Jump to content
Necip Fazıl Kısakürek [N-F-K.com Forum]
mirasyedi1

Üstad'ın Konferasında Abdullah öcalan

Recommended Posts

Taraf gazetesinde yayınlanan ve Nevzat Çiçek imzasını taşıyan "Kürt İslamının Yeni Yol Haritası" yazı dizisinde Abdullah Öcalan ve PKK'nın dinle ilişkisi ile ilgili ilginç iddialar yer alıyor.

13 Mart 2008 12:19

Yazı boyutunu büyütmek için

Yazıda ortaya atılan en ilginç iddialardan biri ise, teröristbaşı Öcalan'ın gençliğinde "dindar" olduğu, ancak daha sonra okuduğu bir kitabın etkisiyle Marxist olduğu şeklinde...

 

Abdullah Öcalan’ın gençliğinde namaz kıldığı, namaz grupları oluşturduğu ve İslamiyet’ten uzak olmadığı kendi anlatımlarından biliniyor. Ancak Öcalan’ın okuduğu "Sosyalizmin Alfabesi" kitabı bütün dünya görüşünü değiştirecek ve Öcalan “Muhammed kaybetti, Marks kazandı” diyecekti.

 

HAYALİ DİN ADAMI YA DA SUBAY OLMAKTI

 

Teröristbaşı Öcalan, notlarında o günleri şöyle anlatıyor: "Ortaokuldan sonra öğretmen okulunu değil liseyi tercih ediyordum. Paralı olmasına güç yettirmek zordu. Parasız lise veya meslek okulu önümde duran seçeneklerdi. Fakat asıl tutkum askeri liseydi. Yaşımın tutmaması belki en büyük hayal kırıklığına uğramama yol açtı. Bu olay toplumu güçle dönüştürme hayalime sanki büyük bir darbe olmuştu. Din ve askeri alanda gelişemeyeceğim anlaşılınca, siyasi alanı hedef belirleyecektim. Bu amaçla kazandığım tapu kadastro meslek lisesi bir geçiş amacı olacaktı. Bu okul Ankara’nın merkezindeydi."

 

ÜLKÜ OCAKLARINA DA TAKILMIŞ

 

"1966-1969 yıllarında okudum. Sınıfları başarıyla geçtim. Lise 2. Sınıfa kadar dinsel ideoloji ağır basıyordu. Namaz gruplarını lisede oluşturmaya devam ettim. Ülkü Ocakları ile komünizmle mücadele derneklerine gittim. Süleyman Demirel’in de geldiği bazı konferansları burada dinledim. İdeolojik yönden en çekici etkiyi Necip Fazıl Kısakürek’in konferanslarında hissettim."

 

DİNE KARŞI DEĞİLİZ; DİN BİR KÜLTÜRDÜR

 

Öcalan; “Dini reddetmiyoruz, dine karşı değiliz. Benim din konusunda daha önce de yaptığım, birçok değerlendirmem vardır, konuya bakışım biliniyor, bilinmektedir. Din bir kültürdür, diğer kültürler kadar yaşama hakkı vardır.” diyordu.

 

YA ALLAH İLE BAŞLAYAN BİLDİRİLER

 

PKK din konusunda “Kürdistan İmamlar Birliği, Kürdistan İslam Partisi, Kürdistan Yurtsever Din Alimleri Birliği” gibi oluşumlarla ya doğrudan ya da dolaylı ilişki içindeydi. Öcalan ise İslam ülkeleri temsilcilerine de mektup göndererek yardım istiyordu. Öcalan: “Irk, dil ayrımı yapmadan bütün

insanlığı kucaklama yeteneğindeki İslam dini Kürdistan halkının da manevi dünyasına yol gösteren bir rehberdir.” diyordu.

 

Daha 1990 Nisan ayında bölgede PKK’ya karşı, devlet güdümlü bir İslami hareket oluşturmaya çalışıldığını da vurgulayan Öcalan, buna rağmen Türkiye’nin PKK İslam ilişkisi üzerinde durarak, ‘tarihte de olduğu gibi’. Ankara’nın irticaya karşı olma bahanesiyle mücadeleyi bastırmaya çalışacağını da tahmin ediyordu.

 

"ÖCALAN'I ÖNDER YAPAN RABBİMİZE ŞÜKREDERİZ!"

 

1980 sonralarında, “Laa İllaha İlla (A)llah” ya da Müslüman kardeşlerimize diye başlayıp “ Ya Allah” ile biten PKK bildirilerine özellikle sınır illerinde

rastlanmaya başlandı. PKK tarafından Güneydoğu’da dağıtılan “İslam dinini istismar eden, emperyalizmin uşağı TC’yi tecrit ve teşhir edelim.” başlığını taşıyan bir bildiride aynen şöyle diyordu:

 

“Yeri göğü, taşı toprağı, canlı ve cansız tüm varlıkları yoktan var eden, vardan yok edecek olan, ay ve güneşin şavkıyla tüm karanlıkları aydınlatan, iyi ile kötüyü ameline göre cezalandıran, ya da mükâfatlandıran en son dinimiz olan Müslümanlığı yer yüzüne yaymak için Hz. Muhammed’i (SAV) yaratan

ve bugün de katliamcı, barbar, zulümkar faşist Türk egemenlerine karşı, Kürdistan halkının önderliğini yapmasını emrettiği Öcalan’ı başımıza önder eden, yüce rabbimize şükrederiz.

 

Taraf gazetesi

 

kaynak:http://www.haber7.com/haber.php?haber_id=306073

Share this post


Link to post
Share on other sites

Vay vay vay bak sen :P

 

Sayın(!) öcalan efendiye bakın. Neye ve kime hizmet ettiğini insanlardan saklayan biri (belkide kendiside tam bilmiyordur), teröristlerine köyleri basıp masumları öldürttürtmeden evvel veya gözümüzün nuru askerlerimize teröristlerini saldırttırtmadan evvel Allah'ın adını anarmış. Ya Allah diye başlayan bildirileri, onun yaptırdığı bu kötü işlere bir güzellik katar mı? Al burdan yak.

 

Hani, ne bileyim bu adam orduya filan keşke katılsaymış diye içimden geçmedi değil. Şartlar değişince yapacaklarıda farklı olabilirdi diye düşünmüyor değilim.

 

Ya imam filan olsaydı?

 

Ama "bir adamın içinde hainlik, fesatlık varsa yaptığı iş ne olursa olsun kötülükleri yapacaktır" sözü doğru mudur değil midir? Bunu bilecek kadar tecrübeli değilim.

 

Ama en ilginç nokta şu; kominizmle mücadele etmiş olması. Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu? demek gerek. (Turşu mu? Eve gidince bol bol yemek istiyorum. Şöyle ev yapımı, harbi turşu tadında olanlarından. Yanında bide kur fasülye ve pilav.:))

 

Benimde hayalim Uluslararsı İlişkiler -şöyle güzelim Yeditepe Üniversitesinde filan- okumaktı ama olmadı. Turizm oldu. Acaba bende turistleri filan mı öldürürüm ilerde :P Yok yok turistlerin kazıklanmaması için bir terör örgütü kurmak daha iyi. Ama yerlileride kazıklıyorlar.

Share this post


Link to post
Share on other sites

katillerde sanata düşkün olabilirler...Ama bu hayvan oldukları

gerçeğini değiştirmez.!!!!

30 bin kişi öldü. Korucu dedikleri, sayısı 70 bini geçmiş sivil savaşçılar bulaştı ülkenin vicdanına...

5 bin köyün birçoğunun evleri yıkıldı. Kendi halkıyla savaşan bir ülke olduk.

Dağlara ne kadar delikanlı gitmiş, sayısını bile belli degil..!!!

Şeytan da mazi'de, Meleklere "hoca"lık yapacak seviyede dini bilgilre sahip idi,

Ama akıbetini bu gün ona tabi olanların dışında,bilmeyen yok gibidir!

Kıyamet günü "tağut"lara, "görmediğiniz şeye inanmazdınız.

Cehennemi görün ve inanın" diye söylerler. Görür ve ürkerler.

"Hayır görmek değil,(avanelerinizle birlikte) içine girin" denilir.!

O gün Toprak olmaya bile razı olucaklar..!!!

Share this post


Link to post
Share on other sites

Bu ülkenin üniversitelerinde okuyan- hatta burs alan-, tek kelime Kürtçe bilmediği halde örgüt lideri yapılan, 12 Eylül öncesi sağcı diye tabir edilen kesimle dirsek teması olduğu söylenen, her zaman göz önünde bulunan bir insancığı/hayvancığı değil;

 

Bütün bunlar olup biterken irtica, laiklik, devrim v.s v.s sakızlarını ağzından düşürmeyen sözde vatanseverlerimiz ne yapıyordu? Üst düzey güvenlik yetkilileri Avrupa'nın bazı merkezlerinde örgütün yönetimindeki kişilerle ne konuşuyordu, hangi amaca hizmet ediyordu? Bunları konuşmak lazım derim. Eşref Bitlis Paşa'nın, Uğur Mumcu'nun cinayetleri, Merhum Özal'ın şaibeli ölümü ifşa edilmedikçe hiç bir ilerleme kaydedemeyiz ülke olarak.

 

1978'ten bu yana devam eden bir terör maşasından değil; kirli, kapalı ve ihanet kokan bütün gizli şeyler açığa çıkmadıkca bizim konuşmamızın hiç bir anlamı olmaz. Ben Müslüman bir Türk olarak bu oyundan ve ihanetten tiksindim artık. Bu güzelim ülkeye, bu topraklara, bu topraklar üzerindeki kardeşçe yaşamak istediğimiz insanlara daha fazla sahip çıkmak gerekiyor bence.

...

 

ALİ

Share this post


Link to post
Share on other sites

kardeşim istibdat uygulayacaksın ülkede.idamı geri getirceksin.vatan hainlerini,teröristleri,devleti soyanları,haksız yere adam öldürenleri tek tek asacaksın.tek çözüm bu :)

Share this post


Link to post
Share on other sites

O değil de Cengiz Özakıncı benzeri bazı ulusalcı zeka fakirleri bunu Üstad'ı karalamak için kullanıyor ya, hıçkıra hıçkıra gülüyorum tabiri yerindeyse bu seviyesizlik karşısında. Sanki bir konferansına gittiğin kişinin fikirlerini desteklemek zorundaymışsın gibi, sanki sonradan değişmek namümkünmüş gibi, sanki konferansına katılanlardan hatibin sorumlu olabileceği ihtimalinin varlığı sözkonusu edilebilirmiş gibi romantik ulusalcılarımız atıp tutuyor ya; pek leziz oluyor arkadaşları izlemek, neşeleniyorum, karşı tarafın geçirdiği beyin fesadını görende keyfim yerine geliyor.

 

Gelin dostlar Kavgam'ı okuyalım, hepimiz ulusalcı olalım.

Share this post


Link to post
Share on other sites

Böyle bir mevzuuyu dahi Üstad'ı karalamak için kullananların olduğunu ilk defa duyuyorum.Şaşılacak şey doğrusu.Ülkemizde bu denli zeka fukarası insanlar var mı gerçekten?Fuzuli bir soru oldu kabul ediyorum.Olmasa Üstad gibi birinci sınıf bir fikir adamını ve ateşli bir hatibi dinlemeye giden Öcalan'ı delil göstererek: 'bakın Öcalan bile Necip Fazıl'ın konferansına gitmiş' gibi ucuz, fikirden yoksun bir suçlamaya başvuran olmazdı değil mi?Neyse bunu diyen insanları azcık insafa davet ediyorum fazla değil.

 

Öcalan'a gelince...Bu adam hakkında çok şey söylemek mümkün.Kendisini 'kürtlerin kurtarıcısı' ilan etmiş bir adamla karşı karşıyayız.Fikir ciheti karışık birisi.Çok değişik düşüncelere sahip.Bir çok filozofu okuduktan sonra kendisini hepsinin üstüne koyan bir anlayışı var.Aklı sıra dünya tarihini değiştirecekti.Ama olmadı.Hiç bir açıdan muvaffak olmadan bu dünyadan göçüp gideceğini aşikar.

Share this post


Link to post
Share on other sites

çok iğrenç bir sahnenin başrol oyuncusu olan öcalan( binlerce masumu nasıl katlettiğini anlatırken kameralar önünde göbeğini kaşıyacak kadar iğrenç) üstadın konferansını dinlemiş demek....vayy be hem de ne vay.....demek namaz da kılmış...demek ALLAH demeyi de biliyormuş...daha neler var kimbilir....

 

ergenekon davasıyla birlikte açığa çıkan ilişkilerden sonra yakında farklı kişilerin de bu konferanslarda olduğunu duyarsak hiç şaşırmam...

Share this post


Link to post
Share on other sites

bu kendilerini gerçekten üst tabakadan gören ve gerçekten halkımızın da sessiz kalması ile her bi haltı yiyen ve devam eden ergenekon toplulugu ve aynı yoldaKİLER..Bu şahsiyetsiz insanlara ergenekon deyince (ergenekon göktürklerden kalma bir masal deilmiydi diyerek bizi ti ye bile alan insanlar)ALLAHIN İZNİ İLE SONUNUZ YAKINDIR.GÜN DOGMUŞ GÜN BATMIŞ..EBED BİZİMDİR. YAŞASIN ....BÜYÜK ORTADOGUCULAR...

Share this post


Link to post
Share on other sites
bu kendilerini gerçekten üst tabakadan gören ve gerçekten halkımızın da sessiz kalması ile her bi haltı yiyen ve devam eden ergenekon toplulugu ve aynı yoldaKİLER..Bu şahsiyetsiz insanlara ergenekon deyince (ergenekon göktürklerden kalma bir masal deilmiydi diyerek bizi ti ye bile alan insanlar)ALLAHIN İZNİ İLE SONUNUZ YAKINDIR.GÜN DOGMUŞ GÜN BATMIŞ..EBED BİZİMDİR. YAŞASIN ....BÜYÜK ORTADOGUCULAR...

yoldaşlar.kavgamı okudum bu hitler gerçekten saygı deger bir adam.eger bu kadar yahudi sabun olmasaydı halimiz dumandı.ki sabun yapmış yahudiler hiç olmazsa bir işe yaramışş.yaşasın büyük dogu..turancıyız sonuna kadar..

Share this post


Link to post
Share on other sites
yoldaşlar.kavgamı okudum bu hitler gerçekten saygı deger bir adam.eger bu kadar yahudi sabun olmasaydı halimiz dumandı.ki sabun yapmış yahudiler hiç olmazsa bir işe yaramışş.yaşasın büyük dogu..turancıyız sonuna kadar..

 

İlk olarak koca bir 'cart kaba kağıt' diyorum, bu kibarca söylenişi tabii.Hadi yine iyisiniz.Bir de şöylesi var: 'cartttt kaba kaaaatt!..' Sanırım ikincisi daha münasip...

 

İmdi kitap okumak iyidir, hoştur.İyi yapmışın.Üşenmemiş hİTler'in takriben 558 sayfalık kitabını okumuşsun.İyi de, bu kitabı okuduktan sonra nasıl bir halet-i ruhiyeyle hİTler denen herifin 'gerçekten saygı değer bir adam' olduğu çıkarımını yaptın?Çok merak ediyorum doğrusu, gerekçelerini yazıpta biz avamı aydınlatırsan sevinirim.

 

Sonra mesajın buram buram anti-semitizm kokuyor, buna da eyvallah.İyi de bu anti-semitizm hİTler denen herifin, yahudi dahi olsa insanları fırınlarda yakmasını meşrulaştırır mı?Hangi fikir buna cevaz verir?Buna cevaz veren fikirde, fikir namusu adına birşey, bir kırıntı olabilir mi?Efendimiz -sallalahu aleyhi ve sellem- Mekke'yi fethettiğinde düşmanlarına nasıl muamele etti, bir hatırlayalım.Bırakın insanlara eziyeti, ağaçların kesilmesine dahi karşı çıktı.Nerde o üstün idrak nerde sizin bu tuhaf idrakiniz...Fersah fersah mesafe...Bizim için numune, rehber O'dur.Dolayısıyla; insanlara -her ne olursa- olsun zulmedene müsbet bakmamız imkan dışıdır.

 

Yine, 'fırınlarda yanan insanlar hiç olmazsa sabun olmuş, bir işe yaramış' diyen sizin vicdanınız acaba bunu laf olsun diye mi söylüyor?Yoksa hakikaten inanarak mı?Eğer ikinci söylediğimse, 'bu nasıl bir sadizmdir?' diye sormaktan kendimi alamıyorum.Tahteşşuurunuz felç olmuş hatırlatayım.

 

Büyükdoğu fikriyatı ve Turancılığı hangi zemin ve şartlarda birbirine müsavi olarak addediyorsunuz, bu da ayrı bir bahis ve ayrı bir tartışma konusu.

 

İyisi mi şu yazdıklarınızı akl-ı selimle bir kere daha okuyun.Tabii yapabiliyorsanız...Biliyorum çok şey istiyorum sizden.

Share this post


Link to post
Share on other sites
İlk olarak koca bir 'cart kaba kağıt' diyorum, bu kibarca söylenişi tabii.Hadi yine iyisiniz.Bir de şöylesi var: 'cartttt kaba kaaaatt!..' Sanırım ikincisi daha münasip...

 

İmdi kitap okumak iyidir, hoştur.İyi yapmışın.Üşenmemiş hİTler'in takriben 558 sayfalık kitabını okumuşsun.İyi de, bu kitabı okuduktan sonra nasıl bir halet-i ruhiyeyle hİTler denen herifin 'gerçekten saygı değer bir adam' olduğu çıkarımını yaptın?Çok merak ediyorum doğrusu, gerekçelerini yazıpta biz avamı aydınlatırsan sevinirim.

 

Sonra mesajın buram buram anti-semitizm kokuyor, buna da eyvallah.İyi de bu anti-semitizm hİTler denen herifin, yahudi dahi olsa insanları fırınlarda yakmasını meşrulaştırır mı?Hangi fikir buna cevaz verir?Buna cevaz veren fikirde, fikir namusu adına birşey, bir kırıntı olabilir mi?Efendimiz -sallalahu aleyhi ve sellem- Mekke'yi fethettiğinde düşmanlarına nasıl muamele etti, bir hatırlayalım.Bırakın insanlara eziyeti, ağaçların kesilmesine dahi karşı çıktı.Nerde o üstün idrak nerde sizin bu tuhaf idrakiniz...Fersah fersah mesafe...Bizim için numune, rehber O'dur.Dolayısıyla; insanlara -her ne olursa- olsun zulmedene müsbet bakmamız imkan dışıdır.

 

Yine, 'fırınlarda yanan insanlar hiç olmazsa sabun olmuş, bir işe yaramış' diyen sizin vicdanınız acaba bunu laf olsun diye mi söylüyor?Yoksa hakikaten inanarak mı?Eğer ikinci söylediğimse, 'bu nasıl bir sadizmdir?' diye sormaktan kendimi alamıyorum.Tahteşşuurunuz felç olmuş hatırlatayım.

 

Büyükdoğu fikriyatı ve Turancılığı hangi zemin ve şartlarda birbirine müsavi olarak addediyorsunuz, bu da ayrı bir bahis ve ayrı bir tartışma konusu.

 

İyisi mi şu yazdıklarınızı akl-ı selimle bir kere daha okuyun.Tabii yapabiliyorsanız...Biliyorum çok şey istiyorum sizden.

 

Çok güzel demişsiniz.

 

Allah(c.c.) Razı Olsun...

Share this post


Link to post
Share on other sites

güzel demişsin fakat diyorsun ya'Yine, 'fırınlarda yanan insanlar hiç olmazsa sabun olmuş, bir işe yaramış' diyen sizin vicdanınız acaba bunu laf olsun diye mi söylüyor?'evett bunu kuyruk acısı ile söyledimm.bana yahudiler hakkında akl-ı selimle konuş oku ws dediginde ben de sana demek isterim ki:yahudi konusunda aklımı da vicdanımı da aldırdım...sen gelip vicdan adına 2 şaa şaalı cümle ile bana bunları soylersen bu seferde senin sozunu sana iade ederim.evett caaarttt kaba kaattt.2 dk içinde inasana sadist yaftasını yakıştıran insanlardan daha fazla sadist olmadıgımı bilmeni de isterim..

Share this post


Link to post
Share on other sites

O mendebur milletin aklını çelmek için ,göz boyamak için yapmıştır okadar işi.

Share this post


Link to post
Share on other sites
aferin kardeşimm gramerdenn yüksek lisans yapıosun herlde..

 

Gözünü sevdiğimin iadeli taahhütlüsü, hiç şaşmıyor vesselam, adrese teslim hep.Bu arada 'aferin'lik bir durum yok bu cümlede, hatırlatayım.Hele gramerde yüksek lisansa hiç lüzum yok.'Ortalama' kapasitede ki bir insan için; kurulması, anlaşılması ve bilahare hazmedilmesi kolay bir cümledir.Ötesini düşüneni düşünmek dahi istemiyorum, ki hali nicedir?..

Share this post


Link to post
Share on other sites

evet kardeşim ötesini düşünmek sana göre nicedir.ama bil ki milletin efendisi denen senin de niceleri diye hitaab ettigin bir ton kimse var..y.emre demiş ya bizden olmayan bizi anlamaz.senn de bunu anlaman içinn nicelerin içine karışman gerek..Gözünü sevdiğimin iadeli taahhütlüsü:)

Share this post


Link to post
Share on other sites

Kanal 7 nin Munafıkça ve Nifak zihniyeti ile her fırsatta Üstad N.Fazıl Kısakürek ve Büyük Doğu'yu O zihniyetle aynı temele çekmek ve Türkiye içindeki yapay Kutuplaşmada ,Büyük Doğu'cuları da PKK ile aynı safta görmek istiyor gibi bir İNTİBAI yı görüyorum yaptıkları yayınlarda...

 

Bu Bir Strateji midir yoksa Liberalizme giden yolda Kutuplaşma için zemin hazırlayıp YENİ DÜNYA DÜZENİNDE Kontenjan kapmak işimidir?

 

Kanal 7 nin hazırlayı Servis yaptığı haberleri takip etmek gerekiyor,A-BD yi ve ordaki Basına yapıulan açıklamaları takip altında tuttuğumuz zaman olayları Tecrit ve Teşhis altında tuttuğumuz zaman ,Neden-Niçin ve Nasıl'a Cevap,ı 1.ve 2. den alıyoruz ve Kavrıyoruz...

 

Bu Haber Mahiyeti değilde JURNAL Zihniyeti ile hazırlanmış Nifak Haberlerinde de bunu görebiliyoruz..

Share this post


Link to post
Share on other sites

1 - Hac'ca giden herkes hacı olsaydı, (haşa) develer hacı olurdu(bölücü başının namaz kılma meselesine binaen)

2 - Türk töresidir ve İslam gereğidir ki; "HERKES SOFRAYA DAVET EDİLİR, AMMA HERKESİN ÖNÜNDEN YEMESİ ŞART-I ESASIYLA"(üstüne alınana)

3 - "Herkes yediğinden ikram eder" (Kanuni Sultan Süleyman)

4 - Ülkü Ocakları takınılacak bir yer değildir, o bebek katili kum ocağına falan takılmış olabilir. Süleyman DEMİREL denilen masonun da orada seminer çalışması yaptığı vaki değildir! Bu iftirayı atanlara, aynen iade ediyorum. NFK'nın Türkeş'in "Türk Milleti'ne Beyanname"sine cevaben yazdığı belge yazımın sonunda verilmiştir. Bunun idrakine varamayanlar yok, varmak istemeyen kasıtlılar vardır. Fikirler mi, yoksa o fikirleri karalayan tezvirciler mi önemlidir? Akl-ı evvel olmayan bir şahsiyet elbetteki fikirler bazında olaya bakacaktır.

5 - HAK EDENE HAK ETTİĞİNİ VERMEK HAKTIR!

ERZURUMLU İBRAHİM HAKKI HAZRETLERİ'nin MARİFETNAME adlı eserinde mahlukat sıralaması şu şekildedir:

a- İNSAN

b- Melek

c- Cinniler

d- Hayvanlar

 

Ve İBrahim Hakkı Hazretleri ekliyor, bazı insanlar da vardır ki, hayvandan aşağıdır.

Bu sıralamanın dışında olarak "hayvandan aşağı" şıkkını tutup bölücü başına yapıştırıyorum. Ranüna rumuzlu gönüldaşımın "katillerde sanata düşkün olabilirler...Ama bu hayvan oldukları

gerçeğini değiştirmez.!!!!" sözüne katiyen katılmış oluyorum.

________________________________________________________

BEYANNAME

 

M.H.P. Genel Başkanı Alparslan Türkeş'in "Türk Milletine Beyannamesi"ni okudum.

Pılı-pırtı odalarının raflarında dizili, kapağı arkasına devrik ve içi boş, hattâ süprüntü dolu teneke konserve kutuları halindeki partiler arasında, bugünden itibaren MHP, nazarımda bambaşka bir mâna ve hüviyet sahibidir. Onu, müslümanlık ve Türklüğün gerçek hakkını vermeye namzet bir topluluk olarak anıyor ve canımın içinden selâmlıyorum.

Bu beyanname, tâ Cava'daki mü'minle Amerika'daki zenci müslümana kadar bütün İslâm âlemini ihtizaza getirecek ve oluş dâvasını temellendirecek kıymette tarihî bir hâdisedir. İdeal yumağımızın her lifini içinde saklayan bir tohum... İslâm âleminin Türkiye'den beklediği zuhur ve tecellinin tohumu...

 

Türkeş beyannamesinde dört ana esası, bir binanın dört direği halinde vazetmektedir:

1 - 1960 gece baskınının sorumluları arasında değildir.

2 - Posa ve kabuk milliyetçiliğinden uzak ve ruhî muhtevâya tâbi mânada milliyetçidir.

3 - Başını dayadığı tek ruhî muhtevâ, yine tek kelimeyle ve bütün ölçüleriyle İSLÂM'dır.

4 - Son 150 yıllık taklit devremizin bütün sahtekârlıklarını tezgâhlayacak ve gerçek oluşu billûrlaştıracak bir tarih (revizyon)una taliptir.

 

Ne Mebus, ne Senatör, ne Bakan, ne şu, ne bu !.. Allah'ın bana biçtiği manevî makam ve memuriyeti bunlardan hiçbiri tercüme edemez. Bu bakımdan en canhıraş ihlâs ve hasbîlik kürsüsünden haykırıyorum: 40 yıllık mücadele ve yepyeni bir gençlik inşası hayatımda, bugün, bu beyannameden, bu beyannamenin sahibine ve partisine taktığı şeref ve mesuliyet bâzubendinden sonra, artık, emin olmaya yakın bir ümid nefesi alabilirim.

150 yıldır hergün biraz daha artıcı bir hasretle kurtarıcısını bekleyen Türk Milletine "beklediğin geliyor!" müjdesini vermenin ilk ümid günü bu tarihî ândır.

 

"Emin olmaya yakın ümid" ışığının çaktığını gördüğüme ve bu ışığı nice defa hayâl edip de karanlıklara düştüğüme göre, bundan böyle yeni inkisarlara tahammülü kalmıyan yanık yüreğimi, dâva yolunda en küçük istikamet hatasına razı olmaz bir hassasiyetle bu beyannamenin halkaladığı sıcak avuçlara bırakıyor ve 40 yıllık emeğimin semeresini bu çevrenin aksiyoncu ruhundan bekliyor ve istiyorum!

 

İçi alev alev müslüman, dışı pırıl pırıl Türk ve içi dışına hâkim, dışı içine köle, yeni Türk neslinin maya çanağı olmak ehliyeti hangi topluluktaysa ben oradayım.

Allah'ın inayeti ve Resûlünün ruhaniyeti bu yoldakilerin üzerinde olsun!..

 

Necip FAZIL

Share this post


Link to post
Share on other sites

"Öcalan; “Dini reddetmiyoruz, dine karşı değiliz. Benim din konusunda daha önce de yaptığım, birçok değerlendirmem vardır, konuya bakışım biliniyor, bilinmektedir. Din bir kültürdür, diğer kültürler kadar yaşama hakkı vardır.” diyordu. "

Vay gerizekalı! İslamı zerre bilmediği burdan belli. Kültür ha! gülsem mi ağlasam mı?

Share this post


Link to post
Share on other sites

Join the conversation

You can post now and register later. If you have an account, sign in now to post with your account.
Note: Your post will require moderator approval before it will be visible.

Guest
Reply to this topic...

×   Pasted as rich text.   Paste as plain text instead

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Your previous content has been restored.   Clear editor

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

Loading...

×
×
  • Create New...