Niyet Ettik Besmeleyle

[Cihandar 85]

Niyet ettik besmeleyle...(23-07-2012)

Niyet ettik besmeleyle, kendimizden bir adım geri çekilmeye, kendimizde kalmaktan, kendimize kapılmaktan, kendimizle oynamaktan, kendimizle dolmaktan, kendimizle doymaktan, geri çekildik bir adım, kendimize bakmak, aleme bakmak, kendimizden aleme, alemden kendimize bakmak için, bir adım geriye çekildik, sakinleştik, durulduk, arındık bizi cenderesinde ufalayan hızlardan ve hazlardan, haddimizi bildik, haddimizi bulduk, aczimize dokunduk, niyet ettik besmeleyle, oruç tutmaya, oruca tutunmaya, bütün kaybolmuşluklarımızdan, bütün kaybetmişliklerimizden, bütün sürüklenişlerimizden, bütün çözülüşlerimizden oruca tutunmaya, oruca tutunup ayağa kalkmaya, nefsaniyet çöküntülerimizi dirayetle yamamaya, kullukta bolluk bulmaya, ayağa kalkmaya, dimdik ayağa kalkmaya, dimdik boyun bükmeye, boyun bükerek kıyam etmeye, saf tutmaya, saf olmaya, saflaşmaya, kul gibi rükûa gitmeye, benlik kırıp secdeye varmaya, secdede var olmaya, var olanda bir olmaya, bir olanda yok olmaya, hiç kalmayıncaya kadar secdeye varmaya, silkinip parçalanmaya, pare pare parçalanmaya, havaya karışmaya, suya karışmaya, toprağa karışmaya, toprağa kavuşmaya, niyet ettik besmeleyle, olamadıklarımızı olmaya, bulamadıklarımızı bulmaya, kılamadıklarımızı kılmaya, yırttık bütün gündelik fotoğraflarımızı, unuttuk hiçbir çuvala sığmayan kifayetsizliklerimizi, sığındık süfli ve şekilsiz ve uygunsuz kılıklarımıza aldırmadan rahmet ayına, kıvrıldık oruç ananın şefkatli kucağına, bir çöl gibi kuruduk gittik önce, yandık ki ne güzel yanmaktı bu, ezanlar okundu, Kur'an okundu, mukabelelere mukabele etti hiç farkında olmadığımız bir yeri gövdemizin, bir taze fidan gibi yeşerdik orucun kucağında, bir yavru kuş gibi tedirgin kanatlanıverdik, niyet ettik besmeleyle, oruç tutalım ve o bizi bezesin istedik böyle bir halet-i ruhiyeyle, bizi güzelleştirsin, en muhtaç halimizi sevsin, en yoksul kıyılarımızı ıslatsın rahmet dalgalarıyla, tarasın parmaklarıyla rüzgarda dağılan saçlarımızı, bize baksın, bize yakından baksın, bize hiç kimsenin bakmadığı gibi baksın, bize baksın bizi büyütsün, parmak uçlarıyla örtsün dudaklarımızı, noktalasın bütün o dünya tortulu cümleleri, bitirsin içimizi tırmalayan bütün o yalanları, kaçmaya ayarlı bütün o bahaneleri, sustursun bizi, sustursun dışımızı, sustursun içimizi, ki duyulsun seslerden münezzeh olan söz, duyulsun kalplerin ana dili, duyulsun içinde bütün kelimelerin çağıldadığı asıl kelime, neyit ettik besmeleyle, bir adım geri durduk, artık çerçöp taşıyan bu korkunç akıntıdan, herşeyin meşrulaştırıldığı bu kirli zamane sofrasından, el çektik canımızın çekmeye alıştırıldığı bütün insanlık kabahatlerinden, yalandan dolandan, zarardan ziyandan, hamuru hasetle karılmış, fesatla yoğrulmuş, kibirle boyanmış, tamahla cilalanmış bir insanlıktan geri çektik kendimizi, orada tuttuk, bize şeytanın diliyle konuşan her şeyi yasakladık kendimize, bekledik sükunetle, boşalan bütün insanlığımız dolsun diye yeniden cesetlerimize, sürgüne gönderilen bütün cengaverleri dönsün diye vatanlarına hayır sultanlığının, o sükunetle an be an baktık kendimize, içimize girip baktık, dışımıza çıkıp baktık, sevdik kendimizi, sevdik ki güzeldik Yaratan'dan ötürü, niyet ettik besmeleyle, gönül divitimizi bandık orucun mürekkebine, noktaydı hakikat, bir sıcak pide gibi bölüştük birbirimizle, sevindik çocuklar gibi, gönendik bahar vakti kırlar, bahçeler gibi, cıvıldaştık gökyüzünü şenlendiren bütün o kuşlar gibi, niyet ettik besmeleyle, uzandık baktık aynalara, aynadaki aksimiz daha güzeldi bizden, oruç tutalım ki biz de güzelleşelim diye geçirdik içimizden, güzelleşmeyi dileyelim, güzelleşmeye niyetlenelim, güzelleşmeye duralım, duralım ki sallayınca düşsün hakikat ağacından birkaç nar da bizim başımıza, alalım o narı, gidelim eve, bir nar, olsun bin tane, dolduralım çorak avuçlarımıza, çıkalım ümidin kerevetine...