Jump to content
Necip Fazıl Kısakürek [N-F-K.com Forum]
Sign in to follow this  
tevhit06

Cuma Namazı Ve O Günkü öğle Namazı

Recommended Posts

Cuma namazı ve O günkü öğle namazı

Cuma namazından sonra öğle namazı kılmak caiz değildir. Zira malum olduğu üzere Allah’ü teala kullarına bir vakit içerisinde iki farz namazını aynı anda farz kılmamıştır. O halde her kim içinde Cuma namazı kılınan bir cami ve mescitte bulunuyorsa Cuma namazını mutlaka orada cemaatle kılmalıdır. Bununla birlikte bazı şartlar yerine gelmediği için Cuma namazının geçersiz olduğunu düşünüyorsa bu durumda Cuma namazını kılması caiz değildir. Çünkü bu yanlış ta olsa söz konusu kişinin düşüncesine göre meşru olmayan batıl bir ibadete başlamak demektir. Buda Allahu Tealaya bir isyandır. Bu kişi Cuma namazının geçersiz olduğunu bile bile bu namazı kılacak olursa, öğle namazını kılmak onun boynunun borcu olur ve kılması gerekir. Bu kişinin Cuma namazı kılmak için başka insanlarla cemaat oluşturması caiz değildir. Çünkü yaptığı bu iş kendilerinden önce Cuma namazı kılan Müslüman kardeşleri ile bu kimseler arasını ayırmak anlamına gelir.

Eğer kişi kıldığı Cuma namazının sıhhatinden eminse, bu namazdan sonra ne münferiden ne de cemaatle ayrıca bir öğle namazı kılması caiz olmaz. Çünkü bu uygulama ile o, dinen zaruri (bazı fakihlere göre ise kati) olduğu bilinen bir bilgiye muhalif hareket etmiş olur.

Ne sahabilerden ne de müctehit selef imamlardan birinin Cuma namazından sonra öğle namazı kıldıklarına dair her hangi bir rivayet bize ulaşmış değildir. İmam Şafii Bağdat’a geldiğinde orada bir çok cami ve mescit bulunmaktaydı. Ancak ondan, Cuma namazından sonra öğle namazını kıldığına dair bir rivayet gelmemiştir. Eğer böyle bir rivayet olsaydı bile, kendisinin bu davranışı izlenecek, sünnete uygun bir tutum olmazdı.

Cuma namazından sonra öğle namazını kılan kimseler “yaptığımız ilave namaz gibi hayırlı bir husustadır.” Demek suretiyle meseleyi önemsememezlik etmesinler. Çünkü bu yaptıkları Allahu Teala’nın öngörmediği bir ibadeti ihdas etmek anlamı taşıyacağından büyük bir tehlike arzetmektedir. Yegane Şari (Kanun ve yasa koyucu) yüce Allah’tır. Her kim dinde yeni bir şey ihdas etmeye kalkışırsa, Uluhiyet ve Rububiyet konusunda kendisini Allah’a ortak yapmış sayılır. Kimde böyle bir davranışı sergileyen kimseyi onaylarsa onu Allah’a ortak edinmiş olur. Nitekim Allahu Teala şöyle buyuruyor:

 

“Yoksa onların, dinden, Allah’ın izin vermediği şeyleri dini kaide kılan ortakları mı var?” Şura 21

Peygamber (s.a.v.), Allah’ı bir taraf bırakan haham ve rahipleri rabler edinen ehl-i kitabı şöyle tanımlamaktadır:

“Onlar, onlara (Yahudi ve Hıristiyan din adamlarına) tapmıyorlardı. Ancak onların kendilerine helal kıldığını helal sayıyorlar, yasakladıklarını da haram sayıyorlardı.”[1]

Seyh Muhammed Şemsu’l – Hak El Azim Abadi şöyle demiştir: Cuma namazı öğle namazı yerine geçtiğinden Cuma’dan sonra ayrıca öğle namazının kılınması caiz değildir. Sahabelerden, Tabiinden, Tebe-i tabiinden müctehit ve muhaddis imamların hiç birisinden Cuma namazından sonra öğle namazı kıldığı veya böyle bir namazı emrettiği yolunda her hangi bir rivayet gelmemiştir. Cuma namazından sonra öğle namazının ihtiyaten kılınması, bu namazı kılan kimseyi günahkar yapan bir bid’attir. Kenzu’d Dekaik adlı eserin şerhi niteliğindeki el-Bahru’r Raik’ta da görüldüğü üzere söz konusu bid’ati Hanefilerin muteahhir ulemasından bazıları çıkartmıştır.[2]

Ebu Muaz Seyfullah Erdoğmuş - Sahih İlmihal

[1] Tirmizi (3095), İbn Cerir tefsir 1/81 hadis yolları ve şahitleriyle birlikte hasen derecesindedir.

[2] et-Tahkikatu’l Ula, s.46

Share this post


Link to post
Share on other sites

selamlar,

 

gecenlerde tesadufen ogrendigim zuhri ahir namazi hakkindaki detayi aslinda detaydan ziyade bu muhim bilgiyi sizlerele paylasmak istedim.buyrunuz.

 

 

Resulullah efendimizin zamanında Cuma tek mescitte kılınıyordu. Cumaya geç kalanların ikinci, üçüncü cemaat yapmalarına izin verilmiyordu. Hulefa-i raşidin de bu yolu tuttu. Hazret-i Ömer döneminde fetihler yapılıp şehirler çoğalmasına rağmen, birden fazla camide Cuma kılınmasına müsaade edilmedi. Valilere yazılan mektuplarda, Cumanın tek mescitte kılınması emredildi.

 

Emeviler döneminde ve Abbasilerin ilk yıllarında bu durum aynen devam etti. Cumanın birden fazla camide kılınmasının, imam-ı Şafii hazretlerinin vefatından 76 yıl sonra olduğunu Hatib Bağdadi ve İbni Hacer hazretleri bildirmektedir.

 

Fakihlerin cumhuruna göre, Cumanın tek camide kılınması vacibdir. Birden fazla camide namaz kılmak sünnetten ayrılmaktır. İmam-ı Şafii hazretleri, ihtiyaç olsun olmasın bir şehirde birden fazla camide Cuma kılınmasının caiz olmadığını bildirmiştir. Zamanının İkinci Şafiisi olarak kabul edilen İbni Sübki hazretleri de aynen imam-ı Şafii hazretleri gibi fetva vermiştir. Sözü hüccet mezhep âlimleri, birkaç camide Cuma kılındığı takdirde, öğle namazının da kılınması gerektiğini bildirmişlerdi. Çünkü ihtiyatlı davranmak gerekir. Hadis-i şerifte, “Şüphelerden sakınan dinini korumuştur” buyuruldu.)

 

Birden fazla yerde Cuma namazı kılınan mescitlerde Şafiiler öğle namazını kılmaları gerekir. Hanefilerin ise, Cuma namazından sonra, Vaktine yetişip kılmadığım son öğle namazına diye niyet ederek Zuhr-i ahir adıyla bir namaz kılmalarının gerektiğini İbni Hümam ve İbni Âbidin hazretleri gibi Hanefi âlimleri bildirmektedir. Bu şekilde kılınınca, Cuma kabul olmuş ise, bu namaz, kaza namazı yerine geçer. Cuma namazı kabul olmamışsa öğlenin farzı yerine geçer. (Redd-ül-muhtar)

dinimizislam.com

(eklemek istedigim bir bilgi daha var,bir ilahiyatcidan duyduguma gore iran da halen cuma namazi o sehirdeki stadyum da kilinmaktaymis,acikcasi sahsim adina iran halkini(muslumanlarini),sunnetten ayrilmadiklari icin tebrik ediyorum,RABBIM insallah bizlerinkinide eksigiyle noksaniyla kabul eyler.)

 

selametle

Share this post


Link to post
Share on other sites

Toplumda anlaşmazlık/bilinmemezlik konusudur bu mesele? Aslında belli ve nizamidir ama, yinede bilgi eksikliği yaşıyoruz.

 

Cuma namazının farzı iki rekattır, ilk dört sünneti ve son dört sünneti vardır. Burası katidir. Lakin bazıları dört sünnetle farzı, bazıları sekiz sünnetle farzı, bazısı bu on rekatın haricinde 4+4+2 (yanılmıyorsam) kılıyor.

 

Bu değişikliğin/ya da Cuma namazı mutabakatının sağlanmama sebebi nedir diye sormak ihtiyacı hissetim? Affola ama, Cuma'yı kıldıktan sonraki rekatları neden kıldığını bilmeyen kişiler var?

 

Yoksa bir gelenek/alışkanlık haline mi gelmiş?

Share this post


Link to post
Share on other sites

selamlar,

 

gonuldasim buyukdogu,yaziyi iktibas ettigim yer,www.dinimizislam.com adresidir,orada namazlar kismindan cuma namazi bolumunu tiklarsaniz,zuhri agir namazina dair acilmis olan basligada ulasabilirsiniz.

 

sizinde dediginiz gibi,bazilari zuhri ahir namazinin sebebini,onemini bilmeden eda ediyor yada hic eda bile etmiyor.acikcasi bende bir hafta once bunu ogrendim,ve sizlerlede paylasmak istedim.gercekten cok muhim bir mesele fakat iktibas ettigim bolumun yeterince aciklayici oldugu kanisindayim.

 

selametle

Share this post


Link to post
Share on other sites

Allah razı olsun Gönüldaş. Önemli bir mevzuya değinmişsiniz. Ancak cumanın bir mescidde kılınması yahut kılınmaması bizim elimizde değil ki. Bu husus yeni bir fetva gerektirir mi?

Yanlış anlaşılmasın bidat amacı gütmüyorum (haşa)! Herhang bir yenilik peşinde koşmuyorum.

Bu durma biraz daha açıklık getirilmesi kanatindeyim.

Share this post


Link to post
Share on other sites

selamlar,

 

efendim bu konularda yorum yapmak bizlere dusmez,fakat ben bu husus hakkinda dinlemis olduklarimi ozetle aktarmaya calisayim.

 

eskiden cuma namazlari bir sehirde tek bir yerde kilinirdi,fakat daha sonralari,ozellikle osmanli doneminde (hilafetinde osmanlida olmasi buyuk bir etkendir) fetihler cogaldi ve artik bir camide butun bir sehrin ahalisinin namaz kilmasi guc duruma geldi.donemin fetva ehli kisileri(bunlar kimlerdir tam olarak bilmiyorum,fakat yukarda iktibas ettigim yazida kaynaklardan biri olarak redd-ul muhtar gosterilmistir) dinimizin bir kolaylik dini olmasindan ve bir sehirde bir yerde namaz kilmanin gunun sartlarinda imkansiza yaklasmasindan dolayi,cuma namazinin ayri camilerde kilinabilecegini soylemislerdir.fakat kimi fetva ehli kisiler ise cuma namazindan sonra bir nevi emniyeti artirmak,kuskulari gidermek icin zuhri ahir namazinin kilinmasini uygun gormuslerdir.ayrica bir not daha,dikkat edilirse selcuklu donemi camileri(genelde ulucamiler),osmanli donemi camilerine kiyasla daha buyuktur.

 

RABBIM teala hz.leri eksigiyle noksaniyla namazlarimizi ve butun ibadetlerimizi kabul eylesin insallah.

 

selametle.

Share this post


Link to post
Share on other sites

Mesele kısaca Asil düşünce rumuzlu arkadaşımızın belirttiği gibi fakat tek camide kılınması hariç maalesef cuma namazının birçok şartı günümüzde yerine gelmiyor buna rağmen de doğru olan cuma namazına katılmak diye bildiriliyor.(Kâfir ülkede, müslümanların seçeceği imamın, Cuma kıldırması makbuldür. (Redd-ül Muhtar)

Zühri ahir namazını kılmayanların birçoğu ise bilmedikleri için kılmıyolar, öte yandan cumhuriyet sonrası bazı alimler ibadette şüphe olmaz diyerek cuma namazı ya kabul olmadıysa diye başka bir namaz (zühri ahir namazı) kılmaya gerek yok demişler ama doğrusu kılınmasıdır. Bildiğim kadaryıla böyle...

Allah u Alem

Share this post


Link to post
Share on other sites

Bilindiği üzere Cuma, bayram gibi kalabalık cemaat namazları devlet reisi tarafından kıldırılır.

Yoksa sonra gelen yetkili yoksa sonrası diye avama kadar iner..

Allah resulünden sonra halife i raşidin kıldırırdı..

Sonraki dönemlerde devlet reisinin beldedeki tüm müminlere Cuma namazı kıldırma gibi bir olanağı kalmayınca imamlar devreye girdi..

Hicretten iki asır sonra (sohbet niteliğinde oldu her ne kadar şimdilik kaynak gösteremesemde muteber alimin bir görüşü olarak) artuk cuma namazlar tek kişi tarafından kıldırılmadığı ve dahası bir mahallede bile bir kaç cuma cemaati olması kılınan namazın sahih olma durumunu etkileyeceğinden; zorunlu olmamak kaydı ile zuhr-u ahir namazını cumanın son sünnetinden sonra kılmak iyidir.. Öğleden sonra manasına gelir.. Yani öğlen namazının farzına niyet edilmez. Cuma namazının farzına tekbir getirdikten sonra zaten öğlen namazının farz hükmü düşer...

 

selametle

Share this post


Link to post
Share on other sites

Selamun aleyküm

 

Sakarya üniversitesi ilahiyat fakültesi profesörü Faruk BEŞER;

öğrencilik yıllarımda kafamı kurcalayan bu konuyu kendisine sorduğumda

"-kılmamak kılmaktan daha eftal'dir"

demişti

"-fazladan kılınmış birkaç rekaat namaza rağmen mi?"

"-evet"

eğer kişi nafile kılmak istiyorsa nafile diye niyetlenir

kaza kılmak istiyorsa kaza diye...

konuyu açan arkadaşın dediği gibi aynı vakit içerisinde

"-kabul olmuşsa nafile yada kaza omamışsa öğlen'in farzı...."

görüşü bana takvaya uygun değilmiş gibi geliyor

 

 

KANDİLİNİZ MÜBAREK OLSUN DEĞERLİ KARDEŞLERİM

Share this post


Link to post
Share on other sites

Join the conversation

You can post now and register later. If you have an account, sign in now to post with your account.
Note: Your post will require moderator approval before it will be visible.

Guest
Reply to this topic...

×   Pasted as rich text.   Paste as plain text instead

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Your previous content has been restored.   Clear editor

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

Loading...
Sign in to follow this  

×
×
  • Create New...