Karma...

[BDG 76]

Anadolu cennet yurdu...Asya'nın bozkırından Anadolu yaylasına göç eden bozkurt, yüzyıllar boyunca Anadolu'yu kendisine yurt bilmiştir.Ve orayı sıcacık bir yuva , sevgi dolu bir kucak, rahmetin ve bereketin her dem sicim sicim yağdığı kutsal bir toprak parçası haline getirmiştir.İslam'ın bizlere kattığı bilumum güzellikleri Anadolu başta olmak üzere, ulaşabildiği her satha sanki rahmet yağmurlarının her yanı kuşatması gibi ulaştıran müslüman türk milleti, hamd olsunki, bizlerin zamanında İslamın sancaktarlığını bile yapmamızı mücerret ve müşahhas manada sağlamıştır. Şimdide o aşkı,şevki,idraki,irfanı kaybetsekde mücizevi bir tecelli olacakki; ruh kökümüze kibrit suyu dökülmüş olmasına rağmen bizler -büyükler ve küçükler içindeki küçüklerden olarak- kurtarıcı hamleyi yapabilecek potansiyeli bulunduruyoruz...

İstanbul, gaye insan-ufuk peygamber olan alemlerin efendisinin hadisi ile yeryüzündeki değerini "kıymet" makamına çıkarmıştır. VE bizans elçisine "bizim ellerimizin ulaştığı yere sizin hayal dünyanız bile ulaşmaz" diyen Fatih sultan han hz.. nin mührü ile de birdaha çıkmamak üzere müsüman-türk milletinin manevi tesirine girmiştir. Ve İstanbul, iyinin en iyisini barındırmak için, hadisin muhatabı olmanın yükünü kaldırmak için makamları ,bilenen ve bilinmeyen büyüklerce muhafaza altında olmuştur...

Ve daha dünyadan ebediyyete göç etmeden ebediyyetteki makamları hazır olan birçok büyüğü üzerinde taşımış ve hala taşımaktadır. Eyüp el ensari gibi bir sahabeden, emin tokadi,ebul vefa gibi evliyalara, sultan ahmet ve Fatih Han hz gibi padişahlardan, necip fazıl gibi bir mütefekkire( ki benim için veli derecesindedir. ve veli olmasına dair bir çok delil vardır. En doğruyu O bilir.) İstanbul kucak açmıştır. Ve onların sonsuzluğa açılan kapıları olmuştur.

İstanbul-Anadolu ve müslüman-Türk milleti...Allah zeval vermesin! :) :) Hepsinin gözümüzdeki yeri kar tanesinin beyazlığı ve saflığı derecesinde...Lakin, şu da unutulmamalı...Tüm iyileri üzerinde barındıran ist-anadolu-müslüman türk milleti, artık o eski ulviyetini kayıp ediyor. Dejenere oluyor..Bozulmaya yüz tutmuş...Bizlere emanet bırakılan bu şeyler unutulmamalı!

Mevcudiyetimizin devamı için tüm Yeni Anadolu Gençliği!Harekete! harekette bereket vardır!Yeni devrin altın nesli uyanın ve uyarın. Muteyakkız olun ve kalın. Görünen ve görünmeyen tüm düşmanlarınızı iyi bilin ve taktik ve stratejik olun! Mücerret-müşahhas arasındaki dengelerin denklemlerini nidüğüne kadar öğrenin! Zira bu matematiğin doğruluğundan bile doğru olan sonuçları bize sunacaktır...vs..vs..vs..

 

Bu yazıyı hiçbir kaygıyı barındırmadan, ne şu ne bu olsun demeden istanbul'a ilk gidişim esnasında yolda yazmıştım.Sadece aklıma gelen bazı şeyleri kağıda döktüm...sizlerle de ( yazımın iyi olmadığımı bilmeme rağmen) paylaşmak istedim...vesselam..