Jump to content
Necip Fazıl Kısakürek [N-F-K.com Forum]
Sign in to follow this  
barani

Jin

Recommended Posts

JİN

 

 

Dr. Hakkı Açıkalın

 

 

"Jin" kelimesi Kürt dilinde "kadın” mânâsına geliyor. “Kadın”ın Yunanca’daki karşılığı “Γυναίκα-Yineka". Sankritçe "gunneka" kelimesi "inek" mânâsına; Türkçe’deki “inek” kelimesi de buradan mülhem. Uluslararası Tıb terminolojisindeki “Gynécologie” (Jinekoloji) yani “kadın hastalıkları bilimi” kavramı da aynı aileden.

 

İngilizce “Jinn” kelimesi, İslâmî bir kavram olan “Cin”in karşılığı; Fransızlar “Djin” diyorlar. Zira “Demon” (Daimonas) kelimesi “cin” kavramını karşılayamıyor.

 

"Jun" kelimesi Farsça "Put" mânâsına.

 

"Jiyan" Farsça "kızgın, kükreyen” mânâsına.

 

"Jaune" (Jon) Fransızca “sarı” mânâsına.

 

"Jeune" (Jön) Fransızca “genç” mânâsına.

 

"Jeûner" (Jöne) Fransızca “oruç tutmak.”June” (Cüun) İngilizce, “Juni” Almanca, “Iunie” Romence, “June” (Jün) Fransızca, “Iouniou” (Yuniu) Yunanca, “Iunius” Latince “Haziran” mânâsına.

 

"Cinnet" Arabça "çıldırma”, “Genius” (Ciniyıs) İngilizce “Dehâ-dâhi” mânâsına.

 

Kadın, cin, put, kızgın/kükreyen, sarı, genç, oruçlu, Haziran, cinnet, fehâ, dâhi!

 

"Femina" Latince "Kadın”, “Femme” (Famm) Fransızca “Kadın”, “Woman” İngilizce “Kadın”, “Femmina” İtalyanca “Kadın”.

 

"Fem" Arabça" "Ağız”, “Φήμη" (Fimi) Yunanca "Şan-Şöhret”, “Φίμωσις" (Fimosis) Yunanca "Ağzını tıkama”, "Φυματίωσις" (Fimatiosis) Yunanca "Verem".

 

Kadın, Ağız, Şan-Şöhret, Ağız tıkama, Verem!

 

Geçenlerde uzun ve karmaşık bir rüya gördüm:

 

Kendi kendime konuşuyorum: “Leylâk kokuları... Leylâk kokuları bir insanı bu kadar etkileyebilir mi? Nedir bu gizli kimya, ki elimi ayağımı birbirine dolaştırıyor, dizlerimin bağını çözüyor. Her tarafım Lila”

 

Âniden, 11-12 yaşlarında bir oğlan çocuğu çıkıyor karşıma:

 

"Leylâklardan, annenden ve Yunan aktris İrini Papa’dan hareketle “kadın”ı tarif et!” diyor.

 

"En câhil olduğum mevzu budur” diyorum.

 

Beni ölümle tehdit ederek konuşmaya zorluyor. Büyük bir korku içinde cevap veriyorum:

 

"Kadın mefhumunun bende ilk uyandırdığı nesne ebruli renkte, ters dönmüş (başaşağı) bir leylâk fiğürü.”

 

Daha sonra şöyle:

 

"Echidna (Yunan mitolojisinde kapalı bir varlık, oklu kirpi), sonra Asur Kraliçesi Şamram (Semiramis), Pers kedisi, sığırcıklar, melez, zırh ve mask!”

 

"Devam et" dedi, çocuk.

 

Dedim ki: "Mevcut hâkim ideoloji tarafından nevrotik hâle getiriliyormuş, sanal süreçlerin aktrisi oluyormuş. Onun için her şey imgeden ibaretmiş, görüntüleri çarpıtarak algılıyor, farklı merceklerden süzüyor, bu nedenle gerçek tecelliler hâliyle asıllarından farklı bir biçimde yansıyormuş. Bu tesirler onu gitgide somut olgu ve hâdiselere yabancılaştırıyormuş, toplumdışı bir varlık hâline geliyormuş. Böyle tanımları ben değerlendiremiyorum. Yine mefhumları tercih ediyorum. Meselâ “likorinos” diyorum yani “kurtburnu”. Meselâ “Kuzgun Kılıcı” diyorum; “Contemplation” (Dalınç) diyorum. “Siyah bir deri montun iç cebine ite kaka sıkıştırılmış günlük bir gazete” diyorum. “Ten rengi çoraplar içindeki flu ayak parmakları” diyorum. “Difransiyal Fizik”, “Elmalı Venüs”, Pantufleli İhtiyar”, “Kerrakeli Bir Deli”, “İrtifâ” ve “Ya basta” (Yeter!) diyorum.”

 

Ve çocuğu bir şiir okuyarak kovabildim:

 

 

 

BİR BENEKLİ KURT ŞİİRİ

 

 

 

Kızıl kışlara boğulduğunda Marple Sirope

 

Aşk kaba kuyruklu bir benekli kurttur

 

Sanattan düşmüş bir ihtiyar bekler yolda

 

Tammus efendilerinin sahtiyan kadehlerini

 

Zerâfet kasından yer kurşunu gönül

 

Ve maske düşer...

 

 

 

Sağ ayağını kunduz tuzağına kaptırır alatav ergen

 

Aksi suya düştüğünde bir sarî bâkirenin

 

"El’ân kemâkan" diye haykırır Dehr

 

Ebrulî bir aynaya saklanır Apatsza

 

Mâsum bir fahişe yıkar ayaklarını Ayazma’da...

 

 

 

Gaflet vantuzlarıyla öper çalıları

 

İdoller devrilir ayaklanır ifşâat

 

Şerbetli topuğundan kıvrımlı sokakların...

 

 

 

Avucundaki tuzu ateşe attığında Esther

 

Beyaz bir dişi deve ıhar

 

Demirhindi tüccarının eşiğine...

 

 

 

Somon dudaklarından öpüldüğünde bir Jericho gülünün

 

Kaybolan kumların vâveylâsı kopar

 

Hazine dairesinde iğneli vatosların

 

Kudurur samyelinin yaladığı kayalar

 

İhtiyar ölür dirilir bir deli vaşak...

 

 

 

Baharât râyihası karışır

 

Kudret narının zehrine

 

Neden yalnız genç kızlar zeytin sağar

 

Diye hayıflanır bir palikarya

 

Sübyancılar onaltı yaşında bir Macar kızının

 

Yüreğini çıkarır St. Paul kuyusundan...

 

 

 

Son lâhzada damlar ılık bir sıvı

 

Kanı donar hırdavatçı kalfasının

 

Hâmile bayılıp düşer

 

Bir gümüş çatalın dişleri kırılır

 

Sincabî bir yetimin feminde...

 

 

 

Son yemek yenir kuşanılır armura

 

Altından bir ustura keser işâret parmağını

 

Muhteris bir karadulun Duha vakti

 

Tahiyyatta yakalanır güzeller güzeli bir cadu

 

İncil Kilisesi’ne sığınır

 

Gece kalpazan gündüz puşt

 

Ayyuka çıkar hınzır bir kedi

 

İntikam gelir dayanır kapısına

 

Kızıl göğüslü bir “Jin”in...

 

www.duralidurmaz.blogcu.com

Share this post


Link to post
Share on other sites

Join the conversation

You can post now and register later. If you have an account, sign in now to post with your account.
Note: Your post will require moderator approval before it will be visible.

Guest
Reply to this topic...

×   Pasted as rich text.   Paste as plain text instead

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Your previous content has been restored.   Clear editor

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

Loading...
Sign in to follow this  

×
×
  • Create New...