Lua Cheia 1 Report post Posted September 21, 2009 En azından Cumhuriyet tarihi boyunca, onun gibi pekçok meziyeti üzerinde barındıran bir sanat ve fikir adamı gelmediği kesin... Saygı ve selamlarımla Buna katılıyorum.. Çile üstadın beğendiğim şiiridir.Teşekkürler. Quote Share this post Link to post Share on other sites
CahCah 0 Report post Posted September 26, 2009 Bence 'Çile', üstadın diğer tüm şiirlerinden önce gelir ve üstadın en sevdiğim şiiri 'Çile'. Anlayamıyorum, 'Çile' varken diğer şiirler nasıl ön plana çıkıyor. Üstad ömrü boyunca yaşadığı ruh halini 'Çile'de ifade etmiş. 'Çile' yi ilk başa koymayan insanların, üstadı tam anlamadığını (ve anlayamayacağını) düşünüyorum.. Yada,inadına anlamak istemediklerini düşünüyorum bende . Yazık Quote Share this post Link to post Share on other sites
poyrazz 0 Report post Posted October 1, 2009 :) Diz çök ey zorlu nefs, önümde diz çök! Heybem hayat dolu, deste ve yumak. Sen bütün dalların birleştiği kök; Biricik meselem, Sonsuza varmak... Quote Share this post Link to post Share on other sites
muratti 2 Report post Posted October 6, 2009 Üstad bu şiiri i yazdığından hemen sonra,Abdulhakim Arvasi hazretlerine okumuş ve bu dizenin ilk satırındaki nefs sözcüğünü ''kader''in yerine koyup değiştirmesini söylemiştir.Üstadın kitabında okumuştum.Kitabın adını hatırlamıyorum ama Üstaddan okuduğumu çok iyi biliyorum Quote Share this post Link to post Share on other sites
nfk üstadım 0 Report post Posted October 9, 2009 Üstad bu şiiri i yazdığından hemen sonra,Abdulhakim Arvasi hazretlerine okumuş ve bu dizenin ilk satırındaki nefs sözcüğünü ''kader''in yerine koyup değiştirmesini söylemiştir.Üstadın kitabında okumuştum.Kitabın adını hatırlamıyorum ama Üstaddan okuduğumu çok iyi biliyorum haklısın kardeşim bende okumuştum büyük Üstad*ımız ne kadar düşünceli ve titiz bu konularda... Quote Share this post Link to post Share on other sites
Muvazene 190 Report post Posted October 24, 2009 Mehmed Niyazi Özdemir anlatıyor: Lisan öğretmenim ünlüce bir Alman şairiydi. Bir gün ona: Ben ki toz kanatlı bir kelebeğim, Minicik gövdeme yüklü kaf dağı Bir zerreciğim ki arşa gebeyim, Dev sancılarımın budur kaynağı kıtasını anlatmıştım. Günlerce benim anlatabildiklerimin üzerinde durduktan sonra bana şunu söylemişti: "Sanki insanın yeni bir boyutu ile karşı karşıyayım." (Mustafa Miyasoğlu - Necip Fazıl Armağanı - Sh. 159) Quote Share this post Link to post Share on other sites
Gökan Öztürk 29 Report post Posted December 6, 2009 Bugün bir daha okudum çileni üstadım, sayısını unuttum kaç sefer okumuşum kaç sefer gidip gelmişim.. Bir Necip Fazıl daha gelir mi bilinmez amma Allah (c.c) Necip Fazılların sayılarını arttırsın hasretiz hem de çok... Quote Share this post Link to post Share on other sites
nfk321 7 Report post Posted February 16, 2010 «Çile» şiirimi de derin derin dinlediler. Ve sükût... Hattâ memnuniyetsiz bir sükût... Sonradan ben at derin derin düşündüm; ve bu memnuniyetsiz sükûtu, şiirin kendilerine okunan ilk şeklindeki bazı edeb hatalarına yordum. Gerçekten, şiirde, onun ilk yazılış şeklinde, mukaddes ölçüleri taşırır gibi edalar vardı. Vefatlarından sonra bunları düzelttim. (O ve Ben s.139) Çile kitabında yer alan şiir değiştirilmiş hali sanırım.Bu şiirin ilk hali yayınlandı mı?Yayınlandıysa nasıl ulaşabilirim Quote Share this post Link to post Share on other sites
Muvazene 190 Report post Posted February 17, 2010 Selamlar, Bu şiirin ilk hâli Yeni Mecmua'da neşredilmişti. Aşağıdaki linkten şiirin ilk versiyonuna ulaşabilirsiniz. Bilhassa şiirin son mısraı olan "Diz çök zorlu kader, önümde diz çök!" cümlesinde geçen kadere diz çök demenin mukaddes ölçüyü taşırdığını, diz çökmesi gerekenin kader değil nefs olduğunu Üstad belirtmiş ve şiirini daha sonra bu minvalde değiştirmişti. http://www.n-f-k.com/nfkforum/index.php?sh...ost&p=13738 Quote Share this post Link to post Share on other sites
nfk321 7 Report post Posted February 17, 2010 Selamlar,Bu şiirin ilk hâli Yeni Mecmua'da neşredilmişti. Aşağıdaki linkten şiirin ilk versiyonuna ulaşabilirsiniz. Bilhassa şiirin son mısraı olan "Diz çök zorlu kader, önümde diz çök!" cümlesinde geçen kadere diz çök demenin mukaddes ölçüyü taşırdığını, diz çökmesi gerekenin kader değil nefs olduğunu Üstad belirtmiş ve şiirini daha sonra bu minvalde değiştirmişti. http://www.n-f-k.com/nfkforum/index.php?sh...ost&p=13738 Tamam ablacığım teşekkürler. Quote Share this post Link to post Share on other sites
vasifsiz 28 Report post Posted February 22, 2010 Bu nasıl bir dünya, hikâyesi zor; Mekânı bir satıh, zamanı vehim. Bütün bir kainat muşamba dekor, Bütün bir insanlık yalana teslim. "Muşamba" dan murad, şimdiki tabiriyle "naylon" mudur? Quote Share this post Link to post Share on other sites
nfk321 7 Report post Posted February 22, 2010 Bu nasıl bir dünya, hikâyesi zor;Mekânı bir satıh, zamanı vehim. Bütün bir kainat muşamba dekor, Bütün bir insanlık yalana teslim. "Muşamba" dan murad, şimdiki tabiriyle "naylon" mudur? Muşamba dekor denildiğine göre öyledir herhalde. Quote Share this post Link to post Share on other sites
furkan-NFK 4 Report post Posted August 27, 2010 Belkide bu tür fikir sancılarını yeryüzüne gelmiş bütün şairler, dahiler, filozoflar, hatta hepimiz yaşadık; ama hiç birimiz böyle güzel anlatamazdık... Ne yalanlarda var, ne hakikatta. Gözümü yumdukça gördüğüm nakış Boşuna gezmişim yok tabiatta. İçimdeki kadar iniş ve çıkış. Gerisi boş hem de bomboş... Quote Share this post Link to post Share on other sites
Edgar 0 Report post Posted November 8, 2010 Ensemin örsünde bir demir balyoz, Kapandım yatağa son çare diye. Bir kanlı şafakta, bana çil horoz, Yepyeni bir dünya etti hediye. "O ve Ben" Kitabını okuyunca anladım bunu Mukemmel Quote Share this post Link to post Share on other sites
Guest Bir Kereye Mahsus Report post Posted December 5, 2010 EkşiSözlükte okudum da, bir yazar aynen söyle demiş: "kendisine olan hayranlıgım hergecen gun artan,ustun zekaya sahip insan.zor bi hayat,şiirin sultanı unvanını kazandıran şiirler,sonradan sahip olunan,sımsıkı sarıldıgı bir inanç.ustad bir eserinde*kahramanın ustunden kendisini soyle tarif etmiştir: ''ben başkalarinin duşunmemeye mahkum oldugu kadar duşunmeye mahkumum'' ve de cilede soyle yazmıstır. ... akrep,nokta nokta ruhumu sokmuş, mevsimden mevsime girdim böylece. gördüm ki ,ateşte,cımbızda yokmus, fikir çilesinden buyuk işkence. .... (stilizan1mg, 28.07.2005 01:58 ~ 02:01)" Gerçekten güzel bir tespit. İçimden geçenleri bir nevi okumuş bu arkadaş. Ve benim burada size sormak isteyeceğim dörtlüğü örnek vermiş. Aklıma takılır bu. Üstad, bu dörtlükte ne demek istemiştir? Yoksa yazılışta mı bir hata var? Anlayamadım yani... "Akrep, nokta nokta ruhumu sokmuş, Mevsimden mevsime girdim böylece! Gördüm ki; ateş de, cımbız da yokmuş; Fikir çilesinden büyük işkence!..." Quote Share this post Link to post Share on other sites
dogu sentez 0 Report post Posted May 19, 2011 ARKADAŞLAR ben üstadın şiirlerini çok okudum ama özellikle çile gibi şiirlerin bazı bölümlerini anlamakta çok zorlanıyorum beraber üstadın şiirlerini tahlil etsek..? Quote Share this post Link to post Share on other sites
serdengectik 58 Report post Posted May 19, 2011 bu konuda mı tahlil edelim yoksa yeni konu açıp orada mı soracaksınız Quote Share this post Link to post Share on other sites
dogu sentez 0 Report post Posted May 19, 2011 zaten arkadaşlar biraz yardımcı olmuşlar devam ettirsek daha makul olur Quote Share this post Link to post Share on other sites
serdengectik 58 Report post Posted May 19, 2011 pekala burada sorun elimizden geldiğince izah etmeye çalışalım. Quote Share this post Link to post Share on other sites
dogu sentez 0 Report post Posted May 19, 2011 mesela ensemin örsünde bir demir balyoz şekilden şekile girdim böylece bir kanlı şafakta bana çil horoz yepyeni bir dünya etti hediye burda üstadın yaptığı teşbihi anlayamadım..:) Quote Share this post Link to post Share on other sites
serdengectik 58 Report post Posted May 19, 2011 kusura bakmayın üstadın meseleyi anlattığı bir yer vardı.orayı aradıüımdan cevap vermekte geciktim. üstadın zamanında bir kadına yazdığı bir mektup ve devamını naklediyorum. " artık siz benim için tamamen luzumsuz bir şeysiniz!size erişememenin inkisarı içinde asıl erişilmesi gerekenin kim olduğunu dehşetle görüyorum.siz bana ne verseniz neticede verebilmek kudretinde kudretinde olmadığınızın ihtarcısından başka birşey olamazsınız.siz bana istediğimi veremezsiniz.siz bir hayal, bir gölge, bir benzeyiş, bir remzden ibaretsiniz.siz, mutlak yokluğunuz içinde, malikiyetin mahrumluğuna dönen şekliyle karşıma mutlak varlığı Allah'ı çıkardınız. ve tam o anda hem de bir darbenin maddi sesiyle ensesine bir balyoz indiğini duydu. kağıdı kalemi fırlattı yatağına koştu. " ve ertesi gün yepyeni bir dünyaya ayak bastı. yukardaki kısım bu olayı anlatıyor. Quote Share this post Link to post Share on other sites
ottomanıa 2 Report post Posted October 6, 2011 yok böyle bir ahenk ve akıcık.. ÜSTAD işte... arkadaşlar ben çile adlı şiir kitabını okudum başka önereceğiniz var mı Necip Fazıl dan.. Quote Share this post Link to post Share on other sites
SiyahCeket 67 Report post Posted October 7, 2011 Esselam ve Öfke ve Hiciv adlı eserlerinde de şiirleri var Üstadın. Şiir harici roman, hikaye, piyes, tarih, biyografi, tasavvuf, otobiyografi ve birçok dalda daha eseri var. Size tavsiyem ilk okumanızda her daldan bir eser seçip okumanız yönünde olacaktır. Mesela, otobiyografiden (O ve Ben) piyesten (Tohum) gibi… O ve Ben iyi bir başlangıç olabilir. Quote Share this post Link to post Share on other sites
Kalemdar 293 Report post Posted October 7, 2011 arkadaşlar ben çile adlı şiir kitabını okudum başka önereceğiniz var mı Necip Fazıl dan.. Selamlar, Yukarıdaki tavsiyeyi de göz önünde bulundurmak suretiyle; Çöle İnen Nur, İdeolocya Örgüsü, Batı Tefekkürü ve İslam Tasavvufu, Bir Adam Yaratmak, O ve Ben, Ulu Hakan İkinci Abdülhamid Han, İman ve İslam Atlası, Türkiye'nin Manzarası adlı eserlerden yola çıkarak Üstadı farklı sahalar da tanımak adına arzu ettiğiniz eserden başlayabilirsiniz. Ayrıca yeni başlayanlar için forumda daha önce açılmış olan başlığa göz atabilirsiniz. Yeni Başlayanlar İçin Saygılarımızla... Quote Share this post Link to post Share on other sites
adıdeğmez 18 Report post Posted October 7, 2011 mesela ensemin örsünde bir demir balyoz şekilden şekile girdim böylece bir kanlı şafakta bana çil horoz yepyeni bir dünya etti hediye burda üstadın yaptığı teşbihi anlayamadım.. ...Bir gece... Sabaha karşı... Herkes uykuda... Yalının yemek odasında bir yazı yazıyorum. Gecenin ilk saatlerinden beri üstüne abandığım bir yazı... Yazıda bir dünya muradı üzerindeyim. Fakat bu muradı öyle kurcalıyor, onun künhüne; içine nüfuz etmek için öyle çırpmıyorum ki, nihayet onun da, her şeyin de sınırını aşmıs gibi bir şey oluyorum. Karsıma «Rakip» ismiyle Allah çıkıyor ve artık o murat bana birşey ifade etmez oluyor. Gökte, tam bir mesafe emniyetiyle uçarken birden bire bir duvara çarpmak gibi bir hal... İnandığım dünya bir anda elimden çıkıveriyor ve ben kalemimi bırakıp dehsetler içinde başımı tutuyorum. Edebiyat ve sanat yapmıyorum, azametli bir vakıa, sert bir oluş hendesesi üzerindeyim. Tam o anda ensemde, balyozla vurulmuş gibi bir ses duyuyorum. O ân, kül olmak üzere olduğumu, yahut beynimin bir atom gibi çatlamak üzere bulunduğunu sezercesine yerimden fırlıyorum: Elektriği açık bırakarak kendimi dışarıya atıyorum, merdivenleri beyninden kurşun almıs bir yaralıdan beter bir yıkılışla çıkıyor ve kendimi yatağa atıyorum. Ve kendime, mevcut bütün enerjimle emir veriyorum: — Uyu!.. Bu öyle sert bir emir ki, cihanda benim cinsimden hiç bir fânî, nefsine böylesini verememiştir. Tam o anda, gözlerim yumulu, apaçık, bir şey görüyorum: Bir canavar, anlatılmaz bir canavar, köpek azmanı bir canavar, ağzını açmış, iğne ucundan daha sivri dişlerini çıkarmış bana hırlıyor. Uyuyorum... Yahut müthiş bir his iptali altında kendimden geçiyorum. Ertesi sabah kalktığım zaman, dünya benim için başka bir dünyadır. Bu hali biraz daha yakından görebilmek için, ondan üç dört yıl sonra yazdığım ve evvelâ (Senfoni), arkasından (Çile) ismini verdiğim ve en çok sevdiğim şiiri okumak lâzım... Ensemin örsünde bir demir balyoz; Kapandım yatağa son çare diye. Bir kanlı şafakta bana çil horoz, Yepyeni bir dünya etti hediye. (O ve Ben kitabından) 1 Quote Share this post Link to post Share on other sites