ibrikçi

Felancıda derki sevda serimdir

Senin bana ettiklerin YORUM-dur

Ne istersen eyle mevla Kerimdir

Zikriyle bile canan olan fakirler

05.05.2015 13:02

Beni ak gerdana dizin...

KİMİ GÖRSE KUL OLAN
SİLKİNİP BÜLBÜL OLAN
HERKESE YAKIN OLAN
MERDAN OLAN FAKİRLER

şeriat deyince aklıma portakal geliyor. Hem kokusu güzel hem tadı tatlı. Bir hadisi şerifte de şeriat portakala benzetilir... Bir kadın vardı hayatında hiç yemek yemeyen su içmeyen. Ama portakal suyu içmiş

HİKMET-97
On sekkiz ming âlemde hayrân bolğan âşıklar
Tapmay ma'şuk çerâğın sersem bolğan âşıklar
Her dem başı döndürüp közi halkka çevürüp
"Hu-Hu" teyü kavrulup giryân bolğan âşıklar
Küyüp yanıp kül bolğan ışkıda bülbül bolğan
Kimni körse kul bolğan merdân bolğan âşıklar
Yol üstide hâk bolğan sîneleri çâk bolğan
Zıkrin aytıp pâk bolğan nâlân bolğan âşıklar
Himmet kemerin bağlagan yürek bağrın dağlagan
Feryâd urup ağlayan giryân bolğan âşıklar
Gâhi yüzi sarğarıp gahi yolıda ğarib
Tesbihleri yâ Habib cevlân bolğan âşıklar
Ahmed sen hem âşık bol sıdkıng birle sâdık bol
Dergâhıge lâyık bol cânân bolğan âşıklar
Piri Türkistan

Cenâb-ı Hak buyuruyor:

“İnsanlardan öyleleri de var ki, Allâh’ın rızâsını kazanmak için kendini ve malını fedâ eder. Allâh da kullarına karşı şefkatlidir.” (Bakara, 207)

Rasûlullah (sav) buyurdular:

“Allah’ı rab, İslâm’ı din, Muhammed’i peygamber olarak benimseyip onlardan râzı olan kimse imanın tadını tatmıştır” (Müslim, İmân 56)

İslâm düşmanları, Hz. Suheyb (ra)’ı da bayıltıncaya kadar döverlerdi. Bu işkenceler hicrete kadar devâm etti. Nihâyet Suheyb (ra), Peygamber Efendimiz’den sonra Medîne’ye hicret etmek maksadıyla yola çıktı. Mekkelilerden bâzıları arkasından yetişerek:

“–Sen buraya fakir ve zayıf bir kimse olarak geldin. Aramızda bol servete kavuştun! Sonunda kendinle birlikte servetini de alıp gitmek istiyorsun ha! Vallâhi buna müsâade etmeyiz!” dediler.

Suheyb hemen hayvanından yere indi. Sadağındaki okları çıkardı ve:

“–Ey Kureyş cemaati! İyi bilirsiniz ki, ben sizin en iyi ok atanlarınızdan biriyim. Vallâhi yanımda bulunan okların hepsini üzerinize atar, bitince de kılıcımı çekerim. Bunlardan birisi elimde bulundukça bana yaklaşamazsınız. Ancak onlar elimden çıktıktan sonra bana istediğinizi yapabilirsiniz. Şimdi, servetimin yerini haber verip onu size terk edersem yolumu açar, beni serbest bırakır mısınız?” dedi.

Müşrikler, teklifi kabûl ettiler. Bunun üzerine Suheyb (ra), servetinin yerini onlara bildirerek yoluna devâm etti. Rebîülevvel ayının ortalarında Kubâ’ya varıp Rasûlullâh’a kavuştu.

Allâh Rasûlü (sav) onu görünce tebessüm etti ve onun îmânı uğruna bütün servetini fedâ etmesini îmâ ederek:

“Suheyb kazandı! Suheyb kazandı! Ey Ebû Yahyâ! Satış kârlı oldu! Satış kârlı oldu!” buyurdu. (İbn-i Sa’d, III, 226-230; Hâkim, el-Müstedrek ale’s-Sahîhayn, Beyrut 1990)

Cenâb-ı Hak, cümlemizi îman neşvesinin kemâline eren ve ömrünü bu uğurda sarf edebilen kullarından eylesin!.. Âmîn!..

Benim efendim sultanım ruhirevanım Aziz kardeşlerim, meseleyi uzatmanın anlamı yok kısaca bir kız için ben şeyhime küstüm şeyhim bana küstü , Küstüğümüze küstük ...Gönlümüze küstük...

Aziz kardeşlerim yalış anlaşılmasın, bu sevilmeme nedenlerim kendi düşoncelerim. Evham da olabilir

şeyhim demeyeli (olsun olmasını bırak , olan da hoş aşık isen)

2) yazdığım şirler tutmadı 3) açık sözlü olmam 4) işsiz fakir olmam .... Tek sevilme nedenim olabilir oda ; hayalini bile kuramayacağımız bir dürüstlüğün varlığına yani Allahın varlığına inanıyorum resunün vesilesiyle

şimdi benim sevilmeme nedenlerimi yazayım. 1) şeyhimln (babası) gidip gelip beni kötülemesi. Herkese canım güzelim, bitanem, gülüm ... Bana gelince yaramaz haylaz , kelem kopçigi . kızda gıcık aldı...

edebimi bitlrdi bu haklılık@ ha mevlaya ha leylaya var mı farklılı ?@ bademler gibi bademler gibi çokluluk@ geldi geçti farkındalık yel gibi

işte öyle kolay değil. Dün yine kovdurdum kendimi. Hoca çantada keklik , bir aşıklama şiir yazar tavlarım. Yok abi yok ben bittim. dur bir bitirim şir yazalım; edebimi bltirdi bu haklılık

Ben bir kızı istemişim alamamışım elimde ibrik ağlıyıp geziyorum çöllerde.
Millet neyin peşinde...

Başlarına bişe gelse ya benden biliyorlar ya Ak Partiden.

Kafayı yedirtecekler bana .

Allahım sen bizi ıslah eyle ...

Aziz kardeşlerim , Yok o diyor "aman Ak Parti hakkında bişe yazma beni cemaatciler vuracaklar. Hayatım tehlikede"
Bir kardeşim diyor ; "aman Ak Parti hakkında bişe yazma işten kovarlar acımdan ölürüm"

Böyle bir baskı olabilir mi?

Zaten bişe dediğimiz de yok. Bir Ak Parti paranoyası olmuş...
Allahtan korkun be...

Babasına saygısı olamayanın Ak Partiye saygısına nokta tokta....

Ak Parti Birisini batırabilseydi en önce beni batırırdı...
Korkmayın okadar Allah var...

Euzu besmelenizi çekin bakın işinize emice...

İbrikçiyim işte yare yandığım
Ateşi aşkını çare sandığım
Anladın mı şimdi neden döndüğüm
Gitmesem incinir gitsem incinir

02.04.2015

Aziz kardeşim, sen ne diyorsun yaa. Bu benim şarkım . Dedeme okur harçlığı kapardık. :)

Aziz başkanım , şu tatlı gülümsemenle kadeh kadeh kevser suyundan içesin İnşaAllah.

Aziz kardeşlerim bu gün çok önemli bir mevzuyu konuşalım. Ekmekten bahsedelim , emekten bahsedelim, kulluktan bahsedelim.
Ekmek deyince akla hiç şophesiz "Somuncu Baba k.s. " gelir...
Çok büyük bir evliyadır . Konunun ehemmiyeti de büyüktür...
Hepimiz helal ekmeğimizin peşinde çalışıyoruz. Hatırladınız mı hani bir gün demiştim "eğer cennete gidersem Allahtan ilk isteyeceğim ,bana bir iş vermesidir" demiştim. Düşündüm de cennete gidene kadar yatacak mıyız... Dünyada tek patron vardır "Allah" hepimiz Allaha çalışıyoruz zaten bu çalışma da kulluktur işte...
Kul ne demek zaten... Kulluk çalışmak değil mi? Hiç yatan çalışmayan bir kul olur mu?
İşte bu koministler de , işçileri neden kurtaracaklarmış ? kulluktan mı? Bize ,kendini ilah ilan eden obezite olmuş leşlere mi çevirmeyi vaad ediyorlar...
İşçi haklarıymış...
Koministler işçileri severler . Genelde kominiztler zengindir... Acıyarak bakarlar çalışanlara. Çalşan insana acımak da neymiş. Bu zengin koministlerin şaşırmışlığı işte. Allah onları şaşırtmış...

hafakan kardeşim zaten başıma ne geldiyse bu evliyalık hecesinden geldi. Benim evliyalık damarıma basma ...
Ben istiyorum ki sade ben değil tüm sevdiklerim evliya olsun. Ama meramımı anlatma biçimim yanlış. Cezbeye gelen derviş gibi şeyhimin kızı her aklıma geldiğinde ortaya atılıp "süveydadan muhabbetler " edip , yeri geldiğinde şeyhe bile "ben evliyayım verin sevdiğimi" gibi cezbelerle gidince tekmeyi yedik... Bizdeki o cezbe nasıl bir kendine güvenmişlikse şeyhe zalim bile dedik. Eee babasına zalim dersen kızı seni sever mi ? Kafa çalışmıyorki...

Cenâb-ı Hak buyuruyor:

“Mü’minler arasında hayâsızlığın yayılmasını arzu edenler var ya, işte onlara, dünya ve âhirette can yakıcı bir azap vardır…” (Nûr, 19)

Rasûlullah (sav) buyurdular:

Üzülme kardeşim hallederiz . Biz ne yapacağımızı iyi biliyoruz hamdolsun. Herşey adam akıllı bir tövbeye bakar...

Not: Ayrıca bir kampanyam var bizim şol işi halledene bir tepsi baklava sözüm var (işe girince tabi) kendi ellerimle yapıcam hemde...

çiçeğin elbisesi değil yani, çiçeğil ölemi. ilginç doğrusu. kargodan paketlenmene :) üzüldüm

Yani şu duygusal yoğunluğu nasıl başarıyorsun da böyle anlamıyorum.

İşten kovulmama üzülmüş müş.

Beni koskoca şeyhim kovdu diyorum kılınızı kıpırdatmıyorsunuz.

Arkadaş hadi akp 'yi sevmiyorsunuz tamam anladık da beni niye sevmiyorsunuz onu anlamadım...
Siyaset bimem ,yalan bimem , ne biliyim her türlü kötü davranış yok Allaha şükür.
Şurada çaktırmadan kendi halimizde Vatana millete faydalı işler yapsın diye Uluslar arası Bor Araştırma enstütüsü başkanının fitilini ataşleyelim dedik okadar. İsmini googlede arasın bulsun burada . Biz ona ulaşamıyoruz o kendine ulaşsın...

Aziz kardeşlerim, mezhep kavgası aslında yoktur. Sünnetliler ve sünnetsizler vardır.
"sünnetsiz" bir hakaret kelimesidir zaten.

Şimdi kendimizi övmüş olmayalım geçen gün de bir hoyrat yazdım kimse beğenmedi , babam bile beğenmedi;
ama edebi değeri var. Bir kelime iki üç anlamda kullanılıyor. Kendi yöremin şivesiyle yazdım yine beğenilmedi.