MReSiD
-
Content Count
67 -
Joined
-
Last visited
-
Days Won
1
Posts posted by MReSiD
-
-
Zaman dediğin nedir ki,nedir ki zaman,
Bana iğneli fıçı,bana kaynar kazan.
Zaman,güneşin saate aksi
Akreple yelkovanın raksıdır zaman
Zaman,bana hendek,benim kurtlu kozam
Zaman celladım oldu,kesilen başım hülasam
Zamanım geldi,zamanı durdurdu Memur
Hesabım belli,topla çıkar
Yekunum budur....
Vesselam
-
Selamun Aleykümm
6.cüzü de ben alayımm Allah kolaylık versin Selam ve Dua ile
Vesselam
-
BİLMEM BURALARDAN NASIL KAÇILIR
NEMLİ DUVARLARDA YOSUN KOKUSU
MAHZEN-İ ESRARIN KAPISI AÇILIR
BURASI,KENDİNİ KAYBEDENLER KORUSU...
YÜRÜDÜĞÜM YOLLARDA İKİNCİ SOKAK
ALT ALTA,ÜST ÜSTE ÇATLAK BASAMAK
SORSAM AYIP OLUR,AYIP SORMAMAK
BİLMEM BURALARDAN NASIL KAÇILIR...
DEĞİŞİK HİS,BİNBİR GİZ,SONSUZ HAZ,HEVES
DÜNYA BAHÇE,BEN ÇİÇEK,ZAMAN BAHÇEVAN
ZAMAN SEYİS,BEN YARALI AT,ÖLDÜRÜR HEMEN
DEĞİŞİK HİS,BİNBİR GİZ,SONSUZ HAZ,HEVES....
VesseLam...
-
Yalnızlığım;sırtımda taşıdığım güneş gibi,
Bazen Zemheri`de gezmek çırılçıplak
Sebep ararım ağlamak için
Yüzüme esen rüzgarı şahit tutarak
Üzerimde dizili renksiz tuğlalar
Çamurdan harcın aslı tenimdir
İçinden çıkamadığım bu dolanbacın
Nasıl desem bilmem ki
Sırrı sendedir
Gündüz gezemem
Körüm gündüz bu sokakta
Gece üzerimden toprağı kat kat savurmakta
Ah bu geceleri gündüze tercih ederim
Gece bir fırtına kopsa "ne güzel meltem" derim
Mahzen-i esrarın kapısı açılır
Nemli duvarlarda yosun kokusu
Bilmem buralardan nasıl kaçılır
Budur beni kemiren çıkış sorusu
Cevapsız sorular bünyemde veba
Sen,tüm sorularımın çözüm kaynağı
Bu haşmetli yanlızlığa benim tek teb`a
Hissetmem yıkılsa tepeme Kafdağı
Korkum yok ölümden,korkum sadece;
Bitmesidir çektiğim bu asil çilenin
Güzel sözlerinden duymak gizlice;
Değeri denk gelmez hiçbir ziynetin...
VesseLam
-
Esselamu Aleyküm
Rüyamda ÖLDüM
Hesap günü en önde dizleri üstünde bir adam
Perdede bir film,dram üstüne dram
Dönüyor,dövünüyor yolun sonunda zavalli
Ruhun bir çimdikle uyandirilma telasi
Kaldiramaz artik yerden bu naasi
Bir isik görünce hemen iltica edecek
Teslimim affet,yok mu beni diyecek
Kollarimdan tutup da zahire atacak bir binit.
Ey Hasmetli Gazap ne olur baslamadan bit.
Diyecek kadar caresiz ve bir o kadar korkmus
Bu adami hesap gunu bir cift pence tutmus
Yanmaliyken vucudu coktan ucup kurtulmus
Yukselirken her nev`i cehennem ikliminden
Inleyen kemik duymus,eriyen deri
Paralanan kafatasi,maden
Sair ibretliklerin uzerinden ucmus.
Omzuna gecen pence bitkin dusurmus onu.
Yardim demis yardim...budur muflisin sonu
Durulmus nihayet bir kaldirim dibine
Korkudn takatsiz acamamis gozunu.
Isitinceye dek bir insan sesini
-Uyan hadi artik,bereket ucuz kurtuldun.
Gorunmez kaza iste,carptin ve savruldun
Oldum sandim lakin,yasadim yasiyordum
andim sandim lakin,uyandim yürüyordum
Hesabimi gordum,Ates kacinilmazdi
Rüyamda oldum ben,bu bile dayanilmazdi....
Vesselam....
Allah a emanet olunus
-
Acaba gözlerimi oysam...
Koysam şu giden ölünün cebine(!)
İnse gözlerim onunla gizli sırların derinine
Derim soyulsa da tülbent olsa tabuta
Görse derim toprakta bekleşen ecinneri
Korkar mı bilmem o kapkara kucakta
Hissetse teninde ölü yiyen sefilleri...
VeSSeLam....
-
evet :) ama türlü bahaneler etrafında gezip de bu güzelliklerden erkeklerin de mahrum kalması güzel değil...gerçekten iş güç falan çok zaman alan vakti yiyen şeyler...çevremden de bildiğim kadarıyla konuşuyorum,ne yazık ki bu anlattığım profil esnaf profiliydi :S gereğinden fazla çalışarak değil de yeterince çalışıp gerisini Rabbe bırakma enn güzeli aslında...İş,güç,para..gerçekten de insandan çok şey alıp götürüyor
-
Erkeklerde gözlemlediğim kadarıyla şöle bi eğilim oluyo..Tamam inanıyoruz elhamdülillah...Orucu da tutarız.Cumaya da gideriz ama en büyük eksiklik beş vakit namazdır..Tamam bayanlar da da bu olabilir ama.Bayanlar belki daha hassas ve anaç oldukalrı için tevekküle teslimiyete bence daha yakınlar..Erkeklere bakarak daha sabırlı olduğunuzu düşünüyorum :) belki olaylar karşısında erkelerin ego su ortaya çıkıyo ve nasıl olur a biniyor iş....neyse genel olarak anlatmaya çaıştım düşündüklerimi :P
-
Mahmud Reşid :) beni ifade edebilecek en güzel iki kelime
-
umut kesmeyin :) Eğer biz Rabbimiz Rızası çerçevesinde yaşarsak eminim aynı dairede yaşayan ve dünyamızı da cennete çevircek bir eş nasip eder vesselam :P
-
Ferüdittin ATTAR a ait olan bu eserden bir kaç alıntıyı sizlere sunuyorum...Ferüdittin güzel yazmış..Bir de Yazdıran`a (O) bakmalı..
Şeytan`ın Malı
Gafil bir adam bir şeyhin kapısına vardı,Şeytan`dan bir hayli şikayetçi oldu;
"Şeytan beni yoldan çıkartıyor.Beni kandırıp dinimi,ahiretimi mahfediyor"dedi.
Şeyh de ona dedi ki;
"Ey genç adam,senden az önce Şeytan gelmişti buraya.O da senden bıkmış,usanmış.Ona yaptığın zulümleri anlatıp şikayet ediyordu.Diyordu ki şeytan ;
"Dünyanın hepsi benim malımdır.O benim malıma el koymaya,kendi mülkümü elimden almaya çalışıyor.Ben de bu yüzden onun dinine saldırıyorum.
Bana zararı olmayan,malıma göz dikmeyen adamla benim ne işim olsun ki!!"
Zenginin Duası
Hali vakti yerinde bir adam camide namaz kıldı,ardından "Allah`ım,merhamet et,işimi yoluna koy!"dedi.Onu tanıyan bir meczup da yanında dua ediyordu.Onun bu duasını duyunca kızıp dedi ki;
"Duvarların altın yaldızla bezeli,kapısında köpekler,halayıklar bekleyen evin var.Malının mülkünün haddi hesabı yok.Gururuyla dünyaya sığmayan sen,bu halinle bir de merhamet istiyorsun ha!Eğer benim gibi bir lokma ekmeğe muhtaç olsaydın, o zaman merhamete layık olurdun.Malını mülkünü bir kenara itmedikçe merhamete layık olamazsın sen"
Hz. İsa ile Şeytan
Hz İsa bir yarım kerpici başının altına koymuş,yatıp uyumuştu.Uyanıp gözlerini açtığında İblisi başında bekler buldu.Ona "A melun başımda ne bekliyorsun?diye sordu.İblis ona dedi ki ;
"Başının altına koyduğun benim kerpicim.Bütün dünya benim malım olduğuna göre,bu kerpiç parçası da benim malımdır demektir.Madem ki malımı kullanıyorsun,bana ortak oldun demektir."
Hz İsa kerpici başının altından aldı,fırlatıp attı.Yeniden uyumaya niyetlendi.İblis de savuşup gitti.
Ey dünya dertleriyle üzülen,ip gibi eğilip bükülen adam! Madem sonunda herşeyi arkanda bırakıp gideceksin,açgözlülük yapmanın,durmadan mal yığmanın ne alemi var???
-
Bu Müsamerede idrakin ve iradenin sinir uçlarını elinde tutan,onları hareketsiz ve işlevsiz hale getiren,zaten hep bunu amaçlayan hain nefsin sadece bir bacağından yakanlanışına şahit olacaksınız.
Bu yakalanış karşısında irkilen,büzülen ve gevşer gibi görünen sinsi nefsin türlü oyunlarını göreceksniz.
İdrake ve iradeye verdiği zararı,anlam süzen,his dokuyan aklı uyuşturuşunu ve buna mani olmaya çalışan iç muhasebenin iman ve küfür muvazenelerini kafa kafaya çarpışını,kopan gürültünün Sırlı vicdan aynasından damla damla süzülüşünü göreceksiniz...
Ruha çullanan vehimlerin tarifesidir bu...İmanı özümsemeye çalışan ruhtan,imanın sinsice yüzülmeye çalışıldığının veznidir bu...Küfür müteahhiti şeytanın biricik memuru nefse oynatmaya çalıştığı oyunu sonlandırmak amacıyla yoluna koymaya çalıştığımız taştır bu....
vesselam...
-
HAYALİN ACZİ
Tasavvurun hakikat halindeki idraki,
Ey yorgan altında hayal kuranlar!
İhtirasın tutunmak istediği boşluk,
Ey koşanlar ve duranlar!
Meyilleri fiil isteyen vücut,
Maddenin şuura bakıp gülümsemesi,
Ey imkana uzanan kolların parmak ucu!
Ve ey hayatın ölümü istemesi!!
Celal SILAY 1937
-
:) teşekkürLer kardeşim Allah razı olsun
-
Arkadaşlar gerçekten de mütiş bir hitabet yeteneği var. izlemenizi tavsiye ederim.Osmanlıya,Allah(c.c) ye çok güzel vurgular yapıyor...
Sayın Profesör Doktor Oktay Sinanoğlu; dünyanın en genç yaşta profesör olmuş kişisi ve Nobel adayı. 1953 yılında Ankara’da TED’in Yenişehir Lisesini birincilikle bitirdi. O zaman lisenin eğitim dili tamamen Türkçe’ydi, takviyeli yabancı dil dersleri vardı, sonradan kolej oldu. TED tarafından Amerika’ya burslu Kimya Mühendisliği için gönderildi. 1956 yılında Amerika Birleşik Devletleri Kaliforniya Üniversitesi, Berkeley’de Kimya Mühendisliğini birincilikle bitirdi.
1957’de Amerika Birleşik Devletlerinde MIT’den birincilikle Yüksek Kimya Mühendisi oldu. Alfred Sloan ödülünü aldı. 1959’da Kaliforniya Üniversitesi, Berkeley’de; Kuramsal Kimya Doktorasını yaptı, doktorasını yaparken iki ödül kazandı. 1959-1960 yıllarında Amerika Birleşik Devletleri Atom Enerjisi Merkezinde araştırmalar yaptı. 1961’de hem Harward, hem de Yale’de kendisinin yeni Nicem (“Kuvantum”)Kimyası ve fiziği üzerine teorileri hakkında üst düzey derslerde yeni buluşlarını anlattı. 1962 yılında Batının 300 yılda en genç profesörü oldu (26 yaşında Yale Üniversitesinde);
1962 yılında Ortadoğu Teknik Üniversitesi mütevelli heyeti yalnız Oktay Sinanoğlu’na mahsus olmak üzere kendisine Danışman Profesör unvanını verdi. 1973’te Almanya’nın en yüksek Aleksander von Humboldt Bilim Ödülünü ilk kazanan kişi oldu. 1975’te Japonya’nın Uluslararası Seçkin Bilimci Ödülünü kazandı; yine 1975 yılında özel kanunla Oktay Sinanoğlu’na ilk ve tek, Türkiye Cumhuriyeti Profesörü unvanı verildi. 1976’da Japonya’ya Türkiye Cumhuriyeti Özel Elçisi olarak gönderildi. Kendisi Türk-Japon kültür, bilim ve eğitim ilişkilerinin temellerini atmıştır.
Amerika Bilim ve Sanat Akademisinin ilk ve tek Türk üyesidir. Hindistan’ın Devlet Misafiri olarak, Hintli Bakanlarla ve Cumhurbaşkanıyla görüşmüştür. Meksika’da aynı seviyede Üçüncü Dünya Bağımsızlığı için çalışmıştır. Yıldız Teknik Üniversitesi'nden yaş sınırında (67) emekli oldu.Yale'deki hayat kaydıyla, ömür boyu olan iki kürsülü profesörlüğünü, Türkiye'nin ve Türkçe'nin başına gelenlerle daha verimli mücadele edesilmek için, "emeritus professor" ünvanına çevirterek Türkiye'deki faaliyetlerini daha da yoğunlaştırdı. O ara Türkiye genelinde ki herhangi herhangi bir bir evrenkentte (üniversitede) yetenekli gençlere, fizik kimya, matematik, moleküler biyoloji dallarında Mastır, doktora araştırmaları yaptırması, herşeyi YÖK'ten soran rektörlerce engellendi.. 250 kadar uluslararası bilimsel yayını, bilim kuramları, çeşitli dillere çevrilmiş kitapları vardır. Türkiye’de de Türkçe pek çok yayın yapmıştır. Değişik ülkelerde iki kez Nobel’e aday gösterilmiştir.
Türk Dil kurumu Konferansı
http://www.sinanoglu.net/modules.php?name=...showpage&pid=53
Kanal 7 iskele sancak söyleşisi
http://www.sinanoglu.net/modules.php?name=...showpage&pid=37
CevizKabuğu prog.Söyleşisi
http://www.sinanoglu.net/modules.php?name=...showpage&pid=54
TRT2 söyleşisi
http://www.sinanoglu.net/modules.php?name=...showpage&pid=19
-
Bir emir geldi ötelerden
Eğil ve bükül!
Asi nefsim kambur.diken
Eğil ve bükül!
Uğultulu kellem gülle biçimde
Her türlü sırrım ayan biçimde
Metre metre bez kefen biçimde
İçimdeki sıkıntı yara biçimde
Ey sır tutan kalem al yaz hepsini
Sırrı ifşa eden sırrın kendisi
Cesed mahpesinde hapis ruhum
Sırrın kölesi
Hepsine şahittir O sırcı perisi.....!
-
evet...28 şubatı unutmadık...30 tane Cübbe sarık giydirilmiş aczimendi dedikleri insanlarla ve iki tane Cinci hoca filmiyle ülkeyi post modern darbeye sürüklediler..o zaman bu halk sindi..ama artık öyle değil.inşallah halk tecrübelendi..Gidip Hakim vurdurttular,irticacı yaptı dediler ama bişey olmadı şükür.Bu 10 yıl önce olsayı ülkede savaş çıkardı ama şükürler olsun artık düzenimizi bozmaya çalışanların işi de zor..
Rabbim yardımcımız olsun..
-
Durun!
Durulacak yegane yer burası
Burası:
Dört boğazın dört zindan gibi ağzı
Ve bu dört methalin
Dört paralık sazı
Bir meyhane kapısından uçan notlar
Gibi noktalar
Kafalarınızı
Kesilmiş ayakların kaniyle bu kapılar
Eşilmiş ciğerlerin görünüşüdür.
Kör sağır sefihlerin yere
Sürünüşüdür.
* * *
O kapıların önünde yolum yolum yolmuştur
Kır saçlarını
Sarı çehrelere
O dört kapı,dört ejder gibi
Çerçeveler
Kürenin dört bir yanını
Ve bir sünger gibi emmiştir
Sefihlerin kanını.
* * *
Burası:
Dört boğazın dört zindan gibi ağzı
Ve bu dört methalin
Dört paralık sazı
Bir meyhane kapısından uçan notlar
Gibi noktalar
KAFALARINIZI
ve
KAFALARIMIZI
1934
Üstad Necip Fazıl; Babıali eserinde Celal SILAY`dan kendine özgü ve enteresan bir şair diye söz etmiştir..
-
ERKEKLERE VE BAYANLARA CAGRI yada YORUMSUZ ERKEKLERE CAGRI
*-Moda ;Nefsin gardını düşüren en tehlikeli arkadaŞ
*-Çalışmak için başını açan,
*-Kariyer için erkek patronuyla el sıkışmaktan çekinmeyen,
*-Başını örttügünü savunup,topuz yapıp futursuzca gezebilen,
*-Erkek gibi pantolon giyip utanmadan gezen,
*-Kaşını alıp,makyajını yapıp çagdaş oldugunu savunan kızlarla,
.Böyle gecici dünya menfaatleri için bu tavizleri veren isanlar ''annelik gibi cennetle müjdelenen''bir makamı haketmiyorlar.Onlara bu şansı vermek büyük vebaldir.Hayatınız boyunca bekarda kalsanız bu ''cennet kokusunu'' duymaktan bile mahrum bırakılacak zavalıları eş hayat arkadaşı olarak almayınız,almayalım.
BAYANLARA CAGRI
*-EVDEN CIKIP iSE GIDERKEN GOZUNE HAKIM OLMAYANLA EVLENMEYINIZ .
*-I$ YERINDE YADA SOKAKATA LUZUMSUZ YERE KIBARLIK YAPANLADA EVLENMEYINIZ .
*-ISLAMIM DEYIP TE HER ONUNE GELEN KIZLA KONUSANLADA EVLENMEYINIZ.
*-ISLAMI DUYARLILIK GOSTERMEYIP BEN CALISIP OMU YIYECEK DIYEN ERKEKLEDE EVLENMEYINIZ .
BU LISTELER UZATILABILIR
- 1
-
Güzel olmuş kardeşim.
-
Ben burda okudum ilk...Allah rahmet eylesin.Belki olan günahı da o bıcak darbesiyle silinmiştir vesselam...
-
ÖLÜ
Sabahı görmeden çıktım erken yola
Üç-Beş gündür bir garibim,sabah ola hayrola
Tedbirli yürüyorum zira çukur dolu heryer
Gaz lambası mı?Ne gezer! İde dalından asa
Yolum çok uzun bari yine yolda koymasa
Diye,düşerek inleyerek çıkarken bu bayırı
Acı bir çığlık duydum Mevla beni kayırı
Bir genç düştü yanıma bakır gibi benzi
Oldukça yorulmuş belli,yanmış iyice genzi
Bileğimden tutarak -duydun mu dedi haberi
Gülerek dedim ki -okumadım daha bülteni
Gülme amca Gülme aklım kaçacak sandım
Koşacak dermanım kalmadı ah ölseydim usandım
Aman oğlum koyverme önce biraz dinlen
Soluklan sonra,anlat derdini yekten
Anlatmaya başlar çocuk lakin çok korkmuş;
Biri ölmüş amca üç-beş gün evvel
Uzun boylu genç,iyi huylu adammış
Derler ki,vezne şiire ta gönülden bağlanmış
Hayatında ne bir eş,ne de şirince bir evlat
Yokmuş,bir kalemmiş özlediği bir de meşin defteri
Tafsilatını bilmem ama öldürmüş derler difteri
Bindim ata yükledim kefen kumaşını
Sorarak buldum evi almak için naşını
Hani severlerdi,ölmüş bekleyeni yok
Derken,yaşlı bir adam dona kalmış odada
Kendi var ama anlaşılan aklı yok burada
Nerde dedim mefta gömdünüz mü yoksa?
Adam sayıklıyordu korkmuş;
Ruhu mu kabzolur insanın,bedeni de mi yoksa?
Canı yokki adamın yürüyerek kaybolsa
Kuşlar mı yedi acaba ayılar mı yoksa?
Zabitlere sormalı...evet bir onlar bulur bulsa...
Dur amca anlat hele çaldılar mı cesedi
Yok oğlum burdaydım imzalatırken senedi
Azrail,aldı ruhunu bilmem aldı mı cesedi
Adam söze karıştı ve;
Dur oğlum nedir bu,bu nasıl hikaye
Hangi köymüş burası söyle hangi mahalle
İlahi amca çok yaşa! Duymadın mı sahiden
Çıkarken gördüm seni yahu senin mahallen
Adı neymiş evlat ben tanırım her birini
Ahbabımdır çoğu,bilirim ölü mü diri mi
Reşid Dediler amca,Mahmud da dedi birisi
Yüzü zayıfmış,boyu uzun,solukmuş biraz derisi
Ah evladım öylemi,pek yakınımdı kendisi
Ölmüş demekki hayret! bana demedi hiç birisi
Nasıl ahbabsın amca boş lakırdı seninkisi
Öyle deme oğul biz iyi arkadaştık
Lakin üç-beş gün evvel aynada biraz takıştık
Çok sürmedi küslük,aynı akşam barıştık
İşe yaramazdı bilirim ama gayet sevecen birisi
Sevecen-Di amca ,unutma öldü kendisi
Öyle ya!öldü çoktan..Alışınca gelir gerisi
Hem nefsiyle boğuştu , hem dirisyle kendisi
Günahı da çoktudefterinde yazılı ekserisi
Cesedi toprak olur amma ruhunu affetsin Rabbisi..........
Vesselam
-
Karanlıkta saklanır
Güneşe hesap vermezler
En sevdikleri siyahtır
Başka renk giymezler
Kimi uzundur,kimi kısa
Belki bir ikisi tıknaz
Parmak ucunda gezerler
Tek bir çıtırtı çıkmaz
Soru sormaz yargılamaz
Bıkmadan beni dinlerler
Karanlıkta koynumda
En iyi dostum GÖLGELER........
-
Karanlıkta açtım gözümü
İlk sözümü söyledim karanlıklarda
Sırcı belledim
Sırrımı derledim karanlıklarda
Nemli duvarlara dayadım başımı
SABIR TAŞI MI BU KAFA,MEZAR TAŞI MI?
Doğdum karanlıktayım
Karanlıkta açtım gözümü
Öldüm karanlıktayım
Diyemedim halen ilk sözümü
Bir türlü kalkmadı başım gök yüzüne
Bir ön sözüne baktım kitabın bir son sözüne
On hece dir bildiğim
Kafiye nedir bilmem
Bilmem redif ne?
Ne gördün , Neye içlendin be hey tüysüz yumurcak
On kelimeyle şiir yazdım
Sandım bunlar tutacak....!
Sevgiliye
in Kendi Yazdıklarınız
Posted · Report reply
Ah sevgilim,hangi kalem daha güzel yazar adını
Kaç baharın özü verir sendeki misk tadını
Ah sevgilim!
Serden geçen bu başsız garip tadar ağulu balını
Ah minel Aşk!
Ben neresindeyim bu hislerin
Bu hisler neremde toplanır
Gözlerin gözüme değdikçe ey sevgili
Bî çare kalbim oklanır
Vurulup düşmek aşktan,aşktan ölmek ne güzel
Dilberimin duasını almak,alıp da ölmek ne güzel
Duaların su olur genzime,fer olur gözüme
Duaların Hayy a dair,dökülür Hû denizine
Nerde o dertlerine derman Ahu Dilber
Nerde beni bu hale getiren,eden bî derbeder
Aşk,çilesiyle müsemmadır,marazsız aşk olmaz
Bizim yaşadığımız 'Aşk'tır,âlâsı yaşanmaz...
Vesselam...