Jump to content
Necip Fazıl Kısakürek [N-F-K.com Forum]

efrasyab

Üye
  • Content Count

    9
  • Joined

  • Last visited

Posts posted by efrasyab


  1. Ebedi oluşun urbası kefen !

     

    O elbiseye girdikten sonra... yani ölüm sonrası...yeni bir alem...ve ebedilik, sonsuzluk, sonu olmamak...iyi, yada kötü sonsuzluk var...ya ne götürebiliyoruz yanımızda, sadece bütün yaşanmışlıkların ruhunu... ölüm bir sınırsa, acaba şuan doğru yolda yürüyormuyuz ?...


  2. Üstadın; akrebin kıskacı dediği, fikir çilelerinin en kanlısı içinde bulunduğu bir dönemde, ''bu hayatın ismi yok, kendisi var'' dediği, derin bunalım ve ruh sıkışmalarını yaşadığı, bohem hayatının aleladeliğini, takdire şayan bir hayal gücü ve ahenkle yazarak, zihnine bıçak gibi saplanan ve bir türlü aşamadığı, zaman mefhumuna sıkıştırması; onun şiir alanında ne derece ulvi bir makamda olduğunun en müşahhas delilidir.

     

    Üstad, şairliğin doğuştan gelen bir yetenek olduğunu; zekilik, hayal gücü, fikir çilesi ve yaşanan hayatın ruha olan yansımasıyla birleşmesiyle ne derece ulvi bir makama ulaşılabileceğinin en müşahhas örneğidir. Ve dilerim; üstad gibi hayatın anlamını, tam anlamıyla anlayabilmiş, nice şairler çıksın aramızdan...


  3. Taşı, toprağı, dağları, çölleri, yeri, göğü, tüm kainatı, varlığı, yokluğu, ezeli, ebedi, mutluluğu, yalanı, hakikati, süfli ve ulvi her şeyin yaratıcısı yüce Allah ( c.c ) önce kendisine ve alemlere rahmet olarak gönderilen elçisine inanma, sonra ona karşı, emir buyurduğu kulluk görevlerimizi ifa etme sonucunda bize gerçek mutluluğun ebedi olanını hediye ediyor.

    Önce inanmak... Yaratanı akılla aradığımızda her cümlenin ardından nasıl sorusunun cevabını aramaktayız. Üstadın dediği gibi '' bu iş ne akılla olur ne akılsız''..ona ulaşmak akıl ötesi bir şeydir ..kalptir...akıl sadece belli bir yere kadar vasıtadır...sonrası kalptedir.. akıl herşeyden şüphe eden bir varlık.. aradığın ufuk çizgisi gibi ne kadar da yakalamak istesen ilerde... ama aradağın bir şey var ufuk çizgisi... aynı bunun gibi yaratıcının var olduğunu bilip, sorgulamak...Her şeyin sahibi olduğunu bilip, evrenin sahibi olduğuna inanmamak... Bir inşaat bile usta olmadan yapılamazken, bir tebeşir tahtaya bir öğretmen olmadan yazı yazamazken, bir kainat bir ustasız olabilir mi... Alemdeki her şey alemlerin rabbinde birleşiyor ALLAH... (yanlışım varsa düzeltirseniz memnun olurum )


  4. Zaman Gelecek...

     

    İnsanlar büyüyecek

    İnsanlar küçülecek

     

    Zaman geçecek

    Küçük insanlar büyüyecek

    Büyük insanlar küçülecek

     

    Vakit gelecek

    Büyük insan

    Küçük insan

    Farketmeyecek

     

    Günü gelecek

    İstemesen de gelecek

    Vermesen de alacak

     

    Gün gelecek

    İnsanlar ölecek

    Gün gelecek

    İnsanlar dirilecek..

     

    05.02.2007

     

    Abdullah Toklu


  5. Yaş On Sekize Bir Vardı

     

    Rengarenk bir kesitti hayatımda,

    Ruhum nefsimin bahçesinde,

    Bedenim haramın mahzenindeydi

    Yaşım on sekize bir vardı

     

    Özgürlüğü yaşıyordum kendimce

    Hayatın gerçeğinden habersizce

    Sınıra yaklaşıyordum sessizce

    Yaşım on sekize bir vardı

     

    Ulaşamadığım hedeflerim,

    Yaşayamadığım duygularım,

    Geçmişten kalan heveslerim,

    Sınırdan öte hayallerim vardı

    Yaşım on sekize bir vardı..

     

    04.02.2008

     

    Abdullah Toklu


  6. Hayat Muhasebesi

     

    ne için yaşıyoruz

    ne uğruna

    ne olduğunu

    nereye gittiğini

    bilmeden ömrün

    ve bilmiyoruz

    zamanın nasıl geçtiğini

    dökülen çökmüş bir bedenin ardından

    iki damla gözyaşı kalıyor geriye

     

    hayat dediğin nedir senin için

    yaşamak için mi yaşıyorsun

    hayat hep bir eğlenceden mi ibaret

    bitmek tükenmek bilmeyen

    zevklerinin peşinden koşmak mı

    bir gün beyoğlunda bir gün Etilerde

    gezip tozmak mı hayat

     

    sokak köşelerinde çürümüş bir gençlik

    kahvelerde geçen bir ortayaş

    geriye kalan

    pişman olmuş bir ihtiyarlık

     

    hayatın boyunca

    doğru olan yanlışlarından

    yanlış olan doğrularından

    vazgeçmedin

    belki de bulunduğun çevrenin

    sana olan yansımasıydı bildiklerin

    oysa her şeyi merak eden sen

    neden merak etmedin

    yanlışların doğruluğunu

    doğruların yanlışlığını

    neden doğrular karşısında sıkıştığında

    yalan söylemeyi tercih ettin

    neden korkularınla yüzleşmedin

    hep insanı kötüye götüren

    korkuları değil miydi..

     

    ölüm

    bir korku muydu senin için

    belki de onun için

    düşünmek istemiyordun ölümü

    tercihlerini hep nefsin ile yaptın

    oysa aklın ve fikrin vardı hep güvendiğin

    neden şimdi o nefsinden

    nefret ediyorsun

    o değil miydi iten seni mala mülke

    o değil miydi seni sürükleyen güzel şeylere

     

    gördüğün hayatı

    maddeden mi ibaret sandın

    hiç düşünmedin mi seni yaratanı

    oysa O’nu anlamak için

    o kadar çok şey var ki

    bir tebeşir

    yazabilir miydi tahtaya

    bir öğretmen olmadan

    bir inşaat yapılabilir miydi

    bir ustası olmadan

    bir evren sahipsiz olabilir miydi

    kabul ediyordun belki varlığını

    davranışların

    düşündüklerini yansıtmıyordu belki de

     

    hiç kaçırmazdın değil mi

    çok sevdiğin sokak konserlerini

    her şeyi unutup

    hayaller aleminde gezmeyi

    kendinden geçercesine içmeyi

    çok severdin değil mi

     

    yine bir diskonun birindeyken

    hayatı unutmuş içiyorken

    bir adam girmişti içeriye

    başında sarık elinde cübbesiyle

    hatırlıyor musun sana söylediklerini

    - oğlum elindekini içme

    diyordu adam

    - git kabeye dök diyordu

    çok sinirlenmiştin hani

    deli misin demiştin hocaya

    kabeye dökülür mü hiç bira

    adamı cevabı şöyleydi:

    kabeyi hz. ibrahim yaptı

    sen Allah’ın (c.c) kendi nuruyla

    yarattığı bedene döküyorsun ya

    söyle nereye dökmek makbul?

    hüngür hüngür ağlıyordun ya hani..

     

    şimdi pişmanlığın sebebi

    boşa geçen gençlik değil mi

     

    şuan hangi yaşta olursan ol

    gözlerini kapat ve düşün

    ne anladın şuana kadar yaşadıklarından

    göz açıp kapamak kadar kısa geçmedi mi

    şuana kadar yaşadıklarından aldığın zevk

    devam ediyor mu hâlâ

    geçmişi geri getirebiliyor musun

    getiremezsin

    çünkü insan anı yaşar

    yaptıklarıyla geçmişte kalır

    insanı yaşatacak olan

    doğru inançlarıdır

    ve gün gelip pişman olduğunda

    fayda etmeyecek pişmanlık ecel vaktinde

    böyle söylediğime bakma

    ölüm her an bekliyor kapıda

    ve girdiğinde ölüm odana

    götüreceği tek şey sen olacaksın

    yanında götüreceğin tek şey

    yaptığın ameller olacak...

     

    dünyada ne kadar düşünürsen görevini

    içindeki istek o kadar büyüyecek

    ölümün ne kadar güzel olduğunu göreceksin

    ölümü hasretle beklemeyi seveceksin...

     

    29.01.2008

     

    Abdullah Toklu


  7. Bitiş Noktası

     

    Hasretin büyüdü içimde bir tohum misali

    Ağlattı beni senden kalan üç beş hatıra

    Fısıldıyor kulağıma ismini soğuk esen rüzgar

    Kalmadı dermanım sönmek üzere gözlerimin fer'i

    Biliyorum kaçış yok geldi artık ölüm vakti

    Dile gel ey kara yel ne olur duy beni

    Selam götür benden geçmişe geçmişten kalanlara

    Söyle bütün mahlûkata çaresizliğimi

    Her bütünün bir noktada bittiği gibi bittiğimi...

     

    03.01.2008

     

    Abdullah Toklu


  8. Arkadalar ben Bursa da lise son sınıf öğrencisiyim. Üstad la bundan 6 ay evvel şiire olan merakımın başlamasıyla tanıştıştım. Şüphesiz üstad şiirlerini ilk okuyan kişiyi bile etkileyecek derinlikte yazmış, insanın ruhuna işleyecek bir ahenk vermiş. Yaklaşık 6 aydır üsdın 4 kitabını okudum ve okumayada devam ediyorum.

    Geçenlerde bazı illerimizde düzenlenen kitap fuarlarından biri de bursadaydı. Arkadaşlarla fuara gittik. Gözlerim hemen Büyük Doğu Yayınlarını aradı, fakat aradığım halde bulamadım, daha sonra görevliye sorduğumda B.D Yayınlarının olmadığını söyledi. Sonra Üstad'ın kitaplarını bulmak için bazı kitap evlerinin standlarını gedim ama Çile dışında üstadın eserini bulamadım. Sorduğumda ise bu kitaptan başkası pek gelmiyor dediler.

     

    Merak ettiğim Nazım Hikmet Kültür Merkezi olsun diğer kiapçılar olsun Nazım Hikmet'in kitapları hiç eksik değildi. Hatta standlarda çok büyük bölümler ayrıldığını gördüm. Açıkçası Büyük Doğu Yayınlarının bu tür organizasyonlara ilgisiz kaldığını pek anlayamadım. Üstadın bir kitabı dışında kitabı dışında kitap bulamak beni üzdü. Bir de şunu merak ediyorum Üstad'ın Bazı kitaplarında yasal engel mi var acaba ? Aydınlatırsanız sevinirim ...

×
×
  • Create New...