Jump to content
Necip Fazıl Kısakürek [N-F-K.com Forum]

omowale

Üye
  • Content Count

    31
  • Joined

  • Last visited

Posts posted by omowale


  1. Soru ve Cevaplarla Bazı İslami Meseleler

     

    SORU: Rabbin kimdir? CEVAP: Rabbim bütün âlemlerin Rabbi olan Allahü Teala hazretleridir. O, kemal sıfatlarla sıfatlıdır ve noksan sıfatlardan münezzehtir. On dört sıfatı vardır: Vücud... Kıdem... Beqa... Vahdaniyet... Kıyam binefsihi... Muhalefetün lilhavadis... // Hayat... İlm... İrade... Kudret... Semi'... Basar... Kelam... Tekvin. (Her Müslüman bu 14 sıfatı sırasıyla ve manalarını bilerek ezberlemelidir.) Ayrıca O'nun Esmâ-i Hüsnâsı vardır.

    S. Nebin kimdir?

    C. Muhammed Mustafa aleyhissalatü vesselamdır. Gelmiş geçmiş, halen yaşayan ve istikbalde gelecek insanların derece itibarıyla en büyüğü, en doğrusu, en iyisi odur. Âlemlere rahmet olarak gönderilmiştir. İnsanlar için en güzel örnek ve modeldir. Allah tarafından, kurtarıcı ve ebedî mutluluğa rehber olması için vazifelendirilmiştir. Bütün Peygamberlerde (aleyhimüsselam) şu beş sıfat mutlaka bulunur: Sıdk... Emânet... Fetânet... İsmet... Tebliğ... (Lütfen bu beş sıfatı manalarını bilerek ezberleyiniz.)

    S. Dinin nedir?

    C. Dinim İslam'dır. İslam'dan başka, Allah katında hak, muteber, makbul, geçerli din yoktur.

    S. Kitabın hangisidir?

    C. Kitabım, Allahın kelam-ı kadîmi olan Kur'andır, Kur'an düsturumdur

    S. Şeriatın hangi şeriattır?

    C. Şeriatım Muhammed Mustafa aleyhissalatü vesselamın Kur'ana, Sünnete, icmâ-i ümmete dayalı mukaddes şeriatıdır. Şeriat bütün doğruların, bütün iyilerin, bütün güzelliklerin kaynağıdır.

    S. Hangi fırkadansın?

    C. Fırka-i Nâciye olan Kur'an, Sünnet, Cemaat fırkasındanım.

    S. Hangi topluluğun mensubusun?

    C. İslam ümmetindenim.

    S. Bir Müslüman için en önemli madde nedir?

    C. Tashih-i imandır, yani Kur'ana ve Sünnete uygun şekilde doğru olarak iman etmektir.

    S. İslam dinini anlamak, yorumlamak ve uygulamak konusunda hangi taifeye bağlısın?

    C. Selef-i Sâlihîne ve onların yolundan giden müctehidlere, ulemaya, fukahaya, mürşidlere bağlıyım. Selef-i Sâlihîn Ashab-ı Kiram, Tâbiîn ve Tebe-i Tâbiîndir.

    S: Peygamberin Ashabının hepsi din konusunda âdil midir?

    C. Hepsi de, istisnâsız âdildir, yani Hz. Peygamberden öğrendikleri Kur'anı, İslam'ı, Sünneti, Şeriat hükümlerini bildirmişler ve din-i mübin-i İslam'a canları ve mallarıyla hizmet etmişlerdir.

    S. Ashab'ın içinde münafık var mıdır?

    C. Hâşâ yoktur, onların hepsi de sâdıktır.

    S. Ashabın günahları, ictihad hatâları olabilir mi?

    C. İnsan olmaları hasebiyle olabilir.

    S. İslam'da imandan sonra ikinci önemli madde, konu, vazife nedir?

    C. Beş vakit namaz kılmaktır.

    S. Hür ve mukim erkeklerin farz namazlarını, şer'î bir özürleri olmadıkça cemaatle kılmaları şart mıdır?

    C. Şarttır.

    S. Beş vakit namazdan sonra üçüncü vazife nedir?

    C. Zekatı Kur'ana, Sünnete, Şeriata uygun şekilde vermek ve sarf etmektir.

    S. İslam'ın iman, namaz, zekat, oruç, hac beş temel şartından başka da şartları da var mıdır?

    C. Vardır... Bazıları şunlardır: Allah ile olan bütün ibadet ve işlerde ihlaslı olmak... Yaratıklarla olan bütün muamelelerde adaletli ve insaflı olmak... Müstaqim yani doğru ve dürüst olmak... Allah yolunda ihlasla cihad etmek... Emr-i mâruf ve nehy-i münker yapmak... Her Müslümanın kendisine yetecek ve kendisini kurtaracak kadar ilmihalini öğrenmesi... Peygambere biat ve itaat etmek ve onun Sünnetine uymak... Müslümanların başında ehliyetli bir İmam-ı Kebir bulunması ve mü'minlerin ona biat ve itaat etmesi... İslam ahlakıyla ahlaklı olmak... ve saire...

    S. İslam'da hür kadınların ve bülûğa ermiş kızların tesettüre riayet etmesi farz mıdır?

    C. Farzdır. Bu farziyet Kur'an, Sünnet ve icmâ ile sâbit olup münkiri dinden çıkar.

    Bazı müteferrik meseleler:

    S. Müslüman yalan söyler mi?

    C. Asla yalan söylemez.

    S. Müslüman aldatır mı?

    C. Müslüman, iman ettiği Peygamber-i zîşan gibi emîndir, yalan söylemez, hıyanet etmez, aldatmaz. "Bizi aldatan bizden değildir." (Hadîs)

    S. Müslüman haram yer mi?

    C. Haram ateştir. Müslüman asla haram yemez. Devamlı haram yiyenler, haram servet edinenler münafıktır, fâsıktır, fâcirdir, merduttur, cehenneme atılmaya adaydır.

    S: Müslümanın en büyük iki düşmanı kimlerdir?

    C. Biri kendi nefsidir, ikincisi lânetli şeytandır.

    S. Yeryüzü kaç kısma ayrılır?

    C. İki kısma ayrılır: Darülislâm ve Dârülharb.

    S. Darülislamın özellikleri nelerdir?

    C. Kur'ana, Sünnete, Şeriata göre âdil ve hikmetli bir şekilde idare edilen ve içinde can, mal, ırz, din hürriyeti ve güvenliği bulunan yerdir.

    S. Darülharb'te bir Müslümaın haram ve kötü işler yapabilir mi?

    C. Yapamaz. Hicret edebilen hicret eder. Edemeyen namazını kılar, orucunu tutar, zekâtını (hak edenlere verir) ve her hâl ü kârda iyi, doğru, güzel bir Müslüman olarak yaşar. Kötü düzenden razı ve hoşnud olmaz.

    S. Allah'ın inzal ettiği ahkâmdan başkasıyla hükm edenler kimlerdir?

    C. Onlar Kur'ana göre zalimdir, gafildir ve kafirdir.

    S. Bütün mü'minler kardeş midir?

    C. Kardeştir. Bu, Kur'an ile, Sünnet ile sâbittir.

    S. İman kardeşliği nasıl bir şeydir?

    C. Talâkı olmayan mânevî bir nikâh gibidir.

    S. Bir mü'minin diğer mü'mine düşman olmasının hükmü nedir?

    C. Haramdır, büyük günahtır.

    S. Her mü'min Müslüman mıdır?

    C. Bütün mü'minler Müslümandır.

    S: Her Müslüman mü'min midir?

    C. Dıştan Müslüman göründüğü halde kalplerinde nifak olan münafıklar vardır. Onlar mü'min değildir.

    S. Büyük günah işleyenler dinden çıkar mı?

    C. İşlenmesi kesinlikle haram olan bir şeyi helal kabul ederek işleyenler dinden çıkar, haram olduğunu kabul ederek işleyenler dinden çıkmaz.

    S. Tasavvuf ve tarikat nedir?

    C. İslam'ı iyi uygulamak, iyi Müslüman olmak yoludur. İslam ahlakı ile tasavvuf ve tarikat müterâdiftir (eş anlamlıdır).

    S. Tasavvuf ve tarikatın ilk ana maddesi nedir?

    C. Şeriata sımsıkı bağlı olmak, Şeriattan kıl kadar ayrılmamaktır.

    S. İslam, Kur'an, Sünnet nasıl öğrenilir?

    C. Rehberlik (initiation) ile öğrenilir.Yani ucu Resullerin Seyyidine bağlı olan icazetli din alimleri, icazetli fakihler ve icazetli mürşid ve şeyhlerden ve onların kitaplarından öğrenilir.

    S. Kaç çeşit ulema vardır?

    C. İcazetli gerçek ulema vardır. İcazeti olmakla birlikte ulema-i rüsum ve su' onlar vardır.

    S. Ulema-i su'a itimad edilir mi?

    C. Edilmez.

    S. İcazeti olmayan ilahiyatçılar ulema ve fukaha sınıfına dahil midir?

    C. Değildir.

    S. Kur'an ile ilgili ne gibi vazifelerimiz vardır?

    C. Kur'an-ı Kerimi heva, re'y ile yorumlamak, ondan heva ve re'y ile hüküm çıkartmak haramdır, büyük günahtır, küfre kadar götürebilecek bir yanlışlıktır. Böyle bir günah ve saygısızlıktan bütün Müslümanlar kaçınmalıdır.

    S. Zina nedir?

    C. Evli olsun veya olmasın, iki Müslümanın gayr-i meşru cinsel ilişki kurmasıdır. Bu Kur'ana, Sünnet'e, Şeriat'a göre büyük günahtır, büyük suçtur, dünyada ve âhirette büyük cezası vardır.

    Zinanın günah ve suç olduğunu kabul etmemek küfürdür.

    S. İslam'da cemaatçilik var mıdır?

    C. Müslümanlar Kur'ana, Sünnete, Şeriata, ahlaka uygun faydalı cemaatler oluşturabilir ve hayırlı işler yapabilirler. Lakin cemaatçilik yapmak yoktur. Müslüman hayırlı bir cemaate mensup olabilir ama cemaatçilik yapamaz, sadece cemaatli olabilir. Bir de, kendisinde Ümmet şuuru yok, aşırı derecede cemaat asabiyeti, fırka tekelciliği var. Böyle Müslümanlık olmaz. Önce Ümmet şuuru olacak, ondan sonra cemaat...

    S: Emanetleri ehil olanlara vermek ne demektir?

    C. Kur'ana, Sünnete ve Şeriata göre emanetlerin (başkanlıklar, memuriyetler, makamlar, mevkiler, işler, vazifeler) emîn ve ehil kimselere verilmesi farzdır. Emanetlerin ehil olmayanlara verilmesi haramdır. Emanetler ehline verilmezse Ümmet çöker, işler bozulur.

    S. Şu veya bu cemaat emanetlerin hep kendi mensuplarına vermesi için çalışırsa ne olur?

    C: Fitne ve fesat olur. Bundan İslam, Müslümanlar, Ümmet zarar görür. Ehl-i İslam arasında rekabet ve münâferet (nefretleşme) başlar. Şeytanlar, düşmanlar, münafıklar bundan yararlanır, Ümmeti birbirine düşürür.

    S. Şu tarikat veya cemaat mensubu mu üstündür, yoksa bu tarikat veya cemaat mensubu mu?

    C. İslam'a göre Allah katında üstünlük taqva iledir. Binaenaleyh hangi cemaatin veya tarikatin mensubu daha muttaqi (taqvalı) ise o üstündür.

    S. Para kazanmak, köşeyi dönmek, voli vurmak, mal mülk edinmek, zengin olmak, halka kendileri için "Bu ne büyük alim dedirtmek" için fâsid niyetle tefsir, hadis, din kitabı yazan âlimlerin durumu nedir?

    C. Onlar Sahih-i Müslim'de geçen 1905 numaralı hadîs hükmünce cehennemliktir. Yüz üstü sürüklenerek Cehenneme atılırlar.

    S. Cami imamları namaz kıldırma memurları mıdır?

    C: Kur'anın doğru yorumuna ve Sünnete dayalı gerçek İslam'da halka namaz kıldırma memuru diye bir iş v e meslek yoktur. Cami imamlarının alim, fakih, ahlaklı, faziletli, ihlaslı, taqvalı, vasıflı Müslümanlar olması şarttır. Onlar cami hinterlandındaki Müslüman halkı, gençleri, çocuklara önderlik eder, onların iyi ve vasıflı Müslüman olması için planlı ve programlı ve etkili şekilde hizmet görür, bu hizmetleri yaparken, geçimlerini sağlayabilmeleri için fetva ve ruhsat ile maaş ve ücret alabilirler.

    S. Önüne gelen herkes, namaz kıldırabilecek ve hutbe okuyabilecek seviyede din ilmine sahip olsa bile Cuma namazı kıldırabilir mi?

    C: Kıldıramaz. Cuma namazı kıldırmak için sultandan / veliyyülemrden icazetli, izinli, beratlı ve ruhsatlı olması gerekir.

    S. Diyanet sultan sayılır mı?

    C. Sayılmaz. TC Diyanet İşleri Başkanlığı laik ve Kemalist rejimin emrinde bir genel müdürlüktür, özerkliği bile yoktur. (Diyanet'teki ehl-i sünnet ulemasını tenzih eder, kendilerine hürmetlerimi sunarım.)

    S. Cuma namazı kılınmasın mı?

    C. Kılınsın, ardından dört rekat zuhr-i âhir namazı da kılınsın.

    S. Bu konuda birtakım reformcu, yenilikçi, bid'atçi, değişimci, BOP'çu, Fazlurrahmancı, mezhepsiz, telfik-i mezahibçi, Afganîci, diyalogçu, oryantalist ilahiyatçı, light ve ılımlı İslamcı, Kemalist kişi ve kuruluşlardan kafa karıştırıcı, bazen birbirini nakz eden fetvalar ve görüşler ileri sürülüyor. Bunlar hakkında ne dersiniz?

    C. Dinî konularda onlara kulak verilmez. Hanefî olanlar Hanefî fıkhına, Şâfiî olanlar Şafiî fıkhına uyar. Reformculara kulak verirsek din elden gider.

    S. Bir imam Cuma hutbesinde Şeriatın mutlak ve kesin olarak tâzimini emr ettiği bir şeyi tahkir, tahkirini emr ettiği bir şeyi tâzim ederse, mesela Kur'an ve Şeriat düşmanı kişileri saygı ile anar ve onlara rahmet okursa ne lazım gelir?

    C. Maazallah küfür lazım gelir. Tecdid-i iman ve nikâh gerekir.

    S. Ehl-i Kitab ehl-i necat ve cennetliktir itikadına sahip bir imamın arkasında namaz kılınır mı?

    C: Kesinlikle kılınmaz.

    S. Kur'andaki 300 küsur kesin emir ve yasak tarihseldir, bugün geçerli değildir diyen bir imamın ardında namaz kılınır mı?

    C. Neuzübillah, böyle bir itikad kişiyi dinden çıkartır. Böyle bir adamın, değil arkasında namaz kılmak, ona selam bile verilmez.

     

    05 Kasım 2011


  2. Birinci FIKIH, İslam ümmetinin bin küsur yıl boyunca yapmış olduğu en büyük ilim hizmetidir.

    Fıkıh Kur'an, Sünnet'ten ve icmâ-i ümmetten çıkartılmış hükümlerin tamamına verilen isimdir.

    Müslüman bir toplumun dünya hayatında iyi, doğru, güzel, haysiyetli, dengeli bir şekilde yaşaması için fıkıh gereklidir, fıkha uymak gereklidir.

    Ehl-i Sünnet aleminde bin küsur yıl boyunca 15-20 kadar mutlak müctehid çıkmıştır.

    Zamanımızda müctehidlik taslayanlar gerçek müctehid değildir.

    Bunların dördünün fıkıh mezhepleri (ekolleri) kayıt altına alınmış ve Müslümanların yüzde sekseninden fazlası tarafından hükümleri hayata uygulanmıştır.

    Fıkıh ilmi ve mezhepleri olmadan Kur'an ve Sünnet hayata doğru olarak uygulanamaz.

    Mezhepsizlik ve fıkıhsızlık İslam Şeriatını tehdit eden en büyük tehlike ve bid'attir.

    Mezheplerin hükümlerini karmakarışık şekilde uygulamak dini oyuncak etmek, dinle alay etmektir.

    Mezhepsizlik dinsizliğe köprüdür.

    Dört mezheb usûlde, temellerde, esasta bir ve beraberdir.

    Sadece teferruata (ayrıntılara) ait hükümlerde ve ictihadlarda bazı çeşitlilik vardır ki, bu çeşitlilik Müslümanlar için geniş bir rahmettir.

    Reformcular açıkça ve gizlice Sünnete saldırıyor. Sünnet yıkılırsa fıkıh da yıkılır. Fıkıh yıkılırsa İslam aleminde kaos ve anarşi başlar.

    Fıkıh ilmi bir bahr-i bipâyandır.

    Cahil ve mukallid Müslümanlar kendi kafalarına ve kendi re'y ve hevalarına göre Kur'andan ve Sünnetten hüküm çıkartamaz.

    Kur'anı yorumlamak için icazetli din alimi, icazetli fakih ve icazetli müfessir olmak gerekir.

    Onlar da mukaddes kitabımızı re'y ve heva ile yorumlayamaz.

    Kur'anı re'y ve heva ile yorumlamak büyük günahtır. Küfre kadar gidebilir.

    Ehl-i Sünnet fıkhına ve mezheplerine muhalif olanlar, onları yıkmaya çalışanlar bid'at fırkalarının ajanlarıdır. Ehl-i Sünnet yıkılsın ki, o bid'at fırkaları revaç bulsun, taraftar kazansın, hâkim olsun.

    Ehl-i Sünnet Kur'anın ve Sünnetin doğru yorumudur.

    Ehl-i Sünnet dışı fırkaların ve mezheplerin, Ehl-i Sünnete ters düşen hükümlerinin bir teki bile doğru değildir. Ehl-i Sünnet yüzde yüz doğrudur, haklıdır.

    Ehl-i Sünnet, hadîste geçen Fırka-i Nâciyedir.

    Ehl-i Sünnet hadîste geçen Sevad-ı Âzamdır.

    Osmanlı devleti ve Hilafeti Ehl-i Sünnet inancı ve fıkhı üzerineydi.

    Osmanlı İslam devletine hıyanet eden bid'atçilerin yaptıklarını biliyoruz ve görüyoruz.

    "İslam'ın yanında iki hak ibrahimî din vardır, bunların mensupları da ehl-i necat ve ehl-i Cennettir" bozuk inancı Ehl-i Sünnete aykırıdır.

    Böyle bir inanca sahip kimselerin ardında namaz kılınmaz.

    İslam'da cihad farizası yoktur diyenler Ehl-i Sünnet dışına çıkmıştır.

    Ehl-i sÜnnete göre kafirler dost ve veli edinilmez. Edenler bid'atçidir.

    Şefaati inkar edenler Ehl-i Sünnet dışıdır.

    Kaderi inkar edenler de öyle.

    Ehl-i Sünnette beş vakit namazı üç vakitte cem ederek kılmak yoktur. Böyle yapanlar Ehl-i Sünnet sınırları dışına çıkmıştır.

    Ehl-i Sünnetin zaruriyat-ı diniye olarak kabul ettiği İslamî kurum, değer ve hükümler Kıyamet'e kadar bakidir, yürürlüktedir. Bunlara aykırı ictihad yapılamaz.

    İslam Allah katında tek hak, makbul, geçerli dindir.

    Resulullah Efendimizin (Salat ve selam olsun ona) hadîslerinin yeni tasnifleri yapılabilir ama hadîsler asla ve asla AB normlarına, Feminizm ideolojisine, Batı medeniyeti kriterlerine, Kemalizme göre göre değerlendirilip ayıklanamaz.

    Ehl-i Sünnet İslamlığında zina kebairdendir (büyük günahlardandır). Şeriat zina suçunu işleyenlere ağır cezalar verir. Zinanın suç ve günah olduğunu inkar edenler Ehl-i Sünnet'ten ve İslam'dan çıkmış olur.

    İslam sekülarizmi kabul etmez.

    İslam'da din ve dünya ayırımı yoktur.

    Bu devirde mutlak müctehid yoktur.

    Dinde reform yapılamaz.

    Dinde değişim yapılamaz.

    Dinde yenilik yapılamaz.

    Ilımlı, light İslam olmaz; ılımlı Müslüman olabilir.

    İslam'ın temel hükümleri, zaruriyat-ı diniye evrenseldir, değiştirilemez.

    Bütün doğru inançların, iyi amellerin, güzel şeylerin kaynağı Şeriattır.

    Osmanlı devleti maddî ve mânevî gücünü Ehl-i Sünnetten ve Şeriat-ı Garra-i Ahmediyyeden almıştır.

    Ehl-i Sünnet İslamlığında taqiyye yoktur.

    Ehl-i Sünnet İslamlığında din ilimlerini para kazanmak ve zengin olmak niyetiyle öğrenmek haramdır.

    Ehl-i Sünnet İslamlığında Allah ile olan bütün işlerde ihlas, yaratıklarla olan muamelerde adalet esastır.

    Ehl-i Sünnet İslamlığına göre bütün mü'minler tek bir Ümmet oluşturur.

    Ehl-i Sünnet Müslümanında kuvvetli bir ümmet şuurunu vardır.

    Olgun bir Ehl-i sünnet Müslümanı hizip, fırka, grup, cemaat, klik, tarikat asabiyetine saplanmaz.

    Ehl-i Sünnet Müslümanlığında, Ümmetin başında âlim, fâzıl, ehil, layık, muktedir bir İmam-ı Kebir bulunması ve bütün mü'minlerin bu zata biat ve itaat etmeleri temel şartı vardır.

    Ehl-i Sünnet Müslümanlığında, mü'minlerin Allah katında dereceleri taqvalarına göredir.

    Taqva, ilim, irfan, fazilet, ahlak ölçüsünü bırakıp cemaat veya hizip mensubiyetini öne alanlar korkunç bir bid'at içindedir.

    Bütün Sünnî Müslümanlar, en uygun ve etkili şekilde Ehl-i Sünneti korumak, güçlendirmek, yaymakla mükelleftir.

    Ehl-i Sünnete hizmet etmek Kur'ana, Sünnete, Şeriata hizmettir.

    Bu hizmet mutlaka ihlasla yapılmalıdır.

    Allah ihlassız hizmetleri kabul etmez.

    (Sahih-i Müslim'deki 1905 numaralı hadîse bakınız.)

    Cenab-ı Hak cümlemizi ihlaslı, akıllı, firasetli, âdil, dengeli, gerçekten hizmet eden kullarından eylesin. Âmin.


  3. Ne kadar hoş hazırlanmış böyle.. Alttaki fon yahut zemindeki resimler olsun harika işlenmiş.. Bence böyle çalışmalar yapılmalı, görsellikle daha iyi bir sunum oluyor. Emeği geçenlerden burada paylaşan arkadaşa kadar teşekkür borcumuz.

     

    Ayrıca bu bahis çok sarsar beni. Gerçekten acı bir tablo. Maalesef günümüzde çok adiyattan oldu bu manzaralar. Rabbim göğsümüzdeki iman nurundan kayba uğratmasın bizi. Susmamak lazım bence, suratına çata çata diyeceksin lafını. Allah ıslah etsin ama nispet eder gibi misillemelerde bulunanlara cehennemde de zakkum ye! denmeli bence. Bu ramazana çıkarsam deniyeceğim bakalım.


  4. Sokrates’in dediği gibi:

     

    Belki de ansızın uykusundan uyandırılan biri gibi, canınız sıkılarak, Anytos’un öğüdüne uyar, beni kolayca vurup öldürebileceğini sanır ve tanrı size acıyıp başka bir at sineği gönderinceye kadar, hayatınızın geri kalanında gene uykuya dalarsınız ..

×
×
  • Create New...