Jump to content
Necip Fazıl Kısakürek [N-F-K.com Forum]
Sign in to follow this  
mirasyedi1

Bir Devletin Dışlanan Uzvu: Laiklik

Recommended Posts

Malumunuz laiklik sağ kesimlerce dışlanan bir devlet ilkesi.gerekçe ve

bahaneler hep aynı.din dışlanıyor,özgürlükler kısıtlanıyor şeklinde

birçok esbab zikrediliyor.ama laiklik devlet garantisi demektir.çünkü din faktörünün

devlet işlerine karışması birçok zararı da beraberinde getirmekte.İstidatsız

ve liyakatsiz ve doğru yolun sapık kollarına uzanan birçok şeyhulislamlar

vardır osmanlının son zamanlarında.bu şeyhulislamlar ittihat ve terakki cemiyeti

ve de mason teşkilatından çıkma kozmopolit fikirleri savunan şeyhulislamlar mevcuttur.

bu şeyhulislamlar vatanın bekasını zedeleyecek hareketlerinden hiçbir surette

kaçınmamışlar ve padişaha uyarı mahiyetinde fetvalar verememişlerdir osmanlının

çöküş surecinde avrupa mukallitliğinden dolayı.osmanlının çöküş sebeplerin arasında

laiklik de vardı.avrupa devletlerinde de durum aynıydı.orta çağ avrupasında birçok

bilim adamını sallandıacak şeklinde engisizyon mahkemeleri oluşmuştu.bu mahkemelere

din adamları hakimlik yapıyorlardı.kadınları yakacak ve bilim adamlarını astıracak kadar

menfi sonuçlara götüren laiksizlikti.laiklik geldikten sonra avrupa devletlerinin ne hale geldikleri

herkesçe malum.bu soylediklerimden çıkarılacak sonuç odur ki laiklik

devletin bekası için gerekli olan ana unsurlardan sadece biridir.

Türkiye laik sosyal ve hukuk devleti yolunda adım adım ilerlemektedir.buna üniversitelerde

başörtüsü özgürlüğünün başlaması bunun örneklerindendir.anlayacağınız ne devlet dine

ne de din devlete karışmalıdır.

Share this post


Link to post
Share on other sites

Mirasyedi kardeş. Yazdıklarını/dile getirdiklerini en başta yazım ve imla kurallarına, sonra mana ve madde yapısında, en sonra ise idrak ve duruş mevzuunda değerlendirmeni rica ediyorum.

...

Share this post


Link to post
Share on other sites

Arkadaşımız başta batı mukallitliğinden bahsediyor rica ederim bu laiklik bir nebzede batı menşeili değilmi?

 

Ama tesbitlerinde ne kadar doğru noktalar varsada bu şahsımız ve cemiyetimiz tarafından asla kabul görecek bir fikir değildir.

 

Ve hatta bunu ben düşünsem önce kendi yüzüme tükürür ve sen hainsin diye kendimi bir de tokatlardım.

 

Bu meseleyi bir fikir namusluluğu gösterip fazla uzatmadan reddediyorum.

Share this post


Link to post
Share on other sites

Üstadın ulu hakan kitabını okursan avrupanın özelliklerinin topyekun zararlı olmadıklarını görürsün.bu kitabı okumadığını görüyor ve bilgisizlik ve bağnazlık deyip geçiyorum.

Share this post


Link to post
Share on other sites

Milletin ve milletin değerlerinin nasıl ve ne şekilde dışlandığı gerçeğinide görmezden gelmemek derim.

...

Share this post


Link to post
Share on other sites

Laiklik hiç kimsenin dini yaşantısını özgürlüklerini sınırlamaz.fakat ülkemizde laiklik anlayışı ve uygulanışı bazı kesimin rant kavgasına alet olmuş bir devlet ilkesidir.gerçek anlamda laiklik dini dışlamaz

Share this post


Link to post
Share on other sites

üstad hakkında bana yapılan cahillik eleştirisini kabul etmemekle birlikte aşağıdaki olayı yollayıp bu yafyayı boynunuza geçiriyorum.

 

VE yönetici arkadaşlardan ricam bu hassas ve kimseye fayda sağlamayacak konuya müdahale etmelerini bekliyorum.

 

Evet, sevgili gençler, daima benim gibi konuşmaya çalışın. Çünkü davamız çeşm-i bülbül kadar naziktir, yere düşürüp kırmayalım. Bir gün, mahkemede bana hâkim sordu. Dedi ki:

“-Kuzum Necip Fazıl, zapta geçirmeyeceğim, hükümde de esas teşkil etmeyecek, şahıs olarak, dost olarak, dostluğa kabul ediyorsanız, bir sual soracağım.”

“-Buyursunlar.”

Dedim.

“-Siz lâik misiniz, değil misini?”

Dedim ki:

“-Efendim, böyle sual olur mu? Ben belki bunun için huzurunuzdayım. Ve şimdi anlayacaksınız lâik miyim, değil miyim! Fakat bir şartla cevap veririm. Hem zapta geçmesi hem de hükme tesir etmesi şartıyla...”

Ve devam ettim:

“-Ben Allah’a inanıyorum, yani Halik’a... Bütün âlemlerin Rabbına... Nasıl istersiniz ki, Allah’ı ve onun emirlerini dünyanın dışında kabul edeyim. Şimdi ben lâik miyim, değil miyim, siz karar verin!”

Dikkat edilirse burada bir incelik var; lâik miyim, değil miyim, sen karar ver!..

 

(İslâm Ve Öbürleri’nden)

Share this post


Link to post
Share on other sites

Laikliği anlayamamanız kendi içinizde haklı sebepler olabilir.üstad burda laik rejim düşmanıyım demiyor ki.işte yukarda bahsettiğim laikliği anlayamayan rant kavgacılarına güzel bir cvp vermiştir üstad.

Share this post


Link to post
Share on other sites

Arkadaşım ben sana cevap yazmazdım ama bu önemi haiz bir meseledir.

 

Ve üstadın sözleri tam bir çarpıtılmaya uğratılarak bize sunulmuştur.

 

Size bu milletin başına gelenleri uzun uzun anlatmak isterdim ama zaman ve mekan müsait değil.

 

bu milletin başına gelenleri size anlatmayacağım yığın yığınlarını bilirsiniz onun.

 

Sizden ricam bu meseleyi gurur meselesi yapdan doğruyu biraz daha araştırıp üstadın sözlerini çarpıtmamanız.

 

Ki bu bizi ve bu camiyayı kırar.

Share this post


Link to post
Share on other sites
Mirasyedi kardeş. Yazdıklarını/dile getirdiklerini en başta yazım ve imla kurallarına, sonra mana ve madde yapısında, en sonra ise idrak ve duruş mevzuunda değerlendirmeni rica ediyorum.

...

 

 

Keşke rica etmeseydim (mi).

...

Share this post


Link to post
Share on other sites

asımınnesli kardeş bu forumda herkes kendi öz düşüncesini savunur.yani gurura kapılmam merak etme.bir kaç noktadan bahsedeyim.

Abdulhamit zamanındaki bir şeyhulislam.ismi ziyaüddin.bu şeyhulislam fetvalarında her defasında Ulu Hakana saldırıyor.bunlardan biri:abdulhamit,dini anlatan,savunan görünen ama din dışı kitapları toplatıyor.ve bir meydanda yaktırmayı düşünüyor.ama meydanda çuval çuval kitapları yakmak halkı yangından dolayı tedirgin eder endişesiyle bir hamamda tek tek yaktırmayı emrediyor.bunu gören bir kaç artniyetli şahıs bu olayı çarpıtıyor ve Abdulhamit dini kitapları yaktırıyor ve fitne fesad karıştırıyor.bunların başında da şeyhulislam ziyaüddin fetva yayınlıyor Abdulhamit aleyhtarı.bu da Ulu hakana zarar veriyor tabiki.görünüz hali.idrak ediniz.

Share this post


Link to post
Share on other sites

Mehmet Alagaş ' dan 'Kimlik Seçimi' ni okumanızı tavsiye ederim.

Share this post


Link to post
Share on other sites

Kardeşim benim bu ve benzeri mevzuular hz. osman ve hz. ali zamanındada görülmüştür

o zaman bizde hilafeti kötüleyelim öyle mi?

 

Dalkavukluk her zaman yapılmıştır ama hiç biri yakıntarihimizdeki kadar olmamıştır.

Share this post


Link to post
Share on other sites

ömrü geçen her sistem yok olmaya mahkumdur.islamın halifesindeki zat eğer bu göreve liyakati yoksa ve hep bu boyle devam ediyorsa halifelik zarar getirir.tabi ben burda halifelik iyidir kötüdür demiyorum örnek veriyorum.bediüzzaman said nursinin cumhuriyet sistemini öven sözlerini bilirsiniz.

Share this post


Link to post
Share on other sites

cumhuriyet ve laikliği ayrı ayrı değerlendiremezsin ki.ülkemizdeki bu terimler birbiriyle içiçedir.birini kötülersen ötekini de kötülemiş olursun.bu da ayrı konu.

Share this post


Link to post
Share on other sites

Üstadın laikliğe bakış zaviyesi bellidir ve eserlerinde laikliğin doğuş ve yayılış evrelerini tetkik ve tahlil ettiği bölümler mevcuttur. Mümin-kafir isimli eserdeki bu mevzuyu ihtiva eden bölüm bile başlı başına yeterlidir haddizatında. ( Buraya tıklayarak okuyunuz ve okuduklarınız etrafında mülahazalarınızı tetkik ediniz) Laiklik bir devlet ilkesi değil, tahrif edildiği için dünya nizamına dair hiçbir kaidesi olmayan Hristiyanlığın kendi bağnazlığından kurtulma hamlesidir. Dünya hükmü olmayan bir dinin tasallut ve tahakkümünün getirdiği zulmeti, devletin kendi üzerinden kaldırma yöntemidir. İslam gibi ferdi ve cemiyeti, dünyayı en küçük zerresinden en büyük sistemine kadar ihata eden bir dinin laiklik kanununa tabi tutulması, sen dünya işlerine karışma denmesi, eli kolu çalışan insana, sen elini kolunu kullanma demeye benzer ki, büyük faciadır. İslam hak dindir ve en küçük zerreyi imar edecek hükümlere sahiptir. Bunu idrak ettikten sonra, buna kani olduktan, mutmain olduktan sonra laiklik denen mefhumu devşirmeye kalkmaz beşer. Liyakatsiz ve sapık kollara uzanan şeyhülislamların varolması, her hükmüyle dünyayı kuşatan İslamın dünya işlerinden ayrılması gerektiğinin gerekçesi midir? Ham yobaz ve kaba softa var diye, onlar İslamı kendi hava almaz kafalarına göre yorumluyorlar diye yani aslında o halleriyle İslama zıt oluyorlarken, mason şeyhülislamlar, kozmopolit fikirleri savunanlar var diye, bunun çözümü laiklik sistemini getirmek midir. Aslında şeyhülislam olmayan, Masonluğa hizmet gayesiyle şeyhülislam kılığına girmiş adamı örnek göstererek devletin bunlardan korunması için laik olması lazımdır demek epey abes. Su-i misal emsal olamaz. Ki bahsini ettiğiniz mason şeyhülislamlar misal kategorisine de giremezler. Orta çağdan örnek vermişsiniz. Hristiyanlığın en bağnaz misallerinin sergilendiği, artık hükmü kalmayan hristiyanlığın yaptığı eziyeti gayet güzel tespit etmişsiniz. Ancak asla ve kat’a eş tutulamayacak olan hristiyanlık ile İslamı aynı kefeye koyup, hristiyanlık dini için ortaya atılan laiklik ilkesini neden İslama da yamamama çalışalım? Bahsettiğiniz menfiliklerin hepsi zaten islamın reddetiği, gerçek anlamda İslam yaşansa zaten zuhur etmeyecek hadiseler. Evet laiklik geldikten sonra Avrupa maddi sahada gelişmeye başladı. Ama o kadar. Aklın hakkını araması olarak nitelendirilen laiklik hareketi, ruhÎ açıdan ne kazandırmıştır batıya? Ruhun asıl özü ve kökü olan İslama uygun yaşayamadıktan bir zaman sonra madde köpürtüleri de yıkılmaya mahkum kalacaktır. Hollandanın hali malum. Laiklikten sonra gelişmeye başlayan devletlerden olan bu zavallı ülke, esrar kullanan gençliğine engel olamadığı için esrar çekme evlerini halkının hizmetine sunmuş durumda.

 

Abdulhamid han’ın sapık fikirleri yayn din kitaplarını yaktırdığı bir gerçektir. Ama inceliğe dikkat, halkın itikadını bozacak, doğru yolun sapık kollarını temsil eden kitaplardır bunlar. Ve işte bahsini ettiğiniz mason din adamları da Abdulhamidin bu halis niyeti için aleyhte bir fetva yayınlıyor.

 

Yapılması gereken izahatın fazlalığına mukabil, kısıtlı vakit hasebiyle burada bırakmak ve Üstadın laiklik hakkındaki yazılarını incelemenizi de acizane tavsiye etmek durumundayım. Gereksiz polemiğe sebep teşkil etmesi sebebiyle başlığı şimdilik kilitliyorum. Diğer yönetici arkadaşlar duruma göre açabilir yahut farklı bir uygulamaya gidebilirler.

 

Saygılarımla

Share this post


Link to post
Share on other sites
Guest
This topic is now closed to further replies.
Sign in to follow this  

×
×
  • Create New...