Ali NFK 8 Report post Posted February 17, 2009 HOR BAKMA SEN TOPRAĞA Hor bakma sen toprağa Toprakta kimler yatar Hani bunca evliya Yüzbin peygamber yatur Cennette buğday yiyen Gaflet gömleğin giyen Hem dünyaya meyleden Adem peygamber yatur Arkasıyla kum çeken Gözyaşıyla yoğuran Kabe'ye temel kuran Halil peygamber yatur Vücudunu kurt yiyen Kurt yedikçe şükreden Belalara sabreden Eyüp peygamber yatur Balık karnında iken Deryaları seyreden Kabak kökün yaslanan Yunus peygamber yatur Kuyuda nihan olan Kul deyuben satılan Mısır'a sultan olan Yusuf peygamber yatur Yusuf'un yavi kılan Kurt ile davi kılan Ağlayıp gözsüz kalan Yakup peygamber yatur Asasın ejder kılan Bahre vurup yol eden Firavunu helak eden Musa peygamber yatur OL Allah'ın habibi Dertlilerin tabibi Enbiyalar serveri Resul Muhammed yatar Heyber kalasın yıkan Kafiri oda yakan Şahinler gibi bakan Ali gibi er yatur Ata ana gülleri Kuran okur dilleri Fatmana ogulları Hasan Hüseyin yatur İğnesin suya atan Balıklara getirten Tacın tahtın terkeden İbrahim Ethem yatur Gündüzler saim olan Geceler kaim olan Ariflerin sultanı Beyazid Bestam yatur Hakikatin erleri Geçti bundan herbiri Konyada ol Mevlana Hüdavendigar yatur Çoktur Hakkın kulları Fikreyle sen bunları Hak erenlerden görsen Nice sultanlar yatur Yunus sen de ölürsün Kara yere gidersin Kara toprak altında Çok günahkar kul yatar. Yunus EMRE Quote Share this post Link to post Share on other sites
Toti-i Zari 0 Report post Posted March 6, 2009 Geyüklünün ilinden Şeker damlar dilinden Dost bağı gülünden Eve Dervişler geldi Quote Share this post Link to post Share on other sites
Vakıf Ahmet 36 Report post Posted March 10, 2009 Varlık ve darlık Kötüdür yoksulluktan, Nice zengin varlığı, Malı mülkü olsa da, Gitmez gönül darlığı. Bak gafilin yoluna, Kasvet binmiş dalına, Erse Karun malına, Gitmez karamsarlığı. Bu dünya kime kaldı, Hani kim murat aldı? Süleyman’a kalmadı, Onun hükümdarlığı. Süleyman sepet ördü, Kendi emeğin yerdi, İşte onunla buldu, Gerçek bahtiyarlığı. Yunus her neyin varsa, Hepsini ver hak yola, Bir gün elinden çıka, Bu dünyanın varlığı. Quote Share this post Link to post Share on other sites
Hayy bin Yakzan 2 Report post Posted March 11, 2009 Esselamü Aleyküm. Değerli Arkadaşlar, Yunus Emre zikredilince, M.ES'AD COŞAN (R.A)'in O'nunla ilgili yaptığı sohbetten bir kısmını istifadelerinize sunmak istedim. Yunus Emre, Vahdeti, yani birliği, tevhidi, Allah tan başka hiçbir ilah olmadığını, "Lâ İlâhe İllallah"ı çok derinden kavramış bir kimse. Mest olmuş. Yani bu varlığın, Allah ın varlığı olduğunu o kadar iyi kavramış ki; nereye baksa Allah ı görüyor. Işıkta Allah ı görüyor, zulmette Allah ı görüyor, çiçekte Allah ı görüyor. Çiçekle konuşuyor, konuştuğunu biliyoruz, şahidimiz var. "Sordum sarı çiçeğe; Neden boynun eğridir? Boynumun eğriliğine bakma, Özüm Hak ka doğrudur. Niye benzin sadır? Ölüm varda ondan sarardım, soldum. Senin anan-baban kim?" Şeceresini soruyor çiçeğe, tanışmak istiyor onunla. Bizlerde demin tanışmak istedik ya sizlerle. Nerelisin, anan-baban kim? Diye. Çiçekte cevap veriyor. "Annem babam topraktır. Evlad kardeş var mı? Vardır, yapraktır" diye. Çiçekle konuşuyor, değirmenle konuşuyor, dertli dolapla konuşuyor; "Dolap niçin inlersin?" gacır gucur dönüyor; bostan dolabı. Kuyunun içine dalıyor kovaları, öbür taraftan suyu çıkartıyor, o sesten anlıyor Yunus Emre. "Derdim varda ondan inlerim" diyor dertli dolap ona. "Derdin nedir?" diyor, derdini anlıyor. Yunus un etrafa baktığı zaman gördüğü şeyler Allah ın tecellisi, Allah ın varlığı, birliği. Onun için Yunus kendisine "esrük" diyor, esri veya esrük. Ne demek? Sarhoş demek. Esrimek; sarhoş olmak demek. Aşkın şarabından içip esrimiş, esrük olmuş, sarhoş olmuş Yunus. Nereye baksa, O nu görüyor. Muazzam bir Vahdaniyet fikri var içinde. Allah ın varlığını, birliğini idrak tefekkürü içinde erimiş, başka bir şeyi gözü görmüyor. "Sen ne istiyorsun?" Çokomilk. Bilmem ne" böyle bir ilan vardı. "Sen başka bir şey bilmez misin? Hiç başka bir şey düşünmez misin?" " Aklımdan hiç çıkmıyor ki," diyor bir de tatlı, tatlı tebessüm ediyor adam. "Aklımdan hiç çıkmıyor ki," diyor. Yunus un da Allah, aklından hiç çıkmıyor. O adam çokomilki hiç unutamıyor, Yunus da Allah ı unutamıyor. Nereye baksa Allahu Teâlâ Hazretlerini görüyor. Ben onun için Erbâb-ı Tasavvufa dil uzatanlara gülüyorum. Tasavvufu bilmiyor, İslam ı bilmiyor, İslam ın zevkine aşina değil. Tasavvuf büyüklerinin hayatlarından haberdar değil, duygularını kavramış değil, kavrayamaz! Bilmeyen kavrayamaz. Şimdi tasavvuftan bahsederler, kim bahseder, edebiyat kitaplarında edebiyatçılar bahseder. Türk edebiyatını anlatacak. Türk edebiyatını anlatırken, Türk edebiyatı üçe ayrılır diyecek; Halk edebiyatı, Divan edebiyatı, Tasavvuf edebiyatı. Oradan bir şiir okur; "Açsun bizimde gönlümüz sâki medud sun câm-ı cem." İçki istiyor, içkili oldu mu edebiyatı da hoşlarına gidiyor. Divan edebiyatını anlatırlar. Halk edebiyatı da hoşlarına gidiyor. Orada adam namaz kılmaz, oruç tutmaz, elinde saz gezer, bu saz İslam da var mı? Yok mu? Sen bunu böyle kullanıyorsun deyince. "İçinde mi, dışında mı? Püskülünün ucunda mı? Şeytan bunun neresinde" diye kendilerince alay ederler. Tasavvuf şiirinden bahsetmesi lazımdır. Ondan da bahsediyor amma, o tarakta bezi olmayan bir insan tasavvuf edebiyatından o kadar berbat bahsediyor ki; mahvediyor. Tasavvufu ne anlaması mümkün, ne anlatması mümkün. Yaşamayan bilmez çünkü; anlatamaz, anlayamaz. Bazı şeyler var ki, falanca meşhur kişi, falanca edebiyatçı da anlayamaz. Geçenlerde Üsküdar da bazı dernekler, vakıflar konferans istemişti. Yunus la ilgili bir konferans verdik. İddia ediyorum, Yunus u çok kimse anlamamıştır. Yunus Divanı nı neşreden kimseler, Yunus Divanı nın açıklamasını neşreden kimselerin çoğu anlamamıştır Yunus u. Yunus u herkes anlayamıyor, anlatamıyor neden? Yunus gibi yaşamayan, Yunus un duygularını nasıl anlasın. Yunus u anlamak için mutasavvıf olmak lazım. Yunus u anlamak için Yunus un bildiği ilimleri öğrenmek lazım. Kur an-ı bilmek lazım. Hadis-i bilmek lazım. İslam kültürüne aşina olmak lazım. Türkçe yi iyi bilmek lazım. Dervişliği bilmek lazım. Tekkeye hizmeti bilmek lazım. Ondan sonra anlamayanlar "ben edebiyatçıyım" diyor. Yunus u anlatmaya kalkıyor, hata ediyor, yanlış şeyler söylüyor, kalkmış birisi diyor ki, "Tasavvuf ayrı bir dindir" Hayır. Sümme hâşâ! Öyle şey olur mu? Tasavvuf İslam ın kendisidir, özüdür, aslıdır, anlamıdır, mâhiyetidir, ruhudur, canıdır. Tasavvuf başka şey diyor. Anlamamış hiç. Anlamaz sonra "Mutasavvıflar birliği, tevhidi anlamaz" diyor. Sen Mutasavvıfların anladığı kadar, birliğin onda birini anlasan mest olursun. Yani Mutasavvıflar öyle bir anlıyor ki, mest oluyor. Vahdet meyinin şarabını bir içmiş ki; mest geziyor. Ondan sonra sanatkar oluyor insan. Kuru kuruya Yunus olmaz. Kuru kuruya Mevlânâ olmaz. Kuru kuruya Eşrefoğlu Rûmi olmaz.kuru kuruya İsmail Hakkı olmaz... M. ES AD COŞAN (R.A) Hoca Efendi nin İSLÂM, SEVGİ ve TASAVVUF isimli Eseri Sayfa:37-40 Çok hayret ettiğim hususlardan biridir; Klasik Dini Metinler Kürsüsü Profesörü M. Es'ad Coşan rahmetli nasıl olur da Derviş Yunus'la Yunus Emre'nin ayrımını yapmaz anlayamıyorum. Yunus Emre şiirlerinde Derviş Yunus'un şiirlerinde olduğu gibi doğrudan züht ve sofilik yok; onun bambaşka bir uslubu var... Quote Share this post Link to post Share on other sites
Toti-i Zari 0 Report post Posted March 11, 2009 Mülk-i Bekadan Gelmişem Mülk-i bekadan gelmişem Fâni cihanı neylerem Ben dost cemalin görmüşem Hûri cinânı neylerem Vahdet meyinin cür’asın Mâşuk elinden içmişem Ben dost kokusun almışam Misk i reyhanı neylerem İsa(Aleyhisselam) gibi dünyâ koyup Gökleri seyran eylerem Musa(Aleyhisselam)ya dîdâr olmuşam Ben “len terani” neylerem İsmail’im(Aleyhisselam) Hak yoluna Canımı kurban eylerem Çünki bu can kurban sana Ben Koç kurbanı neylerem Derviş Yunus Mâşukuna(Celle Celâlüh) Vuslat bulunca mest olur Ben şişeyi çaldım taşa Namus u ârı neylerem… Yunus Emre Çok derin manalı tamamen vahdet-i vucud ve ilahi aşk sarhoşluğuyla yazılmış bir ilahisi.Bu Bursalı Aşık Yunusun olmadığı belli.Üslubtan belli.Bu Tapduk Bâbanın Kuddise Sirruh Yûnusu... Quote Share this post Link to post Share on other sites
Hayy bin Yakzan 2 Report post Posted March 11, 2009 Evet usluptan belli, Yunus Emre şiirleri biraz daha Melamilik kokuyor. Belki isimleri zikrederken hata yapmış olabilirim ama kastım şudur; bu Yunus, Hocaefendi merhumun anlattığı züht ü takva üzere şiir yazan Yunus değil... Yanlış anlaşılmasın Yunus'u itham etmiyorum ama onun şiirlerinde tasavvufi gelenekle ifade edecek olursak - her ne kadar bence zorlama bir tevil olsa da- aşka peçe yok, doğrudan aşkın kendisi var. Ama Hocaefendi benim görebildiğim kadarıyla bu hususu atlıyor, konu hakkında bilgisi olan kardeşler bir açıklama getirirse çok memnun olacağım. Düzeltme: Hocaefendinin sohbetlerinde Yunus'y züht ehli olarak anlattığına dair bir şeyler kalmış aklımda, yanılıyor da olabilirim; yukardaki metin bu peşin hüküm olmadan okununca şairlerin ayrı ayrı ele alındığı anlaşılıyor. Hocaefendinin Yunus'u anlattığı başka metinler varsa, paylaşacak arkadaşa müteşekkir olacağım; soru işaretinden kurtaracak beni... Quote Share this post Link to post Share on other sites
Toti-i Zari 0 Report post Posted March 21, 2009 Ahi Yûnus Emre Kuddise Sirruh konusu karışık çünki Hece ölçüsü ile yazmış, yani hece şairi.Aynı isimde Divan şairi olmaz Divan Şairlerinin her şiiri kaydedilip bir kitapta toplanır, çünkü aruzla şiir tam şiir sayılıyordu o zamanlar.Hece ile iritcali söylenirdi, o yüzden şiirden ziyade bir nevi manzum arz-ı hal ayılıyordu hece.Ve hece geleneğinde aynı Mahlası kullanmak çok yaygın.O kadar çok Yunus mahlaslı tekke şairi daha doğrusu o zamanın şiir anlayışıyla bakarsak arz-ı halicisi çıkmışki.Emrem Yunus,Aşık Yunus,Derviş Yunus, Miskin Yunus,Yunus Emre uzayıp gidiyor.Kimi Halveti Kimi bayrami Kimi Celveti uzuyor liste.Ama Hoca Efendinin Rahimehullah-u Teala tesbitincede Yunus Emre yani Horasan ehli bir Mutasavvıf Tapduk Babanın Kuddise Sirruh talebesinde o dediğin uslub var.Ayan beyan aşk, zaten o devirde vardı böyle bir uslub Osmanlının orta edvrelerinde sadece Hamzavi Melamilerinde bulabilirsin.Mesela Yunus zamanı ve Osmanlının ilk asrı haricinde Şathiyye yazanlar sadece ve sadece Bektaşilerdir, ondan önce vardı ama. Quote Share this post Link to post Share on other sites
POMAK22 1 Report post Posted March 31, 2009 yunus emre hayatı ve bütün şiirleri abdülbaki gölpınarlı iş bankası yayınları değerli bir kaynak tavsiye ederim Quote Share this post Link to post Share on other sites
POMAK22 1 Report post Posted April 5, 2009 Hakıykatin manîsin şerh ile bilmediler, Erenler bu dirliği riyâ dirilmediler. Hakıykat bir denizdir, şerîattır gemisi, Çoklar gemiden çıkıp denize dalmadılar. Bular geldi tapıya, şerîat tuttu durur, İçeri giribeni ne varın bilmediler. Dört kitabı şerh eden, âsıdır hakıykatte, Zîra tefsîr okuyup, manîsin bilmediler. Yunus adın sadıktır bu yola geldin ise, Adın değşirmeyenler bu yola gelmediler. Quote Share this post Link to post Share on other sites
Toti-i Zari 0 Report post Posted April 5, 2009 Abdulbaki Gölpınarlı çok zararlı bir insan Humeyni Şiası olduğunu açıkladı ama hala bizimkiler Mevlevi sanar onu.Ehli Sünnetten ve Tasavvuftan bahsederken Tanrı sal sel gibi kelimler kullanır ama İmamiyeden Humeynicilerden akilde en dindar kesilir, ölümünden önce bunu açıkladı kendisi. Quote Share this post Link to post Share on other sites
Toti-i Zari 0 Report post Posted April 11, 2009 Evet usluptan belli, Yunus Emre şiirleri biraz daha Melamilik kokuyor. Belki isimleri zikrederken hata yapmış olabilirim ama kastım şudur; bu Yunus, Hocaefendi merhumun anlattığı züht ü takva üzere şiir yazan Yunus değil... Yanlış anlaşılmasın Yunus'u itham etmiyorum ama onun şiirlerinde tasavvufi gelenekle ifade edecek olursak - her ne kadar bence zorlama bir tevil olsa da- aşka peçe yok, doğrudan aşkın kendisi var. Ama Hocaefendi benim görebildiğim kadarıyla bu hususu atlıyor, konu hakkında bilgisi olan kardeşler bir açıklama getirirse çok memnun olacağım. Düzeltme: Hocaefendinin sohbetlerinde Yunus'y züht ehli olarak anlattığına dair bir şeyler kalmış aklımda, yanılıyor da olabilirim; yukardaki metin bu peşin hüküm olmadan okununca şairlerin ayrı ayrı ele alındığı anlaşılıyor. Hocaefendinin Yunus'u anlattığı başka metinler varsa, paylaşacak arkadaşa müteşekkir olacağım; soru işaretinden kurtaracak beni... Hocam aslında tüm tarikler birdir sülükun yani tarikat yolculugunun uzun sürmesinden kaynaklanıyor farklar.Hızlı sürdüğü tariklerde cezbelerde uzun sürmez.Cezbe takılma zaten.Sekr gibi.Kimi tariklerin Nakşi gibi hızlı sürer.Kimilerin daha yavaş.Kimilerinse çok yavaş.Kırk senede bir derviş çıkar.Böyle uzun tarikatlarda meczublarda çok olur.Yunusun Sizin Melami tarz dediğiniz ama benim cezbevi tarz dediğim şeylerin sebebide bu.Yoksa Yunusta Zühd Takva ehli zaten Zühüdünün takvasının çoklugundan bu manevi hallere girip buram buram cezbe kokan şiirleri yazıyor.Mensub oldugu tarikattan kaynaklanıyor bu.40 yıl odun taşıması vs de bundan kaynaklanıyor. Quote Share this post Link to post Share on other sites
Hayy bin Yakzan 2 Report post Posted April 14, 2009 Evet usluptan belli, Yunus Emre şiirleri biraz daha Melamilik kokuyor. Belki isimleri zikrederken hata yapmış olabilirim ama kastım şudur; bu Yunus, Hocaefendi merhumun anlattığı züht ü takva üzere şiir yazan Yunus değil... Yanlış anlaşılmasın Yunus'u itham etmiyorum ama onun şiirlerinde tasavvufi gelenekle ifade edecek olursak - her ne kadar bence zorlama bir tevil olsa da- aşka peçe yok, doğrudan aşkın kendisi var. Ama Hocaefendi benim görebildiğim kadarıyla bu hususu atlıyor, konu hakkında bilgisi olan kardeşler bir açıklama getirirse çok memnun olacağım. Düzeltme: Hocaefendinin sohbetlerinde Yunus'y züht ehli olarak anlattığına dair bir şeyler kalmış aklımda, yanılıyor da olabilirim; yukardaki metin bu peşin hüküm olmadan okununca şairlerin ayrı ayrı ele alındığı anlaşılıyor. Hocaefendinin Yunus'u anlattığı başka metinler varsa, paylaşacak arkadaşa müteşekkir olacağım; soru işaretinden kurtaracak beni... Hocaefendi, Yûnus'u medrese tahsili almış olarak anlatıyor - ki bu hakikat - ben yanılmışım... Quote Share this post Link to post Share on other sites
Vakıf Ahmet 36 Report post Posted May 2, 2009 BENİ İRŞAT EDEN Ağla gözüm ağla, gülmezem ayruk Gönül dosta gider, gelmezem ayruk Ne gam bunda bana, bin gez ölürsem Anda ölüm olmaz, ölmezem ayruk Yansın canım, yansın aşkın oduna Aksın kanlı yaşım aksın, silmezem ayruk Göyündüm aşk ile, ta kül olunca Boyandım rengine, solmazam ayruk Beni irşat eden mürşid-i kamil Yeter, bir el almazam ayruk Varlığım yokluğa denişmişem ben, Bugün, cana, başa kalmazam ayruk Fenadan bekaya göç eyler olduk Yüneldim şol yola, dönmezem ayruk Muhabbet bahrinin gavvası oldum, Gerekmez, Ceyhuna dalmazam ayruk Dilerim fazlından ayırmayasın Hocam, senden özge sevmezem ayruk Söyler aşık dilinden bunları Yunus Eğer aşık isem, ölmezem ayruk 1 Quote Share this post Link to post Share on other sites
kurşunkalem 56 Report post Posted May 13, 2009 Bir kez gönül yıktın ise Bu kıldığın namaz değil Yetmiş iki millet dahi Elin yüzün yumaz değil Hani erenler geldi geçti Bunlar yurdu kaldı göçtü Pervaz urup Hakk’a uçtu Hüma kuşudur kaz değil Yol oldur ki doğru vara Göz oldur ki Hakk’ı göre Er oldur alçakta dura Yüceden bakan göz değil Doğru yola gittin ise Er eteğin tuttun ise Bir hayır da ettin ise Birine bindir az değil Yunus bu sözleri çatar Sanki balı yağa katar Halka metaların satar Yükü cevherdir tuz değil Quote Share this post Link to post Share on other sites
Sadabad 0 Report post Posted May 21, 2009 Dervişlik dedikleri Hırka ile tac değil Gönlün derviş eyleyen Hırkaya muhtac değil Hırkanın ne suçu var Sen yoluna varmazsan Vargıl yolunca yürü Er yolu kalmaç değil Girsin şeyhin yoluna Yalın ayak baş açık Er var dirlik dirilmiş Yalınayak aç değil Durmuş marifet söyler Erene Yunus Emre Yoldaş eriyle yoldadır Yolsuza yoldaş değil Quote Share this post Link to post Share on other sites
onüç 89 Report post Posted January 15, 2010 Aşkın aldı benden beni Bana seni gerek seni Ben yanarım dünü günü Bana seni gerek seni Ne varlığa sevinirim Ne yokluğa yerinirim Aşkın ile avunurum Bana seni gerek seni Aşkın aşıklar öldürür Aşk denizine daldırır Tecelli ile doldurur Bana seni gerek seni Aşkın şarabından içem Mecnun olup dağa düşem Sensin dünü gün endişem Bana seni gerek seni Sufilere sohbet gerek Ahilere ahret gerek Mecnunlara Leyla gerek Bana seni gerek seni Eğer beni öldüreler Külüm göğe savuralar Toprağım anda çağıra Bana seni gerek seni Cennet cennet dedikleri Birkaç köşkle birkaç huri İsteyene ver anları Bana seni gerek seni Yunus'dur benim adım Gün geçtikçe artar odum İki cihanda maksudum Bana seni gerek seni Quote Share this post Link to post Share on other sites
BeTüL_İHL 1 Report post Posted March 7, 2010 En sevdiğim :) Gel Gör Beni Aşk Neyledi Ben yürürem yane yane Aşk boyadı beni beni kane Ne akılem ne divane Gel gör beni aşk neyledi Derde giriftar eyledi ...... Ewtt benimde en sevdiğim bu ve alttaki şiirdir!! ALİ ALMIŞ SANCAĞINI ELİNE Ali almış sancağını eline Çekilip giderler mahşer yerine Hasan'ı Hüseyn'i almış yanına Ah ümmetim diye ağlar Muhammed .... En Güzelleri..! Quote Share this post Link to post Share on other sites
pembegül 5 Report post Posted March 8, 2010 Can'ü Gönülden Seversen Can-ü gönülden seversen Yalvar kul Allah’a yalvar. Maksuda ermek istersen, Yalvar kul Allah’a yalvar Yalvara gör hep yalvara, Varmayasın yüzü kara, Ümmet isen Peygamber’e, Yalvar kul Allah’a yalvar. Geceler uykudan uyan, Gizli sırlar olsun ayan. Mahrum olmaz Allah diyen, Yalvar kul Allah’a yalvar. Tanı sen kendini tanı, Niçün yarattı Hak seni, Düşünüben hatimeni, Yalvar kul Allah’a yalvar. Yunus zikredip hak deyü Yürü maksudun dileyu, İnileyu, hem ağlayu, Yalvar kul Allah’a yalvar Quote Share this post Link to post Share on other sites
Kalemdar 293 Report post Posted June 15, 2010 NE ZAMAN ANARSAM SENİ Ne zaman anarsam seni Kararım kalmaz ALLAH'ım Senden gayrı gözüm yaşı Kimseler silmez Allahım Sen yarattın bu cihanı Sen yarattın Cismü canı Mürselindir Kerem Kânı Kimsenin olmaz ALLAH'ım Sensin ismi baki olan Sensin dillerde okunan Senin ismine dokunan Kendini bilmez ALLAH'ım Aşık yunus seni ister Lütfeyle cemalin göster Cemalin gören aşıklar Ebedi ölmez ALLAH'ım Yunus Emre (K.S.) Quote Share this post Link to post Share on other sites
Kalemdar 293 Report post Posted June 17, 2010 SEVERİM BEN SENİ CANDAN İÇERİ Severim ben seni candan içeri Yolum vardir bu erkandan içeri Beni bende deme bende degilim Bir ben vardir bende benden içeri Nereye bakar isem dopdolusun Seni nere koyam benden içeri O bir dilberdurur yoktur nişani Nişan olur mu nişandan içeri Beni sorma bana bende degilim Suretim boş yürür dondan içeri Beni benden alana ermez elim Kadem kim basa sultandan içeri Tecelliden nasib erdi kimine Kiminin maksûdu bundan içeri Kime didar gününden şu'le degse Onun şu'lesi var günden içeri Senin aşkin beni benden aliptir Ne şirin dert bu dermandan içeri Şeriat, tarikat yoldur varana Hakikat, marifet andan içeri Süleyman kuş dilin bilir dediler Süleyman var Süleyman'dan içeri Unuttum din diyânet kaldi bende Bu ne mezhebdürür dinden içeri Dinin terkedenin küfürdür işi Bu ne küfürdür imandan içeri Geçer iken Yunus şeş oldu dosta Ki kaldi kapida andan içeri Yunus Emre (K.S.) Quote Share this post Link to post Share on other sites
Kalemdar 293 Report post Posted June 22, 2010 Haktan Gelen Şerbeti Haktan gelen şerbeti İçtik elhamdülillah Şol kudret denizini Geçtik elhamdülillah Kuru idik yaş olduk Ayak idik baş olduk Havalandık kuş olduk Uçtuk elhamdülillah Vardığımız illere Şol sefa gönüllere Halka Taptuk manisin Saçtık elhamdülillah Balım Sultan ilinden Şeker damlar dilinden Dost bağının yolundan Geçtik elhamdülillah Beri gel barışalım Yad isen bilişelim Atımız eyerlendi Eştik elhamdülillah İndik Rum'u kışladık Çok hayrı şer işledik Üç bahar geldi geçti Göçtük elhamdülillah Dirildik pınar olduk İrkildik ırmak olduk Aktık denize dolduk Aktık elhamdülillah Taptuk'un tapusunda Kul olduk kapısında Yunus miskin çiğ idik Piştik elhamdülillah Yunus Emre (K.S.) Quote Share this post Link to post Share on other sites
Guest Bir Kereye Mahsus Report post Posted June 29, 2010 "Ya elim al, kaldır beni, Ya vaslına erdir beni, Çok ağlattın güldür beni, Gel gör beni aşk neyledi..." Ya vaslına erdir derken Koca Yunus burada ne demek istemiştir sevgili dostlarım? Bazen, hatta çoğu zaman anlamakta güçlük çekiyorum... Bir de Yunus Emre şiirleri için sağlam kaynak biliyor musunuz? Quote Share this post Link to post Share on other sites
Kalemdar 293 Report post Posted July 14, 2010 HARAM KIYMETLİ OLDU Müslümanlar zemane yatlı oldu Helal yenmez haram kıymetli oldu Okuyan Kur'ana kulak tutulmaz Şeytanlar semirdi kuvvetli oldu Haram ile hamir tuttu cihanı Fesat işler eden hürmetli oldu Kime kim Hak'tan haber verirsen Bakar başın sallar hüccetli oldu Sağrıt üstat ile arbede çalar Oğul ata ile izzetli oldu Fakirler miskinlikten çekti elin Gönüller yıkıban hetbetli oldu Peygamber yerine geçen hocalar Bu halkın başına zahmetli oldu Tutulmaz oldu peygamber hadisi Halayık cümle Hak'tan utlu oldu Yunus gel aşık isen tövbe eyle Nasuh'a tövbe ucu kutlu oldu. Yunus Emre (K.S.) Quote Share this post Link to post Share on other sites
Kalemdar 293 Report post Posted January 23, 2011 BİR KAMİL MÜRŞİDE VARMADAN OLMAZ Gel ey kardeş, Hakkı bulayım dersen, Bir kamil mürşide varmasan olmaz, Resulün cemalin göreyim dersen, Bir kamil mürşide varmasan olmaz. Niceler gittiler mürşid arayı, Arayanlar buldu derde devayı, Bin kez okur isen aktan karayı, Bir kamil mürşide varmasan olmaz. Gel şimdi kardeşler gidelim bile, Nice aşıkların bağrını dele, Cebrail delildir, Ahmet'e bile, Bir kamil mürşide varmazsan olmaz. Kadılar mollalar cümle geldiler, Kitapların hep bir yere koydular. Sen bu ilmi kimden aldın dediler. Bir kamil mürşide varmasan olmaz. YUNUS EMRE bunda mana var dedi, Bir kamil mürşide sen de var şimdi, Hazret Musa'ya Hızır'a var dedi, Bir kamil mürşide varmasan olmaz. 1 Quote Share this post Link to post Share on other sites
forumikra 7 Report post Posted January 23, 2011 İLİM KENDİN BİLMEKTİR İlim ilim bilmektir İlim kendin bilmektir Sen kendini bilmezsin Ya nice okumaktır Okumaktan murat ne Kişi Hak'kı bilmektir Çün okudun bilmezsin Ha bir kuru ekmektir Okudum bildim deme Çok taat kıldım deme Eğer Hak bilmez isen Abes yere gelmektir Dört kitabın mânâsı Bellidir bir elifte Sen elifi bilmezsin Bu nice okumaktır Yiğirmi dokuz hece Okursun uçtan uca Sen elif dersin hoca Mânâsı ne demektir Yunus Emre der hoca Gerekse bin var hacca Hepisinden iyice Bir gönüle girmektir Quote Share this post Link to post Share on other sites