Jump to content
Necip Fazıl Kısakürek [N-F-K.com Forum]
Sign in to follow this  
NFK-Fan

Mukaddes Emanete Korkunç Hıyanet!

Recommended Posts

Ramazan'ın sembolü olan Hırka-i Şerif bu yıl sergilenemeyecek. Hırkanın bakıma alındığını belirten yetkililer, kutsal emanetin yanlış ütü kurbanı olduğunu belirtti.

 

7 yıldır muhafazayı üstlenen kişinin ihmaline kurban giden Peygamber yadigârının bu sene cami avlusuna kurulan ekrandan halka gösterileceği duyuruldu.

 

Her yıl Ramazan ayının ilk cuması, adının verildiği Fatih Hırka-i Şerif Camii'nde dualarla ziyarete açılan Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed'e (sas) ait hırka, bu sene yanlış bakım sebebiyle sergilenemeyecek. Peygamber sevgisiyle yanan gönüllerin hasretle ziyaretine koştuğu 'kutsal emanet', bu Ramazan cami avlusuna kurulan ekrandan halka gösterilecek.

 

İddiaya göre Hırka-i Şerif'in bugünkü 'emanetçisi' olan ve Veysel Karani'nin 57'nci kuşaktan torunu Gülay Köprülü, 2002 yılında hırkanın bakımı için bir şahsı görevlendirdi. Görevlendirilen bu kişi, bakım konusunda uzman olmadığı için hırkaya her gün ütü yaparak 'kutsal emaneti' yıprattı. Dolmabahçe Sarayı'nda tarihî eserlerle ilgilendiğini söyleyen bu şahsın, uyarıları dikkate almadan nişanlısı olarak tanıttığı bir bayanla günlerce hırkaya bakım yaptığı öğrenildi. Söz konusu kişinin bakım sırasında hırkaya yanlış ütü yaptığı ileri sürüldü. İşte bu bakımdan sonra hırkada ciddi yıpranmalar meydana geldi. Hırka parçaları bir bir dökülmeye başladı. Bu arada hırkanın hasar görmesi de yedi yıl boyunca kamuoyundan gizlendi. Cami cemaati ise bu olaya 'Hırka-i Şerif'e suikast yapıldı' şeklinde tepki gösterdi.

 

Yıpranan hırka bir ay önce bakıma alındı. Ancak bakımın üç yıl devam edeceğinin söylenmesi üzerine Hırka-i Şerif bu yıl ziyarete kapatıldı. Bakım için de Brezilya'dan tarihî eserler uzmanı getirtildi. Brezilyalı uzmana Türk uzmanlar da eşlik ediyor. İstanbul İl Müftüsü Prof. Dr. Mustafa Çağrıcı'nın geçtiğimiz günlerde beraberindeki heyetle Hırka-i Şerif Camii'ne gelerek bakımı devam eden hırkanın daha çok zarar görmemesi için bu ay sergilenmemesi kararı verdiği ifade edildi. Müftülük yetkilileri ise konuya ilişkin sorulara cevap vermekten kaçındı.

 

Veysel Karani'ye hediye edilmişti

 

Peygamberimiz Hz. Muhammed'- in (sas) miraca yükselirken üzerinde bulunan bu hırka, bizzat kendisi tarafından Veysel Karani'ye (Üveys el-Karanî) verilmiş. Bugün de hırkanın koruyuculuğunu Karani'nin soyundan gelen kişiler yapıyor. Sekiz parçadan oluşan, 1,20 cm uzunluğundaki bej renk hırka, genç develerin boğazlarının altındaki tüylerden dokunmuş. Cam kapaklı gümüş bir sandık içerisinde saklanan kutsal emanetin yanındaki küçük şişeden ise çevreye hoş bir amber kokusu yayılıyor. Ziyaretçiler, bu kokunun dünyada bir eşinin olmadığını söylüyor. Bu kutsal emanetin sergilendiği Hırka-i Şerif Camii ise 1851 yılında Sultan Abdülmecid tarafından yaptırılmış.

 

1500 yıllık bu emanet, bugün Karani'nin 57'nci kuşaktan torunu olan, babasının 1966'daki vefatından sonra Gülay Köprülü'nün sorumluluğunda. Üç kız kardeşin en küçüğü olan Gülay Köprülü, İstanbul Üniversitesi Arkeoloji Bölümü mezunu.

 

http://www.haber7.com/haber/20090817/Hirka...urbani-oldu.php

Share this post


Link to post
Share on other sites

Umarım doğru değildir..

 

Çünkü bu sene gitmeye niyetlenmiştim(((

Share this post


Link to post
Share on other sites

Muhterem yönetimimiz bir dini değerlerimizi çürütmemişti, yıllardır sapasağlam duran Hırka-i Şerif'i bile mahvettilr, helal olsun!!

Share this post


Link to post
Share on other sites

Devlet mührümüz olan Muhammedurresulullah yüzüğü, Hz. Osman'ın parmaklarından kayarak bir kuyuda kayboldu. Kuyunun suyu çekildi, defalarca arandı tarandı bulunumadı.

 

Vardır bir hikmeti...

Share this post


Link to post
Share on other sites
Devlet mührümüz olan Muhammedurresulullah yüzüğü, Hz. Osman'ın parmaklarından kayarak bir kuyuda kayboldu. Kuyunun suyu çekildi, defalarca arandı tarandı bulunumadı.

 

Vardır bir hikmeti...

Müjde müjde bulunmuş.Topkapı'da sergiliyorlar o yüzüğü.Bir de yuh çekelim mi?

Share this post


Link to post
Share on other sites
(Edit: NFK-Fan)

İÇİMİZDEKİ BEYİNSİZLER YÜZÜNDEN BİZİ HELAK ETME YARABBİ!

(EDIT)

 

Amin !!!

 

***

 

Halk neye inandı ki Resulullah'a aittir, o O'nundur.

Share this post


Link to post
Share on other sites
Muhterem yönetimimiz bir dini değerlerimizi çürütmemişti, yıllardır sapasağlam duran Hırka-i Şerif'i bile mahvettilr, helal olsun!!

 

Çok haklısınız..

 

Bakanlar kurulu sessiz sedasız çıkartmış olduğu talimatname ile dini değerlerin çürütülmesi icabiyetini belirtimiş ve ilk iş olarak yıllardır sapasağlam duran Hırka-i Şerif'i yok etme adına olağanca gayretini sarf etmiştir..

 

Son alınan duyumlara göre de mahud Ütücü şahsın söz konusu saldırıyı Hükümet adına üstlendiği söylenmektedir.. Evet, karşılıklı külah takke oyunlarını görmekteyiz.. (!)

 

Allah (c.c) sonumuzu hayreyleye inşallah.. :)

Share this post


Link to post
Share on other sites

Yuh! Oha!

 

1500 yıldır zarar görmeyen Kutsal Emanet'e yapılan ne büyük bir saygısızlık.

Share this post


Link to post
Share on other sites

------------

İstanbul İl Müftüsü Prof. Dr. Mustafa Çağrıcı, Hz. Muhammed'in Veysel Karani'ye vasiyet ettiği kutsal emaneti ''Hırka-i Şerif''e konservasyon, bulunduğu odaya da restorasyon çalışması yapılacağını bildirdi.

 

İstanbul İl Müftülüğünde düzenlenen basın toplantısında konuşan Çağrıcı, Hz. Muhammed tarafından Veysel Karani'ye vasiyet edilen ve Üveys sülalesinin 57. kuşak evladı olan Mehmet Haşim Köprülü'nün vefatı ile varislerine intikal eden, Hırka-i Şerif'in Sultan Abdülmecid'in yaptırmış olduğu Fatih Hırka-i Şerif Camisi'nin içinde bir odada muhafaza edildiğini hatırlatarak, kutsal emanetin ve bulunduğu odanın yenilenme çalışmalarının yapılacağını söyledi.

 

Çağrıcı, Hırka-i Şerif'in üzerinde şimdiye kadar bilimsel bir çalışma yapılmadığını, aile fertlerinden Gülay Köprülü'nün İstanbul İl Özel İdaresine yaptığı başvuru sonrasında İstanbul İl Özel İdaresi, Kültür ve Turizm Bakanlığı Restorasyon ve Konservasyon Merkez Laboratuvarı Müdürlüğü, Rölöve ve Anıtlar Müdürlüğü ve Topkapı Sarayı Kutsal Emanetler Bölümü uzmanlarından oluşan bir ön komisyon ile gerekli çalışmaların başlatıldığını belirtti.

 

Hırka-i Şerif'in 1400 yıllık yaşı dikkate alındığında oldukça iyi durumda olduğunu anlatan Çağrıcı, hırkanın katlanma bölümlerinde yıpranmalar olduğunu ve konservasyon çalışmaları için hiçbir masraftan kaçınmayacaklarını ifade etti.

 

Mustafa Çağrıcı, çalışma yönteminin belirlenmesinde, Hırka-i Şerif'in manevi değeri dikkate alınarak titiz ve detaylı bir çalışma yapacaklarını kaydetti.

 

Yurt dışındaki ünlü müzelerin yönetimleri ile irtibata geçerek en iyi 15 konservatör ile görüştüklerini, arasından da 3 konservatörü birbirlerinin haberi olmadan İstanbul'a davet ettiklerini belirten Prof. Dr. Çağrıcı, kutsal emanetin, muhafaza edildiği ortamın ısısı, nemi ve aydınlatma koşulları nedeniyle oluşan deformasyonların en iyi uzmanlar tarafından giderileceğini vurguladı.

 

-BELGESEL GÖSTERİLECEK-

 

Mustafa Çağrıcı, Hırka-i Şerif'in bu yıl ramazan ayında ziyarete açılamayacağını ifade ederek, restorasyon ve konservasyon çalışmalarını 2010 ramazan ayına kadar bitirmeyi planladıklarını bildirdi.

 

Hırka-i Şerif'in odasında da nem ve sıcaklığın sabitlenmesiyle ilgili çalışmaların başlatıldığını dile getiren Çağrıcı, odanın zeminine bakteri tutmayan ve yanmayan bir halı dokutulduğu bilgisini verdi.

 

Çağrıcı, ''Son zamanlarda çıkan Hırka-i Şerif'in ütülendiği iddiaları için neler söyleyeceksiniz?'' sorusuna şu yanıtı verdi:

''Emanetin bulunduğu odanın anahtarı ailededir. Ailenin izni olmadan orası asla açılamıyor. Biz de nadiren ihtiyaç duyulduğunda odaya giriyoruz. Ancak manevi olarak Hırka-i Şerif'ten biz de sorumluyuz. Aileye sorduk. Mülkiyeti 'Köprülü' ailesine ait olan Hırka-i şerif'in ütülendiği iddiaları aile tarafından yalanlandı. Böyle bir şey yapılmamıştır. Bu iddialar ortalıktaki dedikodulardır.''

 

Toplantıya katılan İstanbul İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Sabri Kaya ise Hırka-i Şerif'i ziyaret etmek isteyenlerin kutsal emaneti görmekten mahrum kalmaması için Veysel Karani'nin yaşadığı Yemen, Medine-i Münevver, Ravza-i Mutahhar ile Hırka-i Şerif'in görüntülerinin yer alacağı 10 dakikalık kısa bir belgesel filmin, ramazan ayının ilk gününden itibaren gösterime sunulacağını kaydetti.

 

http://www.haber7.com/haber/20090818/Hirka...tu-yakti-mi.php

Share this post


Link to post
Share on other sites

yazıklar olsun ya , neyi saklayabileceksiniz siz layıkıyla bilmiyorum.... gidin bedeninizde sakladığınız kuru canıda bi yere atın değeri yok nasılsa sizin için hiç bir şeyin...

Share this post


Link to post
Share on other sites

ÇOK ÜZÜLDÜĞÜMÜ SÖYLEYE BİLİRİM...BU EMANETEDE SAHİP ÇIKAMADIK...

Share this post


Link to post
Share on other sites
Çok haklısınız..

 

Bakanlar kurulu sessiz sedasız çıkartmış olduğu talimatname ile dini değerlerin çürütülmesi icabiyetini belirtimiş ve ilk iş olarak yıllardır sapasağlam duran Hırka-i Şerif'i yok etme adına olağanca gayretini sarf etmiştir..

 

Son alınan duyumlara göre de mahud Ütücü şahsın söz konusu saldırıyı Hükümet adına üstlendiği söylenmektedir.. Evet, karşılıklı külah takke oyunlarını görmekteyiz.. (!)

 

Allah (c.c) sonumuzu hayreyleye inşallah.. :)

 

 

Bu ütücü işi kendi kendine hayrına mı üstlenmiş yoksa ? Vazifeyi veren, o vazifeyi işgal eden kadar suçludur!

Share this post


Link to post
Share on other sites
Bu ütücü işi kendi kendine hayrına mı üstlenmiş yoksa ? Vazifeyi veren, o vazifeyi işgal eden kadar suçludur!

 

Tarihi eserler, kümbetler, türbeler vs. bu hususta hiçbir duyarlılığı olmayan (cahil) duvarcı-sıvacılar çalıştırılarak restore! ediliyor. (mu acaba)

 

Define avcılarının altın bulmak umuduyla kaçak kazı yapmaları gibi bir hal sözkonusu...

 

Bizim arkeologlarımız, sanat tarihçilerimiz ne iş yapar , mimarlarımız ne için varlar ?

 

Paraya tahvil edil-e-meyen hiçbir şeyin kıymeti kalmamış...

Share this post


Link to post
Share on other sites
Tarihi eserler, kümbetler, türbeler vs. bu hususta hiçbir duyarlılığı olmayan (cahil) duvarcı-sıvacılar çalıştırılarak restore! ediliyor. (mu acaba)

 

Define avcılarının altın bulmak umuduyla kaçak kazı yapmaları gibi bir hal sözkonusu...

 

Bizim arkeologlarımız, sanat tarihçilerimiz ne iş yapar , mimarlarımız ne için varlar ?

 

Paraya tahvil edil-e-meyen hiçbir şeyin kıymeti kalmamış...

 

İşle ilgilenmesi gereken insanların büyük ihtimalle referansları (!) olmadığı için işsiz gezmektedirler... Yerlerineyse daha da referansı yüksek şahsiyetlr alınmaktadırlar..

Share this post


Link to post
Share on other sites

Kültür bakanları kilise ve pkk yandaşlığını bırakıp az kendi değerlerimizle ilgilenseydi.NE şu ne bu bahane olabilir!herşey bi yana kutsal emanetler bi yana.bakanına kadar hesabı sorulmalı bu işin.(yoksa sizce abartılı mı, yoksa ankara kalesinin içindeki bi tarihi evin yıkılması kadarmı tepkiğ göstermeliyiz)

Share this post


Link to post
Share on other sites

HAKLISIN eşref kardeşim

kültür bakanının asıl ilgilenmesi gereken hususların başında gelen kutsal emanetler

kutsal değerler vs.

adamın umrunda bile değil

Share this post


Link to post
Share on other sites

Join the conversation

You can post now and register later. If you have an account, sign in now to post with your account.
Note: Your post will require moderator approval before it will be visible.

Guest
Reply to this topic...

×   Pasted as rich text.   Paste as plain text instead

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Your previous content has been restored.   Clear editor

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

Loading...
Sign in to follow this  

×
×
  • Create New...