Muvazene 190 Report post Posted February 24, 2008 Gevheri'nin yaşamı birtakım söylentilere, olabilirliklere dayandırılarak aydınlatılmak isteniyor. Kırım Hanı 1. Selim Giray'ın İstanbul'a gelişinde yazdığı şiirdeki "saygılı tutum"undan onun Kırımlı olduğu sonucuna varan incelemeciler var. Önceleri asıl adının "Mustafa" olduğu sanılırken, sonradan bir şiirindeki "Bir kemter kulundur Garip Mehemmed" dizesinden adının "Mustafa" değil, "Mehmed" olduğu ileri sürülmüştür. Gene bulunan şiirlerinin incelenmesinden varılan sonuçlara göre Gevheri'nin uzun bir yaşamı olduğu anlaşılıyor. 1737 yılında yaşadığı, ancak çok yaşlı olduğu da ileri sürülen görüşler arasında. Bu duruma göre, Gevheri'nin 1737 yılından sonra öldüğü sonucu da çıkıyor.Gevheri'nin gençlik çağlarında, 1700 yılında ölen ozan ve hattat Bahri Paşa'nın "Divan Katipliği"ni yaptığı da biliniyor. Gene elde edilen bilgilere göre, Gevheri'nin iyi bir öğrenim gördüğü, hem aruzu, hem heceyi kullandığı saptanmaktadır. Aşık Ömer'le çağdaş olan Gevheri'de de Osmanlıca sözcükler, tamlamalar, "mazmun"lar görülmekte ise de, Aşık Ömer'e oranla daha yalın bir anlatımı, çok daha Türkçe sözcük kullandığı, geleneksel halk şiirine daha bağlı olduğu da görülüyor.Rumeli sınırlarından Şam'a, Arabistan'a dek birçok yerleri gezip dolaştığı, şiirlerinin verdiği sonuçlar arasında. Gevheri'nin beliren, belirlenen önemi, aruz şiirlerinden çok hece ölçüsüyle, geleneksel halk şiiri doğrultusunda yaptığı çalışmalarda ortaya çıkıyor. *Kaynak ~ Gülşen Ağlar, Bülbül Ağlar, Gül Ağlar ~ Sözün bilmez bazı nadan elinden, Edep ağlar, erkan ağlar, yol ağlar Bülbülün feryadı gonca gülünden Gülşen ağlar, bülbül ağlar, gül ağlar. Eyiye hizmet et, olasın eyi Öter defler gibi sinemin neyi Bu çarhın elinden el'aman deyi Geda ağlar, sultan ağlar, kul ağlar. Her kaçan cuşedip çağlasa seller Açılır laleler, sümbüller, güller Davulbaz çalınır çalkanır göller Şahin ağlar, turna ağlar, tel ağlar. Kamil olanların bellidir yeri Yoluna koyarlar can ile seri Hakkın didarını görelden beri Gökler ağlar, derya ağlar, sel ağlar. Gevheri der, sazın, hem sözün üstüne Armağan eyle, gel canını dosta Kimi abdal olmuş girmiştir posta Aba ağlar, hırka ağlar, çul ağlar. ~ Gel Efendim Şam'a Doğru Gidelim ~ Tazelendi âlem nevbahar oldu, Gel sevdiğim senin ele gidelim, Açıldı her taraf sebzezar oldu,Gel efendim Şam'a doğru gidelim. Tîg-i gam ile hasmını hakla, Okunu düşmanın bağrında sakla, Küheylan at ile kargı mızrakla, Gel efendim yaylalara gidelim. Andelip(bülbül)siz bağlar gülşen olmaz, Bunda gamlı gönüller şen olmaz, Bu diyarlar bana mesken olmaz, Gel efendim Şam'a doğru gidelim. İş edelim mest-i müdam olunca, Çamlıbel'de çay kenarı bulunca, Eğlenelim uz-i kasım gelince, Gel efendim Şam'a doğru gidelim. Bilemizce ola şeştar, Amma arada olmaya ağyar, Bu Gevheri bir sen bir de hizmetkar, Gel efendim çöllere doğru gidelim. Quote Share this post Link to post Share on other sites