Kırım Bize Çok Yakın

[gardenya 11]

Türkiye’ye Kırımlı Müslüman kardeşlerimizin dualarıyla uğurlandık. Kırım, Anadolu insanını artık rüyalarında görmemeli, orada gerçekleştirilmesi gereken onlarca proje bizleri bekliyor.

 

Ali Ertuğrul Atakul

 

İHH İnsani Yardım Vakfı olarak yaklaşık on senedir Kırım’da kurban çalışması yürütüyoruz. On senedir bu coşkuyu hem yaşıyor, hem de unutulduklarını düşünen bu Müslüman kardeşlerimize yaşatıyoruz.

 

Fatih Sultan Mehmet döneminde ilhak oldukları Osmanlı Devleti zayıflamaya başladığında Kırımlı Tatar Müslümanların da sıkıntılı dönemleri başladı. Kırım Savaşı (1851) sırasında buradan göç etmeye başlayan Tatar Müslümanlar 50 binin üzerindeki nüfuslarıyla bugün, Romanya’da Osmanlı mirası olarak varlıklarını sürdürmekteler. Ukrayna’ya bağlı özerk bölgelerden biri olan Kırım’ın üç milyona varan nüfusunun ancak %10 kadarı Kırımlı Müslümanlardan oluşuyor.

 

Biz de bu Müslüman nüfusun yaşadığı bölgeler olan Kirovski, Bilegovski, Büyükonlar ve Bahçesaray’da kurbanlarımızı keserek hazırladığımız paketleri Kırım Gençlik Cemiyeti partnerliğinde 25 ayrı noktada dağıtma imkanı bulduk. Bayramın ilk iki gününde nihayete erdirdiğimiz kesim çalışmalarımızı, yardımları kabul eden yoksul insanların duaları süsledi. Tam 650 ihtiyaç sahibi aileye ulaştığımız kurban dağıtımımız gerçekten görülmeye değerdi.

 

Bayram namazını Bahçesaray’a 40 km mesafede, dağların arasında yer alan güzel mi güzel bir köyün camisi olan Albat Camii’nde kıldık. İnsanların sıcaklığı buz gibi havayı delip geçiyordu. Köy halkına verilen yemeğin ardından onlarla dostça vakit geçirip hoş sohbetler ettik.

 

Bahçesaray Yaşlılar Evi’ndeki Almas nineden dedesinin İstanbul’a nasıl gittiğini, orada gezdiği yerleri ve geçirdiği bir günü dinlerken Kırım’da Anadolu’ya nasıl özlem duyulduğunu anladık.

 

Bir Türk tarafından yaptırılan bu üç katlı yaşlılar evindeki kurban dağıtımlarımız, Almas nine gibi yaşlı ve kimsesiz insanların gözyaşları eşliğinde gerçekleşti. Blegorski’deki çalışmalarımıza yeni Müslüman olan bir Rus da katılmıştı, onun heyecanı, tabi ki bambaşkaydı.

 

Dağıtımlarımıza 30 Kırımlı gencin yanı sıra Akmescit Devlet Üniversitesi’nde öğrenimlerini sürdüren Türk öğrenciler de katıldılar. Bayramı gurbette geçirmenin zorluğunu bizimle birlikte dağıtımlara katılarak hafiflettiler. Dağıtım noktalarımızdan biri de Radnikava Camii oldu. Burada toplananlar dışında dul ve yetimler de sevindirildiler. Cami hocasının “Türkiyeli Müslümanların kurbanları tüm misyoner çalışmalara darbe vuruyor. Buraya sadece ziyarette bulunmanız bile bize moral veriyor.” sözleri oldukça anlamlıydı.

 

Yoğun çalışmalarımız sırasında, geçtiğimiz Ramazan ayında yardımda bulunduğumuz yoksul aileleri ziyaret etmeyi ve hatırlarını yeniden sormayı da ihmal etmedik. Bunlara da kimisi gıda, kimisi elbise, kimisi de okul harçlığı olmak üzere hediyeler bıraktık. Bir garaja sığınan ve o şiddetli soğukların yaşandığı günlerde kendilerini ısıtacakları hiçbir şeyleri olmayan bir aileye hediye ettiğimiz soba ise o aile için oldukça anlamlıydı.

 

Kırım’daki misafirliğimizin sonlarına doğru Kırım Meclisi Başkanı Mustafa Cemil Kırımlıoğlu’nu da ziyaret etmeyi unutmadık.

 

Türkiye’ye Kırımlı Müslüman kardeşlerimizin dualarıyla uğurlandık. Kırım, Anadolu insanını artık rüyalarında görmemeli, orada gerçekleştirilmesi gereken onlarca proje bizleri bekliyor.

 

www.ihh.org

[gardenya 11]

Dünyanın diğer müslümanlarından diğer ve daha doğru olan ifadeyle diğer müslüman kardeşlerimizin ahvalinden haberdar olmamız için bu seyahatnameler kısa ve akıcı üsluplarıyla iyi gider diye düşündüm ,inşallah devamını da sık sık yayınlamaya çalışacağım.

Selamun Aleyküm...