Jump to content
Necip Fazıl Kısakürek [N-F-K.com Forum]
yavuzlenk

Cemil Meriç'den...

Recommended Posts

Canavarlarla dolu bir ormandayız. Yolumuzu hayaletler kesiyor. Tanımadığımız bir dünya bu. İthal malı mefhumların kaypak ve karanlık dünyası. Gerçek, kelimeler arkasında kayboluyor.

 

Ne güzel tarif: "Gerici, bir toplumun gelişmesini sağlayacak hiçbir yeniliği istemeyen, her yönüyle eskiyi özleyen ve eski düzeni getirmeye çalışan (kimse)" (Meydan-Larousse). Tarifin tek kusuru bu ucubenin hangi çağda, hangi ülkede yaşadığını söylememesi.

 

Murdar bir halden muhteşem bir maziye kanatlanmak gericilikse, her namuslu insan gericidir.

 

IV. Murat’a, "Süleyman devrine dön!" diye haykıran Koçi Bey’den Reşit Paşa’ya kadar Osmanlı Devleti’nin bütün ıslahatçıları gerici. Dante, yaşadığı çağdan iğrenir. Balzac eserini iki ezelî hakikatin ışığında yazar: kilise ve krallık. Dostoyevski maziye âşık. Dante gerici, Balzac gerici, Dostoyevski gerici!

 

Gerici, ilerici... Düşünce hürriyeti bu mülevves kelimelerin esaretinden kurtulmakla başlar, düşünce hürriyeti ve düşünce namusu.

 

(Cemil Meriç / Bu Ülke)

 

 

Avrupa’yı Avrupa yapan düşünce fatihleriyle temasımız yasaktı.Haşet kitabevinden ibaretti.Avrupa’mız,girdapları olmayan bir kıta,tezadsız ve tek boyutlu;bir kartpostal Avrupa’sı.

Coğrafyamızda tek kıta vardı,kafamızda tek yarım küre.Türkçe konuşan birer fransızdık.

Cedlerimiz,Avrupa’yı ehlileştireceklerini ummuşlardı.Namık Kemal ve nesli.Asya’nın aklı piranesiyle Avrupa’nın bikr-i fikrini evlendirmek.Bu cihangirane ihtiras,yerinin bir zevkperestliğe bıraktı.

Genç,Batı’nın her nazına,her cilvesine katlanan birer ihtiyar aşık olduk.

 

(Cemil Meriç/Bu Ülke)

 

Avrupalılaşmaya gelince; bîr kıt'a, bir medeniyet camiası hüviyetini nasıl değiştirir; daha doğrusu değiştirebilir mi? Asya Asya'dır, Avrupa Avrupa... Kelime, Batı'nın yükselme devrinde, batılı sömürgeciler tarafından uydurulmuştur. Tanzîmât İntelijansiyasının meçhulü olan bu mefhum sonraları bir bayrak olmuş... Târihlerinden kopan bîr avuç şaşkının omuzladığı bir teslimiyet bayrağı. Bir iflâsın ifadesidir Avrupalılaşma, bir inkâr çılgınlığı, bir intihar kararıdır. Emperyalizmler kabza-i teshirine geçirdiği ülkeleri yok etmek için, onları kendilerine benzetmek isterler. İngilizler İngilizleştirmek, Fransızlar Fransızlaştırmak, Portekizliler Portekizlileştirmek peşindedir önceleri. Hıristiyan korsanların istilâ sınırları genişledikçe bu tâbirler yetersiz gelmeye başlar. Daha müphem, daha kucaklayıcı, daha yumuşak bir tâbir keşfedilir: Avrupalılaştırmak. Giderek bu mefhum da fazla sert, fazla dar, fazla gurur kırıcı bulunur. Yerine yeni bir yalan bayraklaştırılır: Batılaşma. Şuurlanan Doğu bu kelimeden de tedirgin olunca, modernisation sahneye çıkarılır.

 

(Cemil Meriç,Gerçek Dergisi,Ağustos 1978,Cilt 1,Sayı 2)

  • Like 1

Share this post


Link to post
Share on other sites

Cemil Meriç'ten güzel tespitler görmekteyiz. Gözleri görmeyen ama gözleri görenlerin göremediklerini gören Meriç, soyadına yakışan şan ile fikirlerini sınırsızlık çemberine girdirmiş ve yaptığı nokta atışlarıyla "alem"i değerlendirmiştir. Kendisinden faydalanılacak çok şeyin olduğunu bildiğimiz Cemil Meriç'in, ülkemizin vahşi tipli şahsiyetleri yüzünden cemiyetteki yerini tam olarak mevkilendiremediğimizi bir gerçek olarak söylemek zorundayız. Bu ülkesi duyulan ama Jurnal'i bile okunmayan Meriç'in ortaya koyduklarına Anadolu gençliği olarak sahip çıkılmalı. Daha iyi anlamaya çalışılmalıdır...

  • Like 1

Share this post


Link to post
Share on other sites

hakikati bulan başkaları farklı düşünüyorla diye onu haykırmaktan çekiniyorsa hem budala hemde alçaktır

bir insanın benden başka herkes yanılıyor demsi güç şüphesiz ya sahidende herkes yanılıyorsa o insan neyapsın ( cemil meriç)

ne yapalım arkadaşlar?

Share this post


Link to post
Share on other sites

×
×
  • Create New...