gardenya 11 Report post Posted January 21, 2006 Düşünüyorum.Üç kıtaya yayılmış koskoca bir cihangirlik,n yılda bir avuç toprak haline geldi.Vebali kimin?...Kimin olduğunu bulsak ne işe yarar,vatan elden gittikten sonra… Kırk yıldır büyük devletlerin birbirleriyle kapışmasını bekledim.Bütün ümidim oydu ve Osmanlı’nın bahtını buna bağlı görürdüm.O beklediğim gün geldi,heyhat ki ben tahtta indirilmiş,ülkemi idare edenler de akıl basiretinden uzaklaşmışlardı.Kırk yıl beklediğim büyük fırsat bir daha ele geçmemek üzere Osmanlı’nın elinden çıkıp gitti. Otuz bu kadar yıl tahttan uzaklaşmamak için çalışmışsam bunun içindi…Otuz bu kadar yıl ne yapmışsam,doğrusu ve yanlışıyla beraber hepsi bunun içindi.Bu sırrı kırk yıl içimde sakladım.Ahfadıma beni tanımaları için anlatacağım.En güvendiğim sadrazamlarıma bile açmadım.Çünki sınayarak öğrendim ki iki kişinin bildiği şey sır olmaktan çıkıyor.Oysa bunun yabancı devletlerce bilinmemesi gerekiyordu.Osmanlılar ancak böyle bir fırsatı zamanında ve basiretle kullandıkları taktirde kurtulacaklar,yeniden büyük devlet olacaklardı. Bu kanaate nereden ve nasıl ulaştığımı anlatabilmekliğim için tahta çıktığım günlerde dünyayı ve memleketi nasıl bulduğumu bilmek lazımdır.Ben bu kanaate o günlerde ulaşmış değilim.Rus muharebesini kaybettikten ve bu muharebe içinde büyük devletlerin içinde büyük devletlerin bize bakışlarını yakından gördükten sonra edindim.Tek başına yaşayacak ve direnecek gücümüz yoktu.Bizi parçalamakta birleşmiş düşmanlarımız kendi aralarında parçalanırsa ve biz de bu parçalardan birinin vazgeçemeyeceği kuvvet olabilirsek yeniden dünya için söz sahibi olabilirdik.Büyük devletler arasındaki rekabetin eninde sonunda onları çatışmaya götüreceği gözler önündeydi.Öyleyse Osmanlı Devleti bir çatışmaya kadar parçalanma tehlikelerinden uzak yaşamalı ve çatışma günü ağırlığını ortaya koymalıydı.İşte benim 33 yıl süren siyasetimin sırrı.18 Mart 1917 ........................ (Bu milli gazetenin bir ekiydi,araştırma yapmadım kesinliğiyle ilgili ) Quote Share this post Link to post Share on other sites
Cile54 23 Report post Posted January 24, 2006 Sultan Abdülhamit Cennetmekan bir avuç toprağı satmadığı için kızıl sultan yakıştırması yapılır ve bizim boş beyinli mankafalar da buna inanır, Yüce Hakan'ın resimlerine domates atar. Neden? Batı o'na kızıl dedi diye!.. Abdülhamin Han'ı sizlere anlatmaya zaten gerek yok. O tüm dünyaya meydan okumuş bir sultan. Mükemmel devlet yöneticiliği, ilm-i siyaseti, sabrı, asaleti, ve imanı ile bir örnek. O devletin en gereksiz evrağına bile abdestsiz imza atmamış bir insan. Bu yazının kesinliği hakkında bir şey diyemiyeceğim fakat, Sultan Abdülhamit Han hakkında okuduğum kitaplardan ve kendi hatıralardan yola çıkarak şunları söylemek istiyorum; bu yazılanlar ile Abdülhamit Han'ın izlediği politikanın aynı yönde olduğu söylenebilir. Quote Share this post Link to post Share on other sites
gardenya 11 Report post Posted January 24, 2006 Bu yazının kesinliği hakkında bir şey diyemiyeceğim fakat, Sultan Abdülhamit Han hakkında okuduğum kitaplardan ve kendi hatıralardan yola çıkarak şunları söylemek istiyorum; bu yazılanlar ile Abdülhamit Han'ın izlediği politikanın aynı yönde olduğu söylenebilir. Haklısınız,ben de o yüzden yazdım Quote Share this post Link to post Share on other sites
Achar 116 Report post Posted April 13, 2007 Yazının kesin olduğuna emin olabiliriz. Abdülhamid Han'ın hatıra defterinde var. http://www.mecelle.com/hatira-defteri/33-y...etin-sirri.html Quote Share this post Link to post Share on other sites
mudejar. 0 Report post Posted April 13, 2007 merhabalar. yeni okumaya başladığım n.f.k eserleri içinde neredeyse her on sayfada bahsi geçmekte olan "aletin ve ruhun birleşimi" olan aktivizmin bir bünyede gerçekleştirilmiş hali. manevi dünyaların başkumandanı bir de padişah olursa,karşımıza abdülhamid çıkıyor. onu suçlayanların birkaç çeşit yönelimi var. bu sınıflardan biri,elinde tuttuğu elmasın değerini anlamayan primat mesabesindedir.zira,maymun bir elması tutabilir;ama onun ne olduğunu,taşıdığı değeri anlamaz. tutar,pislediği yere atar.maymundan beklenir. bir sınıf da,şahlanışımızın anahtarlarından olacak olan bu nadide ibreti,nasihati bize düşman kılmaya çalışır. bilinçli olarak hem de. onların hangi sınıfa dahil olduğunu söyleyemiyorum bile. saygılarımla. Quote Share this post Link to post Share on other sites