Kureyşi 61 Report post Posted January 30, 2010 Şumüli ile bilen arkdaşlar var ise, eksikliklerimi tamamlasınlar Allah rızası için.. Gazi Paşa, mecliste konuşma yapması için, Bediüzzaman hazretlerini davet eder. Hazret kürsüye çıkar ve beklenmedik bir vaaz gerçekleştirir. Yalnız namazdan bahsetmiştir. Gazi paşa buna hiddetlenir ve hazreti kürsüden indirdikten sonra: "Biz sana, birlik beraberliğimizi sağlaman için tavsiye ver diye kürsüye çıkma hakkı verdik, sen namazdan bahsedip aramıza ikilik sokuyorsun." der. Paşanın, (sahiden de sonradan iyice baktım, inandım) tesiri kuvvetli bakışlarına, işaret ve ortanca parmağını yaklaştırarak, nazarının tesirini çekmeye çalıştıktan sonra: "Paşa! Paşa! Namaz kılmayan haindir. Hainin hükmü merduttur der." ............. 1 Quote Share this post Link to post Share on other sites
nur_yolcusu_duygu 6 Report post Posted February 3, 2010 Şumüli ile bilen arkdaşlar var ise, eksikliklerimi tamamlasınlar Allah rızası için.. Gazi Paşa, mecliste konuşma yapması için, Bediüzzaman hazretlerini davet eder. Hazret kürsüye çıkar ve beklenmedik bir vaaz gerçekleştirir. Yalnız namazdan bahsetmiştir. Gazi paşa buna hiddetlenir ve hazreti kürsüden indirdikten sonra: "Biz sana, birlik beraberliğimizi sağlaman için tavsiye ver diye kürsüye çıkma hakkı verdik, sen namazdan bahsedip aramıza ikilik sokuyorsun." der. Paşanın, (sahiden de sonradan iyice baktım, inandım) tesiri kuvvetli bakışlarına, işaret ve ortanca parmağını yaklaştırarak, nazarının tesirini çekmeye çalıştıktan sonra: "Paşa! Paşa! Namaz kılmayan haindir. Hainin hükmü merduttur der." ............. üstad Bediüzzamanın hayatında böyle bir kesit yok. sadece Atatürk kendisiyle özel görüşme yapıp birkaç teklifte bulunuyor fakat Bediüzzamn kabul etmiyor.. Quote Share this post Link to post Share on other sites
Kureyşi 61 Report post Posted February 3, 2010 Dersanede hocam anlatmıştı, sanırımsan Risale de de geçiyor demişti.. Quote Share this post Link to post Share on other sites
nur_yolcusu_duygu 6 Report post Posted February 3, 2010 arada böyle bir konuşma geçsede özelde geçti diye biliyorum kürsüden indirilme olmadıbildiğim kadarıyla...Tarihçe-i Hayatta geçiyodur muhtemelen, kaynak olarak orayada bakabilirsiniz.. Quote Share this post Link to post Share on other sites
Kureyşi 61 Report post Posted February 3, 2010 Hazret kendisi indikten sonra, M. Kemal konuşmaya başlıyor.. Kaynak için teşekkürler Quote Share this post Link to post Share on other sites
nur_yolcusu_duygu 6 Report post Posted February 3, 2010 MECLİS'TEKİ TÖREN 9 Kasım 1922 günü Bediüzzaman, Meclis'te 'hoşamedi' edildi. Yani resmi bir 'hoş geldin töreni' düzenlendi. Alkışlarla karşılandı. Dua etmesi için kürsüye davet edildi. Said Nursi kürsüye çıkarak Anadolu gazilerini kutladı, zafere ulaşmaları için dua etti. Dışarıdan bakıldığında bir sorun yoktu. Kurtuluş Savaşı başarıya koşuyordu. Millet Ankara hükümetinin çevresinde yeniden birlik oluyordu. Meclis 1 Kasım 1922'de saltanatı kaldırdığını resmen açıklamıştı. Cumhuriyetin ilanına doğru kaçınılmaz bir süreç başlamıştı. Daha önce, 1908'de Meşrutiyet'i destekleyen, halkın yönetime katılımını arzulayan Said Nursi için saltanatın kaldırılması karşı çıkacağı bir durum değildi. Ancak bir nokta vardı... Bu kritik nokta Said Nursi'nin fikir ve inanç alemine uygun değildi. Bediüzzaman, Ankara'da dinden uzaklaşıldığını görmüştü. Mesela milletvekillerinin çoğu namaz kılmıyordu. Dine ve dini değerlere karşı bir ilgisizlik görülüyordu. GAZİ'YLE TARTIŞMA Gidişattan memnun olmayan Said Nursi 19 Ocak 1923'te 10 maddelik bir bildiri yayınladı. Tek cümleyle özetlersek bildiri yöneticileri dine davet ediyordu. Bildiri etkili olmuş, bazı milletvekilleri tekrar namaza başlamıştı. Hatta eski mescit artık yetmiyordu. Bu gelişme başta Mustafa Kemal Paşa olmak üzere başka planları olan önder kadroyu rahatsız etmişti. Çünkü onlar egemenliği dinle değil milliyetçilikle pekiştirmek istiyordu. Birlik ve bütünlük böyle sağlanacaktı. Mustafa Kemal Paşa, Said Nursi'ye çıkışmıştı. Özetle, "Biz senden neler bekliyoruz, sen neler yapıyorsun; yapıyorsun; aramızda ihtilaf yaratıyorsun" demişti. Said Nursi ise ona namazı savunan sert bir cevap vermişti. Onun 'Hubab Risalesi'ni matbaasında basan muhalif ikinci gruptan Ali Şükrü Bey'in öldürülmesi bardağı taşıran damla oldu. Said Nursi artık Ankara'da bir yerinin kalmadığını anlamıştı. İstanbul'- a gitmesinin de bir anlamı yoktu. Yeni düzende onun sözünü dinleyecek kimse olmayacaktı. inşallah işinize yarar:)..saygılarımla.... Quote Share this post Link to post Share on other sites
Kureyşi 61 Report post Posted February 3, 2010 Allah razı olsun.. Quote Share this post Link to post Share on other sites
tefekkür-ü mevt 5 Report post Posted February 3, 2010 Bu olayı Son Devrin Din Mazlumları'nda okumuştum: Bir gün, Bediüzzaman, Meclisin Riyaset Divanı salonunda, kalabalık bir mebus halkası içinde, Mustafa Kemal Paşa’nın su sözlerine muhatab oluyor: «— Sizin gibi kahraman bir hoca bize lâzımdır! Sizi, yüksek fikirlerinizden istifade etmek için buraya çağırdık. Geldiniz ve en evvel namaza dair telkinlerde bulundunuz, aramıza ihtilâflar soktunuz!» Bediüzzaman gereken cevabı verdikten sonra iki parmağını ileriye uzatarak su cevabı verir: «— Pasa, Pasa!.,İslâmiyet’te imandan sonra en yüksek hakikat namazdın Namaz kılmayan haindir.Hainin ise hükmü merduttur.» ( Son Devrin Din Mazlumları ) Muhabbetle .. 1 Quote Share this post Link to post Share on other sites
nur_yolcusu_duygu 6 Report post Posted February 3, 2010 birbirini destekliyor yukardakiyle.. ama meselenin aslı Atatürk'ün Bediüzzaman hazretlerinin siyasete din sokmaya çalıştığını düşünmesi ve bu onu ciddi anlamda rahatsız ediyordu.En son aşamada birebir konuşmaları olmuş ve o konuşmadan sonra Üstad Bediüzzaman siyasetten çekilmiştir..(o konuşmada Bediüzzaman 'a çeşitli vazifeler teklif edilmişti diyanet başkanlığı gibi).ayrılma sebebide siyaseti menfaatten ibaret görmüş ve o yolda siyasetin bir araç olamıycağını görmüş.. Quote Share this post Link to post Share on other sites
Ya-Leyl 333 Report post Posted February 5, 2014 Eskişehir mahkemesi.......yıl 1935....Bedizüzzaman mahkemede ve idam talebiyle yargılanıyor. İlginçtir ki savcının Said Nursi'ye yüklemiş oldukları şuçlardan birisi de ''Atatürk'ü sevmiyor '' olmasıdır. Bediüzzaman mahkemede savunma olarak şunu söylüyor. ''-Bir milletin ,bir ordunun kazandığı zaferi tek başına kendine mal eden bir adamı biz sevmeyiz.Dünyada hiçbir kanun yoktur ki bizi sevmeye mecbur etsin.'' Kaynak:Metin Karabaşoğlu 1 Quote Share this post Link to post Share on other sites
müznib 84 Report post Posted February 6, 2014 Hür Adam filminde Kureyşi kardeşimin yazdıklarının aynısı geçmektedir. olay doğrudur. Quote Share this post Link to post Share on other sites