Jump to content
Necip Fazıl Kısakürek [N-F-K.com Forum]
BDG

Hac Kitabından

Recommended Posts

KÖTÜLÜKLER

 

Suudi Arabistanda zahiri planda, Umumiyetle kötülük diye bir şey bırakmamış ve baş kötülük olarak bir nevi arabın en feci hastalığı hırsızlık çıbanı, ameliyatla tedavi edilmiştir. Hırsızın elini keserek...

 

Bir «bütün» halindeki şeriatın kısmi bir tatbikinden ileri geçmeyen bu ölçüyü, mücerret ölçü olarak, fakat bu mevzuda Türkiye'ye hiç bir atıfta bulunmayarak şiddetle müdafaa etmek isterim. Bundan bir hayli zaman önce, bir dönme bana şöyle demişti:

 

- Senin yayınların nereye gidiyor yani?. Özlediğin dünya görüşüne uyulursa hırsızın elini kesmek gerekeceği unutuyor musun? Bu asırda, elsiz ve kolsuzlardan mürekkep bir cemiyet nasıl hayal edilebilir?..

 

Dönmeye verdiğim cevap:

 

- Senin gibi çeyrek aydınlar ve papağanvari ezberlemeciler, hadiselerin ruhunda yatan sır ve hikmetleri nasıl görsün?. Biz, elleri ve kolları kesik insanlardan mürekkep bir cemiyet inşası yolunda değiliz! Asıl cemiyetin elleri ve kolları kesilmesin diye tek tek fertleri hedef tutucu, içten yetiştirici ve dıştan engelleyici sağlam ve sıhhatli bir cemiyete talibiz. Onun içindir ki, hırsızlık yapılsın ve mukabilinde el ve kol kesilsin, fikri ile değil, hırsızlık yapılmasın ve el kesilmesin gayesiyle bu cezayı benimsiyoruz. Sizin cemiyetinizde herkes hırsız ve kolları yerindedir; bizimkindeyse kimse hırsız değil ve kolları yine yerinde... Hangisi üstün?..

 

Dönme, apışıp kalmıştı...

Share this post


Link to post
Share on other sites
Sizin cemiyetinizde herkes hırsız ve kolları yerindedir; bizimkindeyse kimse hırsız değil ve kolları yine yerinde... Hangisi üstün?..

 

Hak ile bâtıl arasındaki keskin farklı izah eden muhteşem bir tarif. Bâtıl sistemlere göre idare edilen memleketlerde suçun işlenmesi neticesinde verilen ceza, bir daha suç işlemeye engel olmadığı/ olamadığı gibi, ruhu hakikat ile beslenemediği için işlediği suçtan dönmeyecek olanlara da suçu namütenahi defa işlemeye yönelik bir teşvikte bulunmakta, cezanın içte(ruhta) ve dışta(cemiyet) hiçbir yaptırım gücü olmamakta ve cemiyetteki bu hastalıklı hâl bir ur gibi büyümekte. Kesilmeyen kol, bir cürüm makinesi olmaktan başka bir işe yaramamakla birlikte, suç işlediği halde kolun kesilmediğini görenler de suç işlemekte berdevam. Bâtıl sistemin, ruhları imar edemediği gibi, harabeye dönmüş vaziyetteki ruhların işlediği suçlara engel olacak, suçun düşünülmesine imkan dahi vermeyecek bir yapıyı kurması gayri-mümkün.

Müşahhasta suçun işleyicisi olan aza yok edilerek, öncelikle düşüncede, mücerrette doğan suç işleme fikrini de yok eden, yani suçu kökünden kazıyıp atan sistem; işlenen suçun büyüklüğü ne boyutta olursa olsun, verilen cezanın sırt sıvazlayıp, aferin demek kabilinden olan batıl sistemin ceza kanununa nispetle, suç ve ceza mevzuunda bile işin köküne kadar inileceğini gösteren ne büyük bir nişane.

Parça, bütünün habercisidir kelamına mukabil, ferdi ve cemiyeti hizaya getirecek bu sistemin bağlı olduğu mukaddes dinin ne muazzam bir keyfiyette olduğunu, onsuz hiç bir şekilde ferde ve cemiyete mukayyet olunamayacağını, onsuz yaşamanın da en büyük felaket olduğunu anlamak adına önemli bir noktadayız.

Suç ve ceza demişken, Raskolnikov'un bâtıl sistemindeki cemiyet her daim adam öldürmeye, öldürülen adamların kanlarının yerde kalmasına, verilen cezanın yeni bir cinayetin işlenmesine engel olamamasına mahkum... İslamdaki insan ruhunu ve davranışını kontrol altına alan ipler, suç işledikten sonra vicdanına kulak vererek teslim olan bir insanın değil, en başta ne halde olursa olsun suç mefhumunun düşüncede bile ortaya çıkmasına engel olacak sistemin örgüsünü kalplere ve kafalara nakşettiği ve suç işlemeye sebep olan görünürdeki müessirlerin (asıl sebep nefs ve şeytan olmakla birlikte, açlık, yokluk, fakirlik, intikam almak vs. gibi suç işleyenin kendini haklı gösterici bahaneleri muhakkak ki vardır) hayat bulmasına engel olduğu için (zenginin fakiri himayesi altına alması, Müslüman kardeşin sıkıntısının giderilmesi, ona faydalı olmanın büyük sevaplar kazanmaya vesile olması gibi dünya hırslarına değil, sonsuz ahiret hayatını kazanmaya yönelik bir yapıyı ruhlara kuran İslam) biricik hakikat, insanın dünyadaki düzenini kurmasındaki tek kaynak, dünya ve ahiret saadetini sağlayacak tek güç...

O sistemden mahrum edildiğimiz için ne kadar yansak az, o sisdemden mahrum olacak, o mukaddes ölçülerin bizden alınması için ne hata işlediysek ne kadar dövünsek az, o sistemin rahmetini yeniden hayatımızda görmek için, yeniden o ulvî sistem ile yönetilecek kıvama gelmek için ne kadar tövbe etsek az...

Share this post


Link to post
Share on other sites

Şeriatin her noktasındaki muazzam incelik ve sır... Üstad ne kadar derin, vurucu, vuzuh ve incelikli bir şekilde anlatıyor bu meseleleri. Onun bir de Mümin ile Kafir eseri vardır ki iman ve şeriat bahsini ihata eden ve edebiyat sahasında yazılan mükemmel bir eserdir.

Share this post


Link to post
Share on other sites

Join the conversation

You can post now and register later. If you have an account, sign in now to post with your account.
Note: Your post will require moderator approval before it will be visible.

Guest
Reply to this topic...

×   Pasted as rich text.   Paste as plain text instead

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Your previous content has been restored.   Clear editor

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

Loading...

×
×
  • Create New...