nedamet.. 14 Report post Posted May 15, 2008 Yüzme Şampiyonunu Geçen Üstad ... Aydınlar Kulübü sohbet günlerinden birini Üstadımız doldurmuştu. Konferanstan sonra Laleli civarındaki bir eve gittik. Galiba kulüp başkanı ve o zamanlar tıp doçenti olan Süleyman Yalçın Beyin eviydi. Sonradan amerika'ya gidip, zannederim karaciğer üzerinde çalışmış ve bu dalda profesör olmuştu bu abimiz. Kadınlı erkekli sekiz on kişi vardık bu evde. Bir ara rahmetli Prof. Ayhan Songar'ın eşi Reyhan Hanım, bizim üstatla kadın erkek eşitliği tartışmasına girişmişti. Doğrusu iyi bir tartışmacıydı Reyhan Hanım. Fakat yine de üstadımızla bir münazarada baş etmesi düşünülemezdi. Ama kadın karşısında çok nazik olan üstadımız, cerbezeli ya da demagojik bir çıkış yapamıyordu. Üstadımız tam bunalmış ve çıkış yolu arıyorken, hazirun içinde bulanan emekli bir Vali, Reyhan Hanımı desteklemek niyetiyle, 'Ama, uzaya ilk önce kadın çıktı.' şeklinde münakaşanın arasına girivermedi mi? Üstat 'Allah Allah!... Ondan da önce köpek çıkmıştı uzaya. Şimdi köpeği mi yücelteceğiz yani? Böyle yaparsak ahmaklık etmiş olmaz mıyız?' karşılığını vererek içini bir anda boşaltmıştı. Reyhan Hanım, üstadımızın, 'Kadınlardan hiç ilim adamı çıkmış mıdır?' itirazına karşılık, Madam Küri'yi ileri sürmüş; üstat onun bu örneğini, 'Madam Küri'nin bütün işi, kocası Mösyö Küri'ye çalışmalarında yardımcı olmak, malzeme taşımaktı' şeklinde çürütmüştü. Şimdi bir eski vali kalkıp, Rusların uzaya gönderdikleri kadını, o uzay gemilerini yapan beyinleri unutup da ileri sürünce, üstadımızın 'Ahmak' hitabından nasıl kurtulsun ki. Özetleyecek olursak, üstadımız, kadını erkeğini tamamlayan bir varlık olarak kabul eder, ve kadın bu görevini yapdıkça da büyük bir saygı duyardı. Tam bir Osmanlı aristokratıydı hasılı. ... (İsmail Kazdal'ın 'Serencâm-Anılar' adlı eserinden alınmıştır...) Quote Share this post Link to post Share on other sites
vasifsiz 28 Report post Posted May 16, 2008 Bismillah... Şu fındık beyinlilere kadının erkeğe, erkeğin kadına eşit olmadığını, farklı olduklarını ve birbirlerini tamamlayıcı niteliklere sahip oldukları gerçeğini anlatabilecek maharette hatiplere çok ihtiyacımız var... Zira hep buradan saldırıyor, hep buradan sıkıştırıyor, hep buradan kafa kurcalıyorlar! Quote Share this post Link to post Share on other sites
nurulhak 22 Report post Posted May 23, 2008 "üstadımız, kadını erkeğini tamamlayan bir varlık olarak kabul eder, ve kadın bu görevini yapdıkça da büyük bir saygı duyardı. Tam bir Osmanlı aristokratıydı hasılı" işte bu :) Quote Share this post Link to post Share on other sites
Muvazene 190 Report post Posted May 25, 2008 üstadımız, kadını erkeğini tamamlayan bir varlık olarak kabul eder, ve kadın bu görevini yapmadıkça da büyük bir saygı duyardı. Tam bir Osmanlı aristokratıydı hasılı. Bu cümlede dikkatimi çeken bir şey var :) "ve kadın bu görevini yapmadıkça da büyük bir saygı duyardı." Bu ifadede geçen 'görevini yapmadıkça' ifadesi yerine, 'görevini yaptıkça' mı olmalı acaba? Cümlenin mantık olarak akışı bu kelimeyi zorunlu kılıyor. Belki nedamet kardeşim el sürçmesi yaşamış olabilir yahut kitapta bir basım hatası olabilir. Kadın görevini yapmadıkça büyük saygı duyardı ifadesi hayli çarpık bir manaya sahip çünkü. Kadın değil, kim olursa olsun insan görevini yapmadığı müddetçe saygı duymaktan dem vurmaz Üstad :) "Üstadımız, kadını erkeğini tamamlayan bir varlık olarak kabul eder, ve kadın bu görevini yaptıkça da büyük bir saygı duyardı. " Böyle olmalı cümle :) Quote Share this post Link to post Share on other sites
nedamet.. 14 Report post Posted May 25, 2008 Dikkatsiz kardeşinizin el sürçmesi efendim... :) Kitapta tıpkı ifade ettiğiniz gibi geçiyor. Bir an önce düzeltmekte yarar var. Hatamız affola... :) Selametle... Quote Share this post Link to post Share on other sites
asyam 6 Report post Posted May 26, 2008 "üstadımız, kadını erkeğini tamamlayan bir varlık olarak kabul eder, ve kadın bu görevini yapdıkça da büyük bir saygı duyardı. Tam bir Osmanlı aristokratıydı hasılı" Bu söze amenna fakat erkeklerin de kendilerini yarım gördükleri sürece :) Quote Share this post Link to post Share on other sites
Metehan Osmanoğlu 0 Report post Posted June 30, 2008 İsmail Kazdal hoca, Necip Fazıl'ın önemli talebelerinden biridir. Serencam'ını mutlaka okuyunuz. Quote Share this post Link to post Share on other sites
BaLaBaN 6 Report post Posted July 1, 2008 Bu söze amenna fakat erkeklerin de kendilerini yarım gördükleri sürece :) hangi insan yarım değilki :D şahsen ben yarım yamalağım :) Quote Share this post Link to post Share on other sites