Alp_Arslan 0 Report post Posted July 22, 2005 ZİNDAN'DAN MEHMED'E MEKTUP Zindan iki hece. Mehmed'im lafta! Baba katiliyle baban bir safta! Bir de geri adam, boynunda yafta... Halimi düşünüp yanma Mehmed'im! Kavuşmak mı?.. Belki... Daha ölmedim! Avlu... Bir uzun yol... Tuğla döşeli, Kırmızı tuğlalar altı köşeli. Bu yol da tutuktur hapse düşeli... Git ve gel... Yüz adım... Bin yıllık konak Ne ayak dayanır buna, ne tırnak! Bir alem ki, gökler boru içinde. Akıl almazların zoru içinde Üstüste sorular soru içinde. Düşün mü, konuş mu, sus mu, unut mu? Buradan insan mı çıkar, tabut mu? Bir idamlık Ali vardı, asıldı Kaydını düştüler, mühür basıldı. Geçti gitti, birkaç günlük fasıldı Ondan kalan, boynu bükük ve sefil; Bahçeye diktiği üç beş karanfil... Müdür bey dert dinler, bugün "maruzat"! Çatık kaş... Hükümet dedikleri zat... Beni Allah tutmuş kim eder azat? Anlamaz; yazısız, pulsuz dilekçem... Anlamaz! ruhuma geçti bilekçem! Saat beş dedi mi, bir yırtıcı zil Sayım var, maltada hizaya dizil! Tek yekün içinde yazıl ve çizil! İnsanlar zindanda birer kemmiyet; Urbalarla kemik, mintanlarla et. Somurtuş ki bıçak, nara ki tokat; Zift dolu gözlerde karanlık kat kat... Yalnız seccademin yönünde şefkat Beni kimsecikler okşamaz madem Öp beni alnımdan, sen seccadem! Çaycı getir ilaç kokulu çaydan! Dakika düşelim, senelik paydan! Zindanda dakika farksız aydan Karıştır çayını zaman erisin Köpük köpük, duman duman erisin! Peykeler, duvara mıhlı peykeler Duvarda, başlardan yağlı lekeler Gömülmüş duvara, baş baş gölgeler... Duvar, katil duvar yolumu biçtin Kanla dolu sünger... Beynimi içtin Sükut... Kıvrım kıvrım uzaklık uzar Tek nokta seçemez dünyada nazar Yerinde mi acep, ölü ve mezar? Yeryüzü boşaldı habersiz miyiz? Güneşe göç var da, kalan biz miyiz? Ses demir, su demir ve ekmek demir... İstersen demirde muhali kemir. Ne gelir ki elden, kader bu, emir... Garip pencerecik, küçük daracık; Dünyaya kapalı, Allah'a açık Dua, dua eller karıncalanmış; Yıldızlar avuçta, gök parçalanmış Gözyaşı bir tarla, hep yoncalanmış Bir soluk, bir tütsü, bir uçan buğu İplik ki incecik, örer boşluğu Ana rahmi zahir, şu bizim koğuş Karanlığında nur, yeniden doğuş... Sesler duymaktayım; Davran ve boğuş! Sen bir devsin, yükü ağırdır devin! Kalk ayağa, dimdik doğrul ve sevin! Mehmed'im, sevinin, başlar yüksekte! Ölsek de sevinin, eve dönsek de! Sanma bu tekerlek kalır tümsekte! Yarın elbet bizim, elbet bizimdir! Gün doğmuş, gün batmış, ebed bizimdir 1961 Necip Fazıl Kısakürek Quote Share this post Link to post Share on other sites
Alp_Arslan 0 Report post Posted July 22, 2005 S.A Biraz once tekrar dinledim bu siiri, sonra aldim Cileyi onume kendim bir kez daha okudum ayni siiri. Ustad'in en cok sevdigim siiridir bu. Hayatimda hic zindana girmedim. Ama okuduktan sonra bu siiri, gercekten huzunlendim, anlamaya calistim nasil bir his oldugunu. Hisler ancak bu kadar guzel sozlere dokulebilir. Quote Share this post Link to post Share on other sites
M-B-U 0 Report post Posted July 22, 2005 Mehmed'im, sevinin, başlar yüksekte! Ölsek de sevinin, eve dönsek de! Sanma bu tekerlek kalır tümsekte! Yarın elbet bizim, elbet bizimdir! Gün doğmuş, gün batmış, ebed bizimdir ------------------------ S.A Beni en çok etkileyen mısralar bunlardır... Sağolasın paylaşım için... Selametle Quote Share this post Link to post Share on other sites
ToKSiN 6 Report post Posted July 22, 2005 Yarın elbet bizim, elbet bizimdir!Gün doğmuş, gün batmış, ebed bizimdir S.A. Üstad yine her zamanki mükemmel bitirişlerinden yapmış. Gerçekten çok güzel bir şiir. Selametle... Quote Share this post Link to post Share on other sites
ayse 0 Report post Posted July 28, 2005 Somurtuş ki bıçak, nara ki tokat; Zift dolu gözlerde karanlık kat kat... Yalnız seccademin yönünde şefkat Beni kimsecikler okşamaz madem Öp beni alnımdan, sen öp seccadem! hele bu mısralar her okudugumda cok cok duygulandırıyor beni :) Quote Share this post Link to post Share on other sites
luchesse 4 Report post Posted July 28, 2005 üstad'ın her şiiri ayrı bir lezzettedir. Ben daha en çok şu şiiri seviyorum diyemiyorum. Doğrusunun da bu olması lazım bana göre çünkü ÜSTAD Türk edebiyatının en kaliteli ve mükemmel şairidir. O imanını ve Edebi sanatını bir potada kaynatmasını bilen tek şairdir Türk edebiyatında Ama böyle bir şair bir daha Edebiyatımız da görülmez. Bundan dolayı Kıymetini çok iyi bilmemiz gerekiyor. seLametLe Quote Share this post Link to post Share on other sites
YuSe 0 Report post Posted July 29, 2005 bu şiirine bitiyorum yav... Üstad işte daha ne kadar güzel yazılabilirdi ki :) Quote Share this post Link to post Share on other sites
Ahmet 2 Report post Posted August 3, 2005 Bu şiiri okuduktan sonra insanın zindana girip göresi geliyor:) Şaka bir yana üstadın her şiirinde ayrı bir lezzet var değişik duygulara tercüman olarak. Hüzünle anlatıyor bir şeyleri ama birden çoşuyor, çoşturuyor. Üstad bu... Bu şiirin beni en fazla etkileyen kısmı : Garip pencerecik, küçük daracık; Dünyaya kapalı, Allah'a açık İnsan düşünmek istiyor bu mısralarla... Quote Share this post Link to post Share on other sites
babaconda 0 Report post Posted September 8, 2005 walla yeniyim ama çook duygulandım Quote Share this post Link to post Share on other sites
Vuslat Rana 0 Report post Posted September 9, 2005 Mehmed'im, sevinin, başlar yüksekte! Ölsek de sevinin, eve dönsek de! Sanma bu tekerlek kalır tümsekte! Yarın elbet bizim, elbet bizimdir! Gün doğmuş, gün batmış, ebed bizimdir ......................................................... ölsen şehit olursun kalsan gazi islami şuurda yoktur umutsuzluğun yeri.... Quote Share this post Link to post Share on other sites
mehlika 0 Report post Posted October 25, 2005 seni zindana atanlarda elbet bulur allah1ndan diyorsun ya yar1n elbet bizim elbet bizimdir gün dogmus gün batm1s EBED BIZIMDIR!!!!!!!!!!!! IZINDEYIZ ÜSTADIM.................................. Quote Share this post Link to post Share on other sites
karayell 0 Report post Posted January 12, 2006 bu şiir necip fazılın harika şiirlerinden biri..yazandan ALLAH razı ola.... anlamak için yaşamak ve farkında olmak gerekir... yosa tabiri caizse bir kulaktan girer ve diğerinden jet hızıyla !!!!(çıkar)...öylesine dinlenmiş bir müzik gibi değiliidr olmamalıdır şiirler... :) Quote Share this post Link to post Share on other sites
deniz_mavidir 8 Report post Posted January 20, 2006 "Beni Allah tutmuş kim eder azat?" bu sözün üstüne söz olur mu???? Quote Share this post Link to post Share on other sites
yusuf 40 1 Report post Posted January 23, 2006 Necip Fazıla Mektup Aydın iki hece üstadım lafta Sağcı ile solcu aynı safta Bir de Müslüman gerici, boynunda yafta Halimizi düşünüp yanma üstadım Kavuşmak mı? kim bilir daha uyanmadım Hayat... bir uzun yol.. mayın döşeli Dost dediklerimiz dört köşeli Bir elleri Kur'an bir elleri rakı şişeli Gel ve git on perdeli bin yıllık devlet Buna ne vatan dayanır ne millet Bir ülke ki, düşünce boru içinde Akıl, almazların zoru içinde Üst üste sorular soru içinde Düşünme, konuşma unut Ne altın olduk ne yakut Bir idamlık Apo vardı, asılmadı Söz verdiler erkekçe tutulmadı Binlerce şehit verdik unutulmadı Onlardan kalan boynu bükük ve sefil Ana, çocuk ve sevdiği karanfil Bakan bey bizi dinler bu gün maruzat Çatık kaş hükümet dedikleri zat Beni insan tutmuş, Allah eder azat Anlamaz yazısız pulsuz dilekçem Anlamaz! ruhumu aldı bilekçem Saat beş dedi mi, bir garip ezan Saf tutar camide üç beş yaşlı müslüman Ne iman kaldı ne Kur'an İnsanlar toplumda birer kemiyet Urbalar mini podyumlar et Konuşma ki suç, düşünme ki yasak İnsan ki makama mevkiye tutsak Hani bir senin bıraktıklarını hatırlasak... Affet bizi üstadım Hasan Mahir Quote Share this post Link to post Share on other sites
vuslateli 0 Report post Posted January 24, 2006 s.a mehmedler hapse girse bile her karanlıgın aydınlıgı vardır ve mutlaka bizim sonumuzun da aydınlık olacagından kasdediyor Quote Share this post Link to post Share on other sites
hayatın suyu... 0 Report post Posted December 23, 2006 Evet gerçekten çok harika bir şiir... Bunu bence , sadece kalbi paslanmış biri anlayamaz... ALLAH herkese bu mısraları anlayabilecek düşünce kabiliyeti versin... herkese selamlar... Quote Share this post Link to post Share on other sites
zizou 0 Report post Posted August 5, 2007 Mehmed'im, sevinin, başlar yüksekte! Ölsek de sevinin, eve dönsek de! Sanma bu tekerlek kalır tümsekte! Yarın elbet bizim, elbet bizimdir! Gün doğmuş, gün batmış, ebed bizimdir sanırım üstad mesaj veriyor bize.bu tekerlek kalmaz tümsekte diyor ve burda iş biz türk gençliğine düşüyor.üstadın yolunda var gücümüzle çalışmalı ve onun amacına hizmet etmeliyiz. Arkadaşlar ben şiirdeki bi kaç yeri sormak istiyorum. Zindan iki hece. Mehmed'im lafta! Baba katiliyle baban bir safta! Bir de geri adam, boynunda yafta... bu kısımda birde geri adam boynunda yafta ile ne demek istiyo bu birinci sorum. İnsanlar zindanda birer kemmiyet; Urbalarla kemik, mintanlarla et kemmiyet,urba ve mintan ne demek bu ikinci sorum. bilen arkadaşlar cevaplarsa sevinirim Quote Share this post Link to post Share on other sites
Muvazene 190 Report post Posted August 6, 2007 İnsanlar zindanda birer kemmiyet;Urbalarla kemik, mintanlarla et kemmiyet,urba ve mintan ne demek bu ikinci sorum. Acizane yorumum şöyle: Kemiyet; sayılabilen, ölçülebilen miktar, sayı olarak belirtilen değer anlamındadır. Mesela rafta 10 adet kitap bulunması onun kemiyet ölçüsüdür. Bir de keyfiyet kelimesi vardır ki, o da; nitelik, özellik, kalite anlamlarındadır. Raftaki 10 adet kitabın içinde yazılı olan, verilmek istenen mananın değeri ise sayı ile belirtilemez, ölçülemez, anlatılamaz. Mana, sayı ve madde üstü bir kavram olduğu için kemiyet değil keyfiyet ölçüsü ile anlatılır. Kemiyet ifadesi maddi olanı, maddeyi, dış görünüşü ifadelendirirken; keyfiyet, ruhu, iç âlemi, manevi yönü temsil eder. İnsanların zindanda birer kemiyet olması, onların “ insanlık” vasıflarından kopartılıp, sadece sayı olarak, madde olarak yer kaplaması, onlara sadece bu gözle bakılması; ruh, fikir, iç alem yönlerinin yok sayılması anlamındadır. Ha 10 tane taş, ha 10 tane insan, ne farkı var, ikisi de 10 tane ! diye bir örnekleme yaparak, insanın kemiyet ölçüsü ile değerlendirildiğinde varılan noktayı görebiliriz. Böyle bir görüşün hâkim olduğu yerde de insan sadece et ve kemik yığınından başka bir şey değildir. Ne kadar çok insan, o kadar çok et ve kemik demektir. Urba ve mintan giysi anlamına geldiğinden, insan, içi kemik ve et dolu giysiler yığınıdır. ( Manada ve maddede batırılan toplumlarda da, sadece zindanda değil, hayatın her alanında birer kemiyettir insanlar. ) Quote Share this post Link to post Share on other sites
zizou 0 Report post Posted August 9, 2007 Cevap için çok teşekkür ederim. ilk sorumun cevabını da verirseniz çok mutlu olurum. Quote Share this post Link to post Share on other sites
Muvazene 190 Report post Posted August 9, 2007 Zindan iki hece. Mehmed'im lafta!Baba katiliyle baban bir safta! Bir de geri adam, boynunda yafta... bu kısımda birde geri adam boynunda yafta ile ne demek istiyo bu birinci sorum. Gene acizane bir yorum yapalım: İlk mısradan başlayacak olursak: Zindan, lafta iki hecedir. Ancak lafta sadece iki hecelik olan bu mekân, insanın ( Üstadın ) ruhunu girdaplar içinde sürükleyen, boğan, yutan, ezen, tırmık tırmık pençeleyen iğneli bir fıçıdır. Orada zaman, değirmenin buğdayı öğüttüğü gibi insanı öğütme ve parçalama işine memurdur. Lafta iki hecelik olan zindan, ruhta derin yaralar bırakacak güçtedir. Baba katiliyle babanın ( tek suçu gerçeği haykırmak olan Üstadın ) birisi, en ulvi işe kendini adayan, diğeri insanoğlunun en süfli eylemini işleyen iki insanın aynı safta olması; zirve ile çukurun, elmas ile taşın, çöplük ile gülistanın, lağım suyu ile zemzemin eş tutulması kadar abes, hasis, murdar, şeni ve adalet dışıdır. Adaletin, adaletsizlik olduğu devirde ( ki o devir hala sona ermemiştir ) bu zıtlıklar aynı safta bulundurulmaktadır. Bu iki kişinin dışında bir de boynunda yafta olan gerideki adam vardır zindanda. ( yafta: Üzerine asıldığı şeylerle ilgili bir bilgi veren kâğıt parçası ) Adamın boynundaki yafta, onun idamlık olduğunun ilanı için asılmıştır boynuna diye düşünüyorum. İdamlık olan suçlu yaftalanmıştır. Üstad, baba katili ve boynu yaftalı adam aynı zamanda zindanın muhtevasını da temsil eden öğelerdir diye düşünüyorum. Üstad gibi suçsuzlar, baba katilleri ve idamlıklar. Hepsi bir arada. *Şiirin, bir başka kıtası hakkında yapılan yorumu okumak için tıklayınız. Quote Share this post Link to post Share on other sites
webtr 0 Report post Posted August 10, 2007 Mehmed'im, sevinin, başlar yüksekte! Ölsek de sevinin, eve dönsek de! Sanma bu tekerlek kalır tümsekte! Yarın elbet bizim, elbet bizimdir! Gün doğmuş, gün batmış, ebed bizimdir tam anlamıyla bir üstada yakışır dizeler harika Quote Share this post Link to post Share on other sites
NFK-Fan 285 Report post Posted August 13, 2007 Zindan iki hece. Mehmed'im lafta!Baba katiliyle baban bir safta! Bir de geri adam, boynunda yafta... bu kısımda birde geri adam boynunda yafta ile ne demek istiyo bu birinci sorum. Selamlar, Ben bu mısrayı Reyhan arkadaşımızdan biraz farklı yorumluyorum. "Geri adam" yaftası ile kastedilen, baba katiliyle bir safta tutulan kişi, yani üstadın kendisi olmalıdır gibi geliyor bana. Malum, kendisi yaşadığı devirde sürekli olarak "Gerici, mürteci" benzeri ifadelerle sıfatlandırılmış, "süper mürşit" gibi sefil yaftaların, beyinsizlik kokan adi etiketlerin hedefi olmuştur. Baba katilleriyle aynı safta dizilmeye mecbur bırakılışının sebebi de, onun bu şekilde sıfatlandırılmasına vesile olan iman mücadelesinden başka bir şey değildir. Bu mısrada, "Bir de geri adam, boynunda yafta" ifadesiyle kendisine yöneltilen "geri adam", yani "gerici" yakıştırmasından bahsediyor gibidir üstad bence, zira mevzubahis ifade de bir fikir adamı olan üstadın, ehliyetsiz ve selahiyetsiz hakim müsvettelerince, yani resmi ideolojinin kalemşörlerince verilmiş bir idam fermanı gibidir ve kelimenin tam manasıyla bir yaftadır, kelime manasıyla etikettir. Onun keyfiyetine, dediklerine, fikirlerine dikkat etme fırsatına kavuşamadan, insanların gözüne çarpan ve onun her tabakaya ait insanlar tarafından derinlemesine tahlil edilmesine engel teşkil edebilen bir "gerici" yakıştırmasıdır sözkonusu olan sanki. Yanılıyor olabilirim, hatalı olduğumuzu düşündüğünüz noktaları belirtirseniz biz de kendimizi geliştirebilir, gerektiği şekilde düzeltebiliriz. Saygı ve selamlarımla Quote Share this post Link to post Share on other sites
cihat 28 Report post Posted August 13, 2007 "Geri adam yaftası" hakkında NFK-Fan ile aynı görüşteyim. Üstadın hakikate açılan fikir penceresinin önüne kalın bir önyargı duvarı çekip, dev sancılarla kafasında billurlaştırdığı mukaddes fikriyatını adi bir el çabukluğuyla ört pas etmek, onların ölü doğmasını sağlamak için Üstad defalarca gericilikle itham edilmiştir. Bu yafta (önyargı) sadece zindanda değil, hayatın her şubesinde, üstadın her ibda hamlesine engel teşkil etmiştir. Quote Share this post Link to post Share on other sites
Ottoman1453 0 Report post Posted May 18, 2010 Üstadın en güzel şiirlerinden..geçenlerde ezberledim sürekli okuyorum kendi kendime. Quote Share this post Link to post Share on other sites
htcdrn 1 Report post Posted June 26, 2010 rabbim zindanda günahsız yere yatanlara sabır ve hayırlı bir şekilde ordan çıkmalarını nasib eylesin.. (Amin) Quote Share this post Link to post Share on other sites