luchesse 4 Report post Posted July 25, 2005 Gölgeler Gönlüm uçmak dilerken semavî ülkelere; Ayağım takılıyor yerdeki gölgelere... Necip Fazıl, Çile 1982 Quote Share this post Link to post Share on other sites
Salihbey 6 Report post Posted July 19, 2007 Mükemmel... Quote Share this post Link to post Share on other sites
ceddiguzel 0 Report post Posted July 20, 2007 Kelimelerin gücü ancak bu kadar muhteşem olabilirdi Quote Share this post Link to post Share on other sites
nevbahar 5 Report post Posted July 20, 2007 Gençliğimin tanımı... Quote Share this post Link to post Share on other sites
halil 1 Report post Posted July 20, 2007 Gölgeler Gönlüm uçmak dilerken semavî ülkelere; Ayağım takılıyor yerdeki gölgelere... Necip Fazıl, Çile 1982 üstad inanılmaz şiirler yazıyor her okuduğumda beni başka yerlere götürüyor inanılmaz bir kişiliğe sahip onu çok seviyorum.... Quote Share this post Link to post Share on other sites
trradomir 206 Report post Posted July 20, 2007 Ne zaman insanlara kafam bozulsa yapıştığım bir beyittir. Canımı birileri sıktığında, durup dururken yoluma taş konduğunda, bir şeyler yapmaya çalışırken birileri bana musallat olduğunda, yahut tefekküre dalmışken birisi gelip de fikrime limon sıktığında ilaç gibi gelen, içimi rahatlatan, teselli kaynağı, klima etkili mükemmel bir beyit... Ne zaman imkanlardan dolayı birşeyler yapamasam, ne zaman şartlar beni görülmez prangalar içinde debelenmeye mahkum etse teselliyi kucağında aradığım üç beş beyitten birisidir... Fildişi kulemdeyken yegâne nedîmim... Allah şairine rahmet, bizi de şefaatine nail eylesin... Quote Share this post Link to post Share on other sites
zizou 0 Report post Posted August 5, 2007 iki kısacık cümleyi bi araya getirip bu kadar mükemmel bi eser ortaya çıkarmak sanırım sadece üstada ait bir özellik. Quote Share this post Link to post Share on other sites
oguz sener 0 Report post Posted September 13, 2007 ya mubarek insan nasıl yazdın bunları Allah mekanını Cennet eylesin inşallah Quote Share this post Link to post Share on other sites
II.Abdülhamid 0 Report post Posted September 15, 2007 "büyük sair" "misilsiz kahraman" ve benzeri pohpohlamalarla üstadi anmak ona yapilabilecek en büyük ihanettir. sirf "vay, ne güzel yazmis" denilsin diye yazmadi 100'ü askin eseri üstad. Quote Share this post Link to post Share on other sites
vasifsiz 28 Report post Posted September 15, 2007 :rolleyes: Üstadı övmeyi ihanet olarak görecek kadar gözükara olmayınız. buyrun, acaba siz bir şiiri yorumlarken hangi ifadeleri kullanırsınız? ben şahsen şiiri değil, şairi okurum. kalp kırmayalım, onlar değerlidirler.... Quote Share this post Link to post Share on other sites
Muvazene 190 Report post Posted September 16, 2007 Üstad çok büyük şairdir, sadece şairliği değil, yazarlığı, mütefekkirliği, aksiyoner kimliği de büyüktür, muazzamdır, devasa boyuttadır. Üstad, bu milletin en çok ihtiyacı olan, asırlardır özlemini çektiği Müslüman bir sanatçı, fikir ve aksiyon adamıdır. Tefekkür eden ve İslam davasına sahip çıkan bir Türk gençliğinin yetişmesi için ömrünü veren bir fedaidir. Bunları söylemek ihanet değil, onun hakkını vermektir. Hak edeni övmek ihanet midir? Ayrıca hak edene hak ettiğini söyledikten sonra övmek, kaçınılacak bir şey olmamalı. İhanet derken onu anlamadan övenleri, yazdıklarının sadece sanat yönünü görüp dava boyutunu görmeyenleri kastetmiş olmalısınız. Evet, o şahane üstü şahane üsluba, ruhu her tarafından kuşatıp verilmek isteneni en zarif edebi ölçüler içinde verebilen ve bir araç olarak kalan edebi üslubun güzelliğine takılıp kalmamak, asıl ulaşılması istenene ulaşmak lazım. Bunu yaparken de hakikatlerin hakikatini şahanenin şahanesi bir üslup kullanarak anlatan ve her yönüyle bu davayı en güzel şekilde sunan, edebi zevkin hasını yaşatan Üstad’a 'vay ne güzel yazmış, helal olsun, Müslüman’a da bu yakışır, bu muhteşem sanat kabiliyetini mukaddes davaya adayan insana helal olsun' türü şeyler söylemek de ne ona ne bize zarar vermiyor olsa gerek. İllaki bir ihanetten söz edilecekse, Onun fikir, dava ve aksiyon cihetini saklayıp, göz ardı edip sadece bohemlik döneminin şiirlerini öne çıkaran ve Üstadı sadece bu şiirlerden ibaret sayan zihniyeti bu yafta ile itham edebiliriz. (bakınız: lise edebiyat ders kitapları) Quote Share this post Link to post Share on other sites
idiamin 0 Report post Posted September 17, 2007 üstat, gercekten şiir yazarken kendinden geçiyor. divan edebiyatındaki ''berceste''leri kıskandıracak divan edebiyatı şairlerini kızdıracak kadar.... eyvallah. Quote Share this post Link to post Share on other sites
Muvazene 190 Report post Posted October 13, 2007 Gönlüm uçmak dilerken semavî ülkelere;Ayağım takılıyor yerdeki gölgelere... Kıvrım kıvrım, boğum boğum bir hasretin köprüsüdür bu dünya. Boy boy çile, ızdırap ve endişenin bir duvar olup da ruhun etrafını sardığı mekân. Bütün trajedilerin, komedilerin, dramların ardı arkası kesilmeden oynandığı tek sahne. Bazen atılan her adımda bir çukur, bazen ağır ağır çıkılan bir merdivenin sonunda keşfedilen yepyeni bir âlem: Dünya… Ruhun bedende, bedenin de dünya kafesinde mahpus olması, iki kat kafes içindeki ruh için ne dayanılmaz, ne sabredilmez ve ne çekilmez bir çiledir. Baykuşların kederli sesi çınlarken bu âlemde, uzaklardan, tâ uzaklardan bir gemi yaklaşır gönül rıhtımına, gemiden yükselen bir ses sevincin, ümidin, huzurun efsunkâr iklimlerden gelen davetkâr nağmelerini taşır gönüllere. O anda gönülde bir kıpırdanma, vatan-ı asliye duyulan özlem ve yakan kavuran hasretin damla damla süzülüşü gözlerden. Ve her bir damlanın mısra mısra dizilişi bir kâğıt üzerinde yazılı duran şiirlere inat. O şiir Üstad’ın ruhunda tüten hasretin, gönül gergefine işlenen imanın, değdiği her yeri ateşten bir mühür gibi dağlayan fikrî çilenin ruhları diriltici kutlu bir soluğunu teşkil etmektedir. Ayağın takıldığı ve aslında sonu “hiç”lik olan tutkuların, arzuların, heveslerin yani masivanın tezahürü olan yerdeki gölgeler, insanın cihad-ı ekberinin, imtihanının ana noktasını simgelemekle birlikte, ulviye kanat açmak isteyen ruh-gönül ile, süflilik bataklığından çıkmak istemeyen nefsin bitmez tükenmez asli cenginin de bir tablosudur. İnsanın iç dünyası bir cenk meydanı, savaş alanı. İman ile mücehhez bir ruh o meydanın cengâveri, galibi iken, imansız ve buna bağlı olarak da savunmasız ruh, nefs elinde oyuncak ve mağlup. Süfli olanı terk edip ulvi âleme yükselmek, müşahhastan sıyrılıp mücerrete tırmanmak gayesi, can bülbülü durmadan gülüne kavuşma arzusu içindeki insanın özündedir. Ve insanı bu istidada malik olduğunun şuuruna erdirici keyfiyette olan bu şiir aynı zamanda Üstad’ın düşünce patikalarının ince duyuş ve sezişler zemininden bir parçasını da kendi gönül sahamıza katıştırmamıza vesile olacak bir davetiyedir. Quote Share this post Link to post Share on other sites
TSerenad 4 Report post Posted March 19, 2010 Gölgeler Gönlüm uçmak dilerken semavî ülkelere; Ayağım takılıyor yerdeki gölgelere... Necip Fazıl, Çile 1982 “ (…) Zirvesine göz koyduğum dağlara bak Koşup takıldığım çitlere bak ” Cahit ZARİFOĞLU / Ve Tek Kare Bir Film Quote Share this post Link to post Share on other sites
hbilal 0 Report post Posted March 24, 2010 Harika gerçekten... Quote Share this post Link to post Share on other sites