Balamber 12 Report post Posted January 17, 2013 Mehmet Ali Birand bugun aksam saatlerinde hakkin rahmetine kavustu. Onun hakkinda ki gorusleriniz ne idi? Quote Share this post Link to post Share on other sites
Miralay 81 Report post Posted January 17, 2013 http://www.samanyoluhaber.com/gundem/Mehmet-Ali-Biranda-gore-basortusu-zarar-verici/899550/ http://haber.gazetevatan.com/imam-hatipli-gencleri-fena-terletti/482311/11/Haber Üstad olsaydı, böyle haberleri çıkan, programında bu lafları eden, ayrıca bunlar son zamanlarda ettiği laflardır. Üstad böyle birisi öldüğü zaman, ne gibi laflar ederdi. Kendisini haksız yere tutuklatan, iftirasına sebep olan, gazetesini kapatılmasına sebep olanlar hakkında, onlar öldükten sonra ne gibi laflar ediyordu.??? Quote Share this post Link to post Share on other sites
Mehmet Cemal 5 Report post Posted January 18, 2013 Ne zamandan beri İslam düşmanları hakkın rahmetine kavuşuyor. Quote Share this post Link to post Share on other sites
Kelepir 28 Report post Posted January 18, 2013 Önemli bir adamdı, memleketin gazetecilik tarihinde mühim bir yeri var. İşini iyi yapıyordu. Ölmeden önce Demirkırat, 12 mart ve 12 eylül belgesellerinin yanına 28 şubatı da ekledi. Bu alanlarda onun kadar profesyönel, ciddi bir iş çıkaran hiç kimse çıkmadı. Son yıllarda muhafazakar kesimin maddi yeterliliğe kavuşmasına rağmen, 28 şubatın bu adam tarafından belgeselleştirilmiş olması, U şeklinde bir boru tedarik ederek günde beş kere kendi suratımıza tükürmemize kafi sebeptir. Bunun dışında rahmetli sempatik, cool adamdı malum. Rüzgara göre konum almayı da iyi becerirdi, her devrin adamı olabilmişti. Yalnız 28 şubat döneminde okul kapılarında canı yanan gencecik delikanlıların, mütesettir kızların çektiği acılarda onun da payı var. Daha sonra bu hususta pişmanlık duyduğunu yazarak sair vesilelerle hükümetin sırtını sıvazladıysa da samimiyeti hep bir soru işareti olarak kalacak. Ayrıca 28 şubat döneminde yaptıkları hakkında gerçekten pişman olduysa bile, bu hal o gençlerin çektiği acıları ortadan kaldırmayacak. Haklarını helal edip etmeyecek olanlar o insanlardır, ben oturduğum yerden ne desem anlamsız. Fakat Doğan grubu çöplüğünü ikiye bölmemi isteseniz, bu adamı tırnak içinde 'iyiler' safına yazardım. Kuduzluk yapmak üzerine yaşayan bir adam değildi, Uğur Dündar'la bir safta değerlendirmeyelim, insaf edelim. İslam'la pek alakası yoktu, ama 'İslam'a düşmanlık etmek amacındaydı' diyebileceğim kadar sağlam bir delilim yok. İmanlı gittiyse Allah rahmet eylesin. İmansız gittiyse, belgesellerinde istifade edilecek bir yan var, onlara hürmeten toprağı bol olsun. 3 Quote Share this post Link to post Share on other sites
Balamber 12 Report post Posted January 18, 2013 Su an'a kadar M.Ali Birand hakkinda soylenmis en guzel kelami etmis kelepir kardesim.Sahsi Fikrim. Quote Share this post Link to post Share on other sites
kanijeli 33 Report post Posted January 20, 2013 oldum olası sevmediğim bir kişidir. mesleği açısından bakıldığında başarılı biri olabilir. ancak her zaman İslama ve müslümanlara karşı mesafesini korumuştur. müslümanlar olarak balık hafızalı olduğumuz için buraya bazı videoları eklemeyi yararlı buluyorum. http://www.youtube.com/watch?v=XFHncxP5bFw öcalan meclise girebilir; bebek katili ile röportajı; Quote Share this post Link to post Share on other sites
ssimeranya 23 Report post Posted January 21, 2013 Birand, gerçeği görebildi Şimdi anlatacağımı daha evvel de yazmıştım. Tekrarda fayda var, dünya için belge, ahiret için pişmanlık vesikası olsun. 6-7 yıl kadar önceydi. Antalya Belediye Başkanı Menderes Türel, hizmetlerini anlatmak için bir kısım medya mensubuna Fer’îye Lokantasında bir öğlen yemeği veriyordu. Oturduğum yerden Boğaz Köprüsü görünmekteydi. Sohbet devam ederken ortaya şu soruyu attım: -Merak ediyorum, vaktiyle “Boğaz Köprüsüne hayır!” diyenler, acaba şimdi onun üzerinden geçerken ne düşünüyorlar? Mehmet Ali Birand, solumda oturuyordu. Birden koluma vurdu. “Sorma, dedi, o eşekliği ben yaptım! Ama daha büyüğünü de yaptım. İnsan, birisi idam edilsin diye yürüyüş yapar mı? Adnan Menderes, idam edilsin diye yürüyenlerin başında ben vardım. Fakat Demokrat Parti belgeselini de bu sözlerle bitirdim!” -Boğaz Köprüsü yapılmasın, demiş. -Menderes asılsın, demiş. Gün gelmiş, kendini hesaba çekmiş, hata ettiğini anlamış ve pişmanlığını hem televizyona dökmüş ve hem de sohbetlere taşımış. Merhum Birand, son senelerde muhafazakârlara, dindarlara, baş örtülülere karşı olan fikirlerini de tashih etti. Dahası, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın kendisinin de içinde bulunduğu bir kesimin askerlere karşı duyduğu insanüstü vehmini yıktığını, ezberleri bozduğunu milyonların önünde itiraf etti. Bu bir namuslu insan tavrıdır. Hatasız, günahsız kul mu var? Herkes, yetiştiği şartlardan gelir. Mühim olan günaha tevbe, hataya pişmanlıktır. Ne var ki yapılması gerekeni eda etmiş bir insana karşı o insan öldükten sonra, daha cenaze namazı bile kılınmadan bir milletvekili “Mehmet Ali Birand, AK Parti yalakasıdır. TRT’yi dolandırdı. Ne yani, öldü diye bunları söylemeyecek miyiz?” diye sosyal medyada yazılı gıybet yaptı. Denecek o ki “yazıklar olsun, vekil olmuş fakat milletimizin mânevi kıymetlerini öğrenememişsin! Kur’an-ı kerim, ölülerinizi hayırla yâd edin, buyurduğu halde bu öfke niye? Birand, AK Partiye -bu basit tabir o kişiye aittir- yalakalık yapacak da o yaştan sonra ne bekleyecek? Dürüst olmak, hakkı teslim etmek neden kınanır? Kaldı ki TRT’yi dolandırırken yanında mıydın? Bu kadar kimse hakkında hüsnü şahadette bulunurken yalan mı söylemekte? Aynı Birand, laikçi yobazlıkta, tavizsiz Kemalistlikte kalsaydı, şimdi bu zihniyet için ne de makbuldü!!! M.A. Birand’ın cenazesini gördük. Devletin zirvesinden sade vatandaşa kadar binler oradaydı. Bu muhabbet, umulur ki ilahi merhamete de vesile olur. Kullarının sevdiğini yüce Allah da affeder. Birand, Türkiye’deki büyük değişimi zamanında fark etmiş bir aydındı. Şayet 10 sene evvel ölseydi, cenazesine Cumhurbaşkanı, meclis başkanı, hükümet temsilcisi yerine onların çelenkleri gelirdi. Cemaat de asla bu kadar olmazdı. O cemaat, sadece Mehmet Ali Beyden dolayı değil, zirvedekiler geldiği için de oradaydı. Birand, devletin, milletin gönlüyle buluşma sürecini yakalayabildi. Allah, rahmet eylesin. 1 Quote Share this post Link to post Share on other sites
afk07 45 Report post Posted January 21, 2013 Ölünün ardından iyi konuşmak lazım elbet. Gerçekler konuşulsaydı bence böyle bir manzara ile karşılaşmazdık. Quote Share this post Link to post Share on other sites
Miralay 81 Report post Posted January 28, 2013 İslamın "Ölülerinizi hayr ile yad ediniz" emri, mücerret ölülere değil, yanlız kendi ölülerimize ait bir emir olduğu gibi, davalar dururken şahışlarla uğraşmamak ve gıybet ve teşhir küçüklüğüne düşmemek fazileti de ancak adi şahıs kadrosunda bahis mevzuudur. Yoksa nefsani hırs dışında, içtimai davalara sembol olmuş ve etiyle kemiğiyle cemiyet meselelerine karışmış insanlar için, belirttikleri meselenin izzet ve azameti nispetinde böyle bir yasağı yer olmamak şöyle dursun, aynı yasağı emir telakki etmek zoru vardır. İslamın en ince nüktelerinden biri olan bu inceliği anlayanlardır ki, "Nefs için değil, Allah için öfkelenmek" sırrına malik başlıca hassa olan İslami gayrete sahip ve bizdendirler. Belirttiğimiz şartların sınırı içinde, böyle ölüleri lanetle anmak; ve dirileri, topuğundan saçına kadar teşhir etmek, islami bir borçtur. (Vesikalar Konuşuyor- S-151) Bununla ilgili Üstad'ın söylediği şu cümle aklımdayken buraya ekleyeyim dedim. Konu sıcaklığını kaybetti ama... 1 Quote Share this post Link to post Share on other sites
kanijeli 33 Report post Posted February 2, 2013 miralay çok güzel bir alıntı yapmış. bir ömür adamlar İslama düşmanlık yapsınlar ölünce kıymete bindirelim. aman kötü konuşmayalım. ölünün arkasından iyi konuşalım. NİYE? Cenabı Hak Hz. Musaya (as) Tur Dağında "benim için ne yaptın ya musa?" diye sorunca Hz. Musa (as) yapmış olduğu ibadetleri saydı. Allahu Teala cc "Ya musa bunların hepsi senin içindi, benim için ne yaptın diye tekrar sordu". ve Allahu Teala cc "ya musa benim için kimi sevdin, benim için kime buğzettin" diye sormuş olduğu soruyu cevaplamış oldu. müslümanın öfkesi de sevgisi de İslama göre olmalıdır. Allah Rasulunu sav ne kadar çok seviyorsak baş düşmanı Ebu Cehile o nispette nefret duymak boynumuzun borcudur. Allahı,Rasulunu sav, ve onları sevenleri severiz, düşmanlarına da düşmanlık duyarız, hem dirilerine hem ölülerine. müslümanın yapması gereken budur! Quote Share this post Link to post Share on other sites
Kelepir 28 Report post Posted February 2, 2013 Soru şu. İslam'la pek alakası olmayan herkesi İslam düşmanı mı kabul edeceğiz? İslamla bağdaştırılamayacak hareketler içinde olsalar dahi, bunun temel sebebi açıkça İslam'a veya Müslümanlara düşmanlık etme gayesi olmayan herkesin cenazesinin arkasından kötü konuşmak zorunda mıyız? Adam hayatı boyunca Müslümanları zor durumda bırakmak gayesiyle çabalamıştır, yahut epey fena tesir bırakmıştır, geberip gitmiştir. Bu adamın arkasından lanet de okuruz, halka oluşturup topluca beddua eder yeri göğü Aminlere boğarız eyvallah. Tekrarlıyorum burada Uğur Dündar'dan ne bileyim Türkan Saylan'dan Çevik Bir'den bahsetmiyoruz, biraz sakin olun. Bir taraflarınızda vicdan diye bir şey kaldıysa elinizi oraya koyup da söyleyin, bu adam sırf İslam'a, Müslümanlara düşmanlık etmek için mi çalışıp çabaladı? Bu adam bir Ebu Cehil miydi? İslamla örtüşmeyen hareketlerinde kendine ikbal kovalamak gibi sebepler olan bir nasipsizden bahsediyor olmayalım? Birand'ı savunmaya meraklı değilim, sevmezdim de zaten. Fakat buradaki tutum gerçekten rahatsız ediyor. Şu ana kadar bu adamın İslam'a düşmanlık etme gayesinde olduğunu ispatlayan hiçbir şey paylaşılmadı. Mesela başörtülü çalıştırmayacağını söylemiş. İyi halt yemiş de bunu başörtüsüne düşmanlık ettiği için mi söylüyor, İslami hassasiyeti olmadığı için kendi ikbalini üstün tutmasından mı? İmamhatipli çocuklarla cıvık muhabbetler yapmış, tamam iyi bişey yapmamış ama ben buradan İslam düşmanlığını değil, Kılıçdaroğlu'na "inşallah kazanacağız" derken de gördüğümüz her zamanki Birand şebekliğini okuyorum. Mübarek bir adam olmadığı apaçık, ama adamı gereğinden fazla övmek yanlış olduğu kadar itin kulağına sokup çıkarmak da doğru değil. İyi yaptığı işleri de vardı, yanlışı da boldu, çekip gitti, imanlıysa Allah rahmet eylesin. Benim olayım bu. Nefretinizi sağa sola harcamayın beyler. Gerek yok, dünyada Müslüman olmayan 5 milyar tane adam var. Kafadan herkesten nefret ederseniz Allah düşmanlarına duyduğunuz nefretin de bir esprisi kalmaz. Doğru adamdan nefret edin, öldüklerinde hep beraber kalaylayalım. 2 Quote Share this post Link to post Share on other sites