Jump to content
Necip Fazıl Kısakürek [N-F-K.com Forum]
Sign in to follow this  
diyamandi

Tilavet..

Recommended Posts

Çat pat okuyordu, ilkokuldaki bir çocuktan farksızdı. Harfler o kadar yabancıydı ki, sanki her biri görür görmez ismini hatırlaması ve telaffuz etmesi gereken birer insandı. Bazı simaların ismini ilk bakışta hatırlayamadığınız olur ya hani, hani dilinizin ucundadır da söyleyebilmek için birkaç saniye zihninizi zorlamanız gerekir; işte aynı derecede yoğun bir eylemle karşı karşıyaydı. Fakat birden yapmakta olduğu eylemi düşündü, birşey farketti: ağzından çıkan her kelime, hayır kelime değil her harf, her seferinde bir yapbozun son taşını yerine koyuyormuş gibi haz veriyordu. Sanki o an kullandığı tüm uzuvlar ona teşekkür ediyordu, dili hayatının en kıymetli kavislerini çizerken ağız boşluğunda, halinden öyle memnundu ki. Gözleri satırları kucaklarken öyle mutluydu ki… tek sorun zihnindeydi, her seferinde tutukluk yapıyor, her tutukluk yapışında hevesi kırılıyordu. Bu eylemi bir an önce bitirmek istiyordu. Fakat bitiremezdi, utanıyordu; yanında ona yapmakta olduğu eylemde eşlik eden arkadaşından utanıyordu. Zihnini ihmal etmeliydi, yaptığı işi bu kadarcık naza terketmek hainlik olurdu. İçinden, içerilerden, çok derinlerden bir dua fışkırdı: bu eylemin ve tüm eylemlerin yaratıcısı!! Bana yardım et. O ‘nun yüzü suyu hürmetine, O’na vahyettiğinin hakkını vermek üzere yardım et… Birden daha da rahatladı, rahatladı, rahatladı…

 

Çat pat okuyordu, ilkokuldaki bir çocuktan farksızdı. Harfler o kadar yabancıydı ki, sanki her biri görür görmez ismini hatırlaması ve telaffuz etmesi gereken birer insandı. Bazı simaların ismini ilk bakışta hatırlayamadığınız olur ya hani, hani dilinizin ucundadır da söyleyebilmek için birkaç saniye zihninizi zorlamanız gerekir; işte aynı derecede yoğun bir eylemle karşı karşıyaydı. Belli ki zorlanıyor, belki bir an önce bitsin istiyordu. Bir ihtimal benden çekiniyor ve sonuna kadar tahammül etmeye çalışıyordu. Birden kelimeler ağzından daha çabuk kurtulmaya başladı. Derken daha da akıcı hale geldi. Derken ses tonu değişti, artık kelimeler ağzından hoş bir tonlamayla çıkmaya başladı. Yavaşça gözlerini kapadı. O da ne!! Hala devam ediyordu. Hem de çok tatlı bir seda ile, nasıl da güzel okuyordu… az önceki kekeme ve ürkek ses tonu yerini muhteşem bir tilavete bırakmıştı. Ah ne de güzel okuyordu!! İkimiz de ağlamaya başladık. Fakat o gözleri kapalı, sesinde en ufak bir titreme ve bozulma göstermeden ağlıyordu. Hayretler içerisindeydim donup kalmıştım. Olanı biteni izlemek ve işitmekten başka bir pay kalmamıştı bana. Derken o surenin sonuna geldi. Rahman suresinin… yavaşça son kelimeyi telaffuz etti ve kafası hafifçe arkaya düştü. Gözleri hala kapalı… ben buz gibi olmuştum, sanki kanım donmuştu. O da öyle görünüyordu. Elini tuttum; ikimizin de teni buz gibiydi. Şoktaydım, dakikalar sonra kendime geldiğimde kanımın yeniden akmaya başladığını hissettim. Tenim yeniden ısınmıştı; elini tekrar tuttum, fakat hala soğuktu…

Share this post


Link to post
Share on other sites

Join the conversation

You can post now and register later. If you have an account, sign in now to post with your account.
Note: Your post will require moderator approval before it will be visible.

Guest
Reply to this topic...

×   Pasted as rich text.   Paste as plain text instead

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Your previous content has been restored.   Clear editor

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

Loading...
Sign in to follow this  

×
×
  • Create New...