Jump to content
Necip Fazıl Kısakürek [N-F-K.com Forum]
Sign in to follow this  
mahlas

Kemalistlerin Bir Başka Yönü (Söyleyene Değil Söyletene...)

Recommended Posts

Anadolu Pars'ının soyunu kim kırdı

 

 

17 Ocak'ta Marksist.org'un "Tarihte Bugün" köşesinde Anadolu Parsı'nın soyunun kemalistler tarafından kırıldığına dair yayınlanan bir yazı, bazı eleştirilere maruz kaldı. Kimi gözler kemalizmin çağdaşlık kıyafetinin ardındaki barbarı görmekte zorlandı, Ergenekon'un yayın organı Oda TV gibileri ise devrimci marksistleri itibarsızlaştırmaya ve karalamaya çalıştı. Oysa internette yapılacak basit bir araştırma, kemalist barbarlığın bu konudaki soykırımcı yüzünü de kolaylıkla ortaya koyabiliyor.

"Bilmemek değil, öğrenmemek ayıp" diye güzel bir söz vardır. İnsanın her şeyi bilmesi elbette mümkün değil; ancak özellikle sosyal medyayı etkin bir şekilde kullanan kişilerin, bazı yargılara peşin olarak varmalarından önce, "Bu işin aslı astarı neymiş?" diye kısacık bir araştırma yapmaları, içinde yaşadığımız internet çağında öyle pek de zor bir şey değil.

 

Kemalistler ile Anadolu Parsı'nın soyunun tükenmesi arasındaki ilişkiyi de bu kapsamda değerlendirmek gerekebilir. Yani "Yok artık, bu kadarı da olmaz", "Allah akıl fikir versin" vs. diyerek eleştirilerini esirgemeyen kişiler, önceden kısacık bir araştırma yapsalardı, şu anda içinde bulundukları trajik duruma düşmeyeceklerdi. Ne yapalım, durumu açıklığa kavuşturmak yine bize düşsün.

Kemalistlerin soykırımcı bir geleneğin sürdürücüsü olduğu malûm. Ulus-devlet projesini gerçekleştirmek için milyonlarca Anadolu Hıristiyanını katletmekten, soylarını kırmaktan çekinmeyen İttihatçıların mirasçısı olan kemalistlerin, ağababalarından farklı davranacaklarını düşünmek, en hafif deyimiyle saflık olur. Kemalistler, ağababalarından aldıkları soykırım bayrağını daha da yükselterek, insanların ötesinde hayvanları da son bireyine kadar katletmeye başladılar. Kendi kapitalist çıkarlarının önünde durabilecek herhangi bir canlıya tahammülleri yoktu, ekinlere konma riski bulunan kargalar dâhil...

 

Hayvan katliamı başlıyor

5 Mayıs 1937 tarihinde, yani Mustafa Kemal'in sağ olduğu günlerde, 3167 sayılı Kara Avcılığı Kanunu kabul edildi.1 Bu kanun, Anadolu ve Kürdistan'da özellikle yırtıcı memelilerin sonunu getirdi. Kanunun 2. maddesinde kurt, çakal, vaşak, pars, kaplan (Evet, doğru, bir zamanlar bu coğrafyada kaplanlar da yaşıyordu) gibi yırtıcı memeliler baş düşman ilan edilerek, her zaman avlanabilen "zararlı hayvanlar" sınıfına dâhil edildiler. Dolayısıyla yasal pars (ve diğer yırtıcı memelilerin) katliamı başlamış oldu. Katliam, Md. 17-b'de açıkça ifade edildi: "Zararlı hayvanların öldürülmesine çalışmak ve bunun için sürek avları yaptırmak..."

Kuşadası'ndan Ağrı'ya, Kaçkarlar'dan Toroslar'a kadar uzanan geniş bir coğrafyada, yırtıcı memeliler müthiş bir sürek avına tâbi tutuldu. Popülasyonları zaten azalmış olan hayvanlar, en uzak dağ başlarında bile yakalanarak katledildiler. Mantolu Hasan olarak bilinen bir avcı, 1930-50 arasında tek başına 15 Anadolu Parsı öldürdü. Katledilen parsların ve diğer hayvanların postları resmi dairelerin, avcı kahvelerinin ve askeri birliklerin duvarlarını süsledi.2

Hayvanları katleden, ormanları rahat bırakır mı?

 

Kemalist devlet, 1945 yılında kabul ettiği 4785 sayılı yasa ile özel ormanları devletleştirme kararı aldı. Bu kararı alırken, kendi koyduğu kurallara bile uymadı ve orman arazisinin içinde bulunan çiftlik evi, samanlık, ahır gibi her türlü varlığa herhangi bir bedel ödemeksizin el koydu. Bunun üzerine, ülke çapında ellerindeki belki de tek geçim kaynağını yitirmek istemeyen insanlar, orman statüsünden çıkarmak için ormanları yakmaya başladılar. Yaklaşık 500 bin hektar orman kül oldu ve bu rekor bu güne kadar kırılmadı.3

Ormanların göz göre göre ve hızla azalması, yaban hayatı üzerindeki baskıyı artırdı. Yaşam alanları her geçen gün daralan yırtıcı memelilerin yiyecek bulmak için insan yerleşimlerine daha fazla yaklaşmaları, avlanmalarını da hızlandırdı. 1970'li yıllarda ise pars, kaplan, sırtlan gibi hayvanların soykırımı tamamlandı.

"Saf Türk soyundan olmayanların bu memlekette bir tek hakları vardır. Türklere hizmetçi olma hakkı, köle olma hakkı" diyerek katmerli bir ırkçılık suçu işleyen Kemalistler, kendi türlerinden başka canlılara yaşam hakkı tanımayarak, tıpkı ırkçılık gibi, cinsiyetçilik gibi bir insanlık suçu olan "türcülüğün" en vahşi örneklerinden birini sergilemeyi de ihmal etmiyorlardı.

Modernist/kalkınmacı bir hareket olarak kemalizm...

Yukarıda anlatıldığı gibi çevreye, ekolojik dengeye, insanların kültürüne, farklılıklara tahammül edemeyen modernist/kalkınmacı zihniyet, dünyaya çok büyük zararlar verdi. Bu modernist zihniyet, sadece Türkiye'ye özgü bir olay değil; bütün dünya "modernleşirken" aynı şeyi yaptı. Beyaz adam Afrika'da köle ticareti, yaban hayatı katliamı yaptı; Sovyet "sosyalizmi" Aral Gölü'nü kuruttu; İngilizler, Hindistan'ı altüst etti; Fransa'da "İnsanat Bahçeleri" kuruldu, doğal hayat müzelere hapsedildi.

 

Türkiye'de bu modernist zihniyetin taşıyıcısı "kemalizm" idi ve bu "kemalist zihniyetle yetişen nesiller" ülkeyi talan ettiler, tornaya soktular. Bizzat kemalistler İstiklal Mahkemeleri'nde dindarları, Dersim'de Kürtleri bitirirken; gayrimüslim azınlıkları "millileştirme" adına, "milli sermaye" adına soyarken; modernizmin, tekçi ulus-devlet mantığında yetişen "modern" kuşaklar da insanları ve doğayı sömürülecek bir hammadde gibi gördüler. Azınlık ve farklı olan her şey düzleştirilirken; Rum, Ermeni, Osmanlı evleri de yok edilip her yer betonlaştı, doğa ve doğanın özneleri tek tek ortadan kaldırıldı. Bugün kendisine "kemalist" demeyen, ancak bu modernist ve onun Türkiye versiyonu kemalist zihniyet ürünü "muhafazakâr" müteahhitler de talanda rol oynamaya devam ediyorlar.

Asıl dert başka...

Kemalizm ile hayvan katliamı arasındaki ilişkiyi ilk anda görememek, anlaşılabilir bir durum. Ne de olsa egemen sınıfın fikirleri egemen fikirlerdir ve ne kadar solcu vs. de olsa, kişiler egemen fikirlerin etkisinde kalabiliyor; kemalizmin ilericilik, çağdaşlık masalları nedeniyle gerçek barbar karakterini göremeyebiliyor.

Ama derdi başka olanlar da var: Ağababaları Silivri'de olan Ergenekoncu Oda TV'nin derdi Anadolu Parsı, yaban hayvanı falan değil. Bunlar umurunda da değil. Onlar Ergenekon çetesine karşı, darbelere karşı, kemalizme karşı, kapitalizme karşı mücadele eden güçleri her şekilde karalamaya, itibarsızlaştırmaya çalışıyorlar. Ellerine geçen her fırsatta, kendilerini yok etme potansiyeli taşıyanlara var güçleriyle saldırıyorlar. İşleri bu, yapacaklar doğal olarak, ama Ergenekon'a karşı sokaklarda yan yana geldiğimiz arkadaşlarımız keşke bu tuzağa düşmeseler...

 

 

Atilla Dirim

 

Kaynakça:

 

(1) http://www.mevzuat.a...html/15167.html

 

(2) http://www.ergir.com...anteri_yazi.htm

 

(3) http://www.mevzuat.g...ourceXmlSearch=

 

 

 

 

 

marksist.org

Share this post


Link to post
Share on other sites

Sözüedilen yazı:

 

 

Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulmasından sonra geçen 50 yıllık süre zarfında Anadolu'da korkunç bir doğa katliamı yaşandı. Kendilerinden başka hiçbir canlı türünün yaşam hakkını zerrece dikkate almayan Kemalistler, geniş topraklarda orman namına bir şey bırakmadıkları gibi, yaban hayvanlarının kökünü kazıdılar. Bir zamanlar Anadolu'da yaşamış olan pek çok hayvan türü artık müzelerde bile görülemiyor.

anadoluparsi_hurriyet1_200_200.jpg

Cumhuriyetin kurulmasıyla birlikte "laik, ilerici, çağdaş" yaşam tarzına sahip olduklarını iddia eden Kemalistler, kurdukları tek parti diktatörlüğüyle aslında "bizden olmayana hayat hakkı yoktur" demek istiyorlardı. Nitekim kendilerini güçlü hissettikleri andan itibaren egemenliklerini pekiştirmek için halkın üzerinde ağır bir baskı uygulamaya başladılar, kendilerine muhalif olabileceğini hissettikleri tüm odakları "gerici, mürteci, vatan haini" suçlamasıyla dağıttılar, özerklik vaat ettikleri Kürtleri katliama tabi tuttular.

 

Kemalistler kendilerinden olmayan hemen her şeye düşman oldukları için, doğanın büyük bir hızla tahrip edilmesine seyirci kaldılar. Ormanlar ve doğal kaynaklar tahrip edildi; yaban hayvanlarının hiçbir denetim ve yaptırıma tabi tutulmadan avlanmaları, bir zamanlar canlı bir yaban yaşamının hüküm sürdüğü Anadolu topraklarının ıssızlaşmasına, türlerin ortadan kaybolmasına neden oldu.

 

Yok olan bu türlerden biri, Anadolu Parsı olarak bilinen hayvandır. Romalılar zamanında Anadolu'nun her tarafında yaygın bir şekilde yaşadığı kayıtlardan anlaşılan parsa dair bilgiler, 19. yy'da gezginlerin anlatımlarında da yer alıyordu. 1930'lı ve 40'lı yıllara gelindiğinde ise Anadolu Parsı'na artık ender olarak rastlanıyordu.

 

Anadolu Parsı'na dair son kayıt, 1974 yılında Beypazarı'nda yapıldı. 17 Ocak 1974 yılında Ankara'nın Beypazarı ilçesinin 5 km batısında Bağözü köyünden Havva Köksal adlı kadına saldıran pars, insan yiyen bir canavar olduğu gerekçesiyle öldürüldü. Oysa parsın doğal ortamında avlanabileceği hiçbir hayvan kalmamış, bu yüzden köylere inip besin temin etmek ihtiyacını hissetmişti. Kemalistler bu hayvanı korumak için en küçük bir çaba bile göstermedikleri gibi, doğal kaynakları hızla yok ederek soyunun tükenmesini hızlandırdılar. Böylece Anadolu'nun insanlardan çok daha uzun bir süredir sakini olan bu tür, ortadan kalkmış oldu.

 

Ortadan kalkan sadece Anadolu Parsı değildi; kaplan, sazlık kedisi, ceylan, arap tavşanı gibi türler de süratle yok oldular. Kürdistan'da gerillaların saklandığı gerekçesiyle yakılan ormanlar, yine yaban hayatına vurulan ağır bir darbe oldu.

 

Kemalistler en iyi bildikleri işi yapıyorlar ne de olsa...

 

(Resim: Hürriyet gazetesinin 22 Ocak 1974 tarihli nüshasında konuyla ilgili yayınlanan bu haber, gazetenin yaklaşımını göstermesi bakımından çarpıcı bir örnektir.)

Share this post


Link to post
Share on other sites

Join the conversation

You can post now and register later. If you have an account, sign in now to post with your account.
Note: Your post will require moderator approval before it will be visible.

Guest
Reply to this topic...

×   Pasted as rich text.   Paste as plain text instead

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Your previous content has been restored.   Clear editor

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

Loading...
Sign in to follow this  

×
×
  • Create New...