Kötülük
KÖTÜLÜKLER
Suudi Arabistanda zahiri planda, Umumiyetle kötülük diye bir şey bırakmamış ve baş kötülük olarak bir nevi arabın en feci hastalığı hırsızlık çıbanı, ameliyatla tedavi edilmiştir. Hırsızın elini keserek…
Bir «bütün» halindeki şeriatın kısmi bir tatbikinden ileri geçmeyen bu ölçüyü, mücerret ölçü olarak, fakat bu mevzuda Türkiye’ye hiç bir atıfta bulunmayarak şiddetle müdafaa etmek isterim. Bundan bir hayli zaman önce, bir dönme bana şöyle demişti:
– Senin yayınların nereye gidiyor yani?. Özlediğin dünya görüşüne uyulursa hırsızın elini kesmek gerekeceği unutuyor musun? Bu asırda, elsiz ve kolsuzlardan mürekkep bir cemiyet nasıl hayal edilebilir?..
Dönmeye verdiğim cevap:
– Senin gibi çeyrek aydınlar ve papağanvari ezberlemeciler, hadiselerin ruhunda yatan sır ve hikmetleri nasıl görsün?. Biz, elleri ve kolları kesik insanlardan mürekkep bir cemiyet inşası yolunda değiliz! Asıl cemiyetin elleri ve kolları kesilmesin diye tek tek fertleri hedef tutucu, içten yetiştirici ve dıştan engelleyici sağlam ve sıhhatli bir cemiyete talibiz. Onun içindir ki, hırsızlık yapılsın ve mukabilinde el ve kol kesilsin, fikri ile değil, hırsızlık yapılmasın ve el kesilmesin gayesiyle bu cezayı benimsiyoruz. Sizin cemiyetinizde herkes hırsız ve kolları yerindedir; bizimkindeyse kimse hırsız değil ve kolları yine yerinde… Hangisi üstün?..
Dönme, apışıp kalmıştı…