Jump to content
Necip Fazıl Kısakürek [N-F-K.com Forum]
Sign in to follow this  
erenler

Araplar Bizi Arkadan Mı Vurdu ?

Recommended Posts

ARAPLAR BİZİ ARKADAN MI VURDU ?

Bölüm 1

Balkanları kaybettikten sonra Osmanlı Devleti içindeki Arap nüfusu Türk nüfusunu geçmişti. Milliyetçilik cereyanına kapılmış olan İttihat ve Terakki partisi taraftarları da bunun üzerine "Türkçeyi resmi dil yapma, Arapçayı yasaklama çalışmaları yanında ilk seçimde meclisteki 75 olan Arap milletvekili sayısını 5'e düşürdü ayrıca mecliste Arapça konuşmayı yasaklandı, Arapça okullar da yasaklandı, Arap asıllı paşalar yerlerinden alındı, basında Arapları aşağılayan yazılar arttı, Türkçü söylemler ön plana çıktı.... Halide E. Adıvar gibi ileri gelenlerinin deyimi ile" Arapları sürülmeli ve topraklarını sömürgelileştirilmeli, yerlerine Türkler yerleştirilmeli..." temennili, Arapları fikri çalışmalardan yurtlarından kovmaya dek" bir çok ırkçı görüşü açıkça ileri sürmeye başlarlar. Araplar horlanmaya başlanır, Arap kökenli yöneticiler makamlarından alınır, Arap topraklarına Arapça bilmeyen idareciler atanır, 6 Mayıs 1916'ta Şam valisi Cemal paşa Suriye ve Lübnan aydınlarını toplayarak Şam ve Beyrut meydanlarında idam eder. Bu arada Avrupalı devletlerde -Başta İngilizler - Arap Müslümanlar arasında İttihatçıların yaptıklarını körükleyerek Arap unsur arasındaki huzursuzluğu artırırlar. İttihatçıların anlamadığı milliyetçiliğin İslam'da olmadığı idi. Ümmet şuurundan habersiz, ırkçı dayatmalar ne yazık ki ümmeti parçalamıştır.Bunu da yapan ittihatçıların eylemleridir. Bu arada İttihat ve Terakki içinde Arap nüfuzu azalırken Yahudi ve Hıristiyan unsurların tesiri artmaya devam eder! Bizzat ittihatçıların atadığı Şerif Hüseyin, bu olaylar zincirini kullanarak 10 Haziran'da ayaklanır. Bir çok Arap aydını ve kabileler onu eleştirir, ayaklanmaya katılmazlar.Detay aşağıda !

Kısaca İttihatçılar gelene dek Araplarla Türkler yan yana bir çok cephede savaşmışlardır.I. Dünya savaşı ilan edilince " Cihad çağrısına " uyan yüz binlerce Arap Osmanlı safında savaşlara katılır. Çanakkale (Şehitlerimizin 3'te biri Arap idi; Şam, Halep, Kudüs, Bağdat, Trablus'lu... Arap kardeşlerimiz idiler), Kafkas, balkanlarda yatan en az 200 Arap kökenli şehit buna delildir, hatta ilginçtir Arap oldukları halde kendilerine " Türk " olarak tanıtan Araplarda mevcuttur daha 1900 yıllara dek, yani Jön Türklerin ırkçı Türkçülük söylemlerinin başlama tarihlerine dek... 1900'lü yıllarda Arjantin'e göç eden ve şimdiki Cumhur başbakanları olan Carlos Menem'in dedeleri Lübnanlı Arap iken kendilerini " El-Turko" olarak tanıtmışlardı...Tâ ki Türkçülük iddiası ile Osmanlı'nın başına Mason ağırlıklı Yahudi-ermeni-Hıristiyan kırması İttihatçılar gelene dek.Ayaklanma çıkartma gayreti denebilecek hata-hainlikleri ile yüzlerce yıllık kardeşliğimize gölge düşürürler. Kısaca iyi organize olmuş Mason-Yahudi lobisi emelleri için İttihat ve terakki partisini kullanır, Türk - Arap ayırımı ile Filistin Yahudiler için toprak ayarlanırken, Başta Balkanlar bir çok toprak İttihatçılar yüzünden kaybedilir. Ne ilginçtir günümüzde hala " Araplar bizi arkadan vurdu "diye bağıranlar, Türkiye'nin İsrail'e bağımlı olmasını isteyen kesimdir.Yani Osmanlı'yı böldürtüp Yahudi devletini kurduran aşağılık zihniyet, o devletin devamı için, eskisi gibi hala Arap düşmanlığını Türkler arasında körüklemektedir.Ama Rusya'nın - Hala devam eden - tarihi düşmanlığını unutup, onunla beraber hareket etmemiz gerektiğini de savunanlar aynı kesimdir... Oyun açıkça ortaya çıkmamış mıdır sizce de ...!Ayrıca bizlerde bir çok hatayı hala sürdürdük, Kıbrıs Barış Harekatında bize destek olan Kaddafi'yi, ABD bombalayınca , ABD tarafında yer aldık.Ama Kıbrıs harekatında ABD bize karşı idi. Yani karşılıklı hatalar çok.Nedeni de hep sırtımızı birbirimize değil de dünyaya bakışları menfaat olan batılılara dayamamız değil midir.Ama bizi bize benzeriz ; hayat kaynağımız, önderimiz, kıstaslarımız bir, asıl bunu değerlendirmek gerekmez mi...! ABD-İngiliz-Yahudi başta bizim yeniden eskisi gibi İslam Ümmeti olarak güçlü olmamızı istemiyorlar.Sömürgelerine tek engel olacak olan gücün İslam Ümmeti olduğunun farkındalar.Birliğimize engel olmalı için her şeyi yapmaya hazırlar.Bizi bize düşeni yapmazsak kainat boşluk kabul etmez, kafir kafirliğini yapar ! Müslüman Müslümanlığının gereğini sadece dünyamız değil, ahiretimiz de yanar, iki alemin kurtuluşu da vahdette, birlikte.Viyana kapılarına dayanan tarihimiz buna şahit ! Sömürmeden, her türlü sömürüye engel olmak için tek çare VAHDET !

 

Bölüm 2

Her Türk genci "Araplar'ın I. Dünya Savaşı'nda bize ihanet ettiğini" öğrenerek büyür. Oysa bu, ancak kısmen doğrudur. I. Dünya Savaşı'nda Mekke Şerifi Hüseyin'in İngilizler ile anlaşarak Osmanlı'ya isyan ettiği ve ordumuzu arkadan vurduğu doğrudur. Ama hep atlanan nokta Şerif Hüseyin'in "Araplar"ın tümünü temsil etmediği, aksine bir istisna olduğudur. Ortadoğu uzmanı tecrübeli gazeteci Cengiz Çandar, "Arapların ihaneti" söylemi ile tarihsel gerçek arasındaki önemli farka şöyle işaret ediyor:"Mekke Emiri Şerif Hüseyin'in Hicaz'da bazı Arap bedevi kabilelerini ayaklandırarak 1916'da İngilizlerle işbirliği yaptığı doğrudur. Ancak, Birinci Dünya Savaşı konusunda genel bir bilgisi ve fikri olan herkes, bunun 'askeri açıdan' tayin edici bir değer taşımadığını bilir. İngilizlerin daha sonra yerine getirmediği 'bağımsızlık vaadi' ile işbirliğine çektikleri Şerif Hüseyin'in ve oğullarının komuta ettiği bedevi kabileleri, Mekke-Maan hattında, yani 'asıl cephenin gerisi'nde İngiliz kuvvetlerine yardımcı olmuştur. 'Asıl cephe', önce Şüveyş Kanalı ve Kanal Harbi'nde Türk-Osmanlı kuvvetlerinin geri çekilmesinden sonra Filistin'de kurulmuştur. Filistin'de tek bir Arap ayaklanmamıştır. Suriye'de, Irak'ta, Lübnan'da Türk kuvvetlerini 'arkadan vuran' herhangi bir olay olmamıştır. Arapların ezici çoğunluğu, İstanbul'a yani Türkiye'ye sadık kalmıştır... Arabistan Yarımadası'nın Hicaz bölümünden Akabe'ye kadar olan 'cephe gerisi' dışında, Arapların Türkleri arkadan vurduğuna dair tarihte herhangi bir kayıt yoktur."(1) Aynı gerçek, American-Israeli Cooperative Enterprise (Amerikan-Israil İşbirliği Girişimi) adlı düşünce kuruluşunun başkanı, Ortadoğu analisti Mitchell G. Bard tarafından da, sözkonusu kuruluşun sitesinde şöyle vurgulanıyor:"O dönemin romantik kurgusunun aksine, Arapların çoğu I. Dünya Savaşı'nda Türklere karşı müttefiklerin yanında savaşmadılar. İngiliz Başbakanı David Lloyd George'un belirttiği gibi, Arapların çoğu, Türk yöneticileri için savaştı. [Osmanlı İmparatorluğu'na isyan eden] Faysal'ın Arabistan'daki taraftarları, bir istisnaydı."Araplar'ın topluca ihanet etmesi bir yana, bazıları Osmanlı ordularını fiilen desteklemiştir de. Konu hakkındaki uzmanlardan biri olan Dr. Zekeriya Kurşun'un ifadesiyle, "I. Dünya Savaşı'nda Türk ordusu ile beraber çeşitli cephelerde Türklerle omuz omuza çarpışan Arapların büyük yararlıklar gösterdikleri bir hakikattir." (2)Peter Mansfield'a göre:"1904'te Osmanlı Padişahı Sina üzerinde hak iddia ettiğinde, Mısırlı milliyetçi lider Mustafa Kamil, İslamcılık ruhu içinde, onun yanında ve Mısır'ın çıkarlarını savunan Lord Cromer'in karşısında yer almıştır." (3) 1) Cengiz Çandar, "Sharon'cu Vicdansızlar-Filistin Yalanları", Yeni Şafak, 5 Nisan 2002 2) Zekeriya Kurşun, Yol Ayrımında Türk-Arap İlişkileri, İrfan Yayınevi, İstanbul. 1992, s. 153 3) Peter Mansfield, Osmanlı Sonrası Türkiye ve Arap Dünyası, s. 29; Peter Mansfield, The British in Egypt, Londra, 1971, s. 164-165 .“… Genç entellektüel Araplar, mücadelelerinin geleceğini Türk idaresinden bağımsızlık olarak görmüyorlardı. Hiçbiri Arap topraklarının bağımsızlığından söz etmedikleri gibi böyle bir amaç için çalışmıyorlardı. Tam tersine, birçoğu, daha geniş ve daha büyük bir Türk imparatorluğu görmek istiyorlardı…” (Ben Gurion Looks Back-Talks with Moshe Pearlman, s.46)” Peki, 1922 sonlarında Türk Milli Mücadelesi zafere doğru yürürken, ‘bazı Filistinli Arap liderlerin Kemalistlere başvurarak, kendi kaderlerini tayin hakkı elde edebilecekleri Türk mandası istediklerini’ biliyor muydunuz? Filistin, İngiliz mandası altına konulmuşken, Filistinli Araplar, ‘Türk mandası’ istiyorlar. Kaynak, yine bir Yahudi-İsrailli tarihçi; Y.Porath’ın ‘The Emergence of Palestinian-Arab National Movement 1918-1929′ (Filistin Arap Ulusal Hareketinin Doğuşu 1918-1929) adlı kitabının 160-165. sayfaları)

ISYAN EDENLER

İttihat ve Terakki'nin nasyonalist politikası bazı Arap toplumlarında tepki toplar.Özellikle Arap ülkelerinde sokakta Arapça konuşmanın yasaklanması ve Türkçenin zorunlu kılınması çalışmaları, idareci, savcı...vs olarak gönderilenlerin bir yabancı imiş gibi hiç Arapça bilmemeleri, İttihatçılar içinde var olan ve epey yetkili konumdaki siyonist-ermeni,ayrılıkçı yönetici kadro-ki Osmanlı'yı onlar bitirmişti- Arap toplumunda, dış ülkelerin de körüklemesi ile isyanlara yol açar.Buna bir de krallık hayalindeki Şerif-siz- Hüseyin'in eklenmesi bazı grupları isyana yöneltir.Yönetici konumdaki İttihatçıların yanlış politikaları ve bunu kendi menfaatlerine kanalize eden İngilizlerin kışkırtması ile bazı Araplar isyan eder.

KISACA BAZI ARAPLARIN İSYAN ETMELERİ KADAR İSYAN ETMELERİNE NEDEN OLAN ORTAM-ŞARTLARDA DEĞERLENDİRİLMELİDİR.O ZAMAN OLAYIN TEMELİNDE "IRK,MİLLİYET-ÇİLİK-" DEĞİL, YANLIŞ POLİTİKA VE ISLAM'DAN UZAKLAŞMANIN OLDUĞU ANLAŞILIR!

BİZ İSLAM'A AYKIRI OSMANLI'YA İSYAN EDEN ARAPLARI MAZUR MU GÖSTERMEYE ÇALIŞIYORUZ .ASLA !ZATEN ALLAH'U TEALA 'DA ŞERİF HÜSEYİN'E YAŞARKEN HATASINI FARKETME CEZASI VERDI...ANEKTODLARA GİRMİYORUZ...CEZANIN GERİSİ AHİRETTE...AMA ŞUNUN ALTINI ÖZELLİKLE ÇİZMEK İSTİYORUZ; II. DÜNYA SAVAŞINDA ALMANYA FRANSA'YI İŞGALE ETTİKTEN SADECE 10 SENE SONRA ALMANYA-FRANSA İTTİFAK KURAR VE AB'NİN TEMELLERİNİ ATARLAR.PEKİ BİZE NE OLUYOR...!? iSTİSNAİ VE YİNE KENDİ İÇİMİZDEKİ YANLIŞ POLİTİKALARIN SONUCU ORTAYA ÇIKAN BU KISMI BİR AZINLIĞI VE ASLA TÜM ARAP KARDEŞLERİMİZİ KAPSAMAYAN BU OLAYIN ÜZERİNDEN GEÇEN YAKLAŞIK 100 YILIN ARDINDAN HALA İSLAM KARDEŞLİĞİ ÇERÇEVESİNDE BİRLEŞMİYORUZ...FRANSA'YI İŞGAL EDEN ALMANYA- VEYA TERSİ - KADAR DA MI OLAMADIK..HER İKİ TARAFTA BUNUN CEZASINI VE ZARARINI DEFALARCA GÖRMEDİ Mİ, HALA GÖRMÜYOR MU...! ARTIK ÜMMET OLMA ZAMANI.HATTA ÇOK GEÇ BİLE KALDIK!

Share this post


Link to post
Share on other sites

İttihad Terakki'nin mason oyunlarına gelmesi ile kaynaklanan olaylar sürümü sonucu emperyallerin kışkırtması ile bir kaç kabile reisinin galeyana gelmesi.Sonra kabile sayısının artması..

 

Önemli olan şimdi ki Arap Aydınları.Türkleri düşman olarak göstermektedirler.

Şimdiki Arap Aydınları hakkında fikirlerimizi de paylaşalım..

Share this post


Link to post
Share on other sites

Join the conversation

You can post now and register later. If you have an account, sign in now to post with your account.
Note: Your post will require moderator approval before it will be visible.

Guest
Reply to this topic...

×   Pasted as rich text.   Paste as plain text instead

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Your previous content has been restored.   Clear editor

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

Loading...
Sign in to follow this  

×
×
  • Create New...