Jump to content
Necip Fazıl Kısakürek [N-F-K.com Forum]
Sign in to follow this  
Emvac

Yol Kesici!...

Recommended Posts

Aslında böyle bir yazıyı kaleme almak ne kadar doğrudur bilinmez, zira vefat etmiş birinin arkasından, mümkün olduğunca hayır konuşmak ve hayır dilemek gerek. Ancak iki yüzlülük ve adeta halkla alay edici riyakâr kokan söylemler, çileden çıkaracak cinsten olunca dayanamayıp yazma gereği duyduk. Aslında sadece bu olay için değil, maalesef Türk Milleti’nin artık klasikleşmiş ruh hallerinden birini sürekli yaşıyoruz. Kişinin ölümü ile birlikte hak ettiğinin üstünde değer kazanması ve methiyeler düzülmesi artık alışılagelmiş bir durum oldu. Hem de öyle methiyeler ki, “Ulan bizimle dalga mı geçiyorsunuz?” diye haykırmak geliyor adamın içinden.

Evet, Necmettin Erbakan’ın vefatından bahsediyoruz. Öyle bir vefat ki, vefatının ardından nasıl bir tehlike ile baş başa kaldığımızı görmemek için kör olmak icap ediyor. Adları Ulusalcı, soyadları sahtekâr olan bir güruh var, bunların vefat sonrası yaptığı açıklamalar, bu adamların nasıl bir ruh haline sahip olduklarını göz önüne seriyor. Sebahattin Önkibar adlı Yeniçağ gazetesi yazarının açıklamalarına dikkatli bakın

[i“Yüzsüzlüğün arsızlığın bu kadarına pes! Merhum Erbakan’ın Hakk’a yürümesini fırsat bilip mal bulmuş mağribi gibi ekranlara koşuyorlar.

Neymiş efendim, o bir dava adamı imiş!

Neymiş efendim, Prof. Erbakan iman kalesi imiş!

Neymiş efendim, merhum Erbakan inanç abidesi imiş!

Söylenenlerin hepsi doğru!

Eksiği var, fazlası yok!

Ama söyleyenler yanlış!

Öyle çünkü bugün timsah gözyaşlarını akıtan bu güruh, Erbakan Hoca’yı arkadan hançerleyenler değil mi?

Sevgili Erbakan madem iman ve inanç adamı idi, neden terk ettiniz onu?

Niçin ihanet ettiniz?

Neden yaşarken karşısına dikildiniz?

Ve bunu yapan siz şimdi hiç utanıp sıkılmadan onun naşı üzerinden istismarlar yapıyorsunuz!

Bu yaptığınız ayıptır, günahtır, riyadır, çarpıtmadır!”[/i] diye sesleniyor AKP’lilere.

Emin Çölaşan’ın dediği gibi “Şok Oldum”!.. Evet, AKP’lilerin, methiyelerini az buluyor ve “Eksiği var fazlası yok” diyerek kat be kat Erbakan’a övgüyü hak görüyor. Şimdi, bu zatın, AKP’lilere sorduğu soruyu bende kendisine soruyorum; “Sebahattin efendi, madem “Eksiği var, fazlası yok” idi, 28 Şubatta Erbakan’ı yerle yeksan eden zihniyetin yanında şimdi ne işin var. Bugün “Eksiği var, fazlası yok” dediğin adamı, 28 Şubat’ta hançerleyenlerden biride sen değil misin?” Tayyibe yaranmak için Erbakan’a dil uzatanları kınıyorsun da, sırf Tayyibe olan düşmanlığından ötürü, Erbakan’ı sahiplenmeye utanmıyor musun? 28 Şubatta Şeriatçı, Laiklik düşmanı diye nitelediğiniz adam, bugün ne oldu da Millici-Ulusalcı oldu?

Hayırdır…? Yoksa aranızda başka bir ilişki mi var. Haaa ne dersiniz? Yoksa 28 Şubatı Erbakan’a yapılmış gibi göstererek, bu halka mı asıl darbenizi indirdiniz?

Şunu da belirteyim, sahiplenmenizden rahatsız mıyım? Tövbe… Alın sizin olsun, hatta kim istiyorsa onun olsun. Sadece Sebahattin Önkibar’ın yazısında değil, o camiaya mensup tüm şahıslar Erbakan hakkında övücü hatta aslında Ulusalcı olduğunu belirterek kendilerine dâhil edecek kadar ileri gitmişlerdir. İşte böyle bir iki yüzlülükle karşı karşıyayız.

Bu yönü ile AKP’lilerin ikiyüzlülüğü, Ulusalcıların ikiyüzlülüğü yanında gayet temiz kaldığı için, işin AKP boyutuna girmeye gerek yok. Zira eski dostlarını ve liderlerini yalnız bırakmamışlardır, bundan daha doğal bir katılım olamaz. Hatta şunu da söyleyeyim, vefat olayını en az derece de suiistimal eden kesim AKP olmuştur, hatta başbakan’ın haberi alması esnasında yaptığı açıklama, sıradan bir vatandaşın vefat haberini verir gibiydi. En azından Muhsin başkan ile kıyaslandığında gözleri dolan başbakan yerine, bir an önce açıklamayı yapayımda gideyim dercesine bir açıklama oldu. Ulusalcı tayfa ise hep bir ağızdan, “Millici-Ulusalcı Erbakan” türküleri söyleyerek daha ilk günden suiistimale başlamıştı.

Evet, işin iki yüzlülük boyutu bu…

Gelelim asıl mevzuya, yani bizi ilgilendiren kısmına…

Büyük Doğucu olmamız hatta resmi yönü ile “Büyük Doğu”yu temsil eden kurum yönümüzün de olması hasebiyle, “Siyasi hırs” ve “nefs abidesi” olarak tanımladığımız Erbakan’ı nasıl değerlendirmek gerektiği hususunda yegâne ölçütümüz Üstad Necip Fazıl’dır. Şimdi Üstad Necip Fazıl’ın çeşitli eserlerinden Erbakan ile alakalı bazı alıntıları yazayım;

“Kapattığımız, Hicri asrın irşad kutbu büyük veli Abdulhakim Arvasi Hazretleri, ermişlik ve eriştiricilik taslayan bazı sahtekârlar hakkında, “Allah’ın yolunu kesenler” tabirini kullanır ve bunların öbür âlemde en büyük cezaya çarptırılacaklarını kaydeder. Onların istihkakı olan cezaya bu dünya ölçüleri yetemez. Aynı ölçüyü, Erbakan’ın siyasi ve içtimai sahada İslam davasını saptırdığı bataklık noktasından kendisine bağlayabiliriz. O, İslami hikmet, fazilet, feraset, fedakârlık ve ahlak kıymetlerinden yoksunluğu bakımından tam manası ile bir sahtecidir ve kör nefsinden başka hiçbir gaye sahibi değildir. Yarım asırdan beri türlü baskılar altında kıvranırken bugün muazzam bir doğruluşla şahlanmaya istidat kazanmış İslam davasını en nazik zaman ve mekânda harcayan, onu vicdanlarda bulandıran ve aksiyon sahasına girişini engelleyen ve tekrar zuhurunu erteleyen mahkum adam… Erbakan budur ve tavanda salıncak kurmuş oturan bu adamı tabanına anlatmak çok zordur”

“Kendi başbakanlığını hiçbir nefsaniyet duygusuna yer vermeden kalbinde planlaştıracağı, ona göre dava uğrunda fedakar ve vaitkar bir strateji tutturacağı ve akametli demokrasi yollarından ayrı bir iş ve hareket çizgisi üzerinde yürüyeceği yerde, aciz ve sefil bir pazarlık zemininde her kalıba girmekte ve Başbakan ünvanına malikiyet şartiyle vermeyeceği taviz ve feda etmeyeceği prensip olmadığını göstermiş bulunmakta. Bu tavır manevi “Setr-i Avret” ihlaline varır ve öyle bir tavır ki, küfür partisine bile tiksinti verecek kadar çirkin ”

“Dinini, onun bütün icaplarını takdir ehliyetinde olanları, Erbakan isimli yol kesiciden, yüz çevirmeye davet ederim”

“Daha ilk temasta belliydi ki, bu zat, kendi öz nefsi içinde gizlenmiş her türlü, cesaret, samimiyet ve heyecan seciyesine yabancı, üzerinde dikkatle ve şüphe gözüyle durulması gereken bir kişiydi. Davamız yolunda şahsiyle vaat ettiği fayda çapında zarar ve tehlike de belirtebilirdi. “(Üstad’ın Erbakan ile ilk görüşmesinden sonra iki isteğinin Erbakan tarafından Mossad’dan korktuğu için reddedilmesi üzerine sarf ettiği sözler)

Konya mitinginden sonra Erbakan’ın halka seslenişi ile alakalı sözleri “Konuşmasında ne bir aşk, ne bir his, ne bir düşünce ve derinliğine görüş… Tam bir simsar ve tezgahtar ağzı”

Üstad direkt Erbakan’ın yüzüne şu sözleri söylüyor “Sizde bu davanın gerektirdiği, ilim, irfan, aşk, fedakarlık, zeka ve ahlak gibi şartlardan zerre bile göremiyorum!” ve devam ediyor “Bu fikir ve teşhislerde iştirak etmediğiniz bir nokta var mı?” Ve Erbakan’dan cevap “İştirak etmediğim hiçbir nokta yok! Her noktada beraberiz”

Ve işte efsane hüküm “İslam düşmanları, dine fenalık mevzuunda fabrikaya adam ısmarlasalar, bu zattan daha elverişlisini bulamazlar…”

Ve yalancılığı; “Sene 1969… Büyük Doğu’nun 14. Devresi… Malum zat evimize kadar geliyor ve Ağustos sıcağında bahçemizin gölgelik bir yerinde koltuğa kurulup o zamanlar alakası bulunduğu “Odalar Birliği” hakkında, Büyük Doğu sayfalarında yayınlanması İstirhamıyle, bir röportaj yazdırıyor. Röportajın hedef tuttuğu şahıslar arasında Bedii Faik’de vardır. Bedii Faik sözcü olarak Erbakan’ı ve yayıncı olarak beni dava ediyor. Mahkeme de Erbakan şöyle müdafaa veriyor “Ben Büyük Doğu’ya böyle bir mülakat vermedim! Laflarımı Necip Fazıl uydurmuş olsa gerek…Ve iki yalancı şahit tedarik ediyor. Balmumu adamlarından Hüsamettin Akmumcu ve Hüseyin Abbas”

“Slogan İşportacısı Hoca efendinin “Milli Görüş” diye ıydurduğu ve yerine oturttuğunu sandığı tabir de ne sahte bir nikab!...

“M.S.P’nin salim ve sağlam tabanı, hasta ve çürük tavanını yıkmadıkça, bu partiye düşen son İslami borç, meydan yerini boşaltmak ve “Ben çekiliyorum, ehli gelsin ve benim manada ve madde de harcayıp tükettiğimi kurtarsın”

“Erbakan’ın yapması gereken yegane şey şudur “Ey Müslümanlar ben Muazzez ve Mukaddes İslam davasını çamura batıran bir rezilim, çekiliyorum ve işi ehline veriyorum” demektir.”

Ve bazı sıfatlar… Şerbakan, İslam’ın içindeki Ur, Komik-i Şehir…

Alıntılamaya kalksak onlarca sahife eder… Üstad’ın tavrı ne ise, bugünde bizim tavrımız ve bakışımız bu yönlüdür. Vefat öncesi böyleydi, vefat sonrası da böyledir. Hakikatin hatırını ve tavrımızı belirlemek açısından belirtiyoruz. Biz esnaf değiliz ki şurdan burdan gelecek adam hesabı yapalım… Açık ve net söylüyoruz, İslam ihtilalının önünde, dünya çapındaki engel ortadan kalkmıştır. Gelen İslam ayak seslerini sürekli bu zevatla engelleyenler tabi ki ağıtlar yakacaklardır. Ne zaman ki Anadolu, mayasını kazanmaya ve hakiki manasına bürünmeye kalkmıştır, birileri bu adamı iktidara getirerek, Müslümanların başına musallat eylemişlerdir. Hem de öyle bir musallat ki, her ne hikmet ise, irtica bu adam sayesinde geliyor, fakat, her ne hikmetse müdahale halka yapılıyor ve Anadolu’nun Müslüman halkı mağdur oluyor. Peki hoca ne oluyor. Bir daha ki dönemin başkanlık hesabını yapıyor. Nefesinin son damlasını da siyaset denen meletle veriyor. Öyle ki, methiyeler dizen genel başkan yardımcısı aynen şunları söylüyor “O ömrünü siyasete adayan biriydi, hatta ölmeden bir gün evvel toplantı düzenlemiştik”. Ne güzel Allah mübarek eylesin. Siyaseti araç değil de, gaye edinenleri de zaten hâşâ Allah cennet ile müjdeliyor.

Şimdilik tavır alma açısından bu kadarını belirteyim.

Konuyu diğer yazılarımızda detaylandırırız inşallah.

Kaynak : www.buyukdogu.net

Yazı Linki : http://buyukdogu.net/haber/koseyazisi-84-uol-cxsivi.html

Share this post


Link to post
Share on other sites

Join the conversation

You can post now and register later. If you have an account, sign in now to post with your account.
Note: Your post will require moderator approval before it will be visible.

Guest
Reply to this topic...

×   Pasted as rich text.   Paste as plain text instead

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Your previous content has been restored.   Clear editor

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

Loading...
Sign in to follow this  

×
×
  • Create New...