mı sarfetmem gerek inanın kestiremedim.

     

    Eylemcilerin hükümetten istedikleri 7 şey:

     

     

    - Gezi Parkı park olarak kalmalıdır. Gezi Parkı'na topçu kışlası veya başka bir yapı yapılmayacağının açıklanmasını,

    - AKM'nin yıkımından vazgeçilmesini,

    - Başta İstanbul, Ankara ve Hatay valileri ve emniyet müdürleri olmak üzere olayların yaşanmasına neden olan sorumluların görevden alınmasını,

    - Gaz bombası ve benzeri materyallerin kullanımının yasaklanmasını,

    - Gösterilere katılan ve gzaltına alınan kişilerin derhal serbest bırakılmasını,

    - 1 Mayıs alanı olan Taksim ve Kızılay başta olmak üzere Tükiye'deki tüm meydanlarda toplantı, gösteri yasaklarına son verilmesini,

    - İfade özgürlüğünün önündeki tüm engellerin kaldırılmasını talep ediyoruz.

     

     

    Hani düşmanı bilmem ama normal bir vatandaşın istemeyeceği bir madde göremiyorum ben burada.

     

    Gezi parkı, Akm, ve meydanlardaki gösteri yasağının kaldırılmasıyla işgal kuvvetleri pek ilgilenmez sanırım :)

    Şahsen eğer orada bir yapı olacaksa, hani Topçu kışlasını inşa edip tarihi ihya etmek gibi bir uygulamaya gidilecekse, bunun otel yapılıp birilerine peşkeş çekilmesinden değil kütüphane vs gibi kamu kullanımına açılabilecek şekilde bir uygulamaya gidilmesini isterim. Hayır arkadaş kışla diyorsun, ihya edeceğim diyorsun da otel yapacaksan hakaret etmiş olmuyor musun?

     

     

    E hani düşününce ben işgalci olsam gaz bombası kullanılmasının yasaklanmasını da istemem pek, nihayetinde burada bir sıkıntı olsa ona ilk baş vuracak olan ben olurum.

     

    Valiler görev yaptıkları yerlerde insanların can güvenliğinden sorumlular, eğer o valilerin görev yerlerinde insanlar o valilerin emrindeki polislerin attıkları gaz bombalarıyla vs. ölüyorsa bunda valilerin de emniyet müdürlerinin de sorumluluğu vardır. Her ağzını açtığında benim valim, benim emniyet müdürüm diyen adam kendisi olanı kimseye vermez zaten o da ayrı mesele.

     

    Gösterilere katılan kişiler sadece bu yüzden gözaltına alınmışlarsa zaten serbest bırakılmalılar, bunun tartışılması yersiz.

     

    Son olarak ifade özgürlüğü kısıtlanan, düşüncelerini ifade ettiği için senelerce hapse mahkum edilen Üstad ile ilgili açılmış bu sitede ifade özgürlüğü önündeki engellerin kaldırılması gerekliliğinden bahsetmek de yersiz olacaktır.

     

    Velhasıl gönüldaşlar sadece desteklediğiniz oluşum açısından hadiseye bakmazsanız diğer insanların da neler istediklerini anlayacağınızı düşünüyorum.

     

     

    Başbakan'ın tavırları hakkında da iki kelam etmek isterim. Eğer ben 76 milyonun başbakanıyım diye bir iddiada bulunuyorsa bir insan "ne yaparsanız yapın ben yapacağımı yaparım" veya "yüzde elliyi evde zor tutuyoruz" gibi bir söylemde bulunma hakkı yoktur. Eğer böyle bir söylemde bulunuyorsa haliyle insanlar bundan incinecektir. 76 milyonun başbakanıyım sözünün de bir anlamı kalmayacaktır haliyle.

     

     

     

    • Like 1

  10. Ölenlere Allah'tan rahmet diliyorum.

     

    Şahsi fikrim saldırının Esad yanlıları tarafından yapılmadığı şeklinde.

     

    Bir hadisenin failini öğrenmek istiyorsanız bu hadisenin sonuçlarının kime faydasının dokunacağına bakınız.

     

    Ben kamuoyunun Suriye ile savaşa hazırlandığını düşünüyorum, benzer bir politika daha önce pkk terör örgütüne yapılan büyük operasyonlar öncesinde de yürütülmüştü. Yapılacak operasyonlardan dolayı doğabilecek tepkiler meydana gelmeden engellenmiş oluyor bir şekilde.

     

    İnsanların Suriye ile savaşı isteyecek psikolojiye gelmeleri sağlanmaya çalışılıyor.

     

    Ortada olan yine masum insanlara oluyor tabi.

     

    Şu haber bu düşüncemde haklı olduğumu gösteriyor.


  11. Hatay’ın Reyhanlı ilçesinde saat 13.55'te belediye ve PTT binası yakınlarında aynı sıralarda iki patlama meydana geldi.

    Bomba yüklü araçların infilak etmesi sonucu gerçekleştiği belirtilen patlamalar, ilçede büyük paniğe yol açtı. Patlamaların ardından bölgeye çok sayıda ambulans gönderildi. Patlamalarda 43 kişi öldü, 100'den fazla kişi de yaralandı.

    Akşam saatlerinde açıklama yapan Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, saldırıda 43 kişinin hayatını kaybettiğini, 53 kişinin de hastanelerde tedavi altında olduğunu ifade etti.

    5 YARALI BAŞKA İLLERE SEVK EDİLDİ

    Bu arada Sağlık Bakanlığı, 5 yaralının il dışına sevk edildiğini bildirdi.

    Sağlık Bakan Yardımcısı Agah Kafkas'ın TRT Haber'e verdiği bilgiye göre, yaralılardan ikisinin Adana'ya, diğerlerinin Ankara, İstanbul ve Gaziantep'e gönderildiğini söyledi.

    Yaralılar ambulans uçaklarla bu illerdeki hastanelere gönderiliyor.

    PATLAMANIN ETKİSİ

    Patlamaların etkisiyle ahşap bir evin çöktüğü belirtildi. Bölgedeki 8 araç hurdaya döndü, çok sayıda bina da zarar gördü.

    Ekipler, hasar gören evlerin enkazında kalanlar olma ihtimali nedeniye çalışma yapıyor.

    Olayın ardından ilçede elektrikler kesilirken, vatandaşlar ilçeyi terk etmeye başladı.

    Bölgedeki ekipler, patlamaların nedenine ilişkin ayrıntılı bir şekilde inceleme yapıyor.

    GÜLER: ÖLÜ VE YARALI SAYISI ARTABİLİR

    İçişleri Bakanı Muammer Güler ve Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, olayla ilgili açıklamalarda bulundu.

    Bölgeye gideceğini ifade eden İçişleri Bakanı Güler, “Ölü ve yaralı sayısının artmasından endişe de ediliyor. Paniği önlemek için ilçeye her türlü kuvvet sevkiyatı yapılıyor” dedi.

    4 BAKAN HATAY'DA

    Hatay'ın Reyhanlı ilçesindeki patlamanın ardından yetkililer Hatay'a geldi.

    Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, İçişleri Bakanı Muammer Güler, Adalet Bakanı Sadullah Ergin ve Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu Antakya'da biraraya geldi.

    Reyhanlı'daki patlamanın ardından Bakanlar programlarını yarıda keserek Hatay'a geldi.

    Adalet Bakanı Sadullah Ergin, İçİşleri Bakanı Muammer Güler ve Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu akşam saatlerinde Antakya'ya ulaştı.

    Bakanlar açıklama yapmadan Hatay valiliğine geçti. Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay bakanlardan kısa bir süre önce Hatay'a ulaştı.

     

    TRThaber


  12. Harf devriminin amacını, İsmet İnönü hatıratında açıklıyor;


    “Harf devriminin tek amacı ve hatta en önemli amacı, okuma yazmanın
    yaygınlaşmasını sağlama değildir. Okur-yazar oranının düşük oluşunun
    yegâne sebebi alfabenin öğrenilmesinin zor olması değildi. Uzun yıllar
    devlet, eğitim sorununa eğilmemiş, kütlesel eğitime önem vermemişti.
    Devrimin temel gayelerinden biri yeni nesillere geçmişin kapılarını
    kapamak, Arap-İslâm dünyası ile bağları koparmak ve dinin toplum
    üzerindeki etkisini zayıflatmaktı. Yeni nesiller, eski yazıyı
    öğrenemeyecekler, yeni yazı ile çıkan eserleri de biz denetleyecektik.
    Din eserleri eski yazıyla yazılmış olduğundan okunmayacak, dinin toplum
    üzerindeki etkisi azalacaktı.”


    Kaynak: İsmet İnönü Hatıralar Cilt 2, Sahife 223 Bilgi Yayınevi 1985


    Açıklama: İsmet İnönü’nün hatıratı Sebahattin Selek tarafından
    yazılmıştır.Selek, İnönü’nün anlattıklarını yazmış, kendisi eklemelerde,
    açıklamalarda bulunmamıştır. Teybe okunan ses kayıtları
    kitaplaştırılmıştır. Teyp kayıtlarının bir kısmı 1968 yılında
    yayınlanmıştır.Kaydın tamamı ise iki cilt halinde yayınlanmıştır.


  13. Benim anlamadığım yanlış olan ne? Cemaatlerin önceki seçimlerde akp'yi desteklediklerini hepimiz biliyoruz, o zaman kimse çıkıp neden akp'yi destekliyorsunuz demiş miydi? Şimdi birileri çıkıp chpliler, laik kesim dedi falan demesin, neden bahsettiğimiz malum. Yanlış olan cemaatin bir partiyi desteklemesi mi mhp'yi desteklemesi mi?

     

    Asıl merak ettiğim bu açıklama akp lehine aynı üslupla, aynı şekilde yapılsaydı eleştiri alacak mıydı akplilerden?

     

    Hani "Maneviyat bahçemize dadanmış domuz sürülerini, sırtlanları, hain köpekleri, kurnaz tilkileri, leş kargalarını, kanımızı, canımızı, değerlerimizi, zenginliklerimizi emmeğe yeltenen sülükleri, asalakları silkele, sırtından at, kamburunu düzelt, el ele ver, gücünü topla, maneviyatını düzelt, iyileri bul, onlarla birleş, işbirliği yap, yanlışı düzelt!" deyince kimin alınması gerekiyor acaba? Bu üsluptan rahatsız olunursa çok klişe olacak ama yarası olan gocunur denir.

     

    Seçim bence akp ile mhp arasında, chp diğer tarafta. Akp'nin rakip olarak mhp'yi gördüğünü, bu yönde hamleler yaptığını hepimiz görüyoruz. Mhp meclise girmezse chp kaç alırsa alsın akp ye ne yapabilir ki? Bundandır ki kasetler, karalamalar almış başını gidiyor, biri meydana çıkıp mhp'ye sahip çıkılması çağrısında bulununca da ağır eleştirilere, hakaretlere maruz kalıyor.

×
×
  • Create New...