Resimdeki Kim_?

[asyam 6]

 

 

Resmi görür görmez YAVUZ SULTAN SELİM dediniz içinizden değil mi? Ama yanlış. Pala bıyıklarıyla, kulağında tek küpesiyle Yavuz Sultan Selim ile özdeşleştirdiğimiz bu resim O'na ait değil !

 

Peki kimin, işte Iskender Pala'nın yazısı.

 

Yavuz'un resimlerini çizenlerden çoğu onu burma pala bıyıklı ve tek kulağında küpe ile çizerler. Pala bıyıklar ile Yavuz'un tarihî kimliği arasında zihinlerde hemen bir bağ kuruluvermesi insanlara bu resimleri hoş gösterir.

 

Eh, durum böyle olunca kulağındaki küpeye de bir efsane uydurulmasında ne mahzur olabilir ki?!..

 

Hani kutsal toprakları aldığı zaman oradaki idarecilerin kullandığı Hakimü'l-Haremeyn (Kutsal beldelerin hakimi) sıfatını uygun görmeyip kendini Hadimü'l-Haremeyn (Kutsal beldelerin hizmetkârı) ilan etmiştir ya, buna bir ilave de halk yapmış ve orada gördüğü kulağı küpeli siyahi köleleri örnek alarak kulağına küpe taktırdığını ve bununla kendisini din uğrunda bir köle mesabesinde telakki ettiğini imaya yöneldiğini uydurmuştur.

 

Oysa Yavuz'un minyatürlerinde hiçbir zaman pala bıyık veya küpe yoktur. Tarihî bilgiler onun kişiliğinde sadelikten yana olduğunu ve giyiminde de çok sade tercihlerde bulunduğunu söylerler.

 

Nitekim Topkapı Sarayı'ndaki en sade kaftan onundur. Mısır seferi dönüşünde Edirne'de kendisini karşılayan tek şehzadesi Süleyman'ın süslü elbiselerini görünce ona, "Bre oğul, sen böyle giyinirsen anan ne giyecek!" diye ikazda bulunması da bunu pekiştiren bir tarihî gerçektir.

 

Keza aynı seferden gelişinde İstanbul'a gireceği sırada büyük bir zafer kutlaması tertipleneceğini duyunca israfı önlemek üzere bir gece vakti gizlice Topkapı'ya girdiği de bilinir.

 

Bütün bunlardan daha önemlisi Yavuz'un küpe taktığını söyleyen hiçbir tarih satırı, hiçbir belge yoktur.

 

Küpeli uydurma resimlerde ise resimdeki kişinin başında beyaz tülbent içinde kırmızı bir başlık ve üstünde de krallara benzetilmiş bir tac vardır. Bu tür kızıl börk ve tacı İran şahları kullanır. Osmanlı sultanları tac giymezler.

Sonuç şu, küpe takmak gibi bir hafifliği, azametiyle öne çıkan Osmanlı sultanına, hele de Yavuz gibi celalli bir adama yakıştırmak yanlıştır. O zaman da akıllara bir soru takılır:

 

Kimdir bu küpeli, taclı adam? Söyleyelim; Yavuz'un "Paymal eyleyelim kişverini sürhserin" diye üzerine yürüdüğü Sürhser (Kızılbaş) Şah İsmail'indir ve başındaki kızıl börk ile tac da Kızılbaşlığın simgesidir.

Ne garip tecelli; Yavuz Çaldıran'da, Şah İsmail de resimlerde birbirlerine külahları ters giydirmişler.

[adles 12]

Evet aynı yazıyı ben de okumuştum ve okullara öğretilen tarih derslerinin doğruluk payını bir kez daha görmüş oldum ....Tarih bizi affetmeyecek gibi....

[BaLaBaN 6]

Evet aynı yazıyı ben de okumuştum ve okullara öğretilen tarih derslerinin doğruluk payını bir kez daha görmüş oldum ....Tarih bizi affetmeyecek gibi....

 

 

Evet bende okuyunca çok şaşırdım. :)

[Zhr 0]

Bu yazıyı İskender Pala'nın köşesinde okuyuncaya kadar Yavuz Sultan Selim denilince zihnimde hep bu resim belirirdi.Çok şükür ki doğrusunu öğrendik...

[çağatay 0]

Paylaşan arkadaşa teşekkürler.İskender PALA bizim ülkemizde sözüne güvenebileceğimiz nadide insanlardan.cemil MERİÇ in sözlerini anımsıyorum.Bizim tarihimiz tanzimattan sonra yeniden yazılmalıdır sözünü ve Tarihçilerimize ve hepimize büyük görev düşüyor üstadın dediği gibi Tarihi yalancı kahramanlardan temizlemek.ALLAH muvaffak eylesin...

[ASIM 1]

Çok teşkkür ederim ecdadımla ilgili en önemli meselelerden birini ögrenmiş bulunuyorum biri bana 'neden yavuz küpe takıyor denince her zaman ki gibi o mısırlı köle meselesini anlatırdım belki kendim de inanmayarak....

[adles 12]

Çok teşkkür ederim ecdadımla ilgili en önemli meselelerden birini ögrenmiş bulunuyorum biri bana 'neden yavuz küpe takıyor denince her zaman ki gibi o mısırlı köle meselesini anlatırdım belki kendim de inanmayarak....

Ecdad hakkında bilinmeyen o kadar çok şey var ki , okullarda hep klişeleşmiş şeyler anlatılır. Fatih sultan Mehmed , Kanuni , Yavuz Sultan Selimi herkes sever benimser , konu 2.Abdülhamid ya da Genç Osman olunca durum değişir.Biz öğrencilere okullarda tarihimizin belli kısımları öğretilir o da artık düşünün ne kadar tarafsız olursa.Valla ben düşünüp durdum bu tarih dersleri (osmanlı tarihi) neden sonuna kadar gitmez , anlatılmaz diye? Lale Devri'nden sonra sanki Osmanlı tarihi üzerinde pek durulmaz.Sanki ondan sonraki dönemler başka millete ait. Belki en önemli eksiklik tarihi sadece kahramanlık ve zaferlerden ibaret görmemiz (ve bu şekilde biz gençlere aktarılmak istenmesi) .Osmanlı'yı dedelerimizi ecdadı doğru ve yanlışlarıyla sevmeyi benimsemeyi öğrenmeliyiz.Benim düşüncem budur...Biraz uzun oldu, kusuruma bakmayın :shiny:

[buyukdogu 529]

Aslında pek çoğumuz bu resme Yavuz demişizdir, bilerek ya da bilmeyerek. Bu resim görüldüğü üzere yan profilden yapılmış, yani suratı tam göremiyoruz. Yavuz Sultan Selim Han'ın bazı resimleri var; yüzü ve gövdesinin bayağı kısmını gösteren. Oraki Yavuz'la buradaki resim arasında fiziksel farklar olduğunu görebiliriz.

 

Hatta bir resmi vardır, hatırlarsanız; hafifçe eğilmiş ve elinde çubuk benzeri bir cisim olan. Yine de ciddi bir araştırma yapmak lazım tabi ki. Halil İnalcık Hoca'ya mı soralım ne yapalım :shiny:

[ilcege 36]

Paylaşım için teşekkürler...